3. Ceza Dairesi 2021/1854 E. , 2022/6 K.
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.01.2019 tarih ve 2017/329 - 2019/12 sayılı kararı
Suç : Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme,
Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya
veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme,
Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya
veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme,
silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme
suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 309/1,
3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63
maddeleri uyarınca müebbet hapis cezasıyla
cezalandırılmasına dair hüküm ile TCK'nın 309/1
maddesi uyarınca anayasal düzeni ortadan kaldırmaya
teşebbüs etme suçundan mahkum olan sanığın üzerine
atılı Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan
kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye
teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan
kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye
teşebbüs etme, silahlı terör örgütüne üye olma
suçlarından verilen karar verilmesine yer olmadığına
kararlarına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ve müdafiinin duruşmalı inceleme istemlerinin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
I-Katılan T.C. ... ile katılan ... vekillerinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
A-Milli Savunma Bakanlığının;
Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından;
B-Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığının;
Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçları dışında kalan suçlardan;
Suçların niteliği itibariyle suçtan doğrudan doğruya zarar görmedikleri ve bu nedenle de davaya katılma haklarının bulunmadığı ve davaya katılmalarına ilişkin verilen kararlar da hukuki değerden yoksun olup, hükümleri temyiz yetkisi vermeyeceğinden, katılan T. C. ... ile Milli Savunma Bakanlığının bu suçlara yönelik temyiz istemlerinin, CMK'nın 298/1. maddesi gereğince REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
II-HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Ayrıntıları, Dairemizin 22.03.2019 tarih ve 2018/7103 E. 2019/1953 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 309. maddesinde düzenlenen Anayasayı ihlal suçunun maddi unsuru/tipik eylem, cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye elverişli vasıtalarla teşebbüs etmektir. Suçun bu amaçla kurulmuş bir örgüt faaliyeti kapsamında işlenmesi, korunan amaçlara matuf fiillerin elverişliliğinin değerlendirilmesi bakımından önem taşımakta ise de bu husus suçun unsuru değildir.
Suç, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmak, bu düzen yerine başka bir düzen getirmek veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemek amacına matuf doğrudan genel kast ile işlenebilen bir suçtur. Suç tanımında belirtilen amaçları gerçekleştirmeye yönelik bir fiil işlenmesi hususunda iştirak iradeleri bulunan sanıklar hakkında Türk Ceza Kanununun 309. maddesinde düzenlenen Anayasayı ihlal suçu yönünden iştirakin her şeklinin uygulanması mümkündür.
Suça iştirakten söz edebilmek için amaca yönelik bir fiil işleme hususunda iştirak iradelerini ortaya koyan kişilerin hepsinin bu amaçla kurulmuş bir örgütün üyesi olması da gerekmez.
15 Temmuz 2016 günü, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasal düzeninin değiştirilmesi amacıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmış FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubu olan ve/veya bu örgütsel faaliyeti destekleyen 8.000'in üzerinde askeri personel tarafından savaş uçakları dahil 35 uçağın, 3 geminin, 37 helikopterin, 74'ü tank olmak üzere 246 zırhlı aracın ve 4.000'e yakın hafif silahın kullanılarak; Cumhurbaşkanına suikasta teşebbüs edilmiş, TBMM ve ... Külliyesi başta olmak üzere birçok stratejik merkez bombalanmış, Başbakanın konvoyuna silahlı saldırı gerçekleştirilmiş, kalkışmaya karşı koyan güvenlik görevlileri ile sokaklara çıkan sivillere devletin silahlı kuvvetlerine ait bu uçak, helikopter, tank ve silahlarla saldırılarak 4'ü asker, 63'ü polis ve 183'ü sivil olmak üzere toplam 250'den fazla kişi şehit edilmiş, 23'ü asker, 154'ü polis ve 2.558'i sivil olmak üzere toplam 2.735 kişi de yaralanmıştır.
Somut darbe teşebbüsü, TCK'nın 309. maddesinde sayılan amaçlara matuf zarar tehlikesi doğuran vahim eylemler vasfını aşarak, Anayasal düzeni doğrudan ortadan kaldırma neticesine yönelmiş, örgütün ülke genelindeki organik bütünlüğünden ve etkinliğinden istifade edilerek planlanıp uygulanmış, neticesi ve başarısı eş zamanlı, senkronize hareketlere bağlı hukuki anlamda tek bir fiil olarak ortaya çıkmıştır. Bu nedenle örgütsel koordinasyon veya iştirak iradesi gereğince ve iş bölümü doğrultusunda bulundukları mahal ve konumlarına uygun, amaca hizmet eden ve katkı sunan icrai harekette bulunanların, icra aşamasına geçerek amaç suç yönünden somutlaştığında ve elverişliliğinde tartışma bulunmayan bu fiil üzerinde müşterek hâkimiyet kurdukları gözetilerek TCK'nın 37. maddesi kapsamında 'doğrudan fail' olduklarının kabulünde zorunluluk vardır.
Mensup olduğu örgütle kurduğu bağ nedeniyle örgütsel faaliyet kapsamında işlenen Anayasayı ihlal suçuna ilişkin planlama, hazırlık ve icra organizasyonundan haberdar olmak suretiyle darbeye teşebbüs suçunu sevk ve idare edenler tarafından verilen emirleri/görevleri kabullenerek ülke çapındaki icra hareketleriyle illi bir değer taşıyan icra hareketlerini gerçekleştirenlerin ya da görev paylaşımı bağlamında henüz sırası gelmemiş icra hareketleri için gerekli hazırlıkları yapanların bu suç yönünden müşterek fail olarak sorumlu tutulmaları gerekmektedir.
Doğrudan kanuni tanımda öngörülen cebir ve şiddet içeren icrai hareket niteliğinde olmayan, somut zarar tehlikesinin gerçekleşmesini sağlayacak biçimde -faillerle birlikte- fiil üzerinde müşterek hâkimiyet kurmalarını temin edecek fonksiyonel bir mahiyet taşımayan, suç organizasyonu içinde bir iş bölümünün gereği olarak görevlendirilmeleri nedeniyle ika edildiği kanıtlanamayan ancak suçun icrasına başlanmasından sonra katılma iradesini açıkça ortaya koyan, zaman, nitelik ve yakın zarar tehlikesine yaptığı katkı itibariyle bütün olarak darbenin icrasını kolaylaştırmaya yönelen hareketleri gerçekleştiren sanıkların eylemlerinin, 5237 sayılı TCK’nın 309/1 ve 39/2-c maddeleri kapsamında Anayasayı ihlale teşebbüs suçuna yardım etmek suçunu oluşturacağı gözetilmeli, hukuki durumları buna göre tespit edilmelidir.
TCK'nın 309. maddesinde düzenlenen suç bir somut tehlike suçu olduğundan suçun oluşması için ayrıca bir neticenin gerçekleşmesi aranmamaktadır. Bu itibarla, sanığın amaca matuf eylemi ve/veya işlediği elverişli araç suç ile suçun konusu üzerinde meydana gelen somut tehlike arasında illiyet bağının bulunması gerekli ve yeterlidir. Suça teşebbüsün kabulü için aranan elverişli vasıtalarla cebri eylemlere başlanıp başlanmadığı araştırılırken ve vasıtanın elverişliliği takdir edilirken tek tek yapılan eylemlerle amaçlanan hedefler arasında doğrudan doğruya bağ kurmak yoluna gidilemez. Ancak her halükarda ülke genelinde gerçekleştirilmek istenen amaca matuf cebri/icrai fiilin, sanığın bulunduğu mahalde/sorumluluk sahasında da doğrudan doğruya ya da araç suçlar yönünden icrasına başlanması aranmalıdır. Sanığın bu icrai fiile yine icrai bir hareketle katılması mümkün olduğu gibi garantörlük yükümlülüğünü ihmal etmek suretiyle de iştirak edebileceği görülmektedir.
Konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez. Aksi takdirde, yerine getiren ile emri veren sorumlu olur (1982 Anayasasının 137/2. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 24/3. maddesi). Askeri hizmete müteallik hususlarda verilen emir bir suç teşkil ederse bu suçun işlenmesinden emri veren mesuldür. Ancak, amirin emrinin adli ve askeri bir suç maksadını ihtiva eden bir fiile müteallik olduğu kendisince malum ise, maduna da faili müşterek cezası verilir (1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu 41/3-B).
III-DARBE TEŞEBBÜSÜNDEN ÖNCE İSTANBUL'DAKİ HAZIRLIKLARA İLİŞKİN YAPILAN TESPİTLER
A-DARBE TEŞEBBÜSÜ ÖNCESİ ANADOLU YAKASINDA 2. ZIRHLI TUGAY KOMUTANLIĞINDA YAPILAN TOPLANTI:
Yurtta Sulh isimli Whatsapp gurubunun bir elemanı olan ve olay tarihinde harp akademileri komutanlığında öğretim elemanı olarak görev yapan ... isimli şüpheli alınan ifadelerinde olay tarihinden önce İstanbul'da 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında ve 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yapmış oldukları toplantılara ilişkin bilgileri vermiştir.
Bu kapsamda hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/93347 numaralı soruşturma dosyasındaki ifadesinde özetle: “13.07.2016 tarihinde sabah saat 04.00 civarında Kurmay Binbaşı ...’nun Golf marka aracı ile ..., ... ve kendisinin İstanbul’a doğru yola çıkmak üzere Ankara’dan ayrıldıklarını, 13.07.2016 günü İstanbul’a vardıklarını, Kurmay Albay ...’in komutasında doğrudan 2. Zırhlı Tugay Komutanlığına vardıklarını, buraya koordinasyon toplantısı amacıyla geldiklerini, 2. Zırhlı Tugay komutanı Tuğgeneral ... ve ... ile görüştüklerini, Kurmay Albay ...'in ayrı bir odada Tuğgeneral ...'ya İstanbul’a ne amaçla geldiklerini söylediğini, o gün 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında toplantıya katılanların 2. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral ..., 2. Zırhlı Tugay komutan yardımcısı ..., 2. Zırhlı Tugay Kurmay Başkanı ..., Ankara’dan Kurmay Albay ..., Kurmay Albay ..., ..., ..., Tabur Komutanı ..., 1. Ordu Hareket Başkanı ..., 23. Alay Komutanı ..., Alay Komutanı ..., piyade okulunda öğrenci alay komutanı Kurmay Albay ..., Tabur Komutanı ..., Hareket Eğitim Şube Müdürü ..., Tabur Komutanı ...’nın iştiraki ile bu toplantının gerçekleştiğini, toplantının çoğunlukla ...'nin koordinesinde geçtiğini, toplantıda faaliyetin 15.07.2016 tarihinde gerçekleşeceğinin görüşüldüğünü, bu toplantıda çoğunlukla tugay ve alay komutanları ile ... arasında belirlenen sorumluluk bölgeleri ile ilgili hazırlıkların ne seviyede olduğunun görüşüldüğünü, toplantıda 15.07.2016 günü gece faaliyetin ifşa olmaması için görev alanlarına sevki ve yönlendirmesi için 15.07.2016 günü gece eğitimi mi yapılsın, yoksa personel terör eylemlerine hazırlık gibi seçeneklerinin tartışıldığını, bu tartışma sonucunda kolluk kuvvetlerinin toplumsal olayları destekleme kapsamında terör eylemi şüphesi ile birlik personelinin mesaiye çağrılmasına karar verildiğini, bu toplantıda TEM ve E-5 bağlantılı yolların birinin motorlu alay komutanlığına, diğerini de piyade okul komutanlığının sorumluluğuna verildiğini, yine toplantıda ...‘nin ateş açana ateşle karşılık verileceğini tebliğ ettiğini, yine toplantıda faaliyetin başlamasına müteakip Türkiye genelinde sıkıyönetimin listesinin yayınlanacağının kararlandığını, bu toplantıda toplantıya Ankara'dan katılan ...'nin kendisine ve ...'e ve ...’na benzer bir koordinasyon toplantısının 14.07.2016 günü 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yapılacağını söylediğini özetle beyan etmiştir.”
Dolayısıyla gerek bu ifadeden anlaşılan ve gerekse tüm yürütülen soruşturma ve kovuşturmadan çıkarılan sonuca göre İstanbul'da darbe öncesi Anadolu yakasında yürütülecek faaliyetlerle ilgili olarak önce 13.07.2016 tarihinde 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında bir toplantı yapıldığı, bu toplantıda planlamalar yapıldığı, daha sonrasında 14.07.2016 tarihinde Avrupa yakasında yine söz konusu planlamalar ile ilgili 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında, Harp Akademilerinde ve daha sonra da Hava Harp Okulunda benzer toplantıların yapıldığı anlaşılmaktadır. Söz konusu yapılan toplantılar kapsamında 13.07.2016 tarihinde Anadolu yakasında 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında 2. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral ..., 1. Ordu Kurmay Başkanı Tuğgeneral ..., Kuleli Askeri Lisesi eski komutanı ..., Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanı yardımcısı Albay ..., Kahramanmaraş Garnizon Komutanı Albay ..., 23. Motorize Piyade Alay Komutanı Albay ..., 47. Alay Komutanı Albay ..., Cizre Garnizon Komutanı Albay ..., Ankara’dan Kurmay Albay ..., Tuzla Piyade Okul Komutan yardımcısı Albay ..., 2. Zırhlı Tugay 2. Tank Tabur Komutanı Yarbay ..., 2. Zırhlı 1. Tank Tabur Komutanı Yarbay ..., Harp Akademileri Öğretim Üyesi Yarbay ..., Ankara K.K.K. Proje Şube Müdürü Binbaşı ..., 2. Zırhlı Tugay Kurmay Başkanı Yarbay ..., 2. Zırhlı Topçu Tabur Komutanı Binbaşı ... ve 2. Zırhlı Kurmay Başkanlığı Hareket Eğitim Şube Müdürü Yüzbaşı ...’in katıldıkları ve Anadolu yakasında gerçekleşen bu toplantıda Anadolu yakasında ve Avrupa yakasında darbe teşebbüsü kapsamında ele geçirilmeye çalışılacak yerler ile ilgili olarak planlamalar yapıldığı anlaşılmaktadır.
B-DARBE TEŞEBBÜSÜNDEN ÖNCE AVRUPA YAKASINDA 66. MEKANİZE PİYADE TUGAY KOMUTANLIĞINDA DARBE ÖNCESİ YAPILAN TOPLANTILAR:
Yurtta Sulh isimli Whatsapp gurubunun bir elemanı olan ve olay tarihinde Harp Akademileri Komutanlığında öğretim elemanı olarak görev yapan ... isimli şüphelinin alınan ifadelerinde olay tarihinden önce İstanbul'da 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında ve 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yapmış oldukları toplantılara ilişkin bilgileri vermiştir. Bu kapsamda 14.07.2016 tarihinde ...’in komutanı olduğu ve darbe girişimine katılan subayların da görev yaptıkları 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yapılan toplantıya ilişkin ... vermiş olduğu ifadesinde özetle; “14.07.2016 günü koordinasyon toplantısı için saat 10.00-11.00 sıralarında 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığına doğru yola çıktıklarını, direkt Tugay Komutanlığının bulunduğu kata geçtiklerini, Tugay Komutanı olan Tuğgeneral ...'in makam odasına geçtiklerini, yine hakkında soruşturma yürütülen ve Whatsapp gurubu elemanı olan ... ile birlikte ...'in makam odasına geçtiklerini, makam odasında ...'in geliş maksatlarını ...'e aktardığını, ...'in de buna karşılık olarak personeli ile konu üzerinde çalıştığını, herhangi bir problemin olmadığını ifade ettiğini, Tugay Komutanı ...’in masasında herhangi bir İstanbul haritasının bulunmadığını, bölgelere ilişkin bilgileri şifaen olarak ezberden bildiğini, her bir bölgeye hangi birlik komutanını planlaması yapılmış o personel tarafından 2. Zırhlı Tugay Komutanlığındaki gibi hazırlıkların devam ettiğini kendilerine söylediğini, bu durum karşısında ...'in Tuğgeneral ...'e 13.07.2016 tarihinde de Anadolu yakasında 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında bir koordinasyon toplantısının icra edildiğini, Ankara'dan faaliyetin tarihi olarak 15.07.2016 gününün belirlendiğini, toplantıyla ilgili bazı sonuçların, çıkarımların olduğunu, bu nedenle eğer personel toplanırsa topluca personele bu durumu aktarabileceğini beyan ettiğini, bunun üzerine şüpheli ...’in personeli toplama emrini verdiğini, bu emir üzerine öğlen saatlerinde ...'in komutan olarak görev yaptığı 66. Mekanize Piyade Tugayında ...'in odasında bir toplantı yapıldığını, bu toplantıya ...’in ve Whatsapp grubundan ..., Tugay Komutanı ..., Tugay Komutan Yardımcısı Kurmay Albay ..., Yarbay ..., binbaşı ..., Kurmay Yüzbaşı ..., Kurmay Yarbay ..., Kurmay Yüzbaşı ...’in iştirak ettiklerini, bu toplantıda ...’in bir gün önce yapılan ve Anadolu yakasında gerçekleştirilen 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında tebliğ edilen ve darbe tarihi olan 15.07.2016 günü faaliyetin yapılacağını orada bulunanlara aktardığını, toplantıda ayrıca haberleşme sistemi olarak telsiz mi yoksa telefonla mı olacağının tartışıldığını, öncelikle cep telefonunun kullanılmasını çekmeme durumunda ise telsizle haberleşmenin sağlanmasının karar alındığını, yine bu toplantıda herhangi bir yerden ateş edildiğinde ateşle karşılık verileceğinin karar alındığını ve son olarak 66. Mekanize Tugay Komutanlığındaki tugay personelinin mesaiye çağrılma veya mesainin uzatılması seçeneklerinin tartışıldığını, tugayın herhangi bir silah kaybı söz konusu olduğunda o silah bulunana kadar tüm personelin mesaiyi terk etmeyeceklerine yönelik talimatların bulunduğu ve bu yönde konuşulduğu ve bu seçenek üzerinden mesainin sağlanılacağına karar verildiği, yine bu toplantıda birliklerin araç, malzeme hazırlığı gibi hususların o tarihe kadar tamamlanacağını ihtiyaç duyulan sorumluluk bölgelerine yönelik keşif faaliyetinin icra edileceğinin söylendiğini, toplantı esnasında ...’nin toplantıda bulunanlardan ...’nu cep telefonu ile arayarak askeri hattan kendisini aramasını istediğini, bunun üzerine tugay komutanı ...’in emir astsubayının askeri telefonunundan Tafics hattı üzerinden ...’nun ...’yi aradığını, bu görüşmede aynı gün yani 14.07.2016 tarihinde akşam 21.00 sıralarında Yeşilköy Hava Harp Okulunda da bir koordinasyon toplantısının yapılacağını, ve bu toplantıya kendisinin de katılacağını, bu toplantıya ... ve ...’nun da katılmasını istediğini, Kara Harp Akademisinden de ...’ın da katılmasını istediğini söylediğini beyan ederek 14.07.2016 tarihinde gündüz saatlerinde ...’in komutanlığını yaptığı 66. Mekanize Tugay Komutanlığında yapılan koordinasyon toplantısına kimlerin katıldığını, toplantıda hangi kararların alındığını ve bu toplantıdan sonra da aynı gün Avrupa yakasındaki koordinasyona ilişkin kararlarında alınacağı Hava Harp Okulunda da yapılacak olan toplantıya ilişkin bilgiler verdiği tespit edilmiştir.”
Bu ifadeden anlaşıldığı üzere 14.07.2016 tarihinde Avrupa yakasında da 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında darbe toplantısı yapılmış, bu toplantıdan sonra da aynı gün Hava Harp Okulunda toplantı yapılacağı kararı alınmıştır.
C-DARBE TEŞEBBÜSÜ TARİHİNDEN ÖNCE AVRUPA YAKASINDA HAVA HARP OKULUNDA YAPILAN TOPLANTIYA İLİŞKİN BİLGİLER:
14.07.2016 tarihinde ...‘ın komutanı olduğu Hava Harp Okulunda yapılan toplantıya ilişkin ... vermiş olduğu ifadesinde özetle;
''14.07.2016 günü kendisine 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığından tahsis edilen bir araçla 6. Alay Komutanlığına akşam icra edilecek toplantı yeri ve saatini söylemek üzere gittiğini, alaya gitmeden önce Harp Akademileri Komutanlığına geçtiğini, Harp Akademileri Komutanı olan ... ile görüştüğünü, akşam Hava Harp Okulunda saat 21.00'de bir koordinasyon toplantısının icra edileceğini, Türk Silahlı Kuvvetlerinin de yönetime el koyacağı ve bu hususun görüşüleceğini söyleyerek, akşam icra edilecek Hava Harp Okulundaki toplantıya uygun gördüğü bir personelle katılmasının ... tarafından talep edildiğini aktardığını, kendisinin de karşılık olarak bu toplantıya Kurmay Binbaşı ... ile birlikte katılacağını söylediğini, bunun üzerine Hava Harp Okulunda akşamleyin görüşmek üzere ...’ın yanından ayrıldığını, misafirhaneye geçtiğini, 6. Alayın eski komutanı ... ile ve yeni Alay Komutanı Kurmay Albay ... ile yine 457. Alay Komutanı Kurmay Albay ...'nin de yanlarında olduğu halde 6. Alayın misafirhanesinde çay içtiklerini, burada komutanlara akşam yapılacak toplantının yerini ve zamanını tebliğ ettiğini, Hava Harp Okulundaki toplantıyı 6. Alayın eski komutanı Kurbay Albay ... ve yeni Alay Komutanı Kurmay Albay ... ile 47. Alay komutanı Kurmay Albay ...'ye ilk defa kendisinin tebliğ ettiğini, akşam önce ... ile onun lojmanına gittiklerini, ...'nın sivil kıyafetlerini giydiğini, birlikte toplantıya katılmak üzere Yeşilköy’e hareket ettiklerini, trafiğin yoğun olması nedeniyle Yeşilköy'de bulunan Hava Harp Okulundaki toplantıya bir saat gecikme ile katıldıklarını, bu toplantının Hava Harp Okulu Komutanının makam katında bulunan bir toplantı salonunda icra edildiğini, 14.07.2016 tarihinde yapılan bu toplantıda 15.07.2016 tarihini 16.07.2016 tarihine bağlayan gece 03.00'da darbe planının icra edileceğinin tebliğ edildiğini, faaliyetin gece 03.00'da başlayacağını, o gün ..., ... ve ...'den bizzat duyduğunu, dolayısıyla toplantının koordinatörlüğünü, bu üç komutanın yaptığını, bu toplantıya iştirak eden diğer komutanların ise ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... olduğunu, bu toplantıda yani 14.07.2016 tarihinde Avrupa yakasındaki Hava Harp Okulunda yapılan bu toplantıda toplantı gündemi ile ilgili konuların görüşüldüğünü, koordinasyon konularının görüşüldüğünü, ayrıca Kara Harp Akademisi öğrencilerinden öğrenci subayların tugay ve alaylara takviye personel görevlendirilmesi kararı alay komutanlarının talebi ve oradaki toplantı katılımcılarının da desteği ile bu konuda karar alındığını, Kara Harp Akademisinde başhoca olan ve bu toplantıya katılan ... ’ın bu konuda planlamayı yapması yönünde görevlendirildiğini ve yapılan bu toplantının 23.00'da son bulduğunu'' ifade etmiştir.
Kara Harp Akademisi Komutanlığında subay olan ...’ın beyanları göstermektedir ki 15.07.2016 tarihinde icra edilen ve tüm Türkiye'de koordineli olarak uygulamaya koyulmaya çalışılan FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının darbe teşebbüsü faaliyetinden önce söz konusu faaliyetin İstanbul kısmı ile ilgili olarak İstanbul’da 15.07.2016 tarihinden önce üç önemli toplantı yapılmıştır. Bu toplantılardan ilki 13.07.2016 tarihinde Anadolu yakasında 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında yapılmış olup, burada ağırlıklı olarak Anadolu yakasındaki faaliyet konularının görüşüldüğü, ayrıca Avrupa yakasındaki yerler ile ilgili olarak da plan ve koordinasyonun görüşüldüğü, bu toplantıdan sonra 14.07.2016 tarihinde bu defa öğlen saatlerinde 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında bir koordinasyon toplantısının yapıldığı, bu koordinasyon toplantısında da 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında alınan kararların orada bulunanlara tebliğ edildiği, ayrıca yine Avrupa yakasındaki faaliyet yerleri ile ilgili olarak plan ve koordinasyonların görüşülerek akşam yani 14.07.2016 tarihinde bu defa akşam saatlerinde Yeşiköy’de bulunan Hava Harp Okulu Komutanlığında yeni bir toplantı yapılması hususunda karar alındığı, bu hususta 66. Mekanize Tugay komutanlığında ki toplantıya katılan subaylardan ... ve ...’ın alınan kararları tebliğ etmek için önce Kara Harp Akademisi Komutanlığına geçtikleri, burada Kara Harp Akademisi Komutanlığında darbe teşebbüsü eyleminin aktif elemanlarından olan ... ile bir görüşme yaptıkları, bu görüşmede akşam saat 21.00'da Hava Harp Okulunda bir toplantı icra edileceği, icra edilecek bu toplantıya kendisinin de belirleyeceği bir subay ile birlikte katılmasının istendiği, daha sonra 6. Alaya geçildiği, 6. Alayda alayın eski komutanı olan Albay ... ile alayın yeni komutanı olan Albay ... ile görüştükleri, alınan kararları bu komutanlara da tebliğ ettikleri, bir süre 6. Alay komutanlığında kaldıklarını, daha sonra 6. Alayın eski komutanı ... ve yeni komutanı olan ...’nin de katılımıyla bu defa akşam yani 14.07.2016 tarihinde saat 21.00'da Yeşilköy’de bulunan Hava Harp Okulunda bir toplantı icra edildiği, bu toplantının ise darbe teşebbüsü tarihinden önce İstanbul'da gerçekleşen ve tespiti yapılan son toplantı olduğu, bu toplantının Hava Harp Okulu komutanı ..., ... ve toplantıya Ankara'dan katılan ...'nin organizatörlüğünde gerçekleştiği, ayrıca toplantıya Kara Harp Okulu Komutanlığından ...’ın da katıldığı, yine bu toplantıya 6. Alayın eski komutanları ... ile yeni komutanı ...’nin de katıldığı, özellikle bu toplantıda söz konusu icra edilecek faaliyetlerin görüşüldüğü, planlamaların görüşüldüğü, ayrıca darbe teşebbüsü tarihinin net olarak o gün dile getirildiği ve ayrıca Kara Harp Akademileri Komutanlığından alaylara ve tugaylara gidecek olan akademili öğrenci subayların ne şekilde birliklere gideceğinin o gün görüşüldüğü, bu konuda planlamayı yapmak üzere Kara Harp Akademileri Komutanlığından ...’ın görevlendirildiği dosya kapsamındaki tüm bilgi, belgelerden, Dairemizde aynı mahiyette temyiz incelemesi yapılan dosyalardan, basına ve sosyal medyaya yansıyan demeç ve mülakatlardan anlaşılmıştır. Ayrıca tespit edilen bu ana toplantılar dışında;
Olay tarihinde albay rütbesinde Kuzey Deniz Saha Komutanlığında görev yapan ...'nun da katıldığı ve ...'ın olay tarihinde komutanlığını yaptığı Hava Harp Okulu'nda 14.30 sıralarında ...’ın koordinasyonunda bir toplantı daha yapıldığı Hava Harp Okulu ile ilgili düzenlenen idari tahkikat dosyası ile tespit olunmuştur.
Sanık ... hakkında yapılan tespitlere göre Hava Harp Okulunun 12.06.2017 tarihli yazı ekinde, 15-16 Temmuz 2016 tarihlerinde FETÖ mensubu bir kısım asker ve sivil şüpheliler tarafından gerçekleştirilen darbe teşebbüsüne ilişkin yürütülmekte olan idari tahkikat raporunun A-3 numaralı sayfasında Hava Harp Okulunda 14 Temmuz 2016 tarihine ilişkin tespitlerde;
14 Temmuz 2016 tarihinde karargahta iki ayrı toplantı icra edildiği, ilk toplantının 14.15-16.35 arasında icra edildiği, bu kapsamda;
66. Mekanize Tugay Komutanı ... (Kara Kuvvetleri Tuğgeneral) ve yanında bir albayın bir jip ve arkasında muhtemel koruma aracı ile birlikte okul nizamiye VIP kapısından 14:08'de geçip, 14:09’da karargaha giriş yaptıkları, saat:14:15 itibariyle ..., ... ve beraberindeki albayın birlikte komutan makam odasına girdikleri, 14.17’de okul nizamiyeden yaya olarak giriş yapan ...’nun toplantıya katılmak üzere komutan odasına giriş yaptığı, 14.26’da ... ve ...’in de komutanın odasına giriş yaparak toplantıya dahil olduğu, okul nizamiye VIP kapısından yaya olarak geldiği tespit edilen kimliği belirlenemeyen bir şahsın 14:32’de komutan odasına giriş yaparak toplantıya dahil olduğu, ... ve yanındaki albayın 15.41’de toplantıdan ayrıldığı, dolayısıyla ...’ın odasında 1 saat 32 dakika zaman geçirdikleri, 16:08’de ise ... ve kimliği belirlenemeyen şahsın toplantıdan ayrıldığı, dolayısıyla ...’ın odasında 1 saat 45 dakika zaman geçirdikleri, 16:35’te ... ve ...’in komutan odasını terk ettiği, söz konusu toplantıya ... dahil toplam 7 kişinin iştirak ettiğinin tespit edildiği, ...’ın 16:43‘te Karargahı terk ettiği tespit edilmiştir. Sanığın darbe girişiminden bir gün önce belirtilen yerde koordinasyon toplantısı olarak değerlendirilen toplantıya İstanbul'daki darbe teşebbüsü olaylarının önemli aktörleri konumunda bulunan komutanlarla birlikte katılmıştır.
Hava Harp Okulu Komutanı ...'ın bu toplantıdan sonra darbe girişimine ilişkin 3. Koordinasyon toplantısını 14 Temmuz 2016 günü saat 21:00 sıraları ile saat 23:00 sıraları arasında gerçekleştirdiği belirlenmiştir. Sanık ...'nun Hava Harp Okulunda bulunduğu esnada darbe teşebbüsü kapsamında etkin rol oynayan subaylarla aynı odada bulunduğu, subayların darbe teşebbüsünün gerçekleşmesi eylemine katılan subaylardan olduğu ve haklarında darbeye teşebbüs kapsamında soruşturma ve kovuşturma bulunduğu anlaşılmaktadır.
IV-DOSYA KAPSAMI İTİBARIYLA GERÇEKLEŞTİRİLEN EYLEM VE FAALİYETLER:
Hava Harp Okulunda 14.07.2016 tarihinde FETÖ/PDY tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz tarihli menfur darbe girişiminin planlanması ve koordinesine ilişkin 2 ayrı toplantının yapıldığının idari tahkikat raporu ile tespit edildiği, bu toplantılardan ilkinin 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişiminin bir gün öncesi 14:15 ile 16:35 saatleri arasında yapıldığı, kamera kayıtlarından yapılan tespitlere göre Kuzey Deniz Saha Komutanlığı İstihbarat ve Güvenlik Şube Müdürü olarak görev yapan sanık Albay ...'nun, Hava Harp Okulu komutanı Tuğgeneral ...'ın komutanlık makam odasındaki ilk toplantıya katıldığı, sanık ...'nun 1 saat 32 dakika kadar toplantıda kaldığının belirlendiği, bunun üzerine sanık ... savunmasında ise özetle o gün bir astsubayın ve ismini hatırlayamadığı bir kaç kişinin daha çocuğunun Harp Okulu sınavı için Yeşilköy Hava Harp Okuluna askeri sınav ve mülakatta görev alan yetkili bir kişiyle sivil olarak kendi imkanlarıyla görüşmeye gittiğini, nizamiyede 1 saat kadar bekletildiğini, sonra daha önceden tanımadığı Tuğgenaral ...'ın makam odasına kabul edildiğini, içeri girdiğinde kimsenin olmadığını, yalnızca Tuğgenaral ...'ın olduğunu ve onunla konuştuğunu, kendisine yardımcı olmak istemediğini, bu sırada ...'ın telefonunun çaldığını ve yarım saat kadar konuştuğunu, sonrasında Tuğgenaral ...'ın bilgilerini ve telefon numarasını not almış olabileceğini, daha sonrasında oradan ayrıldığını, 15 Temmuz tarihli darbe girişimi ile ilgili herhangi bir toplantıya katılmadığını savunmuştur. Sanık hakkında 13.10.2017 tarihli İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü görüntü inceleme tutanağındaki kamera kaydının 14.07.2016 tarihinde kamera saatine göre saat 13:29:22'de başladığı, 20. saniyesinde 66. Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral ... ve İl Jandarma Komutanı Albay ...'ın Hava Harp Okulu Komutanı Tuğgeneral ...'ın makam odasının olduğu kata geldiği, bu esnada Hava Harp Okulu personeli Albay ...'ın orada bulunduğu, kaydın 04:32 dakikasında Hava Harp Okulu Kurmay Albay ...'ın geldiği, kaydın 06:24 dakikasında ...'ın kendisini bekleyen ... ve ...'i karşılayarak makam odasına aldığı, yine kaydın 06:46 dakikasında öğrenci alay komutanı ...'in komutanlık katına çıktığı, 09:40 dakikasında kendisine ...'ın eşlik ettiği ...'nun geldiği, o esnada ... ve ...'in ise koridorda bekliyor olduğu, kaydın 17:04 dakikasında Hava Harp Okulu dekanı olan Kurmay Albay ...'ün geldiği, daha sonra kaydın 17:27 dakikasında ... ve ...'ün elinde bir ajandayla ...'ın makam odasına girdiği, kaydın 18:33 ve 19:49. dakikalarında ... ve ...'in bir süre sonra odadan çıkıp, tekrar odaya geri döndükleri tespit edilmiştir. Bu tespitler neticesinde sanık ... 'nun savunmasıyla çelişir şekilde sanık ... , ...'ın makam odasına girdiği sırada içeride ... ve ...'ın da olduğu, daha sonrasında aynı odaya ... ve ...'ün de girdiği kamera görüntüleri ve görüntü inceleme tutanaklarıyla belirlenmiştir. Hava Harp Okulunda gerçekleştirilen toplantının idari tahkikat raporuna göre 15 Temmuz tarihli darbe girişiminin toplantısına dahil olan ...'in firari olduğu, ..., ..., ..., ..., ...'ün darbe teşebbüsü suçlamasıyla yargılandıkları belirlenmiştir. Bu tespitlere istinaden sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, sanık ... 'nun Hava Harp Okulu Komutanlığında bulunduğu esnada darbe teşebbüsü kapsamında etkin rol oynayan subaylarla aynı odada bulunduğu, subayların darbe teşebbüsünün gerçekleşmesi eylemine katılan subaylardan olduğu ve haklarında darbeye teşebbüs kapsamında soruşturmalar bulunduğu, 15 Temmuz tarihli darbe girişimin planlaması ve koordinasyonun yapıldığı esnada sanığın başka bir nedenle toplantıya ev sahipliği yapan kişiyle görüşmeye kabul edilmesinin ihtimal dahilinde olamayacağı, bu nedenlerle sanık ... 'nun darbe teşebbüsünde önemli görevler aldığı tespit edilen asker şahıslarla, darbe planlaması yapılan toplantıya katıldığı anlaşılmıştır.
İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünün 15.12.2017 tarih ve 2017/37839 sayılı yazısı kapsamında 15 Temmuz tarihli darbe girişimi esnasında Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında görevli darbe girişimine bizzat katılan Yüzbaşı ...'in emrindeki askerlerle Acıbadem Türk Telekom binasını kontrol altına almaya çalıştığı, bu sırada ...'in çıkan çatışmada kolluk kuvvetlerince vurularak etkisiz hale getirildiği, ...'in olay yerine intikal ettiği araçta kendisine ait bir ajandanın ele geçirildiği, bu ajandada 16.07.2016 tarihinde saat 03:00 itibariyle başlaması planlanan darbe girişiminde kimlerin ne şekilde görev alacağının belirtildiği, sanık ...'nun da kullanımındaki telefon numarası ve o an itibariyle görev yerinin doğru olacak şekilde ajandada '... ALB. (Kuz.den.sah.)'' notuyla yer aldığı, yine idari tahkikat raporuyla ...'in de sanık ... ile 14.07.2016 tarihinde Hava Harp Okulu Komutanlığı nezdinde yapılan darbe girişiminin koordinesine dair toplantıya katıldığı ve ...'in bu toplantıdan sanık ...'yla birlikte ayrılarak, kamera kaydına göre 14.07.2016 günü saat 16:12 itibariyle bina kapısından birlikte çıkış yaparken görüntülendikleri tespit edilmiştir. Sanık ... savunmasında ...'i tanımadığını, ajandada isminin ne amaçla yazıldığını bilmediğini, Hava Harp Okulunda olduğu süreçte ...'i hiç görmediğini, kamera kaydı tespitlerine göre de kendisini tanımadığının vücut hareketlerinden anlaşıldığını savunsa da İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünün ilgili yazısı ve tespitleri incelenmiş, ...'in darbe girişimi gecesi ele geçirilen ajandasının ilk 2 sayfasının darbenin planlanması ile ilgili olduğu ve bu sayfada sanık ...'nun planlama dahilinde eklendiği, sanığın tanımadığını iddia ettiği şahsın ajandasından özel telefon numarasının ve görev bilgilerinin yazıyor olmasının ve 14 Temmuz günü Hava Harp Okulunda gerçekleştirilen 15 Temmuz tarihli darbe girişimi planlaması ve koordinasyonu toplantısından birlikte çıkış yapmalarının delillerle ispatlanmış olması nedeniyle sanık savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik beyanlar olduğu anlaşılmıştır.
15 Temmuz tarihli darbe girişimine katılan SAT komandolarından ... ve ...'in sanık ...'yla ilgili beyanda bulunmuşlardır. Tanık ... özetle; tutuklanmadan evvel kurmay binbaşı olarak TSK bünyesinde görev yaptığını, 15 Temmuz tarihli darbe girişiminde kendisine amirlerinin sinsi taarruz baskın sabotaja karşı koymak için birliklere destek sağlama görevi verdiklerini, amirlerinin bu görevin komutasının Kuzey Deniz Saha Komutanlığı nezdinde yapılacağını söylediklerini, bu sebeple o gece sanık ... ile telefonda görüştüğünü, telefon görüşmesinde sanık ...'nun görevin icrasına yönelik gidip gidemeyeceğini sorduğunu ve kendisine görevi gitmesi gerektiği noktasında ikaz ettiğini, kendisinin de darbe girişimi olabileceğine dair şüphelerinin oluşması ile personel ve görevde kullanılacak yeterli malzeme sağlanamaması sebebiyle görevi iptal ettiğini bildirdiğini beyan etmiştir. Tanık ... ise özetle; tutuklanmadan evvel SAT özel ihtisas personeli olarak TSK bünyesinde görev yaptığını, 15 Temmuz gecesi ...'in Deniz Kuvvetleri Komutanlığından Gölcük bölgesinde koruma görevi şeklinde emir alması üzerine kendisine de bir tim oluşturup, Gölcük bölgesine intikal edilmesi noktasında emir verdiğini, o akşam saat 20:00-20:30 sıralarında ...'in kendisine ... Albay isimli şahsa ait olduğunu söyleyerek bir telefon numarası verdiğini, o gece intikal esnasında saat 22:30-23:00 gibi verilen telefondan arandığını, 'buyurun komutanım' şeklinde telefonu açtığını, telefondaki şahsın kendisine durumunu sorduğunu ve intikale devam edeceklerini söylemesi üzerine 'iyi görevler' diyerek telefonu kapattığını beyan etmiştir. Bu kapsamda sanık ... tarafından kullanıldığı sabit olan ... numaralı GSM hattının HTS kayıtlarının incelenmesinde Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun 05.02.2018 tarihli yazısına göre sanık ...'nun 15.07.2016 tarihi itibariyle ... numaralı telefonun kullanıcısı ... ile 8 kez iletişime geçtiğinin tespit edildiği, sanık ...'nun o gün saat 00:32 itibariyle ...'e kısa mesaj gönderdiği, saat 17:40 itibariyle aranarak 61 saniye kadar kendisiyle görüştüğü, saat 17:59 itibariyle arayarak kendisiyle 7 saniye kadar görüştüğü, saat 22:48 itibariyle aranarak kendisiyle 43 saniye kadar görüştüğü, saat 23:25 itibariyle aranarak kendisiyle 98 saniye kadar görüştüğü, saat 23:28 itibariyle arayarak kendisiyle 35 saniye kadar görüştüğü, saat 23:29 itibariyle aranarak kendisiyle 18 saniye kadar görüştüğü ve saat 23:41 itibariyle aranarak kendisiyle 19 saniye kadar görüştüğü, yine sanığın savunmalarında kesin olarak reddetmesine rağmen ... numaralı telefonu kullanan ... ile de irtibatı tespit edilmiş ve tanık ... beyanlarını doğrular şekilde 15 Temmuz tarihli darbe girişimi gecesi saat 23:11 itibariyle arayarak kendisiyle telefonda görüştüğü tespit edilmiştir.
İstanbul'da FETÖ/PDY bünyesinde ülke içerisinde bölge imamlığı ve ABD'nin Colorado eyaletinde bölge imamlığı yaptığı tespit edilen ...'ın askeri lise ve harp okullarında öğrenim gören FETÖ/PDY ile irtibatlı şahıslara bir dönem örgüt içi tabirle 'abilik' yaptığını, daha sonra mesulü olduğu öğrencileri örgüt içinde devrettiğini, abilik yaptığı dönemde on beş günde bir olacak şekilde FETÖ/PDY ile irtibatlı askeri öğrencilere sohbet verdiğini, FETÖ/PDY bünyesinde düzenlenen bu sohbetlerde örgütün sözde lideri terörist başı ...'in söylem ve eserlerini içerir örgüt içi motivasyonu artırıcı konuşmalar yaptığını, 1993 yılında askeri okuldan mezun olan sanık ...'nun da bu şekilde sorumluluğunda olan askeri öğrencilerden olduğunu ve sanığa askeri öğrencilik yıllarında arkadaşları tarafından '' kürek'' şeklinde lakap takıldığını beyan etmiştir.
V-SANIĞIN EYLEMLERİ VE HUKUKİ DURUMUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ
A-SANIĞIN EYLEMLERİ:
Yukarıda ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere; sanığın askeri okul eğitimi döneminde FETÖ/PDY yapılanması içerisinde bulunduğu, 14.07.2016 tarihi itibariyle 15 Temmuz tarihli darbe girişiminin planlanması ve koordinesine ilişkin Hava Harp Okulunda düzenlenen toplantıya darbe girişiminde aktif rol alan üst düzey subaylarla birlikte katıldığı, 15 Temmuz tarihli darbe girişiminde görev aldığının darbe girişimine katılıp, vurularak etkisiz hale getirilen darbeci asker ...'in ajandasında not edildiği, darbe girişimine iştirak eden subaylardan ... ile o gece 8 kez iletişime geçtiği, yine darbe girişimine iştirak eden subaylardan ...'dan da SAT komandolarının darbe girişimi eylemleriyle ilgili bilgi aldığı anlaşılmakla,
B-SANIĞIN HUKUKİ DURUMU:
Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan mahkumiyet hükmü kurulan sanığın mensup olduğu örgütün yönetimi tarafından planlanıp, örgütsel faaliyet kapsamında icra edilen Anayasayı ihlal suçuna ilişkin olarak; olay günü ve öncesinde ortaya koyduğu davranışlar itibariyle planlama, hazırlık ve icra organizasyonundan haberdar olmak suretiyle darbeye teşebbüs suçunu sevk ve idare edenler tarafından verilen emirleri/görevleri kabullenerek konusu suç teşkil ettiği açıkça anlaşılan emirler doğrultusunda ülke çapındaki icra hareketleriyle illi bir değer taşıyan icra hareketlerini gerçekleştiren sanığın suçun icrasında üstlendiği rol, suçun icrasına ilişkin etkin, fonksiyonel katkısı da göz önünde bulundurulduğunda fiil üzerinde ortak hakimiyet kurduğunun kabulü ile TCK'nın 309. maddesindeki Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan mahkumiyetine dair kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamakla;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, sanığın üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs amacına yönelik olarak vahamet arz eden eylemleri gerçekleştirdiği, sanığın sübutu kabul olunan eylemlerinin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ve ülke genelindeki organik bütünlüğe göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfının tayin edildiği, incelenen dosya kapsamına göre Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçunun sübutunun kabul edildiği ve bu kapsamda sanığın savunmalarının inandırıcı gerekçelerle reddedildiği anlaşılmakla, sanık ve müdafii ile katılan T.C. Cumhurbaşkanlığının temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle karar verilmesine yer olmadığına dair kararın ve mahkumiyet hükmünün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi gereğince dosyanın İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.