1. Ceza Dairesi 2022/5064 E. , 2022/4487 K.
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2019/715 E., 2021/126 K.
SUÇLAR : Kasten yaralama
Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. ... 22. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.07.2015 tarihli ve 2014/136 Esas, 2015/576 Karar sayılı kararıyla;
a) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Sanıklar ... ve ... haklarında kasten yaralama suçlarından, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.
2. ... 22. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.07.2015 tarihli ve 2014/136 Esas, 2015/576 Karar sayılı kararının, sanıklar tarafından temyizi üzerine Yargıtay (birleşen) 3. Ceza Dairesinin, 26.09.2019 tarihli ve 2019/9524 Esas, 2019/17067 Karar sayılı ilâmıyla;
'1) Oluş, iddia ve tüm dosya içeriğine göre, aynı araçta seyir halinde bulunan sanıklardan Yekta ... ile katılan arasında çıkan tartışma nedeniyle her üç sanığın da araçtan çıkarak katılanı yaraladıkları anlaşılan olayda, katılanın sağ uyluk lateralinde meydana gelen 2 cm.'lik süture kesinin, eylemini müsaderesine karar verilen bıçakla gerçekleştirdiği anlaşılan sanık ...’ın eyleminden sadır olduğu, diğer sanıkların ise silahtan sayılan bir cisim kullanmayarak katılanı tekme ve tokatla darp ettikleri kabul edilerek, suçta kullanılan silahtan sanıklar ... ve ...’ın sorumlu tutulmadıkları anlaşılmakla; sanıkların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında iştirak halinde eylemlerini gerçekleştirmeleri nedeniyle, her üç sanığın da TCK'nin 37/1. maddesi delaletiyle 86/2, 86/3-e maddeleri gereğince cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanıklar ... ve ... haklarında eksik ceza tayini,
2)Tüm dosya kapsamı ve katılanın soruşturma aşamasında tespit olunan 23/04/2013 tarihli, araçtaki şahısların gülmeleri üzerine “ne diyorsun in aşağıya dedim.” şeklindeki beyanı ile aynı tarihli görgü ve tespit tutanağında belirlendiği üzere katılanın sanıkların içinde bulunduğu aracın tavanına yumrukla vurmak suretiyle çökük meydana getirmiş olması karşısında, öncelikle olayın çıkış sebebi üzerinde durularak, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bunun mümkün olmaması durumunda ise Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarihli ve 2002/4-238 Esas - 367 sayılı kararı ve bu kararlar uyumlu ceza dairelerinin süreklilik gösteren içtihatları gereği, şüpheli kalan bu halin sanıklar lehine değerlendirilmesiyle TCK'nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda (1/4) uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Sanıklar hakkında hüküm kurulurken temel cezanın belirlendiği paragraflarda uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
5)Sanıklar ... ve ... haklarında katılana karşı TCK'nin 86/2. maddesi kapsamında kalan “Kasten Yaralama” suçundan kamu davası açıldığı, bahse konu suçun, 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesi gereği uzlaşma hükümlerine tabi olduğu, gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamalarında katılan ve sanıklara uzlaşma teklifinde bulunulmadığı anlaşılmakla, sanıklar ile katılan arasında 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması gerekirken, yargılamaya devama yazılı şekilde hükümler kurulması,'
Nedenleriyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası gereği sanıkların sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının dikkate alınmasına karar verilmiştir.
3. ... 22. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.03.2021 tarihli ve 2019/715 Esas, 2021/126 Karar sayılı kararıyla;
a) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 4 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Sanıklar ... ve ... haklarında kasten yaralama suçlarından, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı 4 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının korunması suretiyle neticeten ayrı ayrı 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve 5237 sayılı Kanun'un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
Sanıkların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında iştirak hâlinde eylemlerini gerçekleştirmeleri nedeniyle, her üç sanığın da 5237 sayılı Kanun'un 37 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve üçüncü fıkrasının (e) bendi gereği cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanıklar ... ve ... haklarında eksik ceza tayininin usûl ve esas yönünden kanuna aykırı olduğuna ilişkindir.
B. Sanık ... Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın eyleminin, 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi kapsamında yer almadığına,
2. Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği uygulanan haksız tahrik indirim oranının yetersizliğine,
3. Sanık hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereği takdiri indirim sebebi uygulanması gerektiğine,
4. Vesaire,İlişkindir.
C. Sanık ... Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Vesaire,İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılanın olay günü yanında eşi olduğu hâlde bisiklet ile seyir hâlinde olduğu, sanıkların da hep birlikte aynı araçta seyir hâlinde oldukları ve gürültülü bir şekilde müzik dinleyip yüksek sesle konuştukları, katılanın, kendilerine laf atıldığını düşünerek sanıklara; 'Ne diyorsun in aşağıya dedim.' şeklinde söz sarf ettiği ve sanıkların aracına vurmaya başladığı, bunun üzerine sanıkların araçtan indikleri ve sanık ...'ın niteliksiz bıçakla, diğer sanıkların da tekme tokatla katılanı darp ederek sağ uyluk lateralinde meydana gelen 2 cm.'lik süture kesi nedeniyle basit bir tıbbî müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladıkları, katılanın da sanık ...'ı basit şekilde yaraladığı belirlenmiştir.
2. Sanıklar ... ve Yekta ...'ın, üzerilerine atılı suçlamayı ikrar ettikleri diğer sanık ...'ın ise suçlamayı kabul etmediği belirlenmiştir.
3. Katılan, her aşamada istikrarlı anlatımlarda bulunmuş ve eylemin tüm sanıklar tarafından birlikte gerçekleştirildiğini beyan etmiştir.
4. Sanıkların arkadaşı olan ve olay anında sanıklarla aynı araçta bulunduğunu beyan eden tanık G.Ö.'nün beyanı dava dosyasında mevcuttur.
5. Sanıkların eylemleri neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adlî Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca tanzim olunan, 24.04.2013 tarihli; 'Sağ el 2., 3. ve 4. parmaklar üzerinde yüzeysel abrazyonlar, sağ el dorsalde ... ve hafif ödem, sol skapula ve sol omuz proksimalde ekimoz, sağ kolda ödem, sağ uyluk lateralde 2 cm.'lik süture kesi, basit bir tıbbî müdahale ile giderilir.' görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasına eklenmiştir.
5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi Yönünden
Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmının (1) numaralı bendinde yer verilen;
'Oluş, iddia ve tüm dosya içeriğine göre, aynı araçta seyir halinde bulunan sanıklardan Yekta ... ile katılan arasında çıkan tartışma nedeniyle her üç sanığın da araçtan çıkarak katılanı yaraladıkları anlaşılan olayda, katılanın sağ uyluk lateralinde meydana gelen 2 cm.'lik süture kesinin, eylemini müsaderesine karar verilen bıçakla gerçekleştirdiği anlaşılan sanık ...’ın eyleminden sadır olduğu, diğer sanıkların ise silahtan sayılan bir cisim kullanmayarak katılanı tekme ve tokatla darp ettikleri kabul edilerek, suçta kullanılan silahtan sanıklar ... ve ...’ın sorumlu tutulmadıkları anlaşılmakla; sanıkların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında iştirak halinde eylemlerini gerçekleştirmeleri nedeniyle, her üç sanığın da TCK'nin 37/1. maddesi delaletiyle 86/2, 86/3-e maddeleri gereğince cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanıklar ... ve ... haklarında eksik ceza tayini,'
Şeklinde belirtilen hususun, bozma nedenlerinden biri olarak gösterildiği, Mahkemece bozma üzerine yapılan ve mezkûr bozma kararına uyulmasına karar verilen yargılama neticesinde tüm sanıklar hakkında, 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve üçüncü fıkrasının (e) bendi ve 29 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca hükümler kurulduğu, sanıklar ... ve ... hakkında bu şekilde yapılan uygulama ile '4 ay 15 gün' hapis cezaları ile mahkûmiyete karar verildiği; ancak, adı geçen sanıklar yönünden önceki hükümle doğan kazanılmış hakların gözetilmesi suretiyle 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca neticeten '4 ay' hapis cezaları ile cezalandırılmalarına hükmedildiği anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Sanık ... Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın Eylemini Silahla İşlemediğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Oluş, iddia, dosya kapsamı, kabul ve Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmı karşısında, sanıkların eylemleri neticesinde katılan hakkında tanzim olunan adlî muayene raporunda, katılanın vücudunda süture edilen kesinin bulunduğunun belirtildiği ve adlî muayene raporu içeriğinin katılan beyanı ile uyumlu olduğu, sanıkların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında iştirak hâlinde eylemlerini gerçekleştirdikleri, bu itibarla silahtan sayılan cismin tek bir şerik tarafından kullanılmasının yeterli olduğu, 5237 sayılı Kanun'un 37 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında tüm faillerin aslî fail olarak kabul edilmesinin gerektiği, kaldı ki katılan tarafından suçta bıçak kullanan kişinin sanık ... olduğunun teşhis ve tespit edildiği anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Haksız Tahrik İndirim Oranına İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmının (2) numaralı bendinde ifade edildiği üzere kavgayı kimin başlattığının belirlenememesi durumunda şüpheli kalan bu hâlin sanıklar lehine değerlendirilmesiyle sanıklar hakkında kurulan hükümlerde 5237 sayılı Kanun'un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği asgari oranda (1/4) haksız tahrik indiriminin uygulanması gerekliliğine işaret edildiği, Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde kavgayı kimin başlattığının belirlenemediği gerekçesiyle sanıklar hakkında asgari oranda (1/4) haksız tahrik indirimlerine hükmedildiği belirlenmekle, Mahkeme uygulamasının, bozma ilâmının içeriği ile uyumlu olduğu, Mahkemece takdir kılınan uygulamaya yerinde ve yeterli gerekçe gösterildiği belirlenmekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3. Takdiri İndirim Nedeni Uygulanması Talebine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereği takdiri indirim nedeni uygulama/uygulamama yetkisi Mahkemenin takdirindedir. Ancak bu takdir yetkisi, sınırsız değildir. Mahkemelerin her türlü kararlarında olduğu gibi takdiri indirim nedeninin uygulanmasına veya uygulanmamasına ilişkin kararlar da gerekçeli olmalıdır. Bununla birlikte gösterilen gerekçelerin hak, adalet ve nasafet kuralları ile dava dosyası içeriğine ve ilgili kanun hükümlerine uygunluğunun Yargıtay denetimine tabi olacağında şüphe bulunmamaktadır. Mahkemece, adı geçen sanık hakkında takdiri indirim nedeninin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirildiği ve 'Sanığın sabıkasına ilişkin ilamlardan dolayı aynı neviden suça eğilimli kişiliği göz önüne alınarak ...' şeklindeki yerinde, yeterli ve kanunî gerekçeye istinaden uygulanmamasına karar verildiği belirlenmekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
4. Vesaire İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
C. Sanık ... Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Beraat Kararına İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Katılanın her aşamadaki istikrarlı beyanları, olay anında sanıklar ile aynı araçta bulunduğunu beyan eden tanık G.Ö.'nün anlatımları ile katılan hakkında tanzim olunan adlî muayene raporu karşısında eylemin, tüm sanıklar tarafından fikir ve eylem birliği içerisinde iştirak hâlinde işlendiği sübuta ermekle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Vesaire İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle ... 22. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.03.2021 tarihli ve 2019/715 Esas, 2021/126 Karar sayılı kararında, Cumhuriyet savcısı ve sanıklar Yekta ... ve ... müdafileri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden Cumhuriyet savcısı ve sanıklar ... ve ... müdafilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.06.2022 tarihinde karar verildi.