10. Ceza Dairesi 2021/14854 E. , 2022/1524 K.
Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Kuşadası 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 21/06/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 10/06/2016 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 18/06/2016 tarihli ve 2016/4547 soruşturma, 2016/149 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın şüpheliye tebliğ edilerek Söke Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2- Söke Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, infaz işlemleri devam ederken, Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığınca 07/02/2017 tarihinde, şüpheli hakkında daha önceden 2015/3226 soruşturma dosyasında ihlal nedeniyle kamu davası açıldığı, yeniden erteleme kararı verilemeyeceği gerekçesiyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılmasına karar verilerek Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2017 tarihli ve 2016/4547 soruşturma, 2017/337 esas ve 2017/335 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun TCK’nın191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, iddianamede; erteleme ve denetimli serbestlik kararı verilerek denetimli serbestlik müdürlüğüne gönderilmiş ise de, şüpheli hakkında daha önceden 2015/3226 soruşturma dosyasında ihlal nedeniyle kamu davası açıldığı, yeniden erteleme kararı verilemeyeceği hususunun belirtildiği,
3- Kuşadası 1.Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas,2017/712 sayılı kararı ile; kamu davasının durmasına karar verildiği, kararın 02/01/2018 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
4- İncelemeye esas suçun işlenmesinden önce;
a-) Sanığın 21/02/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 29/05/2015 tarihli ve 2015/3226 soruşturma, 2015/114 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2.maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına,denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, kararın şüpheliye tebliğ edilerek tedbirin infazı için 29/06/2015 tarihinde Söke Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
b-) Söke Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yükümlülüklerine uymamakta ısrar ettiği gerekçesiyle dosyanın kapatılmasına karar verildiğinin bildirilmesi üzerine, erteleme kararının kaldırılarak Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 24/03/2016 tarihli ve 2015/3226 soruşturma,2016/966 esas ve 2016/958 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Kuşadası 2.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
c-) Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/04/2017 tarihli ve 2016/358 esas,2017/311 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62.maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 01/06/2017 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
d-) Sanığın denetim süresi içerisinde 31/08/2017 tarihinde işlediği hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan Söke 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 08/12/2017 tarihli ve 28/12/2017 tarihinde kesinleşen 2017/498 esas,2017/667 sayılı kararı ile cezalandırıldığının ihbar edilmesi üzerine;
Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/02/2018 tarihli ve 2018/10 esas,2018/248 sayılı kararı ile,hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62.maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın istinaf kanun yoluna başvurması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3.Ceza Dairesinin 22/04/2019 tarihli ve 2018/1912 esas,2019/571 sayılı kararı ile, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Uyuşturucu madde kullanmak suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden bahisle kamu davasının durmasına dair Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında, inceleme konusu dosyadaki suç tarihinden önce 21/02/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/05/2015 tarihli ve 2015/3226 soruşturma, 2015/114 sayılı kamu davasının açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine ve erteleme süresi içinde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, sanığın denetim yükümlülüğünü ihlâl ettiğinden bahisle infaz kayıtlarının kapatılarak bildirimde bulunulması üzerine Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 24/03/2016 tarihli ve 2015/3226 soruşturma, 2016/966 esas ve 2016/958 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/04/2017 tarihli ve 2016/358 esas, 2017/311 sayılı kararı ile adı geçen sanığın mahkumiyetine ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedildiği, anılan kararın kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlediğinin ihbarı üzerine yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanması ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilmiş olan 26/02/2018 tarihli ve 2018/10 esas, 2018/248 sayılı kararının, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 22/04/2019 tarihli ve 2018/1912 esas, 2019/571 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleştiğinin anlaşıldığı,
Sanık hakkında bilahare, kanun yararına bozma talebine konu olan 10/06/2016 tarihinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda '...Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2017 tarihli 2016/4547 sayılı CBS soruşturma dosyası kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verildiği ve bu kararın sanığa usulünce tebliğ edildiği kararın infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, sanığın diğer kamu davasının açılmasının ertelenme kararında denetime uymadığı gerekçesiyle dava açıldığından dosyamızdaki denetimi ihlal ettiği gerekçesiyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılmasına karar verilerek,sanık hakkında TCK 191/4-a gereği dava açıldığı görülmüş ise de; dava açılması için TCK'nun 191/4-a maddesi hükmünde belirtilen kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden sanık hakkında açılan kamu davasındaki kovuşturma işlemlerinin CMK'nın 223/8. Maddesi gereğince DURMASINA,...' şeklindeki gerekçe ile Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararı ile kamu davasının durmasına hükmedilmiş ise de;
6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin 2. fıkrasında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada öncelikle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verileceği belirtildiği, 5. fıkrasında “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” 6. fıkrasında ise “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez. şeklinde,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesinde ise '... soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir.' şeklinde düzenlemelerin yer alması karşısında,
Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/10 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 21/02/2015, iddianame tarihinin ise 24/03/2016 olduğu, kanun yararına bozma talebine konu olan yargılama konusu suçun ise sanık hakkındaki ilk iddianamenin tanzim tarihinden sonra 10/06/2016 tarihinde işlenmiş olduğu, bu haliyle ilk eylem sebebiyle düzenlenmiş olan iddianame tanzimi ile hukuki kesinti gerçekleşmiş olduğundan kanun yararına bozma talebine konu Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas sayılı dosyasındaki suçun, ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu olacağı,
Öte yandan, Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/10 esas sayılı dosyasında sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı bulunmasının, 10/06/2016 tarihli sonraki eyleme ilişkin olarak 5237 sayılı Kanun'un 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesine engel olduğu, 10/06/2016 tarihli suç sebebiyle Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 18/06/2016 tarihli ve 2016/4547 soruşturma, 2016/149 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmiş ise de, 5237 sayılı Kanun'un 191/6. maddesi gereğince anılan Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2017 tarihli kararı ile anılan kararın kaldırıldığı da nazara alındığında bu kararın hukuki değerden yoksun olduğu ve dosya kapsamında gerçekleşmesi gereken bir kovuşturma şartı bulunmadığı cihetle, sanık hakkında açılan davaya devam olunarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde durma kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun değerlendirilmesi:
Sanık ... hakkında, 10/06/2016 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılama sonunda, Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararı ile, kovuşturma şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle kamu davasının durmasına karar verilmiştir.
Sanık hakkında, inceleme konusu suç tarihinden önce 21/02/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/05/2015 tarihli ve 2015/3226 soruşturma, 2015/114 sayılı kamu davasının açılmasının beş yıl süre ile ertelenmesine ve erteleme süresi içinde bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, tedaviye tabi tutulmasına dair kararı takiben, sanığın denetim yükümlülüğünü ihlâl etmesi nedeniyle infaz kayıtlarının kapatılarak bildirimde bulunulması üzerine Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 24/03/2016 tarihli ve 2015/3226 soruşturma, 2016/966 esas ve 2016/958 sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/04/2017 tarihli ve 2016/358 esas, 2017/311 sayılı kararı ile sanığın cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleşmesinden sonra, sanığın deneme süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinin ihbar edilmesi üzerine Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/02/2018 tarihli ve 2018/10 esas, 2018/248 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 22/04/2019 tarihli ve 2018/1912 esas, 2019/571 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleştiği, anlaşılmıştır.
Sanık hakkında daha sonra kanun yararına bozma incelemesine konu 10/06/2016 tarihinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda '...Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2017 tarihli 2016/4547 sayılı soruşturma dosyasında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verildiği ve bu kararın sanığa usulünce tebliğ edildiği kararın infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, sanığın diğer kamu davasının açılmasının ertelenme kararında denetime uymadığı gerekçesiyle dava açıldığından dosyamızdaki denetimi ihlal ettiği gerekçesiyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılmasına karar verilerek,sanık hakkında TCK’nın 191/4-a gereği dava açıldığı görülmüş ise de; dava açılması için TCK'nın 191/4-a maddesi hükmünde belirtilen kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden sanık hakkında açılan kamu davasındaki kovuşturma işlemlerinin CMK'nın 223/8. maddesi gereğince DURMASINA,...' şeklindeki gerekçe ile Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararı ile kamu davasının durmasına karar verilmiş ise de;
6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin 2. fıkrasında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada öncelikle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verileceği belirtildiği, 5. fıkrasında “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” 6. fıkrasında ise “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.” şeklindeki,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesinde ise '... soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir.' şeklindeki düzenlemeler karşısında,
Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/10 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 21/02/2015, iddianame tarihinin ise 24/03/2016 olduğu, kanun yararına bozma incelemesine konu yargılama konusu suçun ise sanık hakkındaki ilk iddianamenin düzenlenmesinden sonra 10/06/2016 tarihinde işlenmiş olduğu, bu haliyle ilk eylem sebebiyle iddianame düzenlenmesi ile hukuki kesinti gerçekleşmiş olduğundan kanun yararına bozma incelemesine konu Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas sayılı dosyasındaki suçun, ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu olacağı,
Diğer yandan, Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/10 esas sayılı dosyasında sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı bulunmasının, 10/06/2016 tarihli sonraki eyleme ilişkin olarak 5237 sayılı Kanun'un 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesine engel olduğu, 10/06/2016 tarihli suç nedeniyle Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 18/06/2016 tarihli ve 2016/4547 soruşturma, 2016/149 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmiş ise de, 5237 sayılı Kanun'un 191/6. maddesi gereğince Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2017 tarihli kararı ile sözkonusu kararın kaldırıldığı da dikkate alındığında bu kararın hukuki değerden yoksun olduğu ve dosya kapsamında gerçekleşmesi gereken bir kovuşturma şartı da bulunmadığı anlaşıldığından; sanık hakkında açılan kamu davasında yargılamaya devam olunarak sonucuna göre esas hakkında bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yerinde olmayan gerekçe ile durma kararı verilmesi, kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-) Karar:
Açıklanan nedenlerle ;
Sanık hakkında açılan kamu davasında yargılamaya devam olunarak sonucuna göre esas hakkında bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yerinde olmayan gerekçe ile durma kararı verilmesi, kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Kuşadası 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2017/96 esas, 2017/712 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının ( a ) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,
16/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.