Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2019/9702 E. , 2021/4374 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/9702
Karar No : 2021/4374
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olması nedeniyle temel askerlik ve astsubaylık anlayışı kazandırma eğitiminden ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında; davacı hakkında yapılan güvenlik soruşturmasında; davacı hakkında bilgi bulunamadığı ancak davacının kardeşleri hakkında bilgiler nedeniyle 14/07/2017 tarihinde toplanan Milli Savunma Bakanlığı Üst Değerlendirme Komisyonu tarafından askeri öğrenci adayı olan davacı hakkında elde edilen bilgiler neticesinde, davacı hakkında olumsuz değerlendirme sonucuna ulaşıldığı ve bunun üzerine davacının dava konusu işlem ile astsubay temel eğitiminin sonlandırıldığı, bu durumda, hukukun evrensel bir prensibi olan ceza sorumluluğunun şahsiliği ve hiç kimsenin başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamayacağı prensibi göz önüne alındığında, ideolojik herhangi bir faaliyeti bulunmayan ve herhangi bir suçtan hüküm giymemiş olan davacının, bilgi notunda yer alan kardeşleri hakkındaki ifadeler nedeniyle güvenlik soruşturmasının olumsuz değerlendirilerek astsubay temel eğitiminin sonlandırılarak ilişiğinin kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması neticesinde elde edilen istihbari mahiyetteki bilgilere dayanılarak davacının güvenlik soruşturmasının Üst Değerlendirme Komisyonunca olumsuz olarak değerlendirilmesinden bahisle eğitimden ilişiğinin kesildiği, yapılan işlemin mevzuata uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, bakılmakta olan davada yetkili yargı yerinin Onikinci Daire tarafından tespit edildiği görüldüğünden, yetkili yargı yeri yönünden Dairemizce ayrıca bir inceleme yapılmadan, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 06/10/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
(X)- Dava; davacı tarafından, hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olması nedeniyle temel askerlik ve astsubaylık anlayışı kazandırma eğitiminden ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
4045 sayılı Güvenlik Soruşturması, Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeli İle Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 Numaralı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'un 1. maddesinde; 'Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması; kamu kurum ve kuruluşlarında, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimler ile askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli ve ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılır. Devletin güvenliğini, ulusun varlığını ve bütünlüğünü iç ve dış menfaatlerinin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgeler ile gizlilik dereceli kamu personeli ile meslek gruplarının tespiti, birim ve kısımların tanımlarının yapılması, güvenlik soruşturmasının ve arşiv araştırmasının usul ve esasları ile bunu yapacak merciler ve üst kademe yöneticilerinin kimler olduğu Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulacak yönetmelik ile düzenlenir.' hükmüne yer verilmiştir.
Söz konusu hükme dayanılarak çıkarılan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin işlem tarihinde yürürlükte olan; 1. maddesinde; “Bu Yönetmeliğin amacı; yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları halinde Devletin güvenliğinin, iç ve dış menfaatlerinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının gizlilik dereceli birim ve kısımlarını belirlemek, Türk Silahlı Kuvvetlerinde, emniyet ve istihbarat teşkilatlarında, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel hakkında yapılacak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını düzenlemektir.” hükmüne, 4. maddesinde; “f) Arşiv araştırması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut kayıtlardan saptanmasını, g) Güvenlik soruşturması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteniğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesini,” tanımlarına, 9. maddesinde 'Türk Silahlı Kuvvetlerinin kadro ve kuruluşlarında yer alacak personelin güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması, Türk Silahlı Kuvvetlerince bu Yönetmeliğe uygun olarak hazırlanacak yönerge uyarınca yapılır.' hükmüne, 11. maddesinde ”Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında
kişinin içinde bulunduğu ortam da dikkate alınarak: a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyrukluğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği, b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olmadığı, c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı davranıp davranmadığı. d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı, e) Yabancılarla, özellikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgili derecesinin iç yüzü ve nedeni, f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı, araştırılır.”, hükmüne yer verilmiş, Yönetmeliğin ekinde yer alan güvenlik soruşturması formunun aileye dair bilgiler kısmında babasının, annesinin, velisinin (Ask. Öğ. İçin), eşinin, kardeşinin ve 18 yaşından büyük çocuklar yer almaktadır.
Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği'nin 9. maddesine dayanılarak çıkarılan Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesi'nin 3.bölümü 1.kısmının 1. maddesinde genel esasların, 2. maddesinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının genel ilkelerinin, 13. maddesinde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz kabul edileceği hallerin düzenlendiği ve ilgili bölüm eklerinde Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin ekinde yer alan güvenlik soruşturma formunda yer alan bilgileri de içeren güvenlik soruşturma formunun yer aldığı görülmektedir.
28/05/2004 tarih ve 25475 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Dış Kaynaktan Muvazzaf Astsubay Temin Yönetmeliği'nin 6. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin (5) numaralı alt bendinde, muvazzaf astsubay adaylarında aranacak nitelikler arasında, 'yapılacak güvenlik soruşturması olumlu sonuçlanmış olmak' şartı yer almıştır.
Kamu görevlilerinin sadakat, tarafsızlık ve devlete bağlılık yükümlülüğü çerçevesinde devleti temsil eden ve millî güvenlik bakımından hassasiyet içeren bazı kamu görevlerine atanacak kişiler bakımından daha sıkı nitelikler aranması ve birtakım sınırlamaların getirilmesi doğaldır. Bu şekilde aranan nitelikler ve kanunlarda öngörülen kısıtlamalar, kamu hizmetinin etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütülmesi amacına yöneliktir. Silahlı kuvvetler, emniyet gibi millî güvenlik açısından önem arz eden kurumlara personel alımında ilgili kamu hizmeti niteliği gereği bazı özel koşulların aranması gerekmekte olup, davacının aile bireylerinin eylemlerinin davacının kamu hizmetine girme hakkını engelleyecek biçimde değerlendirmeye alınmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olmayacağı değerlendirilmektedir.
Nitekim Anayasa Mahkemesinin 2014/16941 başvuru numaralı kararında '47. Somut olayda başvurucu hakkında yapılan ve başvurucunun ailesine ait bilgiler içeren güvenlik soruşturmasına istinaden sözleşmenin feshedilmesi işlemini Mahkemenin hukuka aykırı bulmadığı görülmektedir. Olayda başvurucunun karşı karşıya kaldığı söz konusu işlem millî güvenliğin sağlanması görevini yerine getirmeyi amaçlayan Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev alacak personelde birtakım özel koşulların aranmasının gerekmesiyle ortaya çıkmıştır. Bu kapsamda başvurucunun aile bireylerinin eylemlerinin başvurucunun kamu hizmetlerine girme hakkını etkileyecek biçimde değerlendirmeye alınmasının -ilgili kamu hizmetinin niteliği dikkate alındığında- hakkaniyete aykırı sonuçlar doğuracağı söylenemez.' ifadelerine yer verilerek benzer bir değerlendirme yapılmıştır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de, devletlerin milli güvenliğin korunması amacını gerçekleştirmede sahip oldukları takdir yetkisinin geniş olduğunu kabul etmektedir. AİHM, Sözleşme'ye taraf devletin milli güvenliği korumak için yetkili ulusal makamlarına ilk olarak kişiler hakkında bilgi toplama ve halka açık olmayan siciller tutma, ikinci olarak milli güvenlik bakımından önemli kadrolarda çalışmak isteyen adayların bu işe uygunluğunu takdir ederken bu bilgiyi kullanma yetkisi veren kurallara sahip olmaları gerektiğinde kuşku bulunmadığını belirtmektedir. (Leander/İsveç, B.No: 9248/81, 26/3/1987, § 59).)
Bu çerçevede milli güvenlik bakımından önemli kadrolarda çalışacaklar hakkında yaptırılacak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında hakkında bilgi toplanacak aile bireylerininde saptanması gerekmekte olup, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin ekinde yer alan Güvenlik Soruşturması Formunda kişinin kendisinin, babasının, annesinin, velisinin (Ask. Öğ. İçin), eşinin, kardeşinin ve 18 yaşından büyük çocuklarının kapsamda olduğu görülmektedir. Ayrıca 25/10/2018 tarih ve 30576 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan Yönetmelik değişikliği ile söz konusu forma 'Kendisi ve Yakın Akrabalarıyla İlgili Belirtilmesinde Fayda Görülen Diğer Hususlar' başlıklı bir kısmında eklendiği görülmektedir.
Uyuşmazlık konusu olayda; davacı hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması neticesinde davacı hakkında bilgi bulunmadığı, davacının kardeşi M. K. hakkında 'Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi, Vergi usul kanununa muhalefet, marka hakkında tecavüz, basit yaralama, elde veya üstte taşınan eşyayı özel beceri ile almak suretiyle hırsızlık, tefecilik yapmak' suçlarından dolayı işlem yapıldığı, davacının diğer kardeşi C. K. hakkında ise 'Özel belgede sahtecilik, dolandırıcılık, 5809 sayılı Yasaya muhalefet, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi' suçlarından işlem yapıldığı tespit edilmiştir.
Bu durumda davacının istihdam edileceği hizmetin ve görevin niteliği, bu hizmetin sunulacağı birim olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin çalışma ortamı ve fiziki imkanları dikkate alındığında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması neticesinde elde edilen bilgiler çerçevesinde davacının dış kaynaktan muvazzaf astsubay temini faaliyetleri kapsamındaki eğitiminden ilişiğinin kesilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerekirken dava konusu işlemin iptali yönündeki Mahkeme kararının bozulması oyuyla çoğunluk görüşüne katılmıyorum.