7. Ceza Dairesi 2013/3274 E. , 2013/24265 K.İHRACAT KAÇAKÇILIĞITEŞEKKÜL HALİNDE KAÇAKÇILIKEMSAL İHRACAT VE İÇ PİYASA BEDELLERİDÖVİZ BEYAN TUTANAĞIKAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNU (5607) Madde 3KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNU (5607) Madde 4
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,
E.. Entegre Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş. ile İ... Ulusal Taşımacılık ve Ticaret A.Ş.'nin ortak ve yetkilisi olan sanıklar Halil , Zeynep , A.. G.., F.. H.., T.. G.., H.. G.., M.. E.., A.. K.., R.. T.., Ü.. İ.. ve H.. B.., gümrük müşaviri ve firma yetklisi sanık A.. İ.. ile gümrük müşaviri sanık A.. Ç.. ve gümrük personeli olan sanıklar M.. U.., A.. H.., İ.. C.., İ.. D.., N.. U.. teşekkül halinde birlikte hareket ederek, E.. Entegre Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş. tarafından 1999-2001 yıllarında yurt dışına ihraç etmek üzere Türkiye Şeker Fabrikaları'ndan alınan 89.732.530,25 USD tutarında toplam 427.047.917 kg. şeker cinsi eşyanın bir kısmını ihraç etmedikleri halde, sahte belge düzenleyerek ihraç edilmiş gibi gösterek menfat temin ettikleri, bu suretle gümrük kaçakçılığı suçunu işledikleri iddiası ile açılan davanın yargılaması sonucunda, tüm sanıkların atılı suçtan beraatlerine karar verilmiştir.
Kamu oyunda 'hayali ihracaat' olarak da bilinen sanıkların üzerlerine atılı ihracaat kaçakçılığı suçu, suç tarihinde yürülükte bulunan 1918 sayılı Kanunun 45, 27/1-3, bu kanunu yürülükten kaldıran 4926 sayılı Kanunun 3/ı-2, 4/ı-2, 5/1-2. ve bu Kanunu da yürürlükten kaldıran 5607 sayılı Yasa'nın 3/14, 6455 sayılı Yasa ile değişik 3/9, 4/1. maddelerinde tanımlanarak yaptırıma bağlanmıştır.
Söz konusu hükümlere göre, gerek suç tarihinde ve gerekse suç tarihinden sonra da gümrük kapılarında yapılan işlemlerde gerçeğe aykırı beyanname düzenleyerek, ihraç edilmeyen eşyayı ihraç edilmiş gibi göstermek ya da gerçekleştirilen ihracata konu malın cins, miktar, evsaf veya fiyatını değişik göstermek fiili, ihracat kaçakçılığı suçu olarak kabul edilmiş ve yaptırıma bağlanmıştır. İhracat kaçakçılığı suçunun teşekkül halinde işlenmesi durumunda ise verilecek cezanın arttırılması öngörülmektedir. Teşekkül halinde kaçakçılık suçunun işlendiğinin kabulü için sanıklar hakkında ayrıca teşekkül kurmaktan dava açılıp açılmamasının önemi yoktur
Yine yukarıda belirtilen kanun maddelerine göre ihracat kaçakçılığı suçundan söz edebilmek için teşvik, sübvansiyon veya parasal iadelerden yararlanmak gibi yollarla haksız çıkar sağlama amacıyla hareket edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte ihracat kaçakçılığı suçunun oluştuğunun kabul edilmesi bakımından ihracat işleminin gerçeğe aykırı olarak yapıldığının tespiti de önem arzetmektedir.
İhracat kaçakçılığı suçunun, gümrük kapılarında ihracat işlemi yapılırken görevli ve yetkililer tarafından evrakların incelenmesi sonucu veya eşyanın fiziki muayenesi sonucu ya da olayda olduğu gibi yapılmış olan önceki ihracat işlemlerinin geriye doğru incelenmesi ve araştırılması suretiyle de tespit edilebilmesi mümkündür.
Önceden yapılmış ihracat işlemlerinde, ihracat kaçakçılığı suçunun işlenip işlenmediğinin tespiti için yapılacak soruşturma ve kovuşturmalarda:
-Gümrük çıkış beyannameleri ve eki belgelerin gerçeğe uygun olup olmadığını denetlemek bakımından emsal ihracat ve iç piyasa bedellerinin araştırılması,
-İhracat yapılan ülke gümrüğünden, ihracatın gerçekleşip gerçekleşmediğinin, beyan edilen değerlerin ve ithalat yapan (Türkiyeden eşya ihraç edilen) firmaların bulunup bulunmadığının sorulması, gerektiğinde aynı ülkenin vergi dairesinden de ihraç konusu eşya için beyan edilen değerlerin araştırılması,
-Gerektiğinde ihracat yapılan (ithal eden) ülkede, ithalat yapan firma ya da kişilerin gerçekte var olup olmadıklarının fiziki olarak araştırılması, yapılarak maddi gerçeğin ortaya çıkarılması gerekir.
Bu şekilde yapılacak araştırma sonucunda ihracat yapılan ülke ve yetkili makamlarından herhangi bir bilgi temin edilememesi, araştırmaya konu ihracat işleminde ithalatcı olarak gösterilen firmaların gerçekte var olup olmadıkları, ihracatın gerçekte veya beyana uygun yapılıp yapılmadığının tespit edilememesi halinde, kural olarak ihracat kaçakçılığı suçunun işlendiği kabul edilemez ise de; Bakanlar Kurulunca çıkarılan ve 11.08.1989 günlü resmi gazetede yayımlanan 89/14391 sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararın 08.02.2008 tarihli resmi gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulunun 2008/13186 sayılı kararıyla değiştirilen 8. maddesinin 1. fıkrasının bu değişiklikten önceki hükmünün 2008 yılı öncesinde yapılan ihracatlar bakımından, ihracat bedellerinin fiili ihraç tarihinden itibaren en çok 180 gün içerisinde ihracatcılar tarafından yurt dışından getirilerek, aracı bankalara veya özel finans kuruluşlarına satılıp Türk lirasına çevrilmemiş olması, 32 sayılı karara ilişkin 1991/32-5 sayılı 20.06.1991 tarihli resmi gazetede yayımlanan tebliğin 25. maddesine göre ise bu para ile ihracat hesaplarının aracı bankalar veya özel finans kurumlarınca kapatılmış olması gerekmektedir.
Öte yandan ihracat bedelinin, yurt dışından banka havalesi ile getirilmesi mümkün olduğu gibi, 32 sayılı kararın 1991/32-5 sayılı tebliğinin 45. maddesiyle talimat çıkarmaya yetkili kılınan Merkez Bankasının 1999 yılına ilişkin 'Türk Parası Kıymetini Korunma Mevzuatının İhracata İlişkin Hükümlerinin Uygulanma Talimatının' 4.Bölüm A-7 maddesine göre, kişiler tarafından da gümrük kapılarından yolcu beraberi efektif (nakit) olarak da getirilmesi mümkündür. Sözü edilen talimat maddesine göre ihracat bedellerinin yurt dışından efektif olarak getirilmesi halinde, bu bedellerin, İran, Irak, Suriye ve dağılan SSCB.liği yerine kurulan ülkeler hariç diğer ülkelerden yurda girerken gümrük kapılarında beyan edilmesi ve bu dövizler için döviz beyan tutanağı (DBT) düzenlenmesi gerekmektedir. Aynı hükme göre, ihracat hesabının yurt dışından efektif olarak getirilip bankaya satılan bu döviz karşılığı Türk Lirası ile kapatılması için DBT.nin, dövizin satıldığı aracı bankaya ibraz zorunluluğu bulunmaktadır. Bu talimat olay tarihi itibariyle yürürlükte olup dava konusu ihracat hesaplarının kapatma işlemleri de bu talimatta istenilen şekilde yapılmış olması gerekir.
Sözü edilen bu düzenlemeler döneminde (2008 yılı öncesi) yapılan iharacatlara ilişkin olarak, ihracat kaçakçılığı suçu sübutu bakımından yukarıda belirtilen yöntemlerle yapılacak inceleme, araştırma, soruşturma ve kovuşturmalarda, eğer ihracatın gerçekte yapılıp yapılmadığı konusunda bir sonuca varılamazsa, bu kez suçun subutu bakımından ihracat hesabının yukarıda belirtilen mevzuata uygun olarak kapatılıp kapatılmadığının da ayrıca araştırılması gerekir.
Yapılacak araştırma sonucunda, ihracat hesabının yurt dışından getirilen dövizlerle kapatıldığının tespiti halinde bu ihracatın gerçekte yapıldığı kabul edilmelidir. Buna karşılık ihracat hesabının hiç kapatılmadığı veya döviz beyan tutanağı ibraz edilmeyen efektif dövizlerle kapatıldığının anlaşılması halinde ise bu ihracatın gerçekte yapılmamış olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda diğer koşulların da varlığı halinde ihracat kaçakçılığı suçu oluşacaktır.
Bu açıklamalara ışığında somut olayın değerlendirilmesine gelince:
Dosya kapsamına göre;
Ankara DGM C.Başsavcılığının 14.09.2001 gün ve 2001/507 Hz. Sayılı ve 17.06.2002 gün ve 2001/507 Hz. Sayılı yazılarıyla, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, sahte evrak tanzim etmek, gümrük kaçakçılığı yapmak suçlarından E.. Entegre Tarım Ürünleri San. Ve Tic. Aş. yetkilileri ve temsilcileri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında adı geçen firma tarafından ihraç etmek üzere Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ. den aldığı şeker eşyasının 1999-2000 yılları arasında ihracına ilişkin inceleme ve araştırma yapılarak rapor düzenlenmesi için Gümrük Müsteşarlığından talepte bulunulmuştur.
Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına bağlı üç kişilik gümrük müfettişleri heyeti tarafından 667 adet gümrük çıkış beyannamesi kapsamı ihracat üzerinde yapılan araştırma ve inceleme sonucunda 19.11.2003 tarihli rapor düzenlenmiştir. Söz konusu raporun dosya içerisinde aslına rastlanamamış olup fotokopisi bulunmaktadır.
Gümrük müfettişlerince yapılan inceleme ve yurt dışı araştırma sonucunda;
Şeker ihraç edilen ülkelerin, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (B.A.E.), Afganistan, Nahcivan, İspanya, K.K.T.C., Azerbaycan, Arnavutluk, Gürcistan ve Tacikistan olduğu,
B.A.E., Irak, Afganistan, Nahcivan, Azerbaycan ve Gürcistan'a yapılan ihracatların gerçekte yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği,
İngiltere'de yerleşik 'MTSUBİŞHİ CORPOATION (UK) PLC' firması üzerinden Gürcistan'a 816 sayılı ve 28.11.2000 tarihli beyanname kapsamı şeker ihracatının gerçekte yapılmadığı, Tacikistan'a yapılan ihracata ilişkin GÇB ve eki belgelerde, ihraç bedelinin yüksek gösterildiği,
İhracatcı firmanın inceleme konusu ihracatlara ilişkin olarak GÇB leri liste halinde Çankaya Vergi Dairesi Müdürlüğüne bildirerek KDV iadesi aldığı ve mahsup işlemi yaptırdığı yine aynı Vergi Dairesi mükellefi olan Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. adına tecil - terkin talebinde bulunulduğu, tespit edildiği görülmektedir.
Ankara DGM C.Başsavcılığının 30.01.2003 gün ve 2001/507 Hz. Sayılı yazılarıyla E.. Entegre Tarım Ürünleri San. Ve Tic. Aş. tarafından muhtelif ülkelere değişik gümrük idarelerinden 1999 yılında yapılan şeker ihracatların bedeli dövizlerin Türkiye'ye getirilip getirilmediğinin, gelen ihracat bedeli dövizlerin alışının gerçek olup olmadığının Hazine Müsteşarlığı Kontrolörlerince araştırılması istenmiştir.
Hazine Müsteşarlığı kontolörlerince 1999 yılı ihracat bedeli dövizlerin Türkiye'ye getirilişinin gerçek olup olmadığına ilişkin yapılan araştırma sonucunda 13.07.2004 gün ve 214/11-9/9-10/10 sayılı rapor düzenlenmiştir. Mevzuat gereği 50.000 doların altında olan ihracat bedellleri ile Irak ve dağılan SSCB yerine kurulan ülkelere yapılan ihracat bedelleri inceleme ve araştırma dışında tutulmuştur. Söz konusu rapor aslı ve ekleri dosyada mevcuttur.
Hazine kontrolörlerince yapılan inceleme ve araştırma sonucunda;
1999 yılında, Akbank Küçük Esat Şubesi aracılığıyla yapılan ihracat bedelinin hesap kapatılmasında kullanılan 95.000 doların Akbank Hopa şubesini döviz beyan tutanağı ibraz edilmeden efektif olarak yatırılan dövize dayandığı bu nedenle yurt dışından getirildiğinin anlaşılamadığı,Finansbank A.Ş. Ankara Şubesi aracılığıyla gerçekleştirilen 184.000 dolar tutarındaki 83 sayılı ve 04.11.1999 tarihli GÇB'ye konu ihracat bedelinin yurt dışından getirilmediği, ihracat taahhüt hesabının Eximbank tarafından firmaya kullandırılan kredi ile kapatıldığı, bu nedenle ihracat taahüt hesabının açık bulunduğu, tespit edildiği görülmektedir.
Yine, Ankara C.Başsavcılığının talebi üzerine Hazine stajyer kontolörleri Levent ve Mustafa tarafından E.. Firmasına ait 2000-2001 yılları ihracat bedeli dövizlerin Türkiye'ye getirilişinin gerçek olup olmadığına ilişkin yapılan araştırma sonucunda düzenlenen ve dosyada fotokopisi bulunan rapora göre;
Mevzuat gereği 50.000 doların altında olan ihracat bedellleri ile Irak ve dağılan SSCB yerine kurulan ülkelere yapılan ihracat bedelleri inceleme ve araştırma dışı bırakıldığı,
Finansbank A.Ş. Ankara Şubesi aracılığıyla Afganistan'a gerçekleştirilen ihracat bedellerinin bir kısmının Akbank Hopa şubesine döviz beyan tutanağı olmadan efektif olarak yatırılan ve buradan Akbank Küçükesat şubesine virman olarak gönderilen, bir kısmının ise İş Bankası Başkent Şubesine, döviz beyan tutanağı olmadan efektif olarak yatırılan dövizlere dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
Toprakbank Necatibey Şubesince yapılan 14.11.2000 tarihinde yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin yurt içinde Türk Lirası karşılığı alınan dövizlere dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
16.02.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince Afganistan'a yaplan 25.01.2000 tarihli 103 nolu GÇB ye konusu ihracat bedeli alım işleminin döviz beyan tutanağı bulunmayan efektif olarak getirilen dövizlere dayandığı, yurt dışından getirilmediği,
10.04.2000 tarihinde Kentbank Kızılay şubesince yapılan 01.04.2000 tarihli 403 nolu GÇB ye konusu ihracat bedeli döviz alım işleminin gümrük beyan tutanağı bulunmayan efektif dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
25.04.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince 19.04.2000 tarihli ve 463 nolu GÇB ye konusu ihracat bedeli döviz alım işlemlerinin 14.04.2000, 17.04.2000, 19.04.2000 ve 24.04.2000 tarihlerinde gümrük beyan tutanağı bulunmayan efektif dövizlere dayalı olduğu, yurtdışından getirilmediği,
17.07.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin bir kısmının Toprakbank Cizre Şubesinden yapılan Türk Lirası EFT karşılığı dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
04.09.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin Türk Lirası ile yurt içinde alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
17.10.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin Türk Lirası ile yurt içinde alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
03.11.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin Türk Lirası ile yurt içinde alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
20.10.2000 tarihinde Kentbank Kızılay Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin Türk Lirası ile yurt içinde alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
17.10.2000 tarihinde TEB Orta Anadolu Kurumsal Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin bir kısmının yurt içindeki bir bankadan Türk Lirası karşılığı satın alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
09.11.2000 tarihinde TEB Orta Anadolu Kurumsal Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin bir kısmının yurt içindeki bir bankadan Türk Lirası karşılığı satın alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
13.12.2000 tarihinde TEB Orta Anadolu Kurumsal Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin bir kısmının yurt içindeki bir bankadan Türk Lirası karşılığı satın alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
06.11.2000 tarihinde Garanti Bankası Kavaklıdere Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin Türk Lirası karşılığı satın alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği,
11.12.2000 tarihinde Kapitalbank Ankara Şubesince yapılan ihracat bedeli döviz alım işleminin Türk Lirası karşılığı satın alınan dövize dayalı olduğu, yurt dışından getirilmediği, tespit edildiği görülmektedir.
Gerek Gümrük Müsteşarlığı müfettişleri, gerekse Hazine Müsteşarlığı kontrolörleri tarafından yapılan ve yukarıda belirtilen tespitler ile ihracat işlem sayısı, süreleri, değerleri, Eximbank'tan ihracat kredisi kullanılması ve KDV iadesi alınması, mahsup yapılması hususlarının tümü birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların ihracat kaçakçılığı yapmak üzere önceden anlaşıp fikir ve eylem birliği içinde hareket etmek suretiyle iddia konusu teşekkül halinde ihracat kaçakçılık suçunu işledikleri anlaşılmakta ise de; Gümrük Müfettişleri tarafından düzenlenen 19.11.2003 tarihli, Hazine stajer Kontrolörleri Levent ve Mustafa tarafından düzenlenen raporların asılları veya tasdikli suretleri ile ekleri celbedilerek, dosyada bulunan fotokopileriyle uyumlu olup olmadıkları incelendikten sonra sanıkların olaydaki fonksiyonlarına göre hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, mahkemenin takdir ve değerlendirme yetkisi ve görevi içerisinde bulunan konularda görüş bildiren ve dosya kapsamına uygun düşmeyen bilirkişi raporlarına dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.