10. Ceza Dairesi 2014/4565 E. , 2014/12416 K.
Mahkeme : ADANA 8. Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : a) Asıl hüküm : 09.11.2012-2012/63 esas ve 2012/252 karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 1-Beraat (Sanıklar ..., .
Temyiz incelemesi, müdafilerinin isteği üzerine sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında duruşmalı; sanıklar ... ve.... müdafilerinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin hükmedilen ceza süresi dikkate alınarak, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrası, 1412 sayılı CMUK'nın 318. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 299. maddesi gereğince reddine karar verilerek bu sanıklar ile yöntemine uygun duruşma davetiyesi tebliğine rağmen müdafileri duruşmaya gelmeyen sanıklar ..., ..., ..., ..., ... (Yanar), ... ve ... ile diğer sanıklar hakkında duruşmasız olarak yapıldı.
Dosya Dairemizin 2012/20493 esas sırasında kayıtlı Adana 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 19.01.2011 tarih ve 2010/374 esas, 2011/2 karar sayılı dosyası ile birlikte incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi :
Sanık ... müdafii Av. ...'ın, 17.09.2012 tarihinde istifa ettiği ve bu durumun 21.09.2012 tarihli oturumda sanığa bildirildiği anlaşıldığından, temyiz tarihi olan 12.11.2012 tarihinde adı geçen avukatın, yine CMK'nın 262. maddesi hükmü uyarınca sanık ...'in babasının sanık ... adına hükmü temyiz yetkisi bulunmadığı dikkate alınarak, sanık ... ve eşi tarafından yapılan temyiz isteklerine hasren yapılan incelemede:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar ..., ... ve ... ile müdafileri, sanık ... ve eşi ile diğer sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları ile sanık ... müdafiinin duruşmadaki sözlü savunmasının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
C) Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Dosya kapsamına göre sanık ...'in, eşi olan ve hakkındaki mahkûmiyet hükmü temyiz edilmeksizin kesinleşen diğer sanık ... ile birlikte iştirak iradesi içinde üzerine atılı suçu işlediği anlaşıldığından, tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-19.11.2009 tarihinde yakalanan ve sanık ... ile eşi diğer sanık ...'dan uyuşturucu madde aldığını beyan eden ve hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrıca dava açılan sanık Arif İnceoğlu'nda 1 gram esrar ele geçirildiği, sanık ...'in diğer sanıklarda ele geçirilen eroinle ilgisi bulunduğuna ilişkin delil bulunmadığı gözetilmeden, eroinden de sorumlu tutularak cezasının TCK'nın 188. maddesinin 4. fıkrası gereğince artırılması,
2- Mahkemeden alınan karar uyarınca çekilen görüntülerde sanığın bir kısım kişilere verdiği kabul edilen maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu madde olup olmadığının kesin olarak tespit edilememesi karşısında, TCK'nın 43. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilmeksizin sanığın birden fazla kişiye uyuşturucu madde sattığı gerekçesiyle TCK'nın 43. maddesi uygulanarak fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıkların savunmalarının aksine, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgileri bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların beraati yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin ve sanık ...'ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, bozma nedenine göre;
a) Sanık ...'in SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu bulunmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına,
b) Sanık ... hakkındaki YAKALAMA KARARININ KALDIRILMASINA, infazına başlanmış ise İNFAZIN DURDURULMASINA, başka suçtan hükümlü veya tutuklu bulunmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına;
E) Sanıklar ..., ..., ..., ... (Yanar), ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Ele geçirilen eroinin miktarı ile buna bağlı olarak suç konusunun önem ve değerine göre, temel cezaların alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; TCK'nın 3/1. maddesindeki “orantılılık” ilkesi ile 61. maddesindeki ölçütlere aykırı olarak, temel hapis ve para cezalarının alt sınır çok aşılarak yazılı biçimde belirlenmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ..., ... (Yanar), ..., ..., ... ve ... ile müdafileri ile diğer sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan, sanıklar ..., ..., ... ve ... yönünden resen de temyize tabi olan hükümlerin BOZULMASINA, tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmadığı dikkate alınarak sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki salıverilme isteklerinin reddine;
F) Sanıklar ... ve ... (Alır) hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Ele geçirilen eroinin miktarı ile buna bağlı olarak suç konusunun önem ve değerine göre, temel cezaların alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; TCK'nın 3/1. maddesindeki “orantılılık” ilkesi ile 61. maddesindeki ölçütlere aykırı olarak, temel hapis ve para cezalarının alt sınır çok aşılarak yazılı biçimde belirlenmesi,
2-Sanıkların olay tarihinde evlerinde yapılan aramalarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler dışında, sattıkları kabul edilen diğer maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu madde olup olmadığının kesin olarak tespit edilememesi karşısında, TCK'nın 43. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilmeksizin sanıkların birden fazla kişiye uyuşturucu madde sattığı gerekçesiyle TCK'nın 43. maddesi uygulanarak fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları ile sanık ... müdafiinin duruşmadaki sözlü savunması bu nedenle yerinde olduğundan, resen de temyize tabi olan hükümlerin BOZULMASINA, tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmadığı dikkate alınarak sanık ... hakkındaki salıverilme isteğinin reddine
G) Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı,
vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın olay tarihinde evinde yapılan aramalarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler dışında, sattığı kabul edilen diğer maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu madde olup olmadığının kesin olarak tespit edilememesi karşısında, TCK'nın 43. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilmeksizin sanığın birden fazla kişiye uyuşturucu madde sattığı gerekçesiyle TCK'nın 43. maddesi uygulanarak fazla ceza tayini
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
H) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Ele geçirilen eroinin miktarı ile buna bağlı olarak suç konusunun önem ve değerine göre, temel cezaların alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; TCK'nın 3/1. maddesindeki “orantılılık” ilkesi ile 61. maddesindeki ölçütlere aykırı olarak, temel hapis ve para cezalarının alt sınır çok aşılarak yazılı biçimde belirlenmesi,
2- Kabule göre; sanıklar hakkında TCK'nın 188. maddesinin 3. maddesi uyarınca tayin edilen 3500 gün adli para cezasının aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca artırılması sırasında cezanın “5250 gün” yerine “6750 gün” olarak ve devamında TCK'nın 62. maddesi gereğince yapılan indirim sonucunda cezanın “4375 gün” yerine “5625 gün” ve aynı Kanun'un 52. maddesinin 2. fıkrası gereğince yapılan uygulama sonucunda adli para cezasının “87.500 TL” yerine “112.500 TL” olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ve sanık ...'un temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, resen de temyize tabi olan hükümlerin BOZULMASINA,
I) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Anayasa’nın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca, hüküm ve kararlarda, başvurulacak kanun yolu, başvuru yapılacak merci, başvuru şekli ve süresinin açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesi gerekmekte olup; sanığın yüzüne karşı 09.11.2012 tarihinde verilen hükümde, CMK’nın 34. maddesinin 2. fıkrası ile aynı Kanun'un 232. maddesinin 6. fıkrasına aykırı olarak, temyiz süresinin 'tefhimden' itibaren yerine, duraksama oluşturacak biçimde 'tefhim ve tebliğinden' itibaren başlayacağının belirtilmesi nedeniyle sanığın yanıltıldığı anlaşıldığından; sanık ...'ın eşinin 29.03.2013 havale tarihli temyiz isteğinin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Ele geçirilen eroinin miktarı ile buna bağlı olarak suç konusunun önem ve değerine göre, temel cezaların alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; TCK'nın 3/1. maddesindeki “orantılılık” ilkesi ile 61. maddesindeki ölçütlere aykırı olarak, temel hapis ve para cezalarının alt sınır çok aşılarak yazılı biçimde belirlenmesi,
2- Kabule göre; sanıklar hakkında TCK'nın 188. maddesinin 3. maddesi uyarınca tayin edilen 11 yıl hapis cezasının aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca artırılması sırasında cezanın “16 yıl 6 ay hapis “ yerine “16 yıl hapis” ve devamında TCK'nın 62. maddesi gereğince yapılan indirim sonucunda cezanın “13 yıl 9 ay hapis” yerine “13 yıl 4 ay hapis“ olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanıklar Nazlı ve Hasret müdafileri ile sanık ... ve eşinin temyiz itirazları ile sanık ... müdafiinin duruşmadaki sözlü savunması bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmadığı dikkate alınarak sanık ... hakkındaki salıverilme isteğinin reddine,
J) Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Anayasa’nın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca, hüküm ve kararlarda, başvurulacak kanun yolu, başvuru yapılacak merci, başvuru şekli ve süresinin açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesi gerekmekte olup; sanığın yüzüne karşı 09.11.2012 tarihinde verilen hükümde, CMK’nın 34. maddesinin 2. fıkrası ile aynı Kanun'un 232. maddesinin 6. fıkrasına aykırı olarak, temyiz süresinin 'tefhimden' itibaren yerine, duraksama oluşturacak biçimde 'tefhim ve tebliğinden' itibaren başlayacağının belirtilmesi nedeniyle sanıkların yanıltıldığı anlaşıldığından; sanığın 21.12.2012 havale tarihli temyiz isteğinin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Ele geçirilen eroinin miktarı ile buna bağlı olarak suç konusunun önem ve değerine göre, temel cezaların alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; TCK'nın 3/1. maddesindeki “orantılılık” ilkesi ile 61. maddesindeki ölçütlere aykırı olarak, temel hapis ve para cezalarının alt sınır çok aşılarak yazılı biçimde belirlenmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
K) Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
UYAP aracılığı ile MERNİS 'ten alınarak dosyasına konulan nüfus kaydında, 09.05.2013 tarihinde öldüğü belirtilen sanığın, ölüp ölmediğinin kesin olarak belirlenmesinde ve sonucuna göre hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
06.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM TUTANAĞI : 06.11.2014 tarihinde saat: 15.00'da verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ....katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..., sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafii Avukat ..., sanık ... müdafii Avukat .... ve sanık ... müdafii Avukat ...'nun yüzlerine karşı 06.11.2014 tarihinde yöntemine uygun biçimde, açık olarak okunup anlatıldı.