17. Ceza Dairesi 2019/13949 E. , 2020/879 K.
MAHKEMESİ : Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
SUÇ : Hırsızlık
Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan yapılan yargılama sonucunda; 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesi uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ilişkin Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı kararına ilişkin sanıkların temyizi üzerine;
Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 24/02/2016 tarih, 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı kararıyla;
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın, 02.02.2016 tarihli dilekçesinde, 'Yokluğunda verilen kararın yüzüne okunmadığından temyiz hakkını kullanamadığını, temyiz hakkının verilmesini istediğini” belirtmek suretiyle eski hale getirme isteminde bulunduğu ve 5271 sayılı CMK'nın 42. maddesi uyarınca eski hale getirme istemi konusunda karar verme görevinin bu istemle birlikte temyiz talebi de yapılmış olduğundan Yargıtay’a ait olmakla yapılan incelemede;
Mahkemece yakalama yoluyla 06.12.2013 tarihinde savunması alındığında bildirdiği adrese gerekçeli karar tebliğ edilmediğinden sanık ...'ın eski hale getirme istemi ile yasal süreden sonraki temyiz isteminin kabulü ile yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2)Yargılama gideri olarak belirlenen sanıklardan eşit tahsiline karar verilen 40,00 TL'nin her bir sanık için belirlenen miktarın 6183 sayılı Kanun'un 106/1. maddesinde belirlenen 20,00 TL'den az olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesi gereğince Devlet Hazinesine yükletilmesi yerine sanıktan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ...'nın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; 'TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların' hükümden çıkartılması ile yerine 'TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına' ibaresi eklenmek suretiyle, hükümden yargılama giderlerine ilişkin kısmın çıkarılarak yerine “Yargılama gideri olarak hesaplanan sanıklardan eşit tahsiline karar verilen 40,00 TL'nin CMK'nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesiyle eklenen değişiklik gözetilerek hazineye yükletilmesine'' cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar verilmiştir.
İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 25.12.2019 tarih ve 2019/128694 sayılı yazısı ile;
ANLATIM VE TALEP:
' Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09/02/2013 gün, 2013/18297 Esas sayılı iddianame ile sanıklar ..., ..., ... hakkında tahsis gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında hırsızlık suçundan kamu davası açıldığı, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/11/2013 tarih, 2013/124 Esas ve 2013/504 Karar sayılı kararı ile sanıkların TCK'nın 142/1-e, 143,53/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, hükmün süresi içerisinde sanıklar ... ve ... tarafından temyiz edildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından düzenlenen 24/11/2014 tarihli tebliğname ile, sanıklar hakkında eylem sebebiyle 'DÜZELTİLEREK ONAMA' talep edildiği, Yüksek Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 23/12/2015 tarih ve 2014/35523 Esas ve 2015/20707 Karar sayılı kararı ile sanıklar ... ve ... hakkında atılı suçtan hükmün 'DÜZELTİLEREK ONANMASINA' karar verildiği,
Süresinde temyiz etmemesi sebebiyle kararı kesinleşen sanık ... 23/07/2017 tarihinde, hakkında verilen kararı temyiz etmesi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından düzenlenen 05/12/2017 tarihli tebliğname ile, gerekçeli kararın usule uygun olarak tebliğ edilmemesi sebebiyle süresi geçtikten sonra yapılan temyiz talebi kabul edilip sanık ... hakkında eylem sebebiyle 'BOZMA' talep edildiği,
Yüksek Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 07/11/2018 tarih ve 2017/6136 Esas ve 2018/15400 Karar sayılı kararı ile sanık ... hakkında, temyiz talebi süresinde kabul edilip, sanık ... ile birlikte diğer sanıklar ... ve ... hakkında aynı eylem sebebiyle Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı kararı ile sanıkların mahkumiyetine karar verildiği, bu hükmün 17. Ceza Dairesinin 24/02/2016 tarih 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı ilamı ile 'DÜZELTİLEREK ONANMASINA' karar verilerek hükmün kesinleşmesi sebebiyle, aynı eylem ile ilgili mükerrer dava bulunduğu gerekçesi ile sanık ... hakkındaki hükmün 'BOZULMASINA' karar verildiği, bozma sonrası mahkemesince sanık ... hakkında, açılan davanın reddine karar verildiği, sanıklar ... ve ... hakkında mükerrer kesinleşen dava sebebiyle mahkemesince Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz yasa yoluna başvurulması konusunda dosya gönderildiği,
Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı kararına ilişkin dosya incelendiğinde; Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 28/12/2012 gün, 2012/2428 Esas sayılı iddianame ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kamu davası açıldığı, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı kararı ile sanıkların TCK'nın 142/1-e,53/1. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, hükmün süresi içerisinde sanıklar ..., ..., ... tarafından temyiz edildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından düzenlenen 29/10/2015 tarihli tebliğname ile, sanıklar hakkında eylem sebebiyle 'ONAMA' talep edildiği, Yüksek Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 24/02/2016 tarih, 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı kararı ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında atılı suçtan hükmün 'DÜZELTİLEREK ONANMASINA' karar verildiği,
Dolayısıyla müştekisi ... olan aynı eylem sebebiyle sanıklar ... ve ... hakkında kesinleşen mükerrer dava sebebiyle iki sanık hakkında 17. Ceza Dairesi tarafından onanan kararın, daha sonra kesinleşmesi sebebiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımızca düzenlenen 28/05/2019 tarihli itiraz dilekçesi ile sanıklar ... ve ... hakkında kesinleşen mükerrer dava bulunması sebebiyle 17. Ceza Dairesinin 24/02/2016 tarih, 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı ilamına karşı itiraz yoluna gidildiği,
Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 30/09/2019 tarih, 2019/9062 Esas ve 2019/11367 Karar sayılı ilamı ile sanıklar ... ve ... hakkında mükerrrer dava sebebiyle bozma kararı verilmesi gerekirken, sanık ... kapsam dışına çıkarılıp, sanık ... ile birlikte bozma talep edilmeyen sanık ... hakkında mükerrer kesinleşen dava sebebiyle hükmün 'BOZULMASINA' karar verildiği belirtilmiştir.
İTİRAZ NEDENLERİ:
'Sanık ... hakkında Yargıtay 13. Ceza Dairesince temyiz talebinin süresinde kabul edilerek mükerrer dava sebebiyle kararın bozulmasından sonra yeniden yapılan yargılama sonucunda açılan davanın 'REDDİNE' karar verildiği, bu sebeple hakkında mükerrer dava bulunmayan ve talepte edilmeyen sanık ... hakkında, mükerrer dava sebebiyle bozma kararı verilmesinin usule aykırı olduğu, yine sanık ... hakında da mükerrer dava sebebiyle itiraz yasa yolu ile bozma talep edilmesine rağmen bu sanık hakkında karar verilmediği,
Sanık ... hakkında kesinleşmiş mükerrer dava bulunması sebebiyle Yargıtay 17. Ceza Dairesi'nin 24/02/2016 tarih ve 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı kararının kaldırılarak, mahkemesince red kararı verilmesi için ilamın Bozulmasına karar verilmesi,
Yine sanık ... hakkında iki mükerrer kesinleşmiş dava kalmaması sebebiyle Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 30/09/2019 tarih, 2019/9062 Esas ve 2019/11367 Karar sayılı Bozma kararının kaldırılarak, sanık hakkında Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/11/2013 tarih, 2013/124 Esas ve sayılı dosyasında diğer sanıklarla birlikte 2 yıl 4 ay hapis cezası alması, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas sayılı dosyasında ise 3 yıl hapis cezası verilmesi, diğer sanıklar hakkında 2 yıl 4 aylık cezanın lehe olması sebebiyle, sanık ... hakkında diğer sanıklara verilen ceza ile aynı cezanın verilmesi için bozma kararı verilmesi gerektiği ' belirtilmiştir.
SONUÇ VE İSTEM: Açıklanan gerekçelerle;
'Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-İtirazımızın kabulü ile;
2-Sanık ... hakkında Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 24/02/2016 tarih, 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı 'DÜZELTİLEREK ONANMASINA' kararının kaldırılması,
3-Sanık ... hakkında Yargıtay 17. Ceza Dairesi'nin 30/09/2019 tarih, 2019/9062 Esas ve 2019/11367 Karar sayılı 'BOZULMASINA' kararının kaldırılması,
4-Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı kararının 'BOZULMASINA' karar verilmesi,
5-İtirazımızın Yüksek Dairece yerinde görülmemesi halinde dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi, itirazen arz ve talep olunur.' şeklinde istemde bulunulması üzerine dosya dairemize gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü;
İTİRAZIN KAPSAMI:
Sanık ... hakkında Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 07/11/2018 tarihli ilamında temyiz talebinin süresinde kabul edilerek mükerrer dava sebebiyle kararın bozulmasından sonra yeniden yapılan yargılama sonucunda açılan davanın reddine karar verildiği, bu sebeple hakkında mükerrer dava bulunmayan ve talepte edilmeyen sanık ... hakkında, mükerrer dava sebebiyle bozma kararı verilmesinin usule aykırı olduğu, yine sanık ... hakkında da mükerrer dava sebebiyle itiraz yasa yolu ile bozma talep edilmesine rağmen bu sanık hakkında karar verilmemesi sebebiyle sanık ... hakkında kesinleşmiş mükerrer dava bulunması sebebiyle dairemizin düzeltilerek onama kararı kaldırılarak, mahkemesince red kararı verilmesi için bozma kararı verilmesi ve yine sanık ... hakkında mükerrer kesinleşmiş dava kalmaması sebebiyle Dairemizin bozma kararı kaldırılarak, sanık ... hakkında Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/11/2013 tarih, 2013/124 Esas ve 2013/504 Karar sayılı dosyasında diğer sanıklarla birlikte 2 yıl 4 ay hapis cezası verildiği, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 06/02/2014 Tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı dosyasında ise 3 yıl hapis cezası verildiği, diğer sanıklar hakkında aynı eylem nedeniyle verilen 2 yıl 4 aylık cezanın lehe olması sebebiyle, sanık ... hakkında da diğer sanıklara verilen cezanın verilmesi için bozma kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
KARAR;
Sanık ... hakkında Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 07/11/2018 tarih, 2017/6136 Esas ve 2018/15400 Karar sayılı ilamında temyiz talebinin süresinde kabul edilerek mükerrer dava sebebiyle kararın bozulmasından sonra yeniden yapılan yargılama sonucunda açılan davanın reddine karar verildiği, bu sebeple hakkında mükerrer dava bulunmayan ve talepte edilmeyen sanık ... hakkında mükerrer dava sebebiyle Dairemizin 30/09/2019 tarihli bozma kararı verilmesinin usule aykırı olduğu, sanık ... hakkında da mükerrer dava sebebiyle itiraz yasa yolu ile bozma talep edilmesine rağmen bu sanık hakkında Dairemizin 30/09/2019 tarihli ilamıyla karar verilmemesi sebebiyle sanık ... hakkında kesinleşmiş mükerrer dava bulunması sebebiyle Dairemizin 24/02/2016 tarih, 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı düzeltilerek onama kararı kaldırılarak, mahkemesince red kararı verilmesi için bozma kararı verilmesi ve sanık ... hakkında mükerrer kesinleşmiş dava kalmaması sebebiyle Dairemizin 30/09/2019 tarihli bozma kararı kaldırılarak, sanık ... hakkında Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/11/2013 tarih, 2013/124 Esas ve 2013/504 Karar sayılı dosyasında diğer sanıklarla birlikte 2 yıl 4 ay hapis cezası verildiği, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı dosyasında ise 3 yıl hapis cezası verildiği, diğer sanıklar hakkında aynı eylem nedeniyle verilen 2 yıl 4 aylık cezanın lehe olması sebebiyle, sanık ... hakkında da diğer sanıklara verilen cezanın verilmesi için bozma kararı verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.12.2019 tarih ve 2019/128694 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan İTİRAZIN KABULÜNE, Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 24/02/2016 tarih, 2015/27791 Esas ve 2016/2304 Karar sayılı ilamı ile sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan verilen düzeltilerek onama ve 30/09/2019 tarih, 2019/9062 Esas ve 2019/11367 Karar sayılı ilamı ile sanık ... hakkında verilen bozma kararının KALDIRILMASINA,
Yerel mahkemece sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ... hakkında mağdur ...'e karşı aynı olay nedeniyle daha önce Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının 09/02/2013 tarih, 2013/133 numaralı iddianamesi ile hırsızlık suçundan açılan kamu davası sonucunda Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/11/2013 tarih, 2013/124 Esas ve 2013/504 Karar sayılı kararı ile sanık ...'nın TCK'nun 142/1-e, 143 maddeleri ile 2 yıl 4 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verildiği ve bu hüküm sanık ... yönünden Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 23/12/2015 tarih, 2014/35523 Esas ve 2015/20707 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onama ile kesinleşmiş olduğundan, hırsızlık suçundan mükerrer olarak açılan bu davanın CMK'nın 223/7. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sanık ...'nın mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Sanık ... hakkında Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 07/11/2018 tarih, 2017/6136 Esas ve 2018/15400 Karar sayılı ilamında temyiz talebinin süresinde kabul edilerek mükerrer dava sebebiyle kararın bozulmasından sonra yeniden yapılan yargılama sonucunda açılan davanın reddine karar verildiği, bu sebeple hakkında mükerrer dava bulunmayan sanık ... hakkında Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/11/2013 tarih, 2013/124 Esas ve 2013/504 Karar sayılı dosyasında diğer sanıklarla birlikte 2 yıl 4 ay hapis cezası verildiği, ancak süreç itibarıyla 13. Ceza Dairesinin bozma kararı sebebiyle bu cezaya konu davanın reddine karar verilmek durumunda kalınması, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarih, 2013/21 Esas ve 2014/74 Karar sayılı dosyasında ise 3 yıl hapis cezası verilmiş olması sebebiyle bu kez de birlikte suç işlediği sanıklara göre daha fazla ceza ile karşı karşıya kaldığı, bu durumun TCK'nın 61. maddesindeki sebeplerden değil açıklanan farklı zamanda farklı sebeplerle kesinleşmelerden kaynaklandığı, diğer sanıklar hakkında aynı eylem nedeniyle verilen 2 yıl 4 aylık cezanın lehe olması sebebiyle, sanık ... hakkında da ceza adaletinin temini amacıyla birlikte suç işlediği diğer sanıklara verilen cezanın verilmesinin gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 13.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.