6. Ceza Dairesi 2013/25288 E. , 2017/2959 K.
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi(CMK 250 ile Yetkili)
SUÇ : Suç örgütü kurmak ve yönetmek, suç işlemek için kurulan örgüte üye olma, suç örgütüne yardım etme, yağma, nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, kasten yaralama, tefecilik, ihkak-ı hak
HÜKÜM : Mahkumiyet, Beraat, Düşme, Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanık ... hakkında suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca kurulan “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin kararların, aynı Yasa maddesinin 12. fıkrası uyarınca temyizi olanaklı olmayıp itirazı olanaklı kararlardan olması nedeniyle ve 5271 sayılı CMK'nın 264/1. maddesi uyarınca, sanık savunmanı
yönünden yasa yolu ile merciinde yanılmanın yasa yoluna başvuru hakkını ortadan kaldırmayacağından, aynı maddenin 2. fıkrasına göre itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere, bu kararlar yönünden dosyanın incelenmeden tebliğnameye uygun olarak mahalline İADESİNE,
II- Katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilinin; sanıklar ..., ... ile ... haklarında tefecilik suçundan, sanıklar ... ve ... hakkında suç örgütüne üye olma; sanıklar ..., ..., ..., ..., ... haklarında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından doğrudan doğruya zarar gören konumunda olmadıkları anlaşıldığından, bu suçlara yönelik temyiz isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın. 317.maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
III- Sanıklar ... ve ... hakkında çıkar amaçlı suç örgütüne üye olmak; sanık ... hakkında yakınan ...'a yönelik tehdit, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a yönelik yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında katılan ...'a karşı kasten yaralama; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı yağma; sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma; sanık ...'ın yakınan ...'a karşı tehdit suçlarından verilen beraat hükümlerine; sanık ... hakkında katılan ...'a karşı ihkak-ı hak suçlarından verilen düşme kararlarına;
Sanık ... ve ... hakkında suç örgütü kurmak ve yönetmek, sanık ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında suç örgütüne üye olmak; sanık ... hakkında suç örgütüne yardım etme; sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...'e yönelik hukuki alacağı tahsil amacıyla tehdit; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...'ın yakınan ...'e karşı hukuki alacağı tahsil amacıyla tehdit; sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemelerine gelince;
Sanıklar ... ve ...’in katılan ...'e karşı eylemlerinin, kasten yaralama ve tehdit suçlarını ayrı ayrı ve bağımsız olarak oluşturacakları gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı gözetilerek infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılan ..., ..., ..., ... ve ... vekili; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ve ... savunmanlarının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
V- Sanıklar ... ve ... hakkında tefecilik suçlarından; sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve Yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Hüküm tarihinden önce, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 81.maddesiyle 5275 sayılı Yasanın 106.maddesinde yapılan değişikliklerin gözetilmemiş olması,
b-Sanıkların, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK’nın 53/1. maddesinin a,b,c,d ve e bentlerinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına, koşullu olarak salıverilmesi halinde kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, 'seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan' ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının 17-a bendinin 5.paragrafından, 'ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin' ibaresinin ve aynı bentten TCK'nın 53.maddesine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine, 'Sanıkların, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi haklarını kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına' yazılmak suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
VI-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...'a yönelik tehdit suçundan verilen mahkumiyet; sanıklar ... ve ... hakkında katılanlar ... ve ...'e yönelik ihkak-ı hak suçundan verilen düşme; sanıklar ..., ... ve ...'nın katılan ...'a karşı işlediği nitelikli yağma eyleminden verilen mahkumiyet; sanıklar ... ve ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemelerine gelince;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve Yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanıklar ..., ..., ...'nın katılan ...'a karşı işlediği nitelikli yağma eyleminin, birden fazla kişiyle, silahla ve örgüte yarar sağlama amacıyla işyerinde işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 149/1. maddesinin (a-c-f) bendi ile birlikte (d) bendinin de uygulanması ve temel ceza belirlenirken bu hususun da göz önüne alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...'a yönelik tehdit suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde; yakınan ...’ın Bartın ilinde fırıncılık yaparken paraya sıkışması üzerine sanık ...'dan aylık %10 faizle para alıp karşılığında 15.000 TL bedelli senet verdiği, bunun karşılığında 7000 TL'sini nakit elden aldığı, kalanını ise yanında bulunan arkadaşı sanık ...'in ertesi gün kendisine getireceğini söylediği, ancak sanık ...'in kalan 8000 TL parayı ...'dan alıp yakınanın kendisine akaryakıt borcunun olduğunu ileri sürerek yakınana bu parayı vermediği; borcuna mukabil 1 ay sonra 1500 TL faizi sanık ...'a yakınanın ödediği, borcun kalanını ödememesi üzerine sanık ...'ın yakınanı telefonla arayarak, “Neden borcunu ödemiyorsun, benim kimsede param kalmaz, ben adamın ya parasını alırım, ya canını alırım, benim canımı sıkma borcunu öde” demek suretiyle yakınanı tehdit ettiği, sonrasında da sanık ...'ın çalışanı sanık ...'ın yakınanı, 'Sen niye borcunu ödemiyorsun' diyerek darp ettiği olayda; sanık ... yönünden TCK'nın 150/1. maddesi delaletiyle TCK'nın 106/1-1.cümledeki hukuki alacağını tahsili amacıyla tehdit suçu, sanık ... yönünden ise TCK'nın 150/l.maddesi delaletiyle TCK'nın 86/2.maddesindeki hukuki alacağın tahsili amacıyla kasten yaralama suçlarının ayrı ayrı ve bağımsız olarak oluştuğu düşünülmeden; 5237 sayılı TCK'nın 44.maddesine yanlış anlam yüklenerek yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Katılanlar ... ve ...'in 2004 yılında sanıklar ... ve ...'den 60.000 TL’ye araç alıp karşılığı 120.000 TL bedelli senet imzaladıkları, borcu ödeyememeleri üzerine katılanlara ait minibüs hattına sanıkların el koydukları, katılanların ailesini toplayarak Kumluca'yı terkedip Bolu iline taşındıkları, sanıklar ... ve....'nın katılan ...’in çalıştığı cafeye defalarca gelerek, 'Senin kocanın bize borcu var, ancak Kumluca'daki 3 katlı ev senin adınaymış, sen bu evi satıp ya paramızı vereceksin, ya da evi bize vereceksin' demeleri üzerine bundan korkarak iş yerinden ayrılan katılanın bu kez de evini bulup eşi, çocukları ve kendisiyle hep birlikte araçlarına bindirip sanık ...'ın Kumluca'daki işyerine götürüp orada; ... ..., ... ve sanık ...'in bulunduğu ortamda, ... ... isimli şahsın belindeki tabancasını ve üzerinde 60.000 TL yazan senedi masaya koyup katılanlara hitaben, “Ya senedi imzalarsınız, ya da sizin ölünüz bu gece buradan çıkar” demesi üzerine katılan ...'in tehdit ve silah zoruyla senedi imzalamak zorunda kaldığı; sonrasında ise katılanın köyde bulunan 150.000 TL değerindeki evi satış için vekalet alıp bununla evi 25.000 TL ye satıp; paranın 15.000 TL'sini ..., 8000 TL'sini ise ...... ... isimli şahsın aldığı; kalan 2000 TL paranın ise katılanlara verildiği, zorla imzalatılan 60.000 TL'lik senedin ise katılanlara iade edilmediği olayda; katılanların 1999-2004 yılları arasından suç tarihine kadar sanıklara olan borcun net miktarı ve borcu ödemede bir gecikme varsa bu nedenle doğan yasal faiz tespit edilip; bu miktara göre tahsil edilen ve elde kalan borç miktarının senede göre bir aşkınlık olup olmadığı da duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulup; ... ... ve ...'in bu hukuki durum ile ilgisi olup olmadığı da resen araştırılıp, gereğinde adı geçenlerin beyanı saptanıp, katılanlara ait evin rayiç bedeli belirlenip; sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tespiti gerekirken eksik araştırma ile yetinilip yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde; sanıklar ... ve ... hakkında katılanlar ... ve ...'e yönelik ihkak-ı hak suçlarından düşme kararı verilmesi,
4- Sanıklar ... ve ...'da ele geçen silahların, Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü ekspertiz raporuna göre namlusunun iç kısmında bulunması gereken gaz ayırıcı dairesel yapıda olup bu nedenle ses gaz fişekleri ile yasak niteliğe haiz özel nitelikteki fişekleri atabilme imkanına sahip olduğunun belirtilmesi karşısında, davaya konu tabancanın marka, model ve üretim yılı tespit olunup Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından marka, model ve üretim yılı itibariyle bu silahların mevcut haliyle üretilmesine izin verilip verilmediği sorulup, bu silahların üretim şeması getirtilip dosya kül halinde Adli Tıp kurumuna gönderilerek silahın üretim izni verilen orjinal haline göre bilye geçişine imkan verecek şekilde gaz ayırıcı parçasının tadil edilip edilmediğine dair alınacak bir rapor ile 6136 sayılı Yasa kapsamında kalıp kalmadığı hususu kesin olarak saptanarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma ile yazılı biçimde hüküm kurulması; kabule göre ise, hüküm tarihinden önce, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 81.maddesiyle 5275 sayılı Yasanın 106.maddesinde yapılan değişikliklerin gözetilmemiş olması,
5-Sanıkların, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK’nın 53/1. maddesinin a,b,c,d ve e bentlerinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına, koşullu olarak salıverilmesi halinde kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, 'seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan' ibaresinin iptal edilmiş olması,
6-Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150. maddesi uyarınca, sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle savunmana ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı biçimde, sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... savunmanı ile katılan ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.