Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2016/3011 E. , 2021/4542 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3011
Karar No : 2021/4542
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- … 2- …
3- … 4- …
5- … 6- …
7- …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından; Van ili, Erciş ilçesi, ... köyüne ait arazide, ... Jandarma Karakolu görevlilerince yapılan eğitim atışları sonrasında kalan mühimmatın patlaması sonucunda yakınları ...'ın 05/05/2011 tarihinde hayatını kaybetmesinde idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla, ...'ın babası ...için 1.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi; annesi ...için 500,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi; kardeşleri olan diğer davacıların her biri için ayrı ayrı 500,00'er TL maddi, 10.000,00'er TL manevi olmak üzere toplam 4.000,00 TL maddi ve 130.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...İdare Mahkemesince; davacıların yakını olan ...'ın patlayan mühimmat sebebiyle hayatını kaybettiği olayda, Karakol personelinin, ateşli silahlarla yapılan eğitim atışları sonrasında arazide mühimmat unuttukları açık olmakla birlikte, ...'ın arazide bulduğu mühimmatı ilgilisine teslim etmesi gerekirken teslim etmeyerek evine götürüp pürmüzde/tüpte ısıttığı ve böylece yaşamını yitirdiği görüldüğünden, davacıların yakınının bu eyleminin, idari eylem ile zarar arasındaki illiyet bağını kopardığı, sonuç olarak davacılar tarafından oluştuğu ileri sürülen zarar ile idari eylem arasında nedensellik bağı kalmaması sebebiyle davalı idarenin tazmin yükümlülüğü bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacılar tarafından; Jandarma Karakolu görevlilerince atış yapılan alanın köye ait ve sivil kullanıma açık arazi olduğu, araziye atış yapılmadan önce gerekli izinlerin ve güvenlik önlemlerinin alınmadığı, uçaksavar silahından atılan mühimmatın, yumuşak toprağa saplanarak patlamaması sonucu arazide kalmasının siviller için tehdit oluşturacağının Jandarma personelince bilindiği ve bu mermilerin toplanması için herhangi bir girişimde bulunulmadığı; davacıların yakını ve olay tarihinde 16 yaşında olan ...'ın bulduğu uçaksavar mermisinin patlayıcı özelliğe sahip olduğunu bilebilecek durumda ve bilmesi de zorunlu olmadığından, mağdur çocuğun davranışının idari eylemle zarar arasındaki illiyet bağını kesmeyeceği belirtilerek İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; Jandarma personelince atış yapılan alanda gerekli tedbirlerin alındığı ve atış sonrası arazinin temizlendiği, hayatını kaybeden kişinin 16 yaşında olduğu ve patlamamış mermi çekirdeğini ateşe tutmak suretiyle ısıtmanın tehlikeli bir eylem olduğunu bilebilecek durumda olduğu, ölüm olayı hayatını kaybedenin fiili ile gerçekleşmiş olduğundan, davacıların zararı ile idari eylem arasında illiyet bağı bulunmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Van ili, Erciş ilçesi, ... köyünde ailesiyle birlikte yaşayan, nüfus kayıtlarına göre 12/09/1996 doğum tarihli ve olayın yaşandığı 05/05/2011 tarihinde 15 yaşında olan davacılar yakını ...'ın, köy yakınında bulunan araziye koyun otlatmaya gittiğinde arazide bulduğu 14,5 mm çapında mermi çekirdeğini evlerinde bulunan tüpün ağzına takılı pürmüz ile ısıttığı esnada çekirdeğin patlaması sonucu, dağılan metal parçalarının tesiriyle yaralanarak kaldırıldığı Erciş Devlet Hastanesinde yaşamını yitirdiği, aynı gün yapılan ölü muayene ve otopsi işlemi sonucuna göre, ölüm nedeninin, patlamaya bağlı vücut boşluklarına giren şarapnel parçaları sonrası iç organ yaralanmasıyla gelişen iç kanama olduğu tespit edilmiştir.
Davacılar tarafından, yakınlarının bulduğu mermi çekirdeğinin patlaması sebebiyle hayatını kaybetmesinde, anılan mühimmatı askeri yasak bölge olmayan, sivillere açık alanda yaptığı atışlar sonrası bırakan Jandarma personelinin kusurlu olduğu ileri sürülerek İçişleri Bakanlığına karşı ...Asliye Hukuk Mahkemesinde tazminat davası açılmış, Mahkemenin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, bu karar üzerine davacılar tarafından, davalı idareye karşı aynı iddialarla ...İdare Mahkemesinde bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa'nın 125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
Genel anlamı ile tam yargı davaları, idarenin faaliyetlerinden ötürü, hakları zarara uğrayanlar tarafından idare aleyhine açılan tazminat davalarıdır. Bu tür davalarda mahkeme, hem olayın maddi yönünü, başka bir ifadeyle zararı doğuran işlem veya eylemleri, hem de bundan çıkabilecek hukuki sonuçları tespit edecektir.
İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
Tam yargı davalarında, öncelikle zarara yol açtığı öne sürülen idari işlem veya eylemin hukuka uygunluğunun denetlenmesi esas alındığından, olayın oluşumu ve zararın niteliği irdelenip, idarenin hizmet kusuru olup olmadığının araştırılması, hizmet kusuru yoksa kusursuz sorumluluk ilkelerinin uygulanıp uygulanmayacağının incelenmesi, tazminata hükmedilirken de her halde sorumluluk sebebinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
İdarenin yürütmekle görevli olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır. Bu bağlamda hizmet kusuru, özel hukuktaki anlamından uzaklaşarak nesnelleşen, anonim bir niteliğe sahip, bağımsız karakteri olan bir kusurdur. Hizmet kusurundan dolayı sorumluluk, idarenin sorumluluğunun doğrudan ve asli nedenini oluşturmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
...Cumhuriyet Başsavcılığınca, olayla ilgili olarak ...İlçe Jandarma Komutanlığında görev yapan Uz.J.VII Kad.Çvş. N.T., İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı ... Jandarma Karakol Komutanlığında görev yapan Uz.J.Çvş. F.K. ve J.Bçvş. A.B. hakkında taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçundan dolayı yapılan ...sayılı adli soruşturma kapsamında 05/05/2011 tarihinde hazırlanan Olay Yeri İnceleme Tutanağına göre; olayın meydana geldiği evin 4 oda 1 salon, mutfak, tuvalet ve banyodan oluşan tek katlı müstakil bir ev olduğu, olayın ev girişinde sağdan ikinci kapıdan girilen odada meydana geldiği, oda içerisinde yerde 1 adet mavi renkli piknik tüpü ve tüpün başlığına takılı pürmüz, yanında da 1 adet kibrit bulunduğu, tüpün yanındaki camlı vitrinin yere yakın kısmında bulunan bölmenin sağ kapağının olmadığı, içerisinde kapağa ait parçalanmış ve ufalanmış maddelerin bulunduğunun görüldüğü, yerde bulunan halı örtüsünün üzerinde damlalar halinde az miktarda kan lekesi bulunduğu, odanın girişindeki kapı eşiğinin odaya bakan iç kısmında da yine damlalar halinde kan lekelerinin olduğu, ölen kişinin annesi olan ...beyanında, saat 09.00-10.00 sıralarında evin önündeki taşta gelini ile birlikte oturduğu esnada oğlunun evde tek başına olduğunu, birden şiddetli bir patlama sesi geldiğini, eve girdiklerinde oğlunun göğsünden ve başından yaralı vaziyette olduğunu, gürültüye gelen komşularının yardımı ile oğlunu hastaneye götürdüklerini, oğlunun iki gün önce dağda koyun otlatırken mermi benzeri bir şey bulduğunu söylediğini, bunun üzerine oğlunun montunun cebinde 1 adet mermi çekirdeği bulduğunu, oğluna sorduğunda koyun otlatırken bulduğunu söylediğini, bu mermi çekirdeğini ahırın duvar deliğine sokarak sakladığını, olay olduktan sonra sakladığı yerden çıkararak Jandarma ekiplerine teslim ettiğini ifade etmiştir.
Olay günü Cumhuriyet savcısının sözlü talimatı üzerine ...İlçe Jandarma Komutanlığınca hazırlanan Olay Yeri İnceleme Raporu'na göre ise; patlamanın gerçekleştiği odadaki buzdolabı önünde yerde bir adet uç kısmı kırık ve metal kısmında ısı sonucu is oluşmuş plastik saplı bir pense bulunduğu, odada bulunan ahşap vitrin ara bölmesinde mavi renkli piknik tüpü ve tüpün üzerine takılı vaziyette beyaz renkli hortum ile pürmüz olarak bilinen ısıtma işlerinde kullanılan aletin olduğu, odanın duvar ve zemininin pek çok yerinde mermi çekirdeği parçaları olduğu değerlendirilen metal parçalar bulunduğu belirtilmiştir.
Yaşanan olayla ilgili olarak Van İl Jandarma Komutanlığınca hazırlanan 12/05/2011 tarihli İdari Tahkikat Raporunda; ... Jandarma Karakol Komutanlığına ait ... zırhlı personel taşıyıcı aracın silah sistemindeki 14,5 mm KPVT makineli tüfeğin eğitimi ve sıfırlanması amacıyla olaydan yaklaşık bir ay önce Karakolun önünden, kuzey doğu istikametindeki 300 metre ileride bulunan araziye atış yapıldığı belirlenmiş ise de, atış öncesi ve sonrası gerekli emniyet tedbirlerinin alındığı, atış sonrası atış yapılan arazinin aramasının yapılarak patlamamış mühimmatın toplatıldığı, vefat eden ...'ın yengesinin ifadesine göre, çekirdeğin vefat eden tarafından Mercimek Çeşmesi Mevkiinde bulunduğu, kendisine bu tür mermi ve mühimmatı eve getirmemesini söylediğini beyan ettiği, metal cismin bulunduğu mevkii Karakola yaklaşık 2 km uzaklıkta olduğundan, Karakoldan yapılan atışların belirtilen bölgeyi etkilemesinin olanaklı olmadığı tespit ve değerlendirmelerine yer verilmiştir.
Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce hazırlanan 30/06/2011 tarihli Mermi Çekirdeği, Mermi Çekirdeği Gömlek Parçası, Metal Parça Tetkikine İlişkin Ekspertiz Raporu'nda, ...'ın vücudundan çıkartılan metal parçalarının, 14,5 mm çapında uç kısmı deforme 1 adet mermi çekirdeğinin namlusu içinde yiv-set bulunan çapına uygun ateşli bir silah ile atıldığı, 14,5x114 mm çap ve tipindeki bu fişeğin uzun menzilli tanksavar ve uçaksavar olarak kullanılan ağır silahlara ait mühimmatlardan olduğu ve etkili menzillerinin yaklaşık 1000 metre olduğu tespitlerine yer verildiği; aynı birim tarafından hazırlanan 05/07/2011 tarihli Alet İzi Tetkikine İlişkin Ekspertiz Raporu'na göre; olayın gerçekleştiği odadan iki parça halinde toplanan pensenin parçalarının birbiriyle uyumlu olduğu ve oda içerisinden delil olarak toplanan 14 metal parçasının aletli müdahaleye maruz kaldığı, ancak bunlardan 12 tanesine hangi aletle müdahale edildiğine yönelik karakteristik izler bulunamadığı, 2 metal parçanın ise kırık vaziyette olay yerinden alınan penseyle müdahaleye uğradığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen üç şüpheli hakkında yapılan soruşturma sonucunda hazırlanan 25/11/2013 tarih ve 2013/805 sayılı iddianamede; 2011 yılının Mart ayında ... Jandarma Karakolu önünde bulunan BTR-60 tipi zırhlı personel taşıyıcı aracın üzerindeki uçaksavar silahla, köy yakınında bulunan Karadağ mevkiine eğitim ve kontrol amaçlı atışlar yapıldığı, atış yapılan bölgenin Erciş İlçe Jandarma Komutanlığınca tanzim edilen 17/07/2013 tarihli tutanağa göre atış alanı olmadığı, rütbeli erbaş ve erlerin atışlarının 108. Topçu Alay Komutanlığı yerleşkesinde bulunan atış alanında yapıldığının belirtildiği, olayla ilgili olarak ... köyünde yaşayanların ifadelerinde, ...'ın vefatından bir süre önce Karakol Komutanlığından Karadağ'a doğru atış yapıldığının, ancak köy halkına atış yapılacağına ilişkin herhangi bir uyarıda bulunulmadığının söylendiği, sonuç olarak, şüphelilerin ifa ettikleri meslekleri ve eylemleri gerçekleştirdikleri bölgenin yapısını bildikleri göz önünde tutulduğunda, objektif olarak var olan dikkat ve özen yükümlülüğünü öngörebilecek ve yerine getirebilecek durumda olmalarına rağmen bu yükümlülüklerine aykırı davranarak basit taksirden ziyade bilinçli taksirle hareket ettikleri, bu suretle görevlerini kötüye kullanarak atış alanı ve operasyon bölgesi niteliğinde olmayan bölgede zırhlı araç ile atış yaptıkları ve toplamadıkları atış artıkları sebebiyle ...'ın ölümüne yol açtıkları belirtilmiştir.
Soruşturma yürütülen 3 jandarma personeli hakkında ...Asliye Ceza Mahkemesince, taksirle ölüme neden olma suçundan yapılan ceza yargılaması sonucunda verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; 2011 yılı Mart ayı içerisinde köylülerin zaman zaman hayvan otlattığı Karadağ Mevkiindeki karla kaplı tepeye ... zırhlı personel taşıyıcı araçla atış yapıldığı, bu atışlarda tanksavar ve uçaksavar olarak kullanılan mühimmatın sarf edildiği, yumuşak arazide sert bir cisimle temas etmediği için patlamayan bir mermi çekirdeğini bulan ...'ın bu çekirdeği eve götürüp pürmüz vasıtasıyla ısıtmaya çalıştığı esnada, ısıya maruz kalan mermi çekirdeğinin patlayarak ...'ın ölümüne neden olduğu olayda, eğitim alanı niteliği taşımayan bir bölgede, görevin gereklerine ve toplum güvenliğine aykırı olacak biçimde patlayıcı özelliği bulunan mühimmatla atış yapan jandarma personeli kusurlu bulunmakla birlikte, mermi çekirdeğini bulduktan sonra evine kadar taşıyıp doğrudan ateşe maruz bırakan ...'ın eyleminin sanıkların kusurlu hareketi ile meydana gelen sonuç arasındaki illiyet bağını kaldıracak nitelikte olduğu değerlendirmesiyle yargılanan jandarma personelinin beraatine karar verilmiştir.
Yukarıda aktarılan idari tahkikat ve adli yargılama sürecinde elde edilen bilgi ve belgelerin değerlendirilmesine göre; ... Jandarma Karakolunun yakınında bulunan ve jandarma envanterine kayıtlı, ... tipi zırhlı personel taşıyıcı araç üzerinde yer alan uçaksavar silahtan 14,5 mm çapındaki mühimmatın, köy yerleşim yerine yakın ve askeri yasak bölge olmayan, aynı zamanda atış ve eğitim alanı da olmayan araziye köylülere haber verilmeksizin veya herhangi bir ön bilgilendirme ve uyarı yapılmaksızın atıldığı; arazi zemininin karla kaplı ve toprağın yumuşak olması sebebiyle parçalanmayan mermi çekirdeklerinden birinin davacılar yakını ... tarafından bulunduğu ve evinde yer alan pürmüz yardımıyla ısıya maruz bırakıldığı esnada patlama gerçekleştiği, patlayan mermi çekirdeği ve gömleğinden çıkan metal parçaların vücuduna isabet etmesi sonucunda ...'ın hayatını kaybettiği olayda; davalı idarenin eğitim atış alanı olmayan ve sivillere açık olan bir alanda atış yapmak, gerekli güvenlik tedbirlerini almamak, atış sonrası atış artıklarını toplamayarak tehlikeli nitelikte olan mühimmat bırakmak ve bu mühimmata ...'ın erişmesine neden olmak suretiyle davacılar yakınının vefatıyla sonuçlanan olayda %50 oranında kusurlu olduğu; aynı zamanda, ...'a arazide bulduğu mühimmatın tehlikeli olduğu, bu tip cisimlere karışmaması gerektiğinin söylenmesi sebebiyle, bulduğu mermi çekirdeğinin tehlikeli bir cisim olduğunu bilebilecek durumda olan ve bu çekirdeği eve getirdikten sonra ısıya maruz bırakmak suretiyle patlamasına sebebiyet veren ...'ın da ortaya çıkan sonuçta %50 oranında kusurlu olduğu sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda davalı idarenin ve davacılar yakınının kusur dereceleri dikkate alınarak davacıların maddi ve manevi tazminat istemleri hakkında bir karar verilmesi gerekmekte olup, olay nedeniyle oluştuğu ileri sürülen zararla idari eylem arasında illiyet bağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Öte yandan; dava dosyası içerisinde yer alan ...Noterliğinin ...tarihli ve ...yevmiye sayılı vekaletname suretine göre, davacılardan ...'a velayeten ebeveynleri ...ve ...'ın Av. ...yi vekil olarak tayin ettikleri, ancak davanın açıldığı 03/06/2013 tarihinde ...'ın reşit olduğu ve dava açma tarihi itibarıyla Av. ...'nin ...ı söz konusu vekaletname kapsamında temsil yetkisi bulunmadığı anlaşıldığından; işbu karar üzerine yapılacak yeni yargılamada, ...'ın bakılan davanın açılmasına ve Av. ...tarafından kendisini temsilen yapılan işlemlere yönelik onay verip vermediğinin sorulması, ayrıca ...'ın davasını vekil aracılığıyla takip etme iradesi var ise, dosyayı takip edecek vekil tarafından baro pulu yapıştırılmış vekaletname aslının veya suret olması halinde ayrıca harçlandırılmış onaylı bir örneğinin dava dosyasına sunulmasının istenilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddine ilişkin temyize konu ...İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.