17. Hukuk Dairesi 2014/19437 E. , 2017/2200 K.
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davacılar ... ve ...'ın müşterek oğulları 1982 doğumlu ...'ın .../08/2010 tarihinde ... ... A.Ş. tarafından sigortalı ... plakalı motosikleti ile seyir halinde iken ... ... otoyolu ... istikametinde ... yol ayrımını 150-200 metre kadar geçtikten sonra aracını yolun sağ tarafına hiçbir uyarıcı ve ikaz edici levha ve işaret koymadan herhangi bir emniyet tedbiri aldırmadan park etmiş olan davalı ... sevk ve idaresindeki diğer davalı ... ... Mak. Sanayi Limited Şirketi'ne ait ve ... ... A.Ş. tarafından sigortalı ... plakalı kamyona arkadan çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, davalı ... hakkında taksirle ölüme neden olma suçundan ceza davası açıldığını, davacıların oğulları ...'ın ölümü ile kendilerine sağladığı ve sağlayacağı maddi destekten yoksun kaldıklarını, aynı zamanda evlatlarını kaybetmiş bu sebeple çok büyük bir manevi çöküntüye uğradıklarını, davacıların bakımını sağlayan kendilerine her türlü yardımda bulunan oğullar ...'ın kaynak ustası olduğunu, ayrıca kaynak işinin haricinde de ailesine katkı olması nedeniyle kuryecilik yaptığını, aylık gelirinin ....500,00 TL civarında olduğunu, bu nedenle ... için ....000,00 TL, ... için ....000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminat ve fazlaya ilişkin hakları saklık kalmak kaydıyla davacıların yoksun kaldıkları destek ve uğradıkları maddi zararlara istinaden şimdilik ....000,00 TL maddi tazmina-
tın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Türk ... Şirketi vekili, müvekkil şirketin trafik poliçesi kapsamında sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini belirtmiştir.
Davalı ... Anonim Şirketi vekili, zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartları uyarınca manevi tazminat talepleri ... kapsamı dışında tutulduğunu, bu nedenle müvekkil şirket açısından manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkil şirketin dava açılmasına sebebiyet vermesi söz konusu olmadığını bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini belirtmiştir.
Davalı ... ... ... Sanayi Limited Şirketi ve ... vekili, müvekkillerinden ... ... ... Şirketi ile diğer davalı ... .... tarafından kullanılan aracın maliki olması nedeni ile dava ona karşı açıldığını, müvekkil şirketi kazanın oluşumunda hiçbir kusurunun olmadığını, müteveffa ...'ın ehliyetsiz olduğunu, ayrıca kazanın oluşumunda müvekkili davalının hiçbir kusurunun olmadığını, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini belirtmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; müvekkillerin murisi motorsiklet sürücüsü ...'ın kazada asli ve tam kusurlu olduğundan davacıların tazminat hakları bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
...-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacıların karşı araç zmms'si olan ... ... AŞ yönünden .... kişi olarak kabul edilemeyeceğine göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
...-Dava, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/.... Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/... maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/... maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına
.sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-.... maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu ... limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası'nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan .... kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (... ...Borçlar Hukuku, .... Bası, s. 631 vd.; ... ..., Borçlar Hukuku, Genişletilmiş .... Baskı, s. 264 vd).
Kanun koyucu, 2918 sayılı ...’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91. maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir.
Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
Karayolları Trafik Kanununda zorunlu trafik sigortasına ilişkin olarak, sorumluluğun kapsamı yanında, bu kapsam dışında kalan haller de açıkça düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Dışında Kalan Hususlar” başlıklı 92. maddesinde:
“Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.
a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” hükmü ile, zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı düzenleme altına alınmış; burada örnekseme yoluna gidilmeyip; tek tek ve tahdidi olarak sorumlu olunmayan haller sıralanmıştır.
Bu noktada üzerinde durulması gereken hususlardan birisi, 2918 sayılı ....’nun 92/b maddesinde yer alan “İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri taleplerin zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında olduğuna” ilişkin hükümdür.
Bu hükümle kanun koyucu; tehlike sorumlusu zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu kapsamından sadece, tehlike sorumlusu olan işletenin eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararları çıkarmıştır.
.Şu haliyle, anılan kişilerin mallarına gelen zararlar dışında kalan ölüm ve yaralanmaya ilişkin cismani zararlar ise sigortacının sorumluluğu kapsamında bırakılmış, böylece tehlike sorumlusunun yakınlarının dahi belirtilen anlamda ... kapsamında olduğu benimsenmiştir.
Durum bu olunca, işletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin ölüm veya yaralanmaları halinde bundan kaynaklanan zararlarının zorunlu ... kapsamında olduğu kabul edilmelidir.
Araç sürücüsünün veya yakınlarının talepleri ise 92. madde kapsamında yer almamakla birlikte, sigortacının sorumluluğu kapsamında kabul edilmiştir.
Nitekim, Hukuk Genel Kurulunun ....06.2011 gün ve 2011/...-142 E, 2011/411 K sayılı ilamında, mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün mirasçılarının açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davasında da, Kanunun kapsam dışılığı düzenleyen 92. maddesinde, araç şoförünün desteğinden yoksun kalanların isteyebileceği tazminatların kapsam dışı olduğuna dair bir düzenlemeye yer verilmediği ve sürücünün desteğinden yoksun kalanların üçüncü kişi olduğu kabul edilerek zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tazminat talep edebilecekleri kabul edilmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, BK.'nun 45/II.maddesinde düzenlenmiş olup; 'Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.' şeklinde hükme bağlanmıştır.
Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Şu hale göre; araç sürücüsü murisin, ister kendi kusuru ister bir başkasının kusuru ile olsun salt ölmüş olması, destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğurup; bu zarar gerek Kanun gerek poliçe kapsamıyla teminat dışı bırakılmamış olmakla, davacıların hakkına, desteklerinin kusurunun olması etkili bir unsur olarak kabul edilemez ve destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın sigortacıdan talep edilmesi olanaklıdır.
Davacıların uğradıkları zarara bağlı olarak talep ettikleri hak, salt miras yoluyla geçen bir hak olmayıp, bilimsel ve yargısal içtihatlarda kabul edildiği üzere destekten yoksun kalanın şahsında doğrudan doğruya doğan, asli ve bağımsız bir talep hakkıdır.
Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına, dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı ... şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı ... şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekir. (HGK'nun ......2011 gün ve 2011/...-142 esas-411 karar, HGK'nun ......2012 gün 2011/...-787 esas 2012/92 karar, HGK'nun ......2013 gün ve 2013/...-1791 esas 2013/74 karar sayılı ilamları uyarınca)
Somut olayda, çift taraflı kazada, motorsikler sürücüsü olan davacıların murisi ... vefat etmiştir. Davalı ... AŞ, murisin kullandığı motorsikletin ...'sidir. Muris motorsiklet sürücüsü kazada %100 kusurlu olup, karşı kamyon sürücüsü ... ... kazada kusursuzdur. O halde, motorsiklet sürücü ... mirasçıları olan davacılar, karşı kamyon zmms'si olan ... ... karşısında ... kişi olarak kabul edilmez, ancak murisin kulandığı motorsikletin zmms'si olan Anadolu ... AŞ karşısında .... kişidirler. Bu nedenlerle Mahkemece, davalı ... AŞ yönünden davacıların kazada hayatını kaybeden motorsiklet sürücüsünün desteğinden yoksun kalıp kalmadıkları değerlendirilerek, destekten yoksun kaldıklarının kabulü halinde davalı ... AŞ karşısında ....kişi olarak tazminat talebinde bulunabilecekleri kabul edilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda ... nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ... nolu
bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 02.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.