10. Ceza Dairesi 2017/143 E. , 2017/5383 K.
Adalet Bakanlığı'nın, 05/01/2017 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma, kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçlarından sanık ...’nun mahkûmiyetine, kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2010 tarihli ve 2010/146 esas, 2010/153 sayılı kararı ile, sanığın denetim süresi içerisinde yeniden suç işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına ilişkin yine aynı Mahkemenin 24/12/2014 tarihli ve 2014/44 esas, 2014/326 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 25/01/2017 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında, 15/07/2010 tarihinde işlediği iddia olunan suçlar nedeniyle yapılan yargılama sonucunda, Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2010 tarihli ve 2010/146 esas, 2010/153 sayılı kararı ile; kenevir ekme suçu bakımından 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’un 23/son ve TCK’nın 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ruhsatsız silah bulundurma suçu bakımından 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’un 13/3 ve TCK’nın 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 25 gün karşılığı adli para cezaları ile cezalandırılmasına, ayrıca bu iki suç bakımından CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından ise TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 191/6. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
2- Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde işlediği yeni bir kasıtlı suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 24/12/2014 tarihli ve 2014/44 esas, 2014/326 sayılı kararı ile kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçları bakımından açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verildiği ve kenevir ekme suçu bakımından 2313 sayılı Kanun’un 23/son ve TCK’nın 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ruhsatsız silah bulundurma suçu bakımından ise 6136 sayılı Kanun’un 13/3 ve TCK’nın 62 ve 52. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, 'I) Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesinin 23/12/2010 tarihli ve 2010/146 esas, 2010/153 sayılı kararına yönelik yapılan incelemede;
1- Kayden 27/10/1992 doğumlu olup, suçun işlendiği 15/07/2010 tarihinde 18 yaşını ikmâl etmediği anlaşılan sanık hakkında tayin olunan cezalardan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmamış bulunulmasında,
2- 15-18 yaş grubunda yer alan sanığın suç tarihinden önce hapis cezasına mahkum edilmediğinin anlaşılması karşısında, hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı Kanun'un 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,
II) Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesinin 24/12/2014 tarihli ve 2014/44 esas, 2014/326 sayılı kararına yönelik yapılan incelemede;
1- Kayden 27/10/1992 doğumlu olup, suçun işlendiği 15/07/2010 tarihinde 18 yaşını ikmâl etmediği anlaşılan sanık hakkında tayin olunan cezalardan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmamış bulunulmasında,
2- 15-18 yaş grubunda yer alan sanığın suç tarihinden önce hapis cezasına mahkum edilmediğinin anlaşılması karşısında, hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının 5237 sayılı Kanun'un 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,
3- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, suç tarihinde onsekiz yaşını doldurmadığı anlaşılan sanık hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında, isabet görülmemiştir.' denilerek, Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2010 tarihli ve 2010/146 esas, 2010/153 sayılı kararı ile yine aynı Mahkemenin 24/12/2014 tarihli ve 2014/44 esas, 2014/326 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
1- Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2010 tarihli ve 2010/146 esas, 2010/153 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin incelenmesi:
Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2010 tarihli kararında kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçları bakımından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve 24/12/2014 tarihli karar ile hükmün açıklanması sonucunda 23/12/2010 tarihli bu ilk kararın hukuken geçerliliği kalmadığı anlaşılmakla, 23/12/2010 tarihli karara yönelik kanun yararına bozma talebinin yalnızca uyuşturucu madde kullanma suçuna yönelik olduğu tespit edilerek yapılan incelemede;
Yargılama konusu olan 15.07.2010 tarihli uyuşturucu madde kullanma suçuna ilişkin olarak sanık hakkında daha önce tedavi veya denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmediği, 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca hapis cezası ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiği anlaşılmakla, hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesi ve 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7/2. madde uyarınca mahkemece uyarlama yapılması mümkün görülerek karar tarihi itibari ile inceleme yapılmıştır.
Somut olayda, nüfus kaydına göre 27.10.1992 doğumlu olan sanığın, suç tarihi olan 15.07.2010 tarihinde henüz 18 yaşını doldurmadığı ve 15-18 yaş grubunda olduğu anlaşılmakla, uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince hükmedilen 10 ay hapis cezasından TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılmadan fazla ceza tayin edilmesi, ayrıca sanığın suç tarihinden önce hapis cezasına mahkûm edilmediğinin anlaşılması karşısında, hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu nedenle yerindedir.
2- Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 24/12/2014 tarihli ve 2014/44 esas, 2014/326 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin incelenmesi:
23/12/2010 tarihli kararla kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçları bakımından açıklanması geri bırakılan hükmün sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi sonucunda açıklandığı ve ayrıca TCK’nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna hükmedildiği anlaşılmıştır. Ancak yukarıda da açıklandığı üzere 27.10.1992 doğumlu olan sanığın, suç tarihleri olan 15.07.2010 tarihinde henüz 18 yaşını doldurmadığı ve 15-18 yaş grubunda olduğu anlaşılmakla, kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçları nedeniyle hükmedilen cezalardan TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılmadan fazla ceza tayin edilmesi, ayrıca sanığın suç tarihinden önce hapis cezasına mahkûm edilmediğinin anlaşılması karşısında, hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, yine TCK’nın 53/4. maddesine aykırı olarak hak yoksunluğuna hükmedilmesi ve ruhsatsız silah bulundurma suçuna ilişkin olarak 6136 sayılı Kanun’un 13/3. maddesi gereğince hapis cezası ile birlikte hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinin 4. maddesine aykırı olarak hapis cezasına çevrileceğine karar verilmesi, yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu nedenlerle yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre;
I- Sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyetine ilişkin Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2010 tarihli ve 2010/146 esas, 2010/153 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak;
1- Hüküm fıkrasında sanığın TCK’nın 191/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin birinci paragraftan sonra gelmek üzere;
“Suç tarihinde sanığın onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olduğu anlaşılmakla TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca cezasından 1/3 oranında indirim yapılarak 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
2- Bu şekilde oluşan yeni duruma göre, takip eden paragrafta TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki ibarenin “6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” olarak DEĞİŞTİRİLMESİNE,
3- Bu paragraftan sonra gelmek üzere “Sanığa verilen 6 ay 20 gün kısa süreli hapis cezasının suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi, sosyal ve ekonomik durumu gözönüne alınarak TCK'nın 50/1-a, 3 ve 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20 TL'den paraya çevrilerek 4.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığa verilen adli para cezasının TCK'nın 52/4 maddesi gereğince dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak aylık 24 eşit taksitte tahsiline” şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
4- Hükmün değiştirilen bu şekli ile infazına,
II- Sanığın kenevir ekme ve ruhsatsız silah bulundurma suçlarından mahkûmiyetine ilişkin Bozdoğan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 24/12/2014 tarihli ve 2014/44 esas, 2014/326 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak;
A) Hüküm fıkrasının kenevir ekme suçuna ilişkin 1 numaralı bölümünde;
1- Sanığın 2313 sayılı Kanun’un 23/son maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin birinci paragraftan sonra gelmek üzere;
“Suç tarihinde sanığın onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olduğu anlaşılmakla TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca cezasından 1/3 oranında indirim yapılarak 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
2- Bu şekilde oluşan yeni duruma göre, takip eden paragrafta TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki ibarenin “6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” olarak DEĞİŞTİRİLMESİNE,
3- Bu paragraftan sonra gelmek üzere “Sanığa verilen 6 ay 20 gün kısa süreli hapis cezasının suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi, sosyal ve ekonomik durumu gözönüne alınarak TCK'nın 50/1-a, 3 ve 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20 TL'den paraya çevrilerek 4.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığa verilen adli para cezasının TCK'nın 52/4 maddesi gereğince dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak aylık 24 eşit taksitte tahsiline” şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
4- Hüküm fıkrasında yer alan TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hüküm fıkrasından ÇIKARILMASINA,
B) Hüküm fıkrasının ruhsatsız silah bulundurma suçuna ilişkin 2 numaralı bölümünde;
1- Sanığın 6136 sayılı Kanun’un 13/3 maddesi uyarınca 1 yıl hapis ve 30 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin birinci paragraftan sonra gelmek üzere;
“Suç tarihinde sanığın onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olduğu anlaşılmakla TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca cezasından 1/3 oranında indirim yapılarak 8 ay hapis ve 20 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
2- Bu şekilde oluşan yeni duruma göre, takip eden paragrafta TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “10 ay hapis ve 25 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki ibarenin “6 ay 20 gün hapis ve 16 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına” olarak DEĞİŞTİRİLMESİNE,
3- Bu paragraftan sonra gelmek üzere “Sanığa verilen 6 ay 20 gün kısa süreli hapis cezasının suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi, sosyal ve ekonomik durumu gözönüne alınarak TCK'nın 50/1-a, 3 ve 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20 TL'den paraya çevrilerek 4.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanığa verilen adli para cezasının TCK.nun 52/4 maddesi gereğince dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak aylık 24 eşit taksitte tahsiline” şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
4- 6136 sayılı Kanun’un 13/3 maddesi uyarınca hapis cezasının yanında hükmedilmiş olan gün adli para cezasının TCK’nın 52/2. maddesi uyarınca miktarının belirlenmesine ilişkin paragrafta yer alan “25 gün adli para cezasının bir gün karşılığının sanığın sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak TCK.nun 52/2 maddesi gereğince 20,00 TL olarak belirlenmesi ile sanığın (25x20=500,00) 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklindeki ibarenin “16 gün adli para cezasının bir gün karşılığının sanığın sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak TCK'nın 52/2 maddesi gereğince 20,00 TL olarak belirlenmesi ile sanığın (16x20=320,00) 320,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” olarak DEĞİŞTİRİLMESİNE,
5- Takip eden paragrafta yer alan “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği” şeklindeki ibarenin hüküm fıkrasından ÇIKARILMASINA ve yerine “ödenmeyen adli para cezasının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinin 4 ve 11. fıkraları uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre tahsil edileceği” şeklindeki ibarenin EKLENMESİNE,
6- Hüküm fıkrasında yer alan TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hüküm fıkrasından ÇIKARILMASINA,
C) Hükümlerin değiştirilen bu şekli ile infazına, dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,
02.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.