DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/547 E. , 2021/727 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/547
Karar No : 2021/727
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Haz. Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLLERİ : Av. .., Av. …
İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesinin … ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Döner sermaye işletmesinin aylık gayrisafi hasılatından Hazineye aktarılan payın 01/01/2007 tarihinden itabaren %5'den %1'e düşürülmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali hakkında verilen yargı kararı uyarınca, 01/01/2007 tarihinden itibaren Hazineye %1 oranından fazla yatırılan tutarların yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemiyle yapılan 06/12/2010 tarihli başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü işleminin iptali ile 36.380.826,32 TL'nin ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararıyla;
Dava konusu işlemin kısmen iptali ile 36.380.826,32 TL'nin davacıya ödenmesi ve kısmen de davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın Danıştay Onuncu Dairesinin 27/11/2013 tarih ve E:2012/3005, K:2013/8486 sayılı kararı ile kısmen onanması, kısmen bozulması üzerine, anılan kararın bozmaya ilişkin kısmına uyulduğu belirtilerek,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesi hükmüne yer verilmiş,
Danıştay Onuncu Dairesinin 27/11/2013 tarih ve E:2013/1456, K:2013/8480 sayılı, 'iptal kararının, dava konusu işlemin, davacının davalı idareye başvuru tarihi olan 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmış günlük süreye isabet eden döneme ilişkin kısmının onanması, 01/01/2007 tarihi ile davacının idareye başvurduğu 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmışıncı gün olan 21/05/2007 tarihi arasındaki döneme ilişkin kısmının ise bozulması' yönündeki kararı üzerine, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, bozma kararına uyularak; 'davacının 2577 sayılı Kanun'un 11. maddesi uyarınca idareye yapılan başvurusunun reddi üzerine kalan dava açma süresi içerisinde dava açıldığına göre, davacının idareye başvuru tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içinde yapılan kesintilerin iadesinin mümkün olduğu' gerekçesiyle, 'dava konusu işlemin, 01/01/2007 tarihi ile davacının idareye başvurduğu 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmışıncı gün olan 21/05/2009 tarihi arasındaki döneme ilişkin kısmının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle reddi' yolundaki yargı kararında belirtilen gerekçe doğrultusunda, 01/01/2007 tarihinden itibaren Hazineye %1 oranından fazla yatırılan tutarların yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemiyle yapılan 06/12/2010 tarihli başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü işleminin; davacının davalı idareye başvuru tarihi olan 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmış günlük süreye isabet eden döneme ilişkin kısmında hukuka uyarlık, 01/01/2007 tarihi ile davacının idareye başvurduğu 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmışıncı gün olan 21/05/2009 tarihi arasındaki döneme ilişkin kısmında ise hukuka aykırılık bulunmadığı,
Öte yandan, anılan Mahkemenin 24/05/2016 tarihli ara kararıyla Danıştayın bozma kararına uyularak, '… İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının Danıştay 10. Dairesinin 27/11/2013 tarih ve E:2013/1456; K:2013/8480 sayılı kararı ile bozulması üzerine, anılan bozma kararına uyularak verilen 03/07/2014 tarih ve E:2014/669; K:2014/598 sayılı kararda belirtilen gerekçeler gözönüne alınarak; 21/05/2009-01/01/2010 tarihleri arasında davacı üniversite döner sermaye işletmesinin aylık gayrisafi hasılatından Hazineye aktarılan %1 oranının üzerinde kalan tutarın ne kadar olduğunu gösterir açıklayıcı bilgi ve belgelerin' gönderilmesinin istenilmesine karar verildiği, ara kararına cevaben davalı idare tarafından gönderilen cevabi yazı ve eklerinin incelenmesinden, 21/05/2009-01/01/2010 tarihleri arasında davacı üniversite döner sermaye işletmesinin aylık gayrisafi hasılatından Hazineye aktarılan %1 oranının üzerinde kalan tutarın 4.448.152,00-TL olduğunun bildirildiği görüldüğünden, dava dilekçesindeki tam yargıya ilişkin istemin 4.448.152,00-TL'sinin davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna varılarak,
Dava konusu işlemin, davacının davalı idareye başvuru tarihi olan 20/07/2009 tarihinden geriye doğru 60 günlük süreye isabet eden döneme ilişkin kısmının iptaline, 01/01/2007 tarihi ile davacının idareye başvurduğu 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmışıncı gün olan 21/05/2009 tarihi arasındaki döneme ilişkin kısmının reddine, talep edilen 36.380.826,32 TL'nin, 4.448.152,00-TL'lik kısmının kabulü ile davalı idarece davacı idareye ödenmesine, fazlaya ilişkin 31.932.674,32-TL'lik kısmın ise reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Karar düzeltme aşamasında verilen Danıştay Onuncu Dairesinin 20/03/2019 tarih ve E:2018/3379, K:2019/2252 sayılı kararıyla;
Dava konusu işleme dayanak teşkil eden … İdare Mahkemesinin kesinleşen kararı göz önünde bulundurulduğunda, …. İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin 01/01/2007 tarihi ile davacının idareye başvurduğu 20/07/2009 tarihinden geriye doğru altmışıncı gün olan 21/05/2009 tarihi arasındaki döneme ilişkin kısmı ile 31.932.674,32 TL istemin reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı,
Öte yandan benzer nitelikte açılan bir başka davada … İdare Mahkemesince davalı idarenin takdir yetkisini hukuka uygun olarak kullandığı, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyiz incelemesi neticesinde Dairenin 22/10/2010 tarih ve E:2010/9497, K:2010/8335 sayılı kararıyla Sağlık Bakanlığına bağlı döner sermaye işletmeleri ile üniversitelere bağlı döner sermaye işletmeleri arasında genel bütçeye aktarılacak tutarlara ilişkin olarak farklı oranlar uygulanmasının eşitlik ilkesine ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği fakat İdare Mahkemesince bozma kararına uyulmayarak, davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmesi neticesinde davacının temyiz istemi ile incelenen Mahkeme kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 13/11/2014 tarih ve E:2011/2126, K:2014/4020 sayılı kararıyla onandığı; davacının kararın düzeltilmesi isteminin ise, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 19/01/2017 tarih ve E:2015/2901, K:2017/128 sayılı kararıyla reddedildiği ve kararın kesinleştiği,
Yasal düzenlemeler ve açıklamalar uyarınca, genel bütçeye dahil dairelerle katma bütçeli idarelere bağlı olarak kurulduğu 5018 sayılı Kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde yer alan genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin, Yükseköğretim Kurulunun, üniversitelerin ve yüksek teknoloji enstitüleri ile özel bütçeli diğer idarelere bağlı döner sermayeli işletmelerin aylık gayrisafi hasılatından tahsil edilen tutarın %15'inin Hazineye irat kaydedilmek üzere aktarılacağı, bu oranı, döner sermayeler itibarıyla %1'e kadar indirmeye davalı idarenin yetkili olduğunun görüldüğü,
Bu bağlamda Hazineye irat kaydedilecek tutarın belirlenmesinde uygulanacak oranların tespitinde davalı idarenin takdir yetkisinin bulunduğu, ancak bu takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız olmadığı, yargısal denetim yapılırken bu hususun gözetilmesi gerektiği,
Dava konusu olayda, her ne kadar davacı tarafından Hazineye aktarılacak tutara ilişkin oranın Sağlık Bakanlığına bağlı döner sermaye işletmeleri için %1 olarak uygulandığı, bu oranın Anayasa'nın 10. maddesinde yer alan eşitlik ilkesi gereği üniversitelere bağlı döner sermaye işletmeleri için de uygulanması gerektiği iddia edilmekte ise de; Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kurumlarının döner sermaye işletmelerinin tamamının sağlık alanında faaliyet göstermesine rağmen her bir üniversitede tek bir döner sermaye işletmesi olmak üzere toplam 65 üniversite döner sermaye işletmesinden 23'ünün sağlık alanı dışında faaliyet gösterdiği, kalan 42'sinin her birinde ise; sağlık hizmeti vermeyen 15-20 fakülte bulunduğu, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kurumlarının döner sermaye işletmelerinin kamu kurumlarından olan alacaklarının muhtelif tarihlerde çıkarılan Kanun ve Bakanlar Kurulu kararlarıyla bir kısmının silindiği, ancak üniversitelere bağlı döner sermaye işletmelerinde böyle bir alacak silinmesinin söz konusu olmadığı, ayrıca, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kurumlarının döner sermaye işletmelerinden %1 Hazine hissesi, %4 Merkez hissesi ve %1 Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu payı olmak üzere toplamda %6 oranında pay alınmasına rağmen üniversite döner sermaye işletmelerinin tümünden %5 oranında pay alındığı anlaşılmakta olup, Anayasa'nın 10. maddesinde yer alan eşitliğin mutlak eşitlik olarak değil, aynı durumda bulunanlar arasında uygulanabilmesi, idarece tüm üniversiteler için bu oranın %5 olarak uygulanması nedeniyle eşitlik ilkesinin göz ardı edilmediği, kaldı ki, bu bağlamda Sağlık Bakanlığına bağlı döner sermaye işletmeleri için SHÇEK ve Merkez hissesi de ayrılması sebebiyle toplamda %6 oranında pay ayrıldığından oransal olarak da eşitlik ilkesini ihlal edecek bir durumun bulunmadığı,
Bu duruma göre, döner sermayeli işletmelerinin aylık gayrisafi hasılatından tahsil edilen tutardan Hazineye irat kaydedilmek üzere aktarılacak %15 oranındaki payın %1'e kadar düşürülmesinde davalı idarenin yetkili olduğu, 5615 sayılı Kanun'un verdiği yetkiye istinaden aylık gayrisafi hasılatlarından genel bütçeye aktarılacak miktarlara esas olmak üzere tespit edilen %15 oranının 01/01/2007 tarihinden itibaren Sağlık Bakanlığına bağlı döner sermayeli işletmeler için %1 oran olarak uygulanması yolundaki kararın davacı idare için de uygulanmasının davalı idarenin takdirinde bulunduğu, Sağlık Bakanlığına bağlı döner sermaye işletmeleri ile Üniversitelere bağlı döner sermaye işletmelerinin yukarıda açıklandığı üzere karşılaştırılması sonucu tüm üniversiteler için aynı oranda ve %5 olarak uygulanmasına karar verildiği dikkate alındığında, davalı idarenin takdir yetkisinin hukuka uygun olarak kullanıldığı kanaatine varılmakla, tesis ettiği dava konusu işlemde, hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle … İdare Mahkemesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararının, dava konusu işlemin, davacının davalı idareye başvuru tarihi olan 20/07/2009 tarihinden geriye doğru 60 günlük süreye isabet eden döneme ilişkin kısmının iptali ile talep edilen 36.380.826,32 TL'nin 4.448.152,00 TL'lik kısmının kabulüne ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … ve E:…, K:… sayılı kararıyla, aynı gerekçelerle dava konusu işlemin kısmen iptali ve kısmen kabulü yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin usul ve hukuka uygun bulunduğu, iptale ilişkin ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, İdare Mahkemesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Ankara 8. İdare Mahkemesi ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
'a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması' sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen iptal ve kabule yönelik … İdare Mahkemesinin temyize konu … ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 07/04/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- … İdare Mahkemesinin … ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 20/03/2019 tarih ve E:2018/3379, K:2019/2252 sayılı kararında yer alan gerekçe doğrultusunda bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.