10. Ceza Dairesi 2021/6815 E. , 2021/11515 K.
Adalet Bakanlığının, değişen suç vasfı itibariyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki .... Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 23/03/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 07/06/2016 tarihinde işlediği iddia olunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, Alanya Cumhuriyet Başsavcılığının 03/08/2016 tarihli, 2016/11088 soruşturma, 2016/3881 esas ve 2016/236 sayılı iddianamesi ile 5237 sayılı TCK’nın 188/3, 53, 54 ve 63. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle ... Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
2- ... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarihli ve 2016/225 esas, 2016/278 sayılı kararı ile sanığın eylemi kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK’nın 191/8. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 24/11/2016 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
3- Sanığın denetim süresi içerisinde 2-16/10/2016, 28/11/2016, 04-11-18/12/2016 tarihlerinde işlediği “seyirden yasaklı kişinin kanunda belirtilen şekilde kolluk kuvvetine müracaat etmemesi” suçundan, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 18/07/2017 tarihli ve 2017/47 esas, 2017/385 sayılı kararı ile 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun 18/9. maddesi gereğince cezalandırılmasına ve ... Ağır Ceza Mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verildiği,
4- İhbar üzerine, ... Ağır Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına, sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 26/12/2017 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
5- Sanığın adli sicil kaydı ve dosya içindeki tüm belgelerin incelenmesinde;
Şüphelinin 28/12/2014 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 14/01/2015 tarihli ve 2015/211 soruşturma, 2015/25 sayılı kararı ile TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 12/02/2015 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, sanığın 07/06/2016 tarihinde uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle saptanması üzerine erteleme kararı kaldırılarak kamu davası açıldığı, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 31/01/2017 tarihli ve 2016/358 esas, 2017/89 sayılı kararı ile TCK 191/1 ve 62. maddeleri gereğince, 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar
verildiği, karar 22/02/2017 tarihinde kesinleştikten sonra denetim süresi içinde 6222 sayılı Kanuna muhalefet suçundan cezalandırıldığının ihbar edilmesi üzerine,.... Asliye Ceza Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli ve 2018/316 esas, 2018/446 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına ve sanığın TCK'nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince, 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Değişen suç vasfı itibariyle kullanmak için uyuşturucu madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan sanık ... 'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Kanunun 191/8. maddesi hükmü delaletiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarihli ve 2015/65 esas, 2016/225 sayılı kararının itiraz edilmeden 24/11/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 02-16/10/2016, 28/11/2016, 04-11-18/12/2016 tarihlerinde seyirden yasaklı kişinin kanunda belirtilen şekilde kolluk kuvvetine müracaat etmemesi suçundan cezalandırıldığının ihbar edilmesi üzerine, hakkındaki hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin .... Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Her ne kadar, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarihli kararı ile sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 24/11/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 02-16/10/2016, 28/11/2016, 04-11-18/12/2016 tarihlerinde seyirden yasaklı kişinin kanunda belirtilen şekilde kolluk kuvvetine müracaat etmemesi suçunu işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de;
28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 8. fıkrasında “Bu Kanunun; a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme nazara alınarak, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/6. maddesinde belirtilen şartlar aranmaksızın sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu,
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 14/12/2017 tarihli ve 2017/7380 esas, 2017/6802 karar sayılı ilâmında '....bu durumda CMK’nın 231. maddesindeki genel kurallar değil, TCK’nın 191. maddesindeki özel hükümlerin uygulanması gerektiği, buna göre de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde TCK’nın 191/4. maddesindeki kuralların geçerli olacağı anlaşıldığından, sanığın ancak kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi veya tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hallerinde hüküm açıklanabilecektir...' şeklinde açıklamaya yer verildiği,
Bu haliyle, sanık hakkında verilen hükmün açıklanması koşullarının 5271 sayılı Kanunun 231. maddesine tabi olmadığı, “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan 5237 sayılı Kanunun 191/1. maddesi gereğince sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün, TCK’nın 191/8. maddesi gereğince açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinden sonra deneme süresinde işlenen suçun ancak yine “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu olması halinde hükmün açıklanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 16/02/2021 gün ve 94660652-105-07-20795-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunur. ” denilerek ... Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık ... hakkında 07/06/2016 tarihinde işlediği iddia olunan “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarihli ve 2015/225 esas, 2016/278 sayılı kararı ile sanığın eylemi kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK’nın 191/8. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 24/11/2016 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 02-16/10/2016, 28/11/2016, 04-11-18/12/2016 tarihlerinde “seyirden yasaklı kişinin kanunda belirtilen şekilde kolluk kuvvetine müracaat etmemesi” suçundan cezalandırıldığının ihbar edilmesi üzerine, Alanya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararı ile hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar, .... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarihli kararı ile sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 24/11/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 02-16/10/2016, 28/11/2016, 04-11-18/12/2016 tarihlerinde seyirden yasaklı kişinin kanunda belirtilen şekilde kolluk kuvvetine müracaat etmemesi suçunu işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de;
1- 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/5. fıkrasında yer alan, “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında,
Şüphelinin 28/12/2014 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 14/01/2015 tarihli ve 2015/211 soruşturma, 2015/25 sayılı kararı ile TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın 12/02/2015 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, sanığın 07/06/2016 tarihinde uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle saptanması üzerine erteleme kararı kaldırılarak kamu davası açıldığı, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 31/01/2017 tarihli ve 2016/358 esas, 2017/89 sayılı kararı ile TCK 191/1 ve 62. maddeleri gereğince, 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 22/02/2017 tarihinde kesinleştikten sonra denetim süresi içinde 6222 sayılı Kanuna muhalefet suçundan cezalandırıldığının ihbar edilmesi üzerine de, ...Asliye Ceza Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli ve 2018/316 esas, 2018/446 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına ve sanığın TCK'nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince, 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşıldığından;
Kanun yararına bozma incelemesine konu 07/06/2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, sanığın hem .... Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararı ile hem de ... Asliye Ceza Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli ve 2018/316 esas, 2018/446 sayılı kararı ile ayrı ayrı cezalandırılmasına karar verildiği, aynı eylem nedeniyle sanığın mükerrer olarak cezalandırılmasına karar verildiği, 6545 sayılı Kanunla değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/5. maddesi uyarınca ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapma yasağı bulunduğu ve bu suçun sadece ilk suçtan verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ihlali sayılabileceği, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca 11/08/2016 tarihli iddianame ile kamu davasının açıldığı, yargılama sonucunda Malatya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/06/2018 tarihli ve 2018/316 esas, 2018/446 sayılı kararı ile sanığın TCK'nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince, 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında;
CMK’nın 223/7. maddesinde yer alan “aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir” şeklindeki düzenleme dikkate alınarak mahkemesince açılan kamu davasında davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi kanuna aykırıdır.
2-Kabule göre de;
28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 8. fıkrasında “Bu Kanunun;
a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti,
b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme dikkate alınarak, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/6. maddesinde belirtilen şartlar aranmaksızın sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin kanuni bir zorunluluk olduğu, bu nedenle, sanık hakkında verilen hükmün açıklanması koşullarının 5271 sayılı Kanunun 231. maddesine tabi olmadığı, “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan 5237 sayılı Kanunun 191/1. maddesi gereğince sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün, TCK’nın 191/8. maddesi gereğince açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinden sonra deneme süresinde işlenen suçun ancak yine “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu olması halinde hükmün açıklanabileceği gözetilmeden, hükmün açıklanmasına karar verilmesi kanuna aykırıdır.
Sonuç olarak; yukarıda (1) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma istemi değişik gerekçe ile yerinde görülmüştür.
D-) Karar :
Açıklanan nedenlerle; mahkemesince açılan kamu davasında CMK’nın 223/7. maddesi gereğince “davanın reddine” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkûmiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup .... Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2017 tarihli ve 2017/184 esas, 2017/262 sayılı kararının değişik gerekçe ile 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
10/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.