3. Hukuk Dairesi 2014/4592 E. , 2014/11826 K.
MAHKEMESİ :ASLİYE ... (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen ... Heyeti Kararının iptali davasının yapılan muhakemesi sonucunda verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece verilen ek karar ile esas kararın kesin olarak verildiği gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmesi üzerine, davacı vekili bu defa asıl hükümle birlikte red kararını temyiz etmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tüketicinin şikâyeti üzerine, ... Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti Başkanlığı tarafından, tüketicinin talebinin kabulüne, kayıp-kaçak bedeli ve diğer adlar altında alınan toplam ...,59 TL'nin iadesine ve tüketicinin elektrik enerjisi kullandığı süre içerisinde de yukarıda sayılan bedellerin tüketiciye yansıtılmamasına şeklinde 27/06/2012 tarih, 2012/684 sayılı karar verildiğini, 4628 sayılı kanun doğrultusunda kurulca onaylanan tarifelerin hüküm ve şartlarını şirketin uygulamak, tüketicilerin de tarifede öngörülen bedelleri ödemek zorunda olduğunu, şirket için bağlayıcı olan yasal düzenlemelerin dışına çıkılması ve aykırı davranılmasının söz konusu olamayacağını, müvekkil şirketin, elektrik enerjisi dağıtım ve satış lisansına sahip olarak, faaliyetlerini, başta 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu olmak üzere Elektrik Piyasası Mevzuatı kapsamındaki yönetmelikler, tebliğler ve genel düzenleyici işlemler çerçevesinde yürüttüğünü, bileşenleri ve bedelleri ... tarafından belirlenen tarifelerin uygulanması lisans sahibi tüm dağıtım şirketleri için yasal bir zorunluluk olduğunu, bu nedenle şirketin ... tarafından belirlenen bedellerin ve bileşenlerin haricinde bir uygulama yapmasının mümkün olmayacağını, 4628 sayılı kanun doğrultusunda kurulca onaylanan tarifelerin hüküm ve şartlarını şirketin uygulamak, tüketiciler de tarifede öngörülen bedelleri ödemek zorunda olduğunu, şirket için bağlayıcı olan yasal düzenlemelerin dışına çıkılması ve aykırı davranılmasının söz konusu olamayacağını, bu anlamda şirket açısından uyulması zorunlu kuralların mahkeme sıfatı dahi bulunmayan ... heyeti tarafından verilen kararlarla iptal edilmesi ve
değiştirilmesi hukuken mümkün olmadığını, bu yöndeki tüketici itirazlarının muhatabı şirketin değil kanun koyucu ve kanuna bağlı olarak tarife bileşen ve bedellerini onaylanan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu olduğunu, bu nedenlerle, İl ... Heyeti Başkanlığının yasayla sınırları belirlenmiş yetkisini aşarak gerçekleştirdiği ve adeta bir mahkeme gibi hüküm verdiği 27/06/2012 tarih ve 2012/684 sayılı kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak davetiye tebliğine rağmen davalı davaya bir cevap vermemiştir.
Mahkemece; dağıtım şirketinin tüketicinin kullanımına sunduğu elektriği fiyatlandırırken dağıtım sistemine giren enerjinin maliyetinin üzerine karını koyarak fiyatlandırma yapması gerekirken, dağıtım şirketinin bunun aksine, dağıtım sistemine giren enerji ile dağıtım sisteminde tüketicilere tahakkuk ettirilen enerji miktarı arasındaki farkı da yani tüketicinin kullanmadığı kayıp-kaçak miktarını da fiyatlayarak tüketiciye fatura etmesinin MK. ..., Borçlar Kanunun ..., 4077 sayılı Yasanın .... ve .... maddelerine açıkca aykırı olduğundan hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun bulunması nedeniyle dağıtım şirketi davacının açmış olduğu davanın kesin nitelikte olduğu da belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, işbu hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine 31/.../2013 tarihli ek kararla esas hükmün kesin olarak verildiğinden bahisle temyiz talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili ek kararı süresinde temyiz etmiştir.
Uyuşmazlık; yerel mahkeme kararının kesin olup olmadığı, varılacak sonuca göre; kayıp-kaçak bedeli tahakkuku uygulamasının mevzuata uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Tüketici ... 27/04/2012 tarihli dilekçesi ile elektrik kullanımına ilişkin faturada; “kaçak kullanım (kayıp-kaçak), sayaç okuma bedeli ve diğer kesintiler bedeli adı altında alınan bedellerin iadesi için ... Heyeti’ne başvurmuştur. ... İl ... Heyeti 27/06/2012 tarih 2012/684 sayılı kararı ile; kayıp kaçak bedeli ve diğer adlar altında dağıtım şirketi tarafından tüketiciye yansıtılan bedellerin yasal olmadığı, tüketici aleyhine haksız şart olduğu ve diğer nedenlerle tüketiciden haksız yere tahsil edilen kayıp-kaçak, per. saat hizmet, sayaç okuma, iletim sitemi kulanım ve dağıtım bedelleri adı altında alınan ...,59 TL nin satıcı/sağlayıcıdan alınarak tüketiciye iadesine karar vermiştir.
Davacı ... Heyeti kararının iptali istemiyle Tüketici Mahkemesine iptal davası açmıştır. Yerel mahkemece; kayıp-kaçak, per. saat hizmet, sayaç okuma, iletim sitemi kulanım ve dağıtım bedeli adı altında alınan ücretlerin yasal olmadığı ve tüketici için haksız şart teşkil ettiğinden davacı kurumun davasının reddine karar verilmiştir. Davacı kurum iş bu kararı süresinde temyiz etmiştir. Mahalli Mahkeme; 6100 sayılı HMK'nun geçici .... maddesi ve 1086 sayılı yasanın 427. maddeleri gereğince taraflar arasındaki uyuşmazlığın miktarına göre verilen esas kararın temyizi mümkün olmadığından (miktar itibarıyla kesin olduğundan) ek kararla davacı vekilinin süresinde yapılan temyiz talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından verilen bu ek kararda süresinde temyiz edilmiştir.
Somut olayda iptali talep edilen ... İl ... Heyeti’nin 27/06/2012 tarih 2012/684 nolu kararına bakıldığında; davalı tüketicinin kullandığı elektrik için düzenlenen faturalara yansıtılan kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin hukuka aykırı olduğundan bahisle itiraz tarihine kadar alınan bu bedellerin iadesini talep ettiği, kararda ise anayasaya ve hukuka aykırı olarak kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedeli adı altında faturalarda gösterilen bedellerin tüketiciye iadesine karar verildiği görülmektedir.
Davanın niteliği ve müddeabihi itibariyle, kararın temyizinin mümkün olup olmadığı, bir başka ifadeyle esas kararın kesin olup olmadığı tartışılmalıdır.
1086 sayılı ... Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427/.... maddesinde, miktar veya değeri belirli bir tutarın altında kalan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararların kesin olduğu, dolayısıyla temyizinin olanaklı bulunmadığı hükme bağlanmıştır. Yasa koyucu bu hükümle açık bir biçimde, bir kararın temyiz kabiliyetini haiz bulunup bulunmadığını belirlerken, davanın miktar veya değeri yanında temel ölçü olarak davanın türünü de esas almıştır. Davada, davacının abonelerinden almakta olduğu kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin alınmamasına dair ... Heyetince verilen kararın iptali istemiyle açılmış; davalının yarattığı çekişmenin giderilmesi talep edilmiştir.
Her ne kadar davacının davalıdan aldığı kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedeli miktar itibariyle 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun .../.... maddesinde ve ... Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırının altında bulunmakta ise de; yaratılan çekişme ve verilen hüküm bir yıla mahsus olmadığından ve ileriki yıllara da yönelik olduğu, dolayısıyla art etkisinin bulunduğu, yine kayıp kaçak vs. bedellerinin alınması uygulaması nedeniyle eldeki dosyada tek bir abone uyuşmazlığı yargıya taşımış olmasına karşın, ortada tüm aboneleri ilgilendiren toplu bir uyuşmazlığın bulunduğu her türlü duraksamadan uzaktır. Dolayısıyla yaratılan çekişme ve hukukî uyuşmazlığın kesinlik sınırının dışında kaldığı da açık ve belirgindir. (... ... Genel Kurulunun .../05/2009 tarih 2009/...-122, 189, .../.../2010 tarih 2010/...-406, 503 Esas, Karar sayılı kararlarında da aynı ilkeler benimsenmiştir)
Kesin olmayan bir kararın mahkemece kesin olarak verildiği belirtilerek ve gerçekte kesin olmayan bir karara ilişkin olarak mahkemece kararın kesin olduğunun yazılması ve bu kararın temyizine ilişkin dilekçenin kararın kesin olduğundan bahisle red edilmesi yok hükmünde olup, hukuki sonuç doğurmaz.
HUMK.nun 432/....maddesinde 'Temyiz, temyizi kabil olmayan bir karara ilişkin olursa karar veren mahkeme temyiz isteminin reddine karar verir.' Yasanın vazettiği anlamda bir kesinlik gerçek bir kesinliktir. Yoksa ki, kesin olmayan bir karara mahkemenin kesin ibaresini koyması o kararın kesin olduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla da 432/.... maddesinde belirtilen bir kesinlikten bahsedilemez. Kesin olmayan bir karara hakimin kesin olduğunu kararına yazması bu kararın gerçekte kesin olduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla da temyizi mümkündür.
Arz edilen hususlar muvacehesinde; kesin olmayan bir karara ilişkin olarak mahkemece kararın kesin olduğunun yazılması ve bu kararın temyizine ilişkin dilekçenin kesin olduğundan bahisle reddedilmesi yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağından bu nedenle temyiz dilekçesinin kararın kesin olduğundan bahisle reddine dair mahkemece verilen ek kararın kaldırılması ve yasal süresi içinde verilen temyiz isteminin (esastan) incelemesine geçilmiştir.
Dairenin önüne gelen uyuşmazlık; davalı kurum’un abonelerinden kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedeli isteyip isteyemeyeceği; buradan varılacak sonuca göre de davalının davacıdan tahsil ettiği kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedelinin iade edilip edilmeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Davacı ile davalı arasında elektrik enerjisi satışına ilişkin abonelik sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmeye istinaden davacı tarafından davalıdan kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedeli tahakkuk ettirildiği hususunda tartışma bulunmamaktadır.
Kayıp-kaçak miktarı, dağıtım sistemine giren enerji ile dağıtım sisteminde tüketicilere tahakkuk ettirilen enerji miktarı arasındaki farkı göstermektedir. Kayıp-kaçak bedeli elektrik sisteminde ortaya çıkan teknik ve teknik olmayan kaybın maliyetinin kayıp-kaçak bedeli oranları ölçüsünde karşılanabilmesi amacıyla belirlenen bir bedeldir.
Davacı Kurum tarafından elektrik enerjisinin üretiminden, tüketicilere ulaştırılıncaya kadar oluşan elektrik eksikliği kayıp bedeli olarak; enerji nakil hatlarından çeşitli sebeplerle sayaçtan geçirilmeksizin, herhangi bir bedel ödemeden kullanılan elektrik bedeli de kaçak bedeli olarak diğer kullanıcı abonelere yansıtılmaktadır.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun .... maddesinin .... fıkrasında, bu kanun ile verilen görevleri yerine getirmek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kurulduğu belirtilmiş, aynı maddenin .... fıkrasında ise; “Kurum, tüzel kişilerin yetkili oldukları fâaliyetleri ve bu fâaliyetlerden kaynaklanan hak ve yükümlülüklerini tanımlayan Kurul onaylı lisansların verilmesinden, işletme hakkı devri kapsamındaki mevcut sözleşmelerin bu Kanun hükümlerine göre düzenlenmesinden, piyasa performansının izlenmesinden, performans standartlarının ve dağıtım ve müşteri hizmetleri yönetmeliklerinin oluşturulmasından, tadilinden ve uygulattırılmasından, denetlenmesinden, bu Kanunda yer alan fiyatlandırma esaslarını tespit etmekten, piyasa ihtiyaçlarını dikkate alarak serbest olmayan tüketicilere yapılan elektrik satışında uygulanacak fiyatlandırma esaslarını tespit etmekten ve bu fiyatlarda enflasyon nedeniyle ihtiyaç duyulacak ayarlamalara ilişkin formülleri uygulamaktan ve bunların denetlenmesinden ve piyasada bu Kanuna uygun şekilde davranılmasını sağlamaktan sorumludur…” hükümlerine yer verilmiştir.
Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na tüketicilere yapılacak elektrik satışlarında uygulanacak fiyatlandırmaya esas unsurları tespit etme görevi verilmiştir.
Bu maddede de anlatılmak istenilen hususun ... kw elektrik enerjisinin tüketicilere ulaşıncaya kadarki maliyet ve kâr payı olup, yoksa Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir fiyatlandırma unsuru belirleme yetkisi ve görevi vermediği açıktır.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu bu maddeye dayanarak .../08/2002 gün ve 24843 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan “Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ”i yayımlamış ve lisans sahibi şirketlerde bu tebliğe uygun olarak tüketicilerden kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedeli adı altında bir bedel tahsil etmişlerdir.
Ancak yukarıda açıklandığı üzere tebliğin dayanağı olan 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun .... maddesinde, Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir fiyat belirleme hak ve yetkisi verilmemiştir.
Elektrik enerjisinin nakli esnasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından hırsızlanmak suretiyle kullanılan elektrik bedellerinin (kaçak) kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek ... devleti ve ... düşünceleri ile bağdaşmamaktadır.
Hem bu hâl, parasını her halükarda tahsil eden davacı Kurum’un çağın teknik gelişmelerine ayak uydurmasına engel olur, yani davacı kendi teknik alt ve üst yapısını yenileme ihtiyacı duymayacağı gibi; elektriği hırsızlamak suretiyle kullanan kişilere karşı önlem alma ve takip etmek için gerekli girişimlerde de bulunmasını engeller. Oysa ki, elektrik kaybını önleme ve hırsızlıkları engelleme veya hırsızı takip edip, bedeli ondan tahsil etme görevi de bizzat enerjinin sahibi bulunan davalıya aittir.
Bununla birlikte, nihai tüketici olan vatandaşın faturalara yansıtılan kayıp-kaçak, perakende satış hizmet, psh sayaç okuma, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedelinin hangi miktarda olduğunun apaçık denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödediğini bilmesi, şeffaflık ve ... devletinin vazgeçilmez unsurlarındandır. (Aynı ilkeler ... Genel Kurulunun .../05/2014 tarih, 2013/...-2454 Esas, 2014/679 Karar sayılı ilamı ile de benimsenmiştir.)
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutularak yazılı şekilde hüküm tesisinde bir isabetsizlik bulunmadığından, davacının temyiz itirazlarının reddiyle, karar yerinde olduğundan hükmün HUMK’nun 428.maddesi gereğince esas kararın ONANMASINA, 0,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, ....09.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.