9. Hukuk Dairesi 2018/1966 E. , 2018/4642 K.
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 31. HUKUK DAİRESİ
MAHKEMESİ : ... 6. İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı davalı T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın 68656013/103.02-11827 sayılı 04.06.2015 tarihli olumsuz yetki tespitinin iptalini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile davalı... Yapı Sanayi ve Temizlik Hizmetleri Tic. A.Ş.'i istinaf kanunyoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüyle, ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Sendikanın davalı... Yapı A.Ş.'ne ait iş yerinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi için 22.05.2015 tarih 2015/703 sayılı başvuruda bulunduğunu, davalı Bakanlığın olumsuz yetki tespiti yazısında “Bakanlığımız kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda 1343453.034 SGK sicil numarası ile işlem gören iş yerinin, iş kolları yönetmeliğinin 20 sıra numaralı genel işler iş kolunda yer aldığı anlaşılmıştır. Adı geçen iş yerinin sendikanızın kurulu bulunduğu 15 sıra numaralı taşımacılık iş kolunda yer almaması nedeniyle ilgili başvurunuz hakkında Bakanlığımızca yapılacak bir işlem bulunmamaktadır' gerekçesi ile talebin reddedildiğini, başvuru öncesinde bakanlık kayıtlarını araştırdıklarını, 6 ayda bir yayımlanan istatistik tebliğlerini incelediklerini ve iş yerinin taşımacılık iş kolunda yer aldığını görünce üye olmak isteyenlere e-devlet üzerinden üye olabileceklerinin duyurulduğunu, 652 işçiden 333 işçinin sendikaya üye olduğunu, e-devlet üzerinden yapılan bu başvuruları sistemin onayladığını, taşımacılık iş kolu olmasaydı sistemin onay vermeyeceğini, başvurudan sonra bakanlık kayıtlarında tahrifat yapıldığını ve iş kolunun değiştirildiğini üyelerin 4941 Nace kodunu ve üyeliklerin geçerli olduğunu gösteren listenin Bakanlık sisteminden alındığını; yayımından itibaren 15 gün içinde itiraz edilmeyen istatistiklerin 6356 sayılı yasa Md. 41/6 gereği kesinleşeceğini, 2015 Ocak ayı istatistik tebliğinde ve önceki tebliğlerin tümünde bu iş yerinin taşımacılık iş kolunda gösterildiğini, bakanlığın tarafsızlık ilkesine aykırı hareket ederek sendikalar arasında siyasi saikle hareket ettiğini belirtmiş,T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü'nün 68656013/103.02-11827 sayılı 04.06.2015 tarihli işlemin iptalini, davalı... Yapı’ya ait iş yerinde müvekkili sendikanın çoğunluğunun bulunduğunu ve TİS için yetkili olduğunun tespitine hükmedilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı... Yapı A.Ş. vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirketin ... nezdinde ihaleyle üstlenilen atıkların toplanması, taşınması, cadde sokak ve açık semt pazar yerlerinin temizlenmesi, çöp konteynırlarının yıkanıp temizlenmesi işini yerine getirdiğini, davanın asıl işveren sıfatıyla Kadıköy Belediye Başkanlığına teşmili gerektiğini, “Genel işler' işkolunda faaliyet gösterdiklerini, şirketin yaptığı işin nakliye olarak kabul edilemeyeceğini, şirket vergi levhasında da faaliyetin “tehlikesiz atıkların toplanması' olarak yer aldığını, ayrıca ticaret oda kayıtlarında da NACE kodunun tehlikesiz atıkların toplanması olarak yer aldığını, evvelce başka sendikalarca yapılan müracaatlarda şirket tarafından yapılan işlerin genel işler iş koluna girdiğinin tespit edildiğini ve resmi gazetede yayınlanarak kesinleştiğini, bu tespit kararının bağlayıcı olduğunu, işletme düzeyinde yetki talebinde bulunulmasının zorunlu olduğunu ve işletme düzeyinde çoğunluğun sağlanamayacağını belirtilerek, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili dilekçesinde özetle: Tespit talebiyle müvekkili Bakanlık aleyhine açılan davanın söz konusu kararın tebliğinden itibaren 6 gün içinde açılması gerektiğini, davanın süresi dışında açıldığını, 19.12.2012 tarih 28502 sayılı resmi gazetede yayınlanan iş kolları yönetmeliğinin “tehlikesiz atıkların toplanması' 38.11.01 alt sınıf kodu ile 20 sıra numaralı genel işler iş kolunda yer alması gereken iş yerinin yetki tespit sisteminde oluşan teknik hata nedeniyle 15 sıra numaralı taşımacılık iş kolunda yer aldığının tesit edilmesi üzerine iş kolunun 20 sıra numaralı genel işler olarak düzeltildiğini ve durumun sendikaya bildirildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Öz taşıma sendikası vekili dilekçesinde özetle: İş kolları yönetmeliği ile taşımacılık iş koluna hangi işlerin girdiğinin belirtildiğini, yine 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun İş Kolları başlıklı 4. Maddesinin bu hususu düzenlediğini, bilirkişi heyeti aracılığıyla bu hususun araştırılarak karara bağlanmasını talep etmiştir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk derece mahkemesince davacının taşımacılık iş kolunda yer aldığı davalı... Yapı A.Ş.’nin davalı Bakanlık tarafından Taşımacılık iş kolunda tespit edildiği, buna istinaden davalı işyerinde çalışanların davacı sendikaya üye oldukları, 6356 sayılı Yasa’nın 5/2 maddesi uyarınca yetki başvurusu talebinde bulunduktan sonra iş yerinin tabi olduğu işkolunun değiştirilmesi halinde bu değişikliğin ancak bir sonraki dönem için geçerli olacağı, ayrıca davayla konusu aynı olan ve dosyaya emsal olarak sunulan Eskişehir 2. İş Mahkemesi’nin 2015/210 Esas, 2016/296 Karar sayılı ilamının Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 2016/33464 Esas, 2017/4 Karar sayılı ilamıyla onandığı anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne Bakanlığın olumsuz yetki tespitinin iptaline davacı sendikanın işyerinde toplu iş sözleşmesi yapmaya yeter çoğunluğunun bulunduğunun tespitine verilmiştir.
D) İstinaf:
Karara karşı davalı Bakanlık ve şirket istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
E) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti
Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesince davacının yetki tespiti talep ettiği işyeri ile ilgili daha önce kesinleşen işkolu tespit kararları olduğu, söz konusu işyerinin “Genel İşler” işkoluna girdiği ancak SGK kaydında “Taşımacılık” işkolunda olduğu şeklinde kodlandığı, Bakanlığın “Genel İşler” işkolunda bulunan işyeri ile ilgili “Taşımacılık” işkolunda kurulu davacı sendikanın yetki tespit başvurusunu reddetmesinin doğru olduğu, yine bakanlık aleyhine harca hükmedilmesinin de hatalı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
F) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
G) Gerekçe:
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 79. maddesinde; “Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar iş davalarına bakmakla görevli ve yetkili mahkemelerde görülür. Ancak yedinci ila on birinci bölümlerin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar için, görevli makamın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.” denilmiştir.
Yukarıdaki hükmün yollamada bulunduğu aynı Kanun'un 2. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde de Görevli Makamın; “İşyeri Toplu İş Sözleşmesi için işyerinin, işletme Toplu İş Sözleşmesi için işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünü, aynı Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerleri için yapılacak grup Toplu İş Sözleşmelerinde bu işyerlerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünü, birden fazla Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini kapsayacak grup toplu iş sözleşmesi için ise Bakanlığı” ifade edeceği belirtilmiştir.
İş mahkemesinin yetkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan, davalı tarafça süresinde yetki itirazı yapılmamış olsa bile, mahkeme tarafından bu husus kendiliğinden göz önünde bulundurmalıdır. Bir başka anlatımla hâkim, davanın her aşamasında yetki itirazını dikkate alabileceği gibi, kendisi de resen yetkisizlik kararı verebilir (Dairemizin 26.05.2008 gün ve 2008/20378 Esas, 2008/12778 Karar sayılı ilamı).
Bakanlık sendikanın başvurusuna konu işyerinin “Genel İşler” işkolunda olduğu, ancak davacı sendikanın “Taşımacılık” işkolunda kurulu olduğu bu nedenle yapılacak bir işlem bulunmadığı belirtilerek davacı sendikanın başvurusunu reddetmiştir.
Davacının olumsuz yetki tespitine itiraz davasını ... ... İş Mahkemesi’nde açtığı ancak davacının başvurusuna konu işyerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’nün ... Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü olup, Müdürlüğün Beyoğlu/...’da bulunduğu, bu nedenle yetkili mahkemenin ... İş Mahkemesi olduğu anlaşılmıştır.
Yetkinin kamu düzeninden olup, Mahkemece re' sen değerlendirilmesi gerektiği ve Mahkemenin yetkisiz olduğu hususları tartışmasızdır.
Öncelikle değerlendirilmesi gereken husus, yetkisiz olduğu tartışmasız olan Mahkemenin kararını istinaf yolu ile denetleyecek olan Bölge Adliye Mahkemesi' nin her iki mahkeme açısından da denetim yetkisinin bulunması halinde Bölge Adliye Mahkemesi' nin yetki hususunu dikkate almadan maddi vaka denetimi yapıp, karar vermesinin yasaya uygun olup, olmadığı, bu hususun usul ekonomisi yada Bölge Adliye Mahkemesi' nin tekrar denetim sonrasında aynı kararı vereceği varsayımı ile yetkisiz mahkemenin kararının bozulmasının gerekip, gerekmediğidir.
Yukarıda açıklandığı üzere Mahkemenin yetkisiz olduğu husu tartışmasızdır.
6100 sayılı HMK. nın 114/ç maddesine göre ' yetkinin kesin olduğu hallerde Mahkemenin yetkili bulunması ' dava şartı olup, Bölge Adliye Mahkemesi' nin duruşma yapılmadan karar vereceği halleri belirten HMK. nın 353. maddesinin 3. bendinde ' MAHKEMENİN.....ya da YETKİLİ OLMAMASINA RAĞMEN DAVAYA BAKMIŞ BULUNMASI ' hali de belirtilmiştir.
Bu maddeye göre Bölge Adliye Mahkemesi Mahkemenin görev ve yetkisini gözetmek zorundadır.
İstinaf kanun yolluna ilişkin denetimde, Bölge Adliye Mahkemesi'nin öncelikle Mahkemenin görevli olup, olmadığını, görevli ise yetkili olup, olmadığını denetlemek varsa görev ve yetki hususunu çözmek zorundadır.
Bölge Adliye Mahkemesi'nin her iki mahkeme açısından da denetim yetkisinin bulunması halinde Bölge Adliye Mahkemesi' nin yetki hususunu dikkate almadan maddi vaka denetimi yapıp, karar vermesinin yasaya uygun olduğunu kabul etmek mümkün değildir. Bu düşünüşün kabulü Yargıtay'ın bütün Mahkemelerin temyiz denetimini yaptığı gözetildiğinde, usul ekonomisi düşüncesi ile yetkiyi göz ardı ederek, yetkisiz mahkeme kararlarını esastan incelemesinin yasaya uygun olacağı sonucunu doğuracaktır ki bunun 'yetki ' müessesi ile bağdaştırılması mümkün değildir.
Bu açıklamalar karşısında, Bölge Adliye Mahkemesince ... ... İş Mahkemesi'nin kararının ' yetkisizlik ' nedeni ile bozulması gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
H) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, bozma nedenine göre 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/2 uyarınca dosyanın esastan karar veren Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi’ne, karardan bir örneğinin ise İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 01.03.2018 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
K A R Ş I O Y
Olumsuz yetki tespitine karşı davacı sendika tarafından Üsküdar ... 6. İş Mahkemesine açılan davada ilke derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiş ve verilen kararın davalılar Bakanlık ve işveren... şirketi tarafından istinafa başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi tarafından davacı sendikanın taşımacılık faaliyetinde örgütlendiği, davalı işveren şirketin ise genel işkolunda faaliyet gösterdiği, işkolu farklı olmakla davacı sendikanın toplu iş sözleşmesi bağıtlama ehliyeti bulunmadığı gerekçesi ile ilke derece mahkemesinin kararını kaldırarak esastan reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı sendika vekili tarafından temyizi üzerine ise çoğunluk görüşü ile “iş mahkemesinin yetkisinin kamu düzeninden olduğu, dava şartı olması nedeni ile mahkemenin resen nazara alması gerektiği, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesinin 79 ve 2/1.c maddeleri uyarınca işyerinin bağlı olduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’nün bulunduğu yer iş mahkemesinin olduğu, kurum il müdürlüğünün ise Beyoğlu/... adresinde olması nedeni ile ... İş Mahkemesinin yetkili olduğu, dosyanın yetkisizlik kararı verilerek ... İş Mahkemesine gönderilmesi yönünde karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Olumlu veya olumsuz yetki tespit davaları, Toplu İş Sözleşmesi süreci nedeni ile yargılamasının hızlı bir şekilde sonuçlanması gerekir. Kısaca 6100 sayılı HMK.’un 30. Maddesindeki usul ekonomisi ilkesi burada da dikkate alınmalıdır.
Ülkemizde 20 Temmuz 2016 tarihinden itibaren Bölge Adliye(İstinaf) Mahkemelerinin faaliyete geçmesi ile birlikte, 6100 sayılı HMK.’un İstinaf ve temyiz kuralları yürürlüğe girmiştir. Böylece üç dereceli yargılama sistemine geçilmiştir. İstinaf kanun yoluna başvurulduğunda, Bölge Adliye(İstinaf) Mahkemesi dava ile ilgili hem maddi vakıaları değerlendirir hem de hukukilik denetimi yapar. Kısaca istinaf mahkemesi yerel mahkeme tarafından toplanmamış bir delili toplayabilir, yeniden tanık dinleyebilir veya keşif yapabilir. Bölge Adliye Mahkemesi, dava dosyasında mevcut olan ve topladığı diğer tüm delillerle birlikte hukuki denetim de yaparak istinaf incelemesi neticesinde uyuşmazlık hakkında karar verir. İstinaf incelemesi ile Bölge Adliye (İstinaf) Mahkemesi yeniden bir karar verir. Teknik açıdan yerel mahkeme kararının bozulması veya onanması söz konusu değildir.
Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresi Bölgesine bağlı ilk derece mahkemelerinin çevresi ile belirlenmiştir. Buna göre ... Bölge Adliye Mahkemesinin yargı alanı içerisinde hem ..., hem de ... ... ilk derece Mahkemeleri bulunmaktadır. Bölge Adliye Mahkemelerinin yargı çevresinde bulunan ilk derece mahkemelerinden birinde dava açılmış ve aynı bölge içinde başka bir ilk derece mahkemesi yetkili ise istinaf yoluna başvurulduğunda, yetki kamu düzenine ilişkin ise bu hususun Bölge Adliye Mahkemesince nazara alınması gerekir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi yetkili mahkeme konusuna girmeden ilk derece Mahkemesinin kararını kaldırır esastan reddederse, maddi vakıa denetimi de yapıp, yetkili Bölge Adliye Mahkemesi de olduğundan ve karar yasaya uygun bulunduğundan usul ekonomisi gereği kararın onanması gerekir. Zira sonuçta ... İş Mahkemesi de karar verse, istinafa başvurulduğunda yine maddi vakıa denetimini ... Bölge Adliye Mahkemesi yapacaktır. Ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi esas yönünden bir denetim yapmış ve karar vermiştir. Aksi durumda yetkisizlik kararı sonrası yetkili mahkemenin kararının tekrar istinafa gelmesi halinde, aynı Bölge Adliye Mahkemesince ikinci kez esastan inceleme yapılmasına neden olunacaktır. Bu usul ekonomisine aykırı olduğundan Dairemiz çoğunluğunun bozma kararına katılınmamıştır.