1. Ceza Dairesi 2021/10358 E. , 2022/1867 K.
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜMLER :1)...Ağır Ceza Mahkemesinin 06/12/2016 tarih, 2016/140 (E), 2016/478 (K) sayılı kararı;
a)Sanıklar ... ve ... hakkında ...'a yönelik nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK'nin 82/1-a-b-c, 35/2, 29, 62, 53. maddeleri gereği 8 yıl 4 ay hapis cezası,
b)Sanıklar ... ve... oğlu ... hakkında ...'a yönelik nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK'nin 82/1-a-b-c, 35/2, 29, 53. maddeleri gereği 10 yıl hapis cezası,
2)... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 02/03/2017 tarih, 2017/249 (E) ve 2017/442 (K) sayılı kararı,
a)Sanıklar ... ve ... (... oğlu) hakkında; istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle mağdura yönelik kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 29, 53. maddeleri gereği 3 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası,
b)Sanıklar ... ve Kafur hakkında; istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle mağdura yönelik kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 29, 62, 53. maddeleri gereği 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası,
TEMYİZ EDENLER : Sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... (... oğlu) müdafii.
TÜRK MİLLETİ ADINA
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 02/03/2017 tarih, 2017/249 (E) ve 2017/442 (K) sayılı kararının; sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... (... oğlu) müdafii
tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanıklar hakkında ilk derece mahkemesince hükmedilen hapis cezalarının beş yılın üzerinde olması nedeniyle CMK'nin 286/2-a maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 02/03/2017 tarih, 2017/249 (E) ve 2017/442 (K) sayılı 'istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle sanıkların kasten yaralama suçundan mahkumiyetlerine' dair kararının tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık ... müdafiinin; suçun sübutuna, alt sınırdan hüküm kurularak cezada indirim yapılması gerektiğine, sanık ... müdafiinin; sanık hakkında takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin oranına, üst sınırdan ceza verilmesinin hatalı olduğuna, sanık ... müdafiinin; sanığın eyleme iştiraki olmadığına, alt sınırdan, tahrik ve takdiri indirim uygulanarak ceza verilmesi gerektiğine, sanık ... (... oğlu) müdafiinin; sanığın suça iştirak ettiğine dair delil bulunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi gereğince isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince “...Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.03.2022 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
(M)
(Muhalefet şerhi arka sayfadadır.)
KARŞI OY :
Sanık ...'ın mağdur ...'ın üzerine benzin dökerek çakmağı ile yakıp yanmasına neden olduğu ancak çevredeki insanlar tarafından müdahale edilerek söndürüldüğü, diğer sanıklar... oğlu ... (sanığın amcaoğlu), ...,... oğlu ..., ...'ın da bu sanıkla beraber hareket ettiği, dosyada Yerel Mahkeme tarafından haksız tahrik altında nitelikli adam öldürmeye teşebbüs suçundan verilen mahkumiyet kararı sanıklar lehine istinaf edilmesi üzerine ... BAM Ceza Dairesi tarafından sanık ...'in yaralama kastıyla hareket ettiği, diğer üç sanığın da asli fail olarak bu suça katıldıkları ve haksız tahrik altında bu suçu birlikte işledikleri kabul edilerek verilen karar sanıklar (sanık... oğlu ... hakkındaki karar temyiz edilmediğinden Yargıtay öncesinde bu karar kesinleşmiştir.) lehine temyiz edilmiş olup dairemizin BAM Ceza Dairesi kararını onaylayan çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Şöyle ki;
1)Mağdur ...'ın sanıklar ...,... oğlu ..., ... ve...a otomobil alım satımına dayalı ticari ilişki nedeniyle borçlu olup bu borcunu ödemediği bu nedenle sanıkların mağdura kızgın olduğu, bu konuyu konuşmak amacıyla buluşmaya karar verdikleri ve iki araç ile mağdurun bulunduğu ilçeye geldikleri; (sanık ... diğer sanıkların aracına ...'de binmiştir.)
Kararı kesinleşen sanık... oğlu ... (bu sanık hakkında TCK'nin 36. maddesi delaleti ile 86. maddesi gereği BAM Ceza Dairesince verilen karar temyiz edilmeden kesinleşmiştir.) ve... oğlu ... bir araçta; ..., ... ve Kafur ise ikinci araçta olay yerine gelmişlerdir.
Olayın meydana geldiği mağdurun yaşadığı ilçeye gelirken sanık ... diğer araçtaki kardeşi... oğlu ...'e telefon ederek yoldan bidon ile benzin almasını söylemiş,... oğlu ... de 5 TL'lik benzin almıştır. (Olay tarihinde benzin litresi 4.34 TL. olup 1.1 litre benzin alınmıştır.)
Sanıklardan Kafur ...'ye gelen diğer sanıklar ile burada buluşarak bir kafede topluca konuşmuşlar ve sanık ...'in telefonla aradığı mağdur ile buluşma yerine iki araçla mağdurdan önce gelmişlerdir.
2)Dosya içerisinde olay yerini ve anını net olarak gören güvenlik kamera kayıtları mevcuttur. Görüntü kayıtları tarafımdan izlendiğinde; Kafur, ... ve ...'in bulunduğu beyaz renkli toyota marka araçtan ...'in indiği ve gri renkli mercedesten inen kardeşi... oğlu ...'in elinden benzin dolu bidonu aldığı, bu iki sanıktan başka diğer sanıkların araçlarından inmedikleri bu sırada mağdurun, kullandığı renault marka aracın karşı istikametten gelerek diğer iki aracın yanında durduğu, gelen araçtan
önce şoförün yan tarafında oturan tanık Dursun ...'nin indiği, hemen arkasından da mağdurun renault aracın şoför mahalli kapısını açarak indiği tam bu sırada (daha taraflar konuşmaya başlamadan) sanık ...'in elinde bulunan benzin bidonunu açarak benzini mağdurun kafasına, yüzüne ve elbiselerine kafasından aşağıya doğru serptiği ve hemen arkasından da elindeki çakmakla mağduru ateşe verdiği, benzinin parlaması üzerine kafası ve elbiseleri tutuşan üzerinde mont olan mağdurun yanmaya başladığı görülmüştür.
3)Mağdur yanmaya başladığında; benzini döküp ateşe veren sanık ... olaya müdahale etmemiş ve mağdurun yanışını izlemiş ancak ...'in kardeşi... oğlu ... ise mağdurun üzerinde bulunan ve yanmakta olan montunu fırsatını bulup çekerek çıkarmıştır. Mağdurun vücudundaki yanmaya devam eden diğer yerlerini de olay yerinin hemen yanındaki siteden gelen insanlar yangın söndürme tüpü ile müdahale ederek söndürmüş ve yine mağdurun geldiği renault aracı da benzinin yanmasıyla alev aldığından aracı da yangın söndürme cihazıyla söndürmüşlerdir.
4)Olayın bu anına kadar sanıklardan ... ve kardeşi... oğlu ... dışındaki diğer sanıklar araçlarından çıkmamıştır.
Mağdurun söndürülmesi üzerine ..., kardeşi... oğlu ... ve amca oğulları olan... oğlu ... olay yerinden kaçmışlardır.
Olay yerine aynı araçla gelen sanıklar Kafur ve ... ise yanarak yaralanan mağduru araçlarına alarak hastaneye götürmüşlerdir.
Mağdura ait Adli Tıp Kurumundan olaydan 6 ay sonra alınan raporunda olay tarihinde yapılan muayenesinde alın, yanaklar ve çene her iki kol ve elde kızarıklık alanları, boyunda ikinci derece yanık alanı mevcut olduğu,
Plastik cerrahi muayenesinde: yüz, el ve el bileğinde toplam %12, 2. derece yanık olduğu, yaralanmasının yaşamsal tehlike oluşturmadığı, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek nitelikte olduğu, çehrede sabit ... niteliğinde olmadığı belirlenmiştir.
5)Yapılan tesbitlerden sonra öncelikle sanık ...'in eyleminin vasfını belirlemek gerekmektedir.
Sanık ... yanında diğer 3 sanık ile (Sanık ... ...ilçesinde diğer sanıklara katılmıştır.) mağdurdan alacaklarını alabilmesi amacıyla ilçeye gelmeden önce telefonla mağdurla görüşüp buluşmak için anlaşmış, konuşmak için iki araçla ...'ye gelirken diğer araçtaki kardeşi... oğlu ...'e bidon ile benzin almasını telefonla arayarak söylemiş ve ... de dosyada emanette bulunan ve benzin maddesi bulaşığı olduğu kriminal rapor ile belirlenen 1.5 litrelik pet şişeye 5 TL'lik benzin almıştır. (Yaklaşık 1.1 litre benzin alındığı anlaşılmaktadır.)
Sanıklar ...'ye gelince diğer sanık ... ile buluşup kafede oturmuş konuşmuşlar sonra da mağdur ile buluşmaya gitmişlerdir.
Sanıklardan hiçbirinin 'benzin alındığını bilmiyorduk' şeklindeki savunmaları hayatın olağan akışına uymamaktadır. Sanık ... da kafedeki sohbet sırasında bu durumdan haberdar olmuştur. Zira olay yerinde mağdurla konuşmaya gitmeden önce bu hususu kendi aralarında kafede konuşmuşlar ancak olay yerine geldiklerinde kendisine de borçlu olan...den önce olay yerine geldiği ve...in gelişini gördüğü halde konuşmak için sanık ...'da araçtan inmemiştir. Borçlusu olan mağdur ile konuşmak için araçtan dahi inmemesi ona bir ders verilmesi için yaptıkları plan çerçevesinde gelindiği, bunun tüm sanıklarca konuşulup bilindiği şeklinde tarafımızdan değerlendirilmiştir.
Sanık ...'in dosyadaki 1.5 litrelik benzin bulaşığı tesbit edilen pet şişeye 5 TL'lik benzin doldurtturması, (1.1 litre alınmıştır.) benzinin olay yerine gelen mağdurun kafası yüzü ve elbiselerine doğrudan dökülerek ateşle tutuşturulması (muhtemelen çakmakla) uçucu olan benzin buharının etkisi ile mağdurun alev topu içinde kalmasına rağmen sanık ...'in yanan mağdurun etrafında onu izlemesi, yanmasını izlemesi olayı bizce sanık ...'te öldürme kastı olduğunu göstermektedir.
Benzin; uçucu, parlayıcı, yanıcı, kimyasal bir madde olup hava ile buluşunca buhar haline gelmekte ve ateşle tutuşturulunca da şiddetli şekilde yanmaktadır.
Mağdurumuz alev topu içinde yandığı sırada sanık... oğlu ... tarafından dış kıyafeti olan montunun bir şekilde yanar vaziyette çekilerek çıkartılıp atıldığı ve çevredekilerinde halen yanan mağdura müdahale ettikleri, mağdurun kısmen yanan tişörtünün de bu arada çıkartıldığı ve yangın söndürme tüpü ile müdahale edildiği kamera kayıtlarında izlenen olayda mağdurun olay nedeniyle hayati tehlike geçirmese dahi ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı, ancak sanık ... dışındaki kişilerce kurtarıldığı sabittir.
TCK'nin 35. maddesi gereği sanık tarafından fiil işlenirken oluşturulan mağdurun maruz kaldığı zarar yanında tehlikenin ağırlığı da yasada dikkate alınmıştır. Bu haliyle sanık ...'in benzin döküp ateşe vermesinin mağdur yönünden oluşturduğu tehlikenin boyutuna bakıldığında sanık ...'in kastının öldürmeye yönelik olduğunu göstermektedir. Galericilik yapan sanıkların benzinin yanıcı ve parlayıcı özelliğini bilmemeleri mümkün değildir. (Mağdura müdahale edilmese bu alev topundan kendisini tek başına kurtarması mümkün değildir.)
Sanık ... mağdurun üzerine 1 litre kadar benzini dökerek çakmakla yakmış ve icra hareketlerini tamamlanmış, öldürme kastını göstermiştir. Ancak kendi iradesi dışında yangın diğer sanık... oğlu ... ve yangın söndürücü ile müdahale eden tanıkların müdahaleleri ile söndürülmüştür. Sanık ...'in eylemi kasten öldürmeye teşebbüstür.
6)Dosya kapsamına göre sanıklar Kafur ve ... yangın söndürüldükten hemen sonra mağduru araçlarına alarak hastaneye yetiştirmişlerdir. Bu iki sanığın eylemi aslında, sanık ...'e yardım olsa da (TCK'nin 81, 35, 39) TCK'nin 36. maddesi delaleti ile nitelikli yaralama olmalıdır.
7)Sanık ... ile amcası oğlu... oğlu ...'in eylemlerine bakarsak;
Sanık ... tasarlayarak ve eziyet çektirerek kasten adam öldürmeye teşebbüs (TCK'nin 82/1-a,b) maddelerindeki suçu işlemiştir, amcası oğlu... oğlu ... de bu suça TCK'nin 39. maddesi kapsamında yardım eden konumundadır ve bu suçlardan ayrı ayrı cezalandırılmaları gerekmektedir.
8)Tüm dosya kapsamına göre bir kısım sanıklar ile mağdur arasında belgelerle delillendirilmese de (mağdur ikrarı vardır) bir alacak verecek meselesi vardır. Alacaklılar mağdur aleyhine yasal yollara başvurmamışlardır. Bu borç dışında mağdurdan sanıklara yönelik tahrik oluşturabilecek bir iddia da yoktur.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun ve Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre alacak borç ilişkisi kendi başına alacaklı lehine haksız tahrik nedeni sayılamaz. Borçlunun borcunu ödememesi alacaklıya yasal yollara müracaat hakkı verir ancak mağdura karşı suç işlemesinde alacaklı olan sanık lehine indirim nedeni sayılmaz.
Tüm bu gerekçelerle hiç bir sanık hakkında verilen cezadan TCK'nin 29. maddesi gereği haksız tahrik indirimi de yapılamaz diye düşündüğümden,
Dairemizin sanıklar ...,... oğlu ..., ... ve Kafur hakkında verdiği Onama kararına katılmıyorum.
Muhalif Üye ...