10. Ceza Dairesi 2020/2237 E. , 2022/2769 K.
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 1- Mahkûmiyet; Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/10/2018 - 2018/13 esas ve 2019/395 sayılı kararı (sanık ... dışındaki sanıklar hakkında)
2- Beraat; Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/10/2018 - 2018/13 esas ve 2019/395 sayılı kararı (sanık ... hakkında)
3- İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 08/03/2019 - 2018/3206 esas ve 2019/405 sayılı kararı (sanık ... dışındaki sanıklar hakkında)
4- İstinaf başvurusunun esastan reddi; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 08/03/2019 - 2018/3206 esas ve 2019/405 sayılı kararı (sanık ... hakkında)
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edenlerin sıfatları, başvurularının süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesi:
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesinden sonra, sanığın tutuklu bulunduğu Tekirdağ 1 nolu T tipi kapalı ceza infaz kurumu aracılığıyla gönderdiği 26/04/2021 tarihli dilekçesinde '... dosyamın temyiz hakkından vazgeçip onanmasını talep ediyorum...' şeklindeki beyanı temyiz isteğinden vazgeçme niteliğinde olduğundan, temyizden vazgeçmesi nedeniyle hükmün İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA, oy birliği ile;
B) Sanıklar ... ve ... hakkında verilen düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin hükümlerin incelenmesinde:
Sanıklar müdafilerinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteklerinin 08.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 299/1-1. cümlesine getirilen değişiklik uyarınca takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz isteminin CMK'nın 294/2. maddesi kapsamında hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamın “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/5. maddesindeki koşullarının oluşması durumunda, “davanın düşmesi” seçeneğine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak yasal değişiklik sonrası bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapılmamışsa uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik düzeltilerek istinaf istemlerinin esastan reddine dair Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanık ... ve sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanıklar hakkındaki tahliye taleplerinin reddine, oy birliği ile;
C) Sanık ... hakkında ilk derece mahkemesince verilen beraat hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair hükmün temyizine ilişkin yapılan incelemede:
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınıp, Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
İletişim tespit tutanakları içeriğine ve tüm dosya kapsamına göre; sanıklar ... ve ... ile yoğun bir şekilde irtibat içerisinde bulunan sanığın, uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu sanıklar ... ve ... ile birlikte işlediği sabit olduğundan sanık hakkında TCK’nın 188/3 ve 188/5 maddeleri gereğince mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, oy birliği ile;
D) Sanıklar ... hakkında verilen düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin hükümlerin incelenmesinde:
Sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteklerinin 08.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 299/1-1. cümlesine getirilen değişiklik uyarınca takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ...’un ve sanıklar müdafilerinin temyiz isteminin CMK'nın 294/2. maddesi kapsamında hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar ...’un suç konusu uyuşturucu maddenin teminine iştirak ettiğine ilişkin delil bulunmadığı, sabit olan eylemlerinin, sözü edilen uyuşturucu maddeyi getiren araçla birlikte hareket edip öncülük yapmaksızın yalnızca söz konusu aracın güvenli şekilde yola devam etmesi amacıyla başka bir araçla yol kontrolü yapmak olduğu değerlendirildiğinde, suçun işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak suretiyle yardım eden konumunda olan sanıklar hakkında diğer sanıklarla iştirak iradesi altında hareket etmemelerinden dolayı TCK. 188/5. maddesinin uygulanmayacağı ve TCK’nın 39/2-c. maddesinde yer alan indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin ve sanık ...’un temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 08/03/2019 - 2018/3206 esas ve 2019/405 sayılı kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, Üye ...’ın karşı oyu ve oy çokluğu ile, tutuklama koşullarında değişiklik bulunmaması ve tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık ... hakkındaki tahliye talebinin reddine, oy birliği ile;
E) Sanık ... hakkında verilen düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin hükümlerin incelenmesinde:
Sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteklerinin 08.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 299/1-1. cümlesine getirilen değişiklik uyarınca takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ve müdafilerinin temyiz isteminin CMK'nın 294/2. maddesi kapsamında hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın savunmalarına, iletişim tespit tutanakları içeriğine ve tüm dosya kapsamına göre; eyleminin bireysel olarak uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, cezanın TCK’nın 188/5. maddesi gereğince artırılması,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 08/03/2019 - 2018/3206 esas ve 2019/405 sayılı kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, tutuklama koşullarında değişiklik bulunmaması ve tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki tahliye taleplerinin reddine, oy birliği ile;
F) Sanık ... hakkında verilen düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin hükmün incelenmesinde:
Sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin 08.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7079 sayılı Kanun'un 94.
maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 299/1-1. cümlesine getirilen değişiklik uyarınca takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
03.06.2017 tarihli olaya ilişkin olay tutanağının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan kişilere ait ifade tutanaklarının onaylı örneklerinin ve suç konusu madde ile ilgili ekspertiz raporunun da dosyada bulunmadığı anlaşıldığından; söz konusu evrakların aslı veya onaylı örneklerinin getirtilerek dosyaya konulması, duruşmada okunması ve diyeceklerinin sorulması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 08/03/2019 - 2018/3206 esas ve 2019/405 sayılı kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre, CMK’nın 306. maddesi uyarınca temyiz isteğinden vazgeçen sanık ...’ın bozmadan yararlandırılmasına, oy birliği ile;
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmesine,
08/03/2022 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
İletişim tespit ve fiziki takip tutanakları içeriği ile dosya kapsamına göre;
18.07.2017 günü saat 22.21 ve 12.35 te yapılan görüşmelerde Diyarbakır'da ikamet eden sanık ..., Adana'da ikamet eden sanık ...'dan uyuşturucu madde temini için Diyarbakır'a gelmesini istemiş, bunun üzerine sanık ... hakkında beraat kararı verilen sanık ...'den bir günlük araba kiralamasını istemiş (19.07.2017 - 15.07) yapılan fiziki takipte sanık ...'in sürücülüğünü yaptığı 01 CKH 49 plaka numaralı araçla Şanlıurfa Bilecik güzergahından gittikleri tespit edilmiş, ancak uyuşturucu maddenin temin edilememesi nedeniyle sanık ... aynı araçla tek başına 20.07.2017 günü saat 22.00 sularında Diyarbakır'dan Adana'ya doğru yola çıkmış yapılan fiziki takipte 21.07.2017 günü 02.10 da Adana'ya geldiği tespit edilmiş.
21.07.2017 günü saat 10.57 de sanık ..., sanık ...'a '2400 TL para almıştım ya ... abiden, ona bugün 5 verebilir misin aradı da biliyon mu' demiştir. Bu görüşmede sanık ..., sanık ...'dan sanık ...'a ödeme yapmasını istemiştir.
21.07.2017 günü saat 14.17 de sanık ..., sanık ...'ı arayarak sanık ...'e 500 TL ödeme yapmasını isteyerek, sanık ...'in numarasını evindeki telefondan alabileceğini söylemiş, sanık ... da kabul ederek 'aradılar şimdi geçerim' şeklinde cevap vermiş, sanık ... saat 15.16 da sanık ...'e 'abi ben ...' şeklinde mesaj atmış, sanık 15.28 de ise sanık ..., Sanık ...'ı arayarak 'emanet sende kalsın' demiş
Sanık ... kendisine ait kamyonla suç konusu uyuşturucu madde yüklü olduğu halde yola çıkmış,
Sanık ..., 23.07.2017 günü saat 01.10 da sanık ...'u arayarak 'baba siz bir bakın oradalar mı, bir bakın öyle, göz kulak olun ben geliyom' demiş, sanık ... ta 'tamam oldu baba' şeklinde cevap vermiş, bu görüşmeden sanık ..., sanık ...'tan uyuşturucu maddeyi nakleden kamyonu kontrol etmesini istemiş,
Saat 01.11 de ki görüşmede sanık ...'ı arayan sanık ... 'baba teyzemin çocuğu burda parayı bekliyordu' demiş, sanık ... da ' he he gördüm ben' şeklinde cevap vermiş, bu görüşmede sanıklar ... ve Ufuk'un (sanık ...'un yanında sanık ...'ın da olduğu) birlikte oldukları ve uyuşturucu maddeyi nakleden sanık ...'a para verme konusunu konuştukları anlaşılmış.
Bu defa bir dakika sonra sanık ..., sanık ...'u arayarak sanık ...'ı vermesini istemiş, sanık ... telefonu sanık ...'a vermiş sanık ... özetle 'Mersin yolunu bi kollayak' diyerek, yolda yapılabilecek muhtemel bir uygulamaya karşı yolun kontrol edilmesini istemiş,
Sanık ... saat 01.25 te sanık ...'u aramış 'nasıl baba sıkıntı var mıydı orda' , sanık ... ise 'yok baba biz de şimdi geliyoz 5 dakika sonra yanındayız' demiş.
Sanık ... saat 01.27 de sanık ...'ı arayarak 'gardaş biz ordan otobana girdik Adana istikametine, he he öyle güzel geldik' demiş. Sanık ...'da 'tamam abim benim' diyerek cevap vermiş sanık ... yolda bir uygulama olmadığını belirtmiştir.
Bu görüşmeler sırasında yapılan fiziki takipte:
Sanık ...'ın sürücülüğünü yaptığı ve Diyarbakır'dan itibaren takip edilen ... plaka numaralı kamyon Adana'ya gelerek Nakliyatçılar Sitesi'ne dönüş yaptığı esnada arkasından ..., içerisinde sanıklar ... ve ...'ın bulunduğu ... plaka numaralı araçların kamyonu takip ettiği ayrıca bahse konu araçları takip eden içerisinde sanıklar ...'un bulunduğu ... plaka numaralı aracın ise Site istikametine devam ettiği sırada geri dönerek D-400 karayoluna çıkmış Mersin istikametinde bulunan Karaisalı otoban yol ayrımına kadar giderek geri döndüğü ve D-400 karayolu Nakliyatçılar Sitesi yolu karşı kısmında yol kenarında beklemeye başladığı, kamyon ile diğer araçlar site tarafına gittikleri görülmüş, sanık ... park halinde bulunan kamyonu çalıştırmış Site çıkış istikametine doğru hareket ettiği sırada yakalanmış. Fiziki takipte yer alan sanıklar ..., ..., ... araçlarında yakalanmışlardır.
CGK'nın 02.04.2013 gün ve 1323-117 ile 04.06.2013 gün ve 1321-283 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere;
Müşterek faillikte birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde ortak hakimiyet kurulduğu için, her bir suç ortağı 'fail' konumundadır. Fiil üzerinde ortak hakimiyetin kurulup kurulmadığının belirlenmesinde suç ortaklarının suçun icrasında üstlendikleri rolleri ve katkılarının taşıdığı önem göz önünde bulundurulmaktadır. Suç ortaklarının suçun işlenmesine yaptıkları katkının diğerinin fiilini tamamladığı durumlarda da müşterek faillik söz konusu olacaktır. Buna göre her müşterek fail, suçun cezasına ilişkin etkin ve fonksiyonel bir katkıda bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen telefon görüşmelerinden sanıklar ..., ...'ın suç işleme konusunda anlaşmaya vardıkları, aralarında iş birliği yaptıklarının anlaşıldığı, yapılan fiziki takiplerde ise sanıklar ...'un ... plakalı araçla; sanık ...'ın sürücülüğünü yaptığı uyuşturucu madde yüklü ... plakalı kamyon ile arkasından gelen içerisinde sanıklar ... ve ...'ın bulunduğu ... plakalı araca öncülük yaptıkları sanık ...'ın kamyonla Nakliyatçılar Sitesi'ne girerek beklemeye başladığı, sanıklar ...'un ... plakalı araçla D-400 karayoluna çıkarak kontrol edip geldikleri ve yol güvenliğinin tam olması üzerine sanık ...'ın kamyonu çalıştırarak hareket ettiği esnada yakalandığı, sanık ... ve Ufuk'un yönlendirmesi olmadan
suç konusu uyuşturucu maddenin istenilen yere ulaştırılmasının mümkün olmadığı, tüm sanıkların eylemlerinin birbirini tamamlar nitelikte olduğu birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin uygulamasında isabetsizlik bulunmadığı düşüncesinde olduğumdan çoğunluğun aksi yöndeki görüşüne katılmıyorum. 08.03.2022