3. Ceza Dairesi 2021/6530 E. , 2022/408 K.
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.01.2020 tarih ve 2017/9 - 2020/24 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Sanık ..., ... hakkında TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK'nın 221/4-son-2, 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 221/5, 63.maddeleri gereğince mahkumiyet
2. Sanıklar; ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,..., hakkında TCK'nın 314/2, TCK'nın 3713 sayılı Kanunun 5/1, 62, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından sanıklar ..., ..., ..., ..., müdafilerinin duruşmalı inceleme durumunun, CMK'nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında kurulan silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet hükümleri ile ilgili olarak;
I. Sanıklar; ..., ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II. Sanıklar ..., ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
a. ... Hakkında;
1. Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesinin 5271 sayılı CMK’nın 280/1-e maddesi gereğince duruşma açıp sonucuna göre aynı kanun maddesinin 2. fıkrası gereğince İlk Derece Mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurması gerekirken, kanun maddesine yanlış anlam yüklenerek duruşma açılmaksızın evrak üzerinde İlk Derece Mahkemesince belirlenen cezanın sanık ... yönünden yönünden “3 yıl 9 ay”dan “2 yıl 6 ay” hapis cezasına indirilmesi;
2. Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 15.05.2012 tarih ve 2011/1-872 Esas 2012/198 Karar sayılı kararında da ayrıntıları belirtildiği üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zafiyet yarattığı durumlarda menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiği, sanıkların karı koca oldukları, sanık ... adına kayıtlı bulunan ve ByLock yüklü olduğu anlaşılan cep telefonuna ByLock programının eşi tarafından yüklenildiğinin beyan edildiği anlaşılmakla; aynı müdafii tarafından temsil edilen sanıklar arasında savunmalarına zafiyet yaratacak düzeyde zarar verebilecek menfaat çatışması oluştuğundan ayrı müdafilerce temsil edilmelerine imkan sağlanması gerekirken CMK'nın 152/1. maddesine aykırı şekilde yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmak suretiyle sanıkların savunma haklarının kısıtlanması,
3. Ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.04.2008 tarih ve 9-18-78 sayılı kararında açıklandığı üzere; etkin pişmanlık hükümlerinin amacı, bir yandan terör ve örgütlü suçlarla mücadale bakımından stratejik önemi nedeniyle en etkili bilgi edinme ve mücadele araçlarından olan örgütün kendi mensuplarını kullanmak, diğer taraftan da suç işlemeyi önlemek, mensup olduğu yasa dışı örgütün amaçladığı suçun işlenmesine engel olanları ve işlediği suçtan pişmanlık duyanları cezalandırmayarak ya da cezalarında belli oranlarda indirim yaparak yeniden topluma kazandırmaktır.
TCK'nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinden yararlanabilmek için; failin yakalandıktan sonra bilgisi ölçüsünde örgüt içerisindeki konumuyla uyumlu şekilde kendisinin ve diğer örgüt üyelerinin eylemleri, örgütün yapısı ve faaliyetleriyle ilgili yeterli ve samimi bilgi vererek suçtan pişmanlığını söz ve davranışlarıyla göstermesi gerekmektedir. Bu bilgi, maddenin üçüncü fıkrasında aranan, örgütü çökertecek nitelikteki bilgi değildir. Verilen bilginin önemi cezanın belirlenmesinde dikkate alınmalıdır (Dairemizin 12.05.2015 tarih ve 2015/1426 E. 2015/1292 K., 26.10.2015 tarih ve 2015/1565 E. 3464 K. sayılı kararları).
TCK'nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesi kapsamında etkin pişmanlıkta bulunulduğunun kabulü halinde, bu suçtan dolayı verilecek cezada 1/3'ten 3/4'e kadar bir indirim yapılacağı öngörülmektedir. Buna göre, belirlenen cezadan en az 1/3, en fazla 3/4 oranında bir indirim yapılacaktır. Bu iki sınır arasında yapılacak indirim, verilen bilginin niteliği, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ya da diğer örgüt mensuplarının tespiti ile ilgili olmak üzere elverişlilik derecesi, ceza soruşturması ya da kovuşturmasının hangi aşamasında etkin pişmanlıkta bulunulduğu gibi kıstaslar nazara alınarak mahkeme tarafından takdir ve tayin edilecektir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; silahlı terör örgütüne üye olduğu ve TCK’nın 221/4-2. cümlesinde öngörülen etkin pişmanlık şartlarını taşıdığı kabul edilen sanığın incelenen dosya kapsamı ve delillere göre, konumu itibarıyla, örgütün yapısı, faaliyetleri ve örgüt mensupları ile ilgili verdiği bilgilerin faydalılık derecesi gözetilerek, dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun azami hadde indirim yapılması gerekirken dosya kapsamı ile uyuşmayan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini;
b. ... hakkında;
1. Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 15.05.2012 tarih ve 2011/1-872 Esas 2012/198 Karar sayılı kararında da ayrıntıları belirtildiği üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zafiyet yarattığı durumlarda menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiği, sanıkların
karı koca oldukları, sanık ... adına kayıtlı bulunan ve ByLock yüklü olduğu anlaşılan cep telefonuna ByLock programının eşi tarafından yüklenildiğinin beyan edildiği anlaşılmakla; aynı müdafii tarafından temsil edilen sanıklar arasında savunmalarına zafiyet yaratacak düzeyde zarar verebilecek menfaat çatışması oluştuğundan ayrı müdafilerce temsil edilmelerine imkan sağlanması gerekirken CMK'nın 152/1. maddesine aykırı şekilde yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmak suretiyle sanıkların savunma haklarının kısıtlanması,
2. ByLock'un suçun sübutu açısından belirleyici delil olması karşısında; dosya içerisinde bulunan ByLock tespit ve değerlendirme tutanağına göre; ekleyen, eklenen ve aynı grupta yer alan kişilerin sanık ile irtibatlı olup olmadığı, bu kişiler hakkında örgüt üyeliği sebebiyle ceza soruşturması yürütülüp yürütülmediğinin araştırılması, yürütülen bir ceza soruşturması mevcut ise bu kişilerin aşamalardaki ifade örnekleri ile dosya kapsamında aşamalardaki ifade örnekleri getirtilerek incelenmesi, ekli kişiler ... ve ...’nın tanık olarak dinlenmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; kovuşturma aşamasında kişisel faaliyetleri ile ilgili bir takım bilgiler veren sanık hakkında TCK'nın 221/4-2 cümlesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,
III. Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanığın hüküm verildikten sonra temyiz aşamasında; 14.01.2022 tarihli dilekçesinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtmesi karşısında, hükmün kesinleşmesine kadar etkin pişmanlıkta bulunma imkanı da gözetilerek öncelikle sanığın duruşmada hazır edilerek ayrıntılı bir şekilde beyanlarının alınması, daha sonra vermiş olduğu bilgilerin, sanığın örgüt içerisindeki kaldığı süre, örgütsel faaliyet ve konumuna uygun doğruluk ve faydalılık durumunun ilgili birimlerden sorulması ile sonucuna göre sanık hakkında, 5237 sayılı TCK'nın 221/4. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılarak bir karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
VI. Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında gerekçe kısmında uygulama maddeleri içinde TCK'nın 62. maddesinin uygulandığı yazılmasına rağmen, gerekçeli kararda “Sanığın dosyaya yansıyan geçmişi, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri değerlendirilmekle sanık hakkında olumlu kanaate ulaşılamadığından takdiren TCK'nın 62. maddesinin uygulanmasına YER OLMADIĞINA, ” ifadelerine yer verilerek hükmün esasını oluşturan gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmak suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
V. Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
a. Dairemizin 20.02.2018 tarih ve 2017/3618 Esas 2018/705 sayılı kararı ile “ByLock iletişim sisteminin” FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın üzerine kayıtlı bulunan hatlar bakımından ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ByLock “Tespit ve Değerlendirme Tutanağı”nın dosyaya getirtilmesi, değerlendirme ve tespit tutanağının temin edilememesi halinde, operatör kayıtları ile eşleştirmesi yapılmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan getirtilen CGNAT kayıtları ve dosya içerisindeki HTS sonuçları karşılaştırılıp belirtilen hat üzerinden ByLock kullanan kişinin sanık olup olmadığı doğrultusunda bilirkişiden teknik rapor alınarak yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ile yetersiz bilirkişi raporu ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b. Sanık hakkında beyanda bulunan şahısların ve etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunan ...’in mahkemede tekrar dinlenip etraflıca ve ayrıntılı beyanları alındıktan ve sanık hakkında UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında başkaca bilgi ve belge bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya getirtildikten sonra sanığın eylem ve faaliyetleri yer ve zaman belirtilmek suretiyle somutlaştırılmaya çalışılarak, tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
VI. Sanık ... , ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde;
a. ..., ..., hakkında
Örgüt liderinin talimatı doğrultusunda FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibatlı Bank Asya’da katılım hesap açtırıp para yatıranlar hakkında, silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir başkaca eylem ve faaliyet tespit edilememesi durumunda silahlı terör örgütüne yardım etme suçunun; örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir eylem ve faaliyetlerin tespit edilmesi halinde ise silahlı terör örgütüne üye olma suçunun oluşacağı nazara alınarak; sanıkların örgütün kamuoyunca da bilinen operasyonel eylemlerinden sonraki tarihlere uzanan örgütsel eylem ve faaliyetlerinin tesbiti için sanıklar hakkında beyanda bulunan şahısların ve etkin pişmanlık kapsamında ifade veren ...’in mahkemede tanık sıfatıyla dinlenip etraflıca ve ayrıntılı beyanları alındıktan ve sanıklar hakkında UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında başkaca bilgi ve belge bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya getirtildikten sonra sanıkların eylem ve faaliyetleri yer ve zaman belirtilmek suretiyle somutlaştırılmaya çalışılarak, tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b. Sanık ... , ..., ..., ..., ..., ... hakkında;
Örgüt liderinin talimatı doğrultusunda FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibatlı Bank Asya’da katılım hesap açtırıp para yatıranlar hakkında, silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir başkaca eylem ve faaliyet tespit edilememesi durumunda silahlı terör örgütüne yardım etme suçunun; örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir eylem ve faaliyetlerin tespit edilmesi halinde ise silahlı terör örgütüne üye olma suçunun oluşacağı nazara alınarak; sanıkların örgütün kamuoyunca da bilinen operasyonel eylemlerinden sonraki tarihlere uzanan örgütsel eylem ve faaliyetlerinin tesbiti için ile BankAsya hesap hareketlerinin rutin bankacılık faaliyeti olup olmadığının belirlenmesi bakımından; sanıkların 2013 yılı öncesine ilişkin hesap hareketleri de getirtilip tüm işlemler birlikte değerlendirilerek işlemlerin rutin bankacılık işlemleri olup olmadığı hususunda değerlendirme yapılarak, sanıklar hakkında beyanda bulunan şahısların ve etkin pişmanlık kapsamında ifade veren ...’in mahkemede tanık sıfatıyla dinlenip etraflıca ve ayrıntılı beyanları alındıktan ve sanıklar hakkında UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında başkaca bilgi ve belge bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya getirtildikten sonra sanıkların eylem ve faaliyetleri yer ve zaman belirtilmek suretiyle somuştlaştırılmaya çalışılarak, tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin, sanıklar ... ve ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, sanık ...’in tutuklulukta geçirdiği süre, bozma nedenleri, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve mevcut delil durumu gözetilerek tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi gereğince dosyanın Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.