4. Ceza Dairesi 2021/39946 E. , 2022/9822 K.
KARAR
Tehdit suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1. cümle, 43/2 ve 62. maddeleri uyarınca 6 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/03/2009 tarihli ve 2008/404 esas, 2009/187 sayılı kararının ... 4. Ceza Dairesinin 05/06/2013 tarihli ve 2011/12661 esas, 2013/17582 karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleşmesini müteakip, Cumhuriyet Başsavcılığının 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik kapsamında sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi talebinin kabulü ile dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesine ilişkin ... (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13/12/2016 tarihli ve 2008/404 esas,2009/187 sayılı ek kararına yönelik Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itirazın, sanığın üzerine atılı suçun uzlaşma kapsamına girmeyen suçla birlikte işlendiği, belirtilen nedenle uzlaştırma yasal koşullarının oluşmadığından bahisle kabulüne dair mercii ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2017/91 değişik ... sayılı kararının Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 10/09/2021 tarih ve 2021/89902 sayılı istemiyle Dairemize gönderilen dosya incelendi.
İstem yazısında; '... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli kesin kararını müteakip, bu kez hükümlünün uzlaştırma hükümlerinin uygulanması talebinin kabulüne ve dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesine dair ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/09/2020 tarihli ve 2008/404 esas, 2009/187 sayılı ek kararı ile anılan karar üzerine yapılan işlemlerin hukuki değerden yoksun olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Benzer bir olaya ilişkin ... 4. Ceza Dairesinin 23/12/2020 tarihli ve 2020/7053 esas, 2020/21083 karar sayılı ilamında, '...CMK’nın 253. maddesinin 3. fıkrasına 26/06/2009 tarih ve 5918 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle eklenen ikinci cümlesine göre ise “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” Bu hükme göre 5918 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 09/07/2009 tarihinden sonra uzlaştırma kapsamına girmeyen bir suçla birlikte işlenen uzlaşma kapsamına giren suçlarla ilgili uzlaştırma işlemi yapılamaz....kamu görevlisine görevi nedeniyle hakaret suçu ile birlikte işlediği tehdit suçunun, suç tarihinin 5918 sayılı Yasa ile değişik CMK’nın 253/3-2. cümle hükmünün yürürlüğe girdiği 09/07/2009 tarihinden önce 11/01/2008 tarihi olması nedeniyle, ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin taraflar arasında uzlaşma sağlanması sebebiyle tehdit suçundan kurulan hükmün ortadan kaldırılması ile kamu davasının düşürülmesine dair 11/10/2019 tarih ve 2008/42 esas, 2009/52 sayılı ek kararı yerinde görülmekle, kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermek gerekmiştir' şeklinde belirtildiği üzere,
Dosya kapsamına göre, mahkemesince yapılan yargılama sonunda sanığın, 5237 sayılı Kanun'un 125/3-a maddesinde düzenlenen kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret suçundan ve anılan Kanun'un 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçundan mahkumiyetine karar verildiği, hüküm tarihinden sonra 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile 5237 sayılı Kanun'un 106/1-1.cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun (106/1-1.cümle) uzlaşma kapsamına alındığı, her ne kadar sanığın tehdit suçu ile birlikte işlediği kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret suçu uzlaşma kapsamında değil ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesinin 3. fıkrasına, 5918 sayılı Kanun ile eklenen, 'uzlaşma kapsamında bulunan bir suçun, bu kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağına' ilişkin son cümlenin suç tarihi olan 27/06/2008 tarihinden sonra 09/07/2009 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, 6763 sayılı Kanun ile uzlaşma kapsamına alınan ve suç tarihi itibariyle uzlaşma hükümlerinin uygulanması yönünden bir yasal bir engel bulunmayan tehdit suçu yönünden, 5271 sayılı Kanun'un 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. ' denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
Ceza Genel Kurulu'nun 29/05/2018 tarihli ve 2017/15-496 esas, 2018/246 sayılı kararında belirtildiği üzere; uzlaştırma kurumu, uyuşmazlığın yargı dışı yolla ve fakat adli makamlar denetiminde çözümlenmesini amaçlayan bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Uzlaştırma; bu kapsama giren suçlarda, fail ve mağdurun suçtan doğan zararın giderilmesi konusunda anlaşmalarına bağlı olarak, devletin de ceza soruşturması veya kovuşturmasından vazgeçmesi ve suçun işlenmesiyle bozulan toplumsal düzenin barış yoluyla yeniden tesisini sağlayıcı nitelikte bir hukuksal kurumdur. 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın 73. maddesinin sekizinci fıkrasında, 'Suçtan zarar göreni gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişisi olup, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı bulunan suçlarda, failin suçu kabullenmesi ve doğmuş olan zararın tümünü veya büyük bir kısmını ödemesi veya gidermesi koşuluyla mağdur ile fail özgür iradeleri ile uzlaştıklarında ve bu husus Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafından saptandığında kamu davası açılmaz veya davanın düşürülmesine karar verilir' hükmü ile uzlaşma kurumuna, aynı tarihte yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK'nın 253, 254 ve 255. maddelerinde ise, uzlaşmanın şartları, yöntemi, sonuçları, kovuşturma aşamasındauzlaşma ile birden fazla failin bulunması hâlinde uzlaşmanın nasıl gerçekleşeceğine ilişkin hükümlere yer verilmiştir. 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanunun ikinci maddesiyle, 5237 sayılı TCK'nın 73. maddesinin başlığında yer alan “uzlaşma” ibaresi metinden çıkarılmış, 45. maddesiyle de aynı maddenin sekizinci fıkrası yürürlükten kaldırılmış, yine 24 ve 25. maddeleri ile CMK'nın 253 ve 254. maddeleri değiştirilmiştir. CMK'nın 5560 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değiştirilen 253. maddesinin üçüncü fıkrası; '(3) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez.' biçimdeyken 09/07/2009 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5918 sayılı Kanunun sekizinci maddesiyle anılan fıkraya 'Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz' cümlesi eklenmiştir. 02/12/2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile yapılan değişiklikle madde başlığı 'Uzlaştırma' olarak değiştirilmiş ve 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kapsamındaki suçların sayıları artırılmış, TCK'nın 106. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen tehdit, aynı Kanunun 141. maddesinde düzenlenen hırsızlık ve 157. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçları uzlaştırma kapsamına alınmış, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlara ilişkin sınırlama kaldırılmıştır. Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar yönünden ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar da uzlaştırma kapsamına dahil edilmiştir. Uzlaştırma kurumu, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi hukuka da ilişkin bulunması nedeniyle yürürlüğünden önceki olaylara uygulanabilecek, bu uygulama sadece görülmekte olan davalar bakımından geçerli olmayacak, 5237 sayılı Kanun'un 7/2. maddesindeki düzenleme de nazara alınarak kesinleşen ve infaz edilmekte olan hükümlerde de uygulanabilecek ve bu husus infaz aşamasında gözetilebilecektir. Yerine getirilen hükümler yönünden ise, uzlaştırma sanığın hukuki yararının bulunması koşuluyla uygulanabilecektir.
Uzlaştırma, 6763 sayılı Kanun'la değişik CMK'nın 253. maddesinde ayrıntılarıyla düzenlenmiş, mahkeme tarafından uzlaştırmaya ilişkin anılan Kanunun 254. maddesinde' (1) Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir. (2) Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, 231 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, mahkeme tarafından, 231 inci maddenin onbirinci fıkrasındaki şartlar aranmaksızın, hüküm açıklanır. ' denilmiştir.
Uzlaştırmanın asıl olarak soruşturma evresinde yapılması gereken bir işlem olduğu, kovuşturma aşamasında uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasının ise istisnai olarak Cumhuriyet savcısı tarafından uzlaştırma usulü uygulanmaksızın dava açılması veya suçun uzlaştırma kapsamında olduğunun ilk defa duruşmada anlaşılması halinde mümkün olduğu kabul edilmelidir.
Uzlaştırma usulü uygulanmaksızın dava açılması veya suçun uzlaştırma kapsamında olduğunun ilk defa duruşmada anlaşılması halinde uzlaştırmanın uygulanması gerekmekte olup uzlaşma başarıyla gerçekleşir ve edim bir defada yerine getirilirse kamu davasının düşmesine karar verilecektir.
İncelenen dosyada;
Sanık ... hakkında 27.06.2008 tarihli eylemleri nedeniyle TCK'nın 125/1, 3-a, 4,43 106/1, 43 ve 53/1. maddeleri uyarınca yargılanıp cezalandırılması talebiyle iddianamenin düzenlendiği, yargılama neticesinde ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 30/03/2009 tarihli ve 2008/404 esas, 2009/187 sayılı kararıyla verilen mahkumiyet hükümlerinin ... 4. Ceza Dairesi'nin 05/06/2013 tarihli 2011/12661 esas, 2013/17582 karar sayılı ilamıyla onanmasının ardından 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa değişikliği nedeniyle ... (Kapatılan) 1 Sulh Ceza Mahkemesi'nin 13/12/2016 tarih 2008/404 esas ve 2009/187 sayılı infazın durdurulmasına ilişkin ek kararına Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan itiraz üzerine atılı tehdit suçunun uzlaşma kapsamına girmeyen kamu görevlisine hakaret suçuyla birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14/02/2017 tarih ve 2017/91 değişik is sayılı kararıyla itirazın kabulüne karar verilmiştir. Sanığın 25/08/2020 tarihli dilekçe ile uzlaşma hükümlerinden yararlanmak istediğini beyan etmesi üzerine ... 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 04/09/2020 tarih, 2008/404 esas ve 2009/187 sayılı kararıyla tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden infazın durdurulmasına ve dosyanın uzlaşma bürosuna gönderilmesine karar verilmiştir. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanığın işlediği iddia olunan TCK'nın 125. maddesinin üçüncü fıkrasının a bendinde düzenlenen kamu görevlisine hakaret suçu müstakilen uzlaştırmaya tabi değildir. Yine sanığa isnat edilen anılan Yasanın 106. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinde düzenlenen tehdit suçu, suç tarihi itibariyle uzlaştırma kapsamında bulunmayıp 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34 ve 35. maddeleriyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun'un 253 ve 254. maddelerinde yapılan değişiklik çerçevesinde uzlaştırma kapsamına alınmış ancak, somut olayda kamu görevlisine hakaret suçuyla birlikte işlendiğinin iddia edilmesi nedeniyle CMK'nın 253/3. maddesindeki düzenleme uyarınca uzlaştırma kapsamı dışında kalmıştır. Ancak sanığın atılı suçları 09/07/2009 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5918 sayılı Kanunun sekizinci maddesiyle anılan fıkraya 'Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz' cümlesi eklenmesinden önceki bir tarihte işlemesi karşısında, tehdit suçu yönünden uzlaştırmaya engel olan CMK'nın 253/3. maddesinin uygulanma olanağı kalmamıştır. Tehdit suçu yönünden CMK'nın 254. maddesi gereğince uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerekmektedir. ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14.02.2017 tarih ve 2017/91 değişik ... sayılı kesin nitelikte olan kararının ardından ... 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 04/09/2020 tarih, 2008/404 esas ve 2009/187 sayılı kararıyla tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden infazın durdurulmasına ve dosyanın uzlaşma bürosuna gönderilmesine ilişkin kararı ve bu karar ardından yapılan işlemler hukuki değerden yoksundur. Tüm bu nedenlerle; uzlaştırmanın yasal koşulları bulunmadığından bahisle itirazın kabulüne ilişkin olarak verilen mercii ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14/02/2017 tarih ve 2017/91 değişik ... sayılı kararında isabet bulunmamaktadır.
IV-Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2017/91 değişik ... sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sonraki işlemlerin, CMK'nın 309/4-a maddesi gereğince mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 12/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.