T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/350 Esas
KARAR NO : 2018/620
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/04/2016
KARAR TARİHİ : 11/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle;davacının 30.06.2015 günü saat 15.00 sıralarında ... Mahallesi ... caddesinde ...’ye ait ... plakalı motosikletle en sağ şeritte ilerlerken davalı ... yönetimindeki ... plakaıl aracı tek şeritli yolda hatalı dönüş yapması üzerine bu araca çarptığını ve yaralandığını, sürücü davalı hakkında kazayla ilgili olarak ... 29. Asliye Ceza Mahkemesinin ...E sayılı dosyasında taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dava açıldığını, olay yeri tutanakları, keşif ve Adli Tıp Raporlarının bu dosyada bulunduğunu, davacının kazadan sonra sağ kolunda, sırt bölgesinde ve sağ diz kapağında derin kesikler oluştuğunu, davacının ... Hastanesinde ameliyat olmak zorunda kaldığını, davacının ameliyatın ardından olağan hayatını devam ettiremediğini ve 1 ay boyunca yatarak tedavi gördüğünü, bu aydan sonra ayağını sağlıklı kullanamadığını, davacının her gün pansuman olmak zorunda kaldığını ve her pansuman sırasında da kendisine iğne vurulduğunu, kazayla birlikte davacının bacağında çok büyük miktarda bir çökme olduğunu, kaza sonucu bacağının görüntüsünün bozulduğunu, bacakta his kaybı oluştuğunu, bu nedenle cinsel yönden sorunlar yaşadığını, davacının uzun yürüyüşler yapması veya çalışma temposunu arttırmak zorunda kalması durumunda bacakta şişme ve ağrı olduğunu, gündelik yaşamında hareketliliğinin ciddi biçimde kısıtlandığını, davacının tedavi masraflarının bir kısmının SGK tarafından karşılandığını, buna rağmen tüm tedavi ve iyileşma harcamalarının bir kısmını davacının kendisinin karşılamak zorunda kaldığını, kaza günü acilen ... Hastanesine kaldırılan davacının 40 dakika süren bir ameliyattan sonra evde tedavi görmeye başladığını, özel hastanelere pansuman yaptırdığını, bu pansumanlar ve sigortanın karşılamadığı bir takım ilaçlar için 2.100 TL harcama yaptığını, bilirkişi marifetiyle hesaplandığında arttırılmak üzere şimdilik 1000,00 TL talep ettiklerini, davacının 1.300 TL ulaşım giderini de cebinden harcadığını, şimdilik 500,00 TL talep ettiklerini, davacının 2 ay boyunca çalışamadığını ve bahşişleriyle birlikte 2.500,00 TL gelirden, tedavisinin devam ettiği 2. Ayda mahrum kaldığını, zira SGK ve işyerini davacıya sadece 1 aylık iş kaybının yarısını ödediğini, bir okul yurdu binasında bulunan ... isimli işyerinde çalışan davacının 1.500,00 TL maaş aldığını ve aylık yaklaşık 1.000,00 TL civarı da bahşiş kazandığını, davacının bu kazadan kaynaklanan gelir kaybını bilirkişi tespiti sonrası arttırmak üzere şimdilik 500,00 TL yoksun kalınan gelir tazminatı istediklerini, davacının yaklaşık 2,5 ay boyunca 24 saat süreyle refakatçilerle yaşamını idame ettirebildiğini, davacının eşinin de çalışması nedeniyle bir akrabasının fiilen bakıcılık yaptığını, sürekli davacıya refakat ettiğini, aylık 2.000,00 TL ödediğini, bu kalem zararının Yargıtay kararlarına göre asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, şimdilik 2000 TL istediklerini, kaza anında davacının 1800 TL bedelle satın aldığı ... marka cep telefonunun parçalandığını, şimdilik değerinin 1.000,00 TL olduğunu, ayrıca 40.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat için dava diğerleri için kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davacının dava dışı ...’nın sürücüsü olduğu ... plakalı motosikletin arkasında seyrederken davacının yönetimindeki ... plakalı araçla çarpışması sonucu kazanın meydana geldiğini, kazadan sonra ... C. Başsavcılığı tarafından ... sayılı dosyasına bilirkişi incelemesi yaptırıldığını ve raporda kazanın meydan geldiği yolda ortadan beton refüjle bölünmüş yol olduğu, burada davalının ters yöne dönmek istediği sırada trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktan 1. Derecede kusurlu bulunduğunu, davalının dönmek istediği yolun ters yön olmadığını, davacının ehliyeti olmayan bir sürücünün yönetimindeki motosiklette kask takmadan yolculuk yaptığından kusurlu olduğunu, kazaya karışan motosikletin sigortası olmadığından trafikten men edildiğini, bilirkişinin bu hususları göz ardı ettiğini, kazada davacı ...a’nın asli kusurlu olduğunu, kusur yönünden yeniden rapor alınmasını istediklerini, dosyada mevcut adl tıp raporunda davacının yaralanmasının hafif nitelikli olduğunun yazıldığını, davacının şeker hastası olması nedeniyle yaralarının iyileşmediğini, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, zenginleşmeye dönük olduğunu, asıl kusurlunun ... olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; ... plakalı aracı davalı şirkete 19.09.2014/2015 vadeli ve ... no.lu KTK ZMMS (Trafik) poliçesiyle sigortalı olduğunu, ölüm ve sakatlık teminatının kişi başına 290.000,00 TL olduğunu, 30.06.2015 tarihli kazada davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğundan bahisle dava açıldığını, haksız davanın reddinin gerektiğini, davacı delillerinin kendilerine tebliğ edilmesi gerektiğini, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, maluliyet raporunun alınması gerektiğini, maluliyet tazminatının uzman bilirkişi tarafından tespitinin gerektiğini, hesaplamalarda iskonto oranının teknik faizin % 1,8 olarak alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik ve tedavi giderlerine bağlı taleplerin davalı şirket yönünden reddinin gerektiğini, sağlık giderleri teminatının SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, bakıcı giderlerine bağlı tazminat taleplerinin de reddinin gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenen tazminatların indirilmesi gerektiğini, müterafik kusurun varlığı halinde hesaplanacak tazminattan indirilmesi gerektiğini, hatır taşımasının varlığı halinde de indirim yapılması gerektiğini, davalı şirketin manevi tazminatlara karşı sorumluluğunun olmadığını, davacının kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizin 20/01/2017 tarihli duruşmasında Davacı vekiline maddi tazminatla ilgili taleplerini açıklaması ve her taleple ilgili ne miktar tazminat talep ettiği ve talepleri ile ilgili delillerini sunması ve bu hususda beyanda bulunması için süre verilmiştir.
Davacı vekili uyaptan e imzalı olarak gönderdiği 15/05/2017 tarihli dilekçesinde özetle; belirsiz alacak olarak açılan maddi tazminatın davalıların tümüne karşı yöneltildiğini, 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan ... ile ...'dan tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, davacı müvekkilinin tedavi giderleri ve yol masraflarına ilişkin herhangi bir faturasının bulunmadığını, davacı müvekkilinin söz konusu giderleri elden nakden yaptığını ve karşılığında bir fatura almadığını belirtmiştir.
Mahkememizin 20/01/2017 tarihli ara kararı gereğince maluliyet raporu alınmak üzere dosya ... ATK 'ya gönderilmiş, ... ATK. 3 İhtisas Dairesi'nce düzenlenen 08/09/2017 tarihli raporda özetle;... oğlu, 02/04/1969 doğumlu ...’nun 30/06/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) haftaya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
ATK.raporu HMK. 281 madde meşruatlı olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 14/11/2017 tarihli ara kararı gereğince dosya İTÜ Trafik Kürsüsünde görevli kusur bilirkişisi ve aktüer bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 11/12/2017 teslim tarihli raporda özetle; Delillerin ve hukuki durumların takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 30.06.2015 tarihinde meydana trafik kazasında; 1-Dava konusu olayda davalı sürücü ...’ın % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, Davacının üzerinde yolcu olduğu motosikletin sürücüsü dava dışı ...’nın olayda % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, Davacı yolcu ...’nun her ne kadar kazanın meydana gelişinde kusuru olmasa da kendi yaralanmasında % 25 oranında müterafik kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, 2-Davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı ...’nun; Geçici İş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının= 541,84 TL, Bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının= 668,59 TL olduğu, 3-Zorunlu trafik sigorta poliçesinin düzenleme tarihi 19.09.2014 olup, buna göre davacının yukarıda belirlenen zararlarının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve limitleri içinde bulunduğu, Manevi tazminat taleplerinin ise zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında bulunmadığı, 4-Davalı ... şirketinin 01.04.2016 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, sigorta şirketi dışındaki davalılar bakımından temerrüdün 30.06.2015 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı,5-Dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulduğu, 6-Adli Tıp Kurumu tarafından malul kalmadığı belirlenen davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle maddi zararının bulunmayacağı, 7-Dosya münderecatına ve uzmanlık alanımıza göre davacının başkaca maddi zararının belirlenemediği yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 01/03/2018 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesinde özetle; 11/12/2017 teslim tarihli bilirkişi raporuna göre geçici iş göremezlik tazminatını 41,84 TL ıslah ederek 541,84 TL üzerinden karar verilmesini, diğer taleplerinin de dava dilekçesinde belirtildiği üzere karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliğe çıktığı,tebliğ edilerek parçalarının döndüğü görülmüştür.
TÜM DOSYA KAPSAMINDAN: Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
''Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK'nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup maddi tazminat da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; Dava konusu olaya ilişkin olarak düzenlenen Müşteki Şüpheli İfade Tutanağına göre ... ifadesinde, 30.06.2015 günü saat 15.00 sıralarında ... adına kayıtlı ... plakalı aracıyla ... caddesinden ... yönüne seyrederken anca caddeye çıkacağı sırda yolun boş olduğunu gördüğünü, en sağ şeritten yavaş bir hızla ilerlemeye başladığını, bu esnada aracının ön sol şoför kapısına doğru bir motosikletin geldiğini son anda fark ettiğini, aracını sağa doğru kırdığını ve ancak motosiklet aşırı süratli olduğundan aracının sol ön şoför kapısına çarptığını, hemen aracını durdurup yere indiğini, iki kişinin yere düştüklerini gördüğünü, şahıslardan birisinin ayağa kalktığını, kendisine sinkaftlı küfürler ettiğini, ardından şahsın arkasından gelen 5-6 kişinin üzerine yürüdüklerini, olay yerinden aracıyla kaçtığını evine geldiğini, sonra polislerin geldiğini, onlara durumu açıkladığını, kazada sinyal verip boş yolda dönüşe geçtiğini, anayola girdikten sonra muhtemelen çok süratli gelen motosikletin aracına çarptığını düşündüğünü, motosikletin nereden geldiğini göremediğini, aracının şoför kapısında hasar meydana geldiğini belirtmiştir.
Mahkememizin 20/01/2017 tarihli ara kararı gereğince maluliyet raporu alınmak üzere dosya ... ATK 'ya gönderilmiş, ... ATK. 3 İhtisas Dairesi'nce düzenlenen 08/09/2017 tarihli raporda özetle;Mehmet oğlu, 02/04/1969 doğumlu ...’nun 30/06/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) haftaya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizin 14/11/2017 tarihli ara kararı gereğince dosya İTÜ Trafik Kürsüsünde görevli kusur bilirkişisi ve aktüer bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 11/12/2017 teslim tarihli raporda özetle; Delillerin ve hukuki durumların takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 30.06.2015 tarihinde meydana trafik kazasında; 1-Dava konusu olayda davalı sürücü ...’ın % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, Davacının üzerinde yolcu olduğu motosikletin sürücüsü dava dışı ...’nın olayda % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, Davacı yolcu ...’nun her ne kadar kazanın meydana gelişinde kusuru olmasa da kendi yaralanmasında % 25 oranında müterafik kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, 2-Davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı ...’nun; Geçici İş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının= 541,84 TL, Bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının= 668,59 TL olduğu, 3-Zorunlu trafik sigorta poliçesinin düzenleme tarihi 19.09.2014 olup, buna göre davacının yukarıda belirlenen zararlarının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve limitleri içinde bulunduğu, Manevi tazminat taleplerinin ise zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında bulunmadığı, 4-Davalı ... şirketinin 01.04.2016 dava tarihinden önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, sigorta şirketi dışındaki davalılar bakımından temerrüdün 30.06.2015 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı,5-Dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulduğu, 6-Adli Tıp Kurumu tarafından malul kalmadığı belirlenen davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle maddi zararının bulunmayacağı, 7-Dosya münderecatına ve uzmanlık alanımıza göre davacının başkaca maddi zararının belirlenemediği yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
Davacı vekili 01/03/2018 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesinde özetle; 11/12/2017 teslim tarihli bilirkişi raporuna göre geçici iş göremezlik tazminatını 41,84 TL ıslah ederek 541,84 TL üzerinden karar verilmesini, diğer taleplerinin de dava dilekçesinde belirtildiği üzere karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde yargılama sırasında bilirkişilerden alınan rapor mahkememizce yeterli görülüp itibar edildiği ve Dava konusu olayda davalı sürücü ...’ın % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, Davacının üzerinde yolcu olduğu motosikletin sürücüsü dava dışı ...’nın olayda % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, Davacı yolcu ...’nun her ne kadar kazanın meydana gelişinde kusuru olmasa da kendi yaralanmasında % 25 oranında müterafik kusurlu olduğu, Davalıların %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı ...’nun; Geçici İş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararının= 541,84 TL, Bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının= 668,59 TL olduğu, Zorunlu trafik sigorta poliçesinin düzenleme tarihi 19.09.2014 olup, buna göre davacının belirlenen zararlarının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve limitleri içinde bulunduğu, Adli Tıp Kurumu tarafından malul kalmadığı belirlenen davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle maddi zararının bulunmayacağı, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde belirtilen diğer maddi tazminat talepleri ile ilgili delil ibraz etmediği ve dosya münderecatına göre davacının başkaca maddi zararının olduğu davacı tarafça ispat edilemediğinden; Davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 541,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 668,59 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 1.210,43 TL tazminatın davalı ... şirketinden dava tarihinden itibaren, davalılar ... ve ...'dan ise kaza tarihi olan 30/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve diğer taleplerin reddine,
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlandığından, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde tazminat belirlenmekte olup, MK.nun 4. Maddesi gereğince mahkememizce tarafların sosyo ekonomik durumları,olayın meydana geliş şekli,kusur durumu da dikkate alınarak takdir edilmesi gerektiği kanaatine varılmakla; Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 2.000,00 TL manevi tazminatın talep gibi dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... ve ...'dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 541,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 668,59 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 1.210,43 TL tazminatın davalı ... şirketinden dava tarihinden itibaren, davalılar ... ve ...'dan ise kaza tarihi olan 30/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve diğer taleplerin reddine,
2-Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 2.000,00 TL manevi tazminatın talep gibi dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... ve ...'dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Karar tarihine göre maddi tazminat yönünden alınması gereken 82,68 TL harcın peşin alınan 189,60 TL ( Peşin harç + ıslah harcı ) harçtan mahsubu ile bakiye 106,92 TL'nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Karar tarihine göre manevi tazminat yönünden alınması gereken 136,62 TL harcın davalılardan ... ve ...'dan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 1.210,43 TL (AAÜT 13/2 Maddesi gereğince ) vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince kabul edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 2.000,00 TL (AAÜT 13/2 Maddesi gereğince ) vekalet ücretinin davalılardan ... ve ...'dan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince reddedilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ... 'ye verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan toplam 2.375,08 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 169,28 TL'sinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-Davalılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalılara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı . 11/05/2018
Katip ...
Hakim ...
MASRAF BEYANI
111,88 TL Harç Masrafı ( Başvuru Harcı ve Alınacak Harç )
1.200,00 TL Bilirkişi Ücreti
614,50 TL ATK Faturası
448,70 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : 2.375,08 TL