6. Ceza Dairesi 2015/9212 E. , 2015/46146 K.
Tebliğname No : 6 - 2014/194489
MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yağma, yağmaya kalkışmak, hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, dolandırıcılık, kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak, uyuşturucu madde ticareti, tehdit, mala zarar verme, çıkar amaçlı suç örgütü kurma ve yönetme, suç örgütüne üye olmak, yardım etmek
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanıklar ... ve... savunmanları tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/03/2015 ve 01/12/2015 tarihli tebliğnameleri ile Daireye gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre tayin edilen günde yapılan duruşma sonunda dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü;
I-a-) Sanık ... hakkında “kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 20.03.2012 tarihli ve 2011/785-2012/101 sayılı kararında açıklandığı üzere; “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma” suçundan dolayı, TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, sözü edilen fıkraya 6217 sayılı Kanunla eklenen cümlenin yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihinden önce ya da sonra verilip verilmediğine bakılmaksızın itirazı olanaklı kararlardan olduğu ve 5271 sayılı CMK'nun 264/1. maddesi uyarınca sanık savunmanı yönünden yasa yoluna başvuruda ve mercide yanılmanın haklarını ortadan kaldırmayacağının anlaşılması karşısında; 5271 sayılı Yasanın 264/2. maddesi uyarınca itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye, Mahkemesince iletilmek üzere dosyanın incelenmeden, istem gibi İADESİNE,
b-) Sanık ... hakkında, katılan ...'ya yönelik “sair tehdit” ile sanık ... hakkında, yakınanlar ... ve ...'a yönelik “mala zarar verme” suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanıklar hakkında hükmolunan doğrudan para cezalarının miktarları bakımından, 14/04/2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, üç bin liraya kadar olan mahkumiyet hükümlerinin kesin nitelikte olması ve temyiz kabiliyetinin de bulunmaması nedeniyle sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz isteklerinin, CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
II-Sanık ... hakkında “çıkar amaçlı suç örgütü kurma ve yönetme”; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında “çıkar amaçlı suç örgütüne üye olmak”; sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında “çıkar amaçlı suç örgütüne yardım etmek”;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında “uyuşturucu madde ticareti”Sanık ... hakkında, katılan ...'e yönelik “nitelikli yağmaya kalkışma”;
Sanıklar .., ..., ..., ... ve ... hakkında, yakınan ...'a yönelik “nitelikli yağma”;
Sanıklar ...,... ve ... hakkında, katılan ...'a yönelik “nitelikli yağma”;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, yakınan ...'e yönelik “nitelikli yağma”;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, katılan ...'ya yönelik “nitelikli yağma”;
Sanıklar ... ve ... hakkında, yakınan ...'ye yönelik “nitelikli yağma”;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, yakınan ...'ye yönelik “nitelikli yağma”;
Sanık ... hakkında, katılan ...'ya yönelik “tehdit”;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, yakınanlar ... ve ...'a yönelik “tehdit”;
Sanık ... hakkında, yakınan ...'e yönelik “tehdit”;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, yakınan ...'a yönelik “tehdit”;
Sanıklar ... ve ... hakkında, katılan ...'a yönelik “nitelikli hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal”;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, “6136 sayılı Yasaya aykırılık”;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, katılan ...'a yönelik “nitelikli dolandırıcılık”; suçlarından mahkumiyetlerine dair hükümlerin incelenmesinde;
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve sanık ... hakkında, yakınanlar ..., ..., ... ve ... ile katılanlar ... ve ...'ya yönelik “nitelikli yağma” ile sanık ... hakkında, yakınan ...'e yönelik “nitelikli yağma” suçlarından duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunmalar doğrultusunda yapılan incelemede;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, yakınan ...'ye yönelik “nitelikli yağma” suçunu, yakınana ait işyerinde, silahla, birden fazla kişi ile birlikte, suç örgütünün oluşturduğu korkutucu güçten yararlanarak ve suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla işlediklerinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a), (c), (f) ve (g) bentlerinin yanı sıra (d) bendinin de uygulanması gerektiği gözetilmeden anılan bentler ile uygulama yapılması, olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması ve aynı Yasanın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, katılan ...'ya yönelik “nitelikli yağma” suçunu, silahla, birden fazla kişi ile birlikte, suç örgütünün oluşturduğu korkutucu güçten yararlanarak, suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla ve gece vakti işlediklerinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a), (c), (f) ve (g) bentlerinin yanı sıra (h) bendinin de uygulanması gerektiği gözetilmeden anılan bentler ile uygulama yapılması, olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması ve aynı Yasanın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden;
Sanıklar ... ve ...'in, katılan ...'a yönelik “işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılıp, kabul edilmesi karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCY'nin 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... yakınan ...'a yönelik “tehdit” suçunu oluşturan eylemlerini, “silahla, birden fazla kişi ile birlikte ve var olan suç örgütünün korkutucu gücünden yararlanarak” gerçekleştirdiklerinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 106. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin yanı sıra (a) ve (d) bentlerinin de uygulanması gerektiği ve dolayısıyla olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olmasına karşın aynı Yasanın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması karşı temyiz olmadığından;
Taraf ifadeleri, tanıklardan özellikle ..., ... ... ve...'in anlatımları, telefon görüşme kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre; suç örgütü mensuplarının, yakınanlar ... ve ...'a yönelik gerçekleştirdikleri eylemleri sonrasında başlatılan soruşturmalarda, ...İlçe Jandarma Komutanlığı'nda uzman çavuş olarak görev yapan sanık ... tarafından bizzat hazırlanan adli tahkikat evraklarında, sanık ...'un, örgüt üyelerinin ceza almalarını önlemeye yönelik sözlü ve fiili davranışlar içerisine girmiş olması, karşılığında da örgütten maddi menfaat temin etmesi, birtakım özel işlerinin yasa dışı yollardan halledilmesi gerektiğinde, örgüt lideri sanık .. ...'den yardım istediği, aynı şekilde örgüt lideri ve tanıdıklarının, adli bir vak'a ile karşı karşıya geldiklerinde, aleyhlerine bir işlem yapılmaması için sanık...'a başvurdukları ve sanığın da bu amaçla girişimlerde bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanık ...'ın, eylemlerinin tümü bir arada değerlendirildiğinde, örgüt üyeliğinden mahkumiyeti yerine, “çıkar amaçlı suç örgütüne yardım etmek” suçundan mahkumiyetine hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından;
Bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanıklar ... ve...'in, katılan ...'a yönelik “nitelikli hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçlarından mahkumiyetlerine karar verildiği halde, kendisini vekille temsil ettiren katılan yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi,
2- 5237 sayılı TCK’nın 53.maddesinin, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olduğu gözetilmeden, katılan ....'a yönelik “mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçlarından adli para cezasına hükmolunan sanıklar ... ve ... hakkında, anılan maddenin uygulanmasına karar verilmesi,
3- Sanıkların, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar TCK'nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; ancak, TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildikleri takdirde, kendi altsoyları üzerinde TCK'nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluklarının sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün,
2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK'nın 53/1-b maddesinde yazılı, 'seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan' ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanıklar ... ve ... savunmanı, sanık Kadir Sevici savunmanı, sanık Hakim ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ...... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ..., sanık ... ve savunmanı, katılan ... vekilinin temyiz dilekçelerinde, sanık ... savunmanı Av. ... ve sanık .. savunmanı Av. ...’ın temyiz dilekçeleri ile duruşmada ileri sürdükleri itiraz ve savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA; bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak,
Sanıklar ... ve ...'in, katılan ...'a yönelik “nitelikli hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçlarından mahkumiyetlerine dair hüküm fıkrasının devamına “Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. madde ve fıkrası uyarınca 2.640 TL vekalet ücretinin sanıklardan alınarak katılana verilmesine” cümlesinin eklenmesi,
Sanıklar ... ve ... hakkında, katılan...'a yönelik “mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçlarından mahkumiyetlerine dair hüküm fıkralarından, 5237 sayılı TCK’nın 53.maddesinin çıkartılmasına,
Sanıkların, hapis cezalarına mahkumiyetlerin kanuni sonucu olarak TCK'nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılarak yerlerine, 'Sanıkların, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına' cümlesinin yazılması; suretiyle eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-a) Sanık .... hakkında “çıkar amaçlı suç örgütüne üye olmak” suçundan mahkumiyetine dair hükmün incelenmesinde;
Katılan .....’nun, ..../....’de bulunduğu tarihlerde, gazinolarda çalışan tanık ... ile ilişkisinin bitmesinden ve ...’nin, sanık ... ile tanışıp ilişki kurmasından sonra, .... ile aralarında husumet meydana geldiği, sanık ...’nin arkadaşı ve örgüt mensubu olan sanık ....’nin ağabeyi ...ile ...’de ortak inşaat işi yapan sanık
....’nun da,...den tanıdığı, örgüt üyesi sanık ... ile irtibata geçerek, sanık ...’nin isteği üzerine örgüt tarafından katılan ...’ın tehdit edilmesi ve katılana gözdağı verilmesinde aracı olduğu bu olayda, suç örgütüne dahil olduğunu bilerek diğer sanıklarla iletişime geçtiğinin anlaşılması karşısında sanık...’nun eyleminin, suç işlemek amacı ile kurulan “örgüte yardım etme” suçu yerine, suç vasfında yanılgıya düşülerek “örgüte üye olmak” suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
b-) Sanıklar ..., ... ve... hakkında, katılan ...'e karşı, ilk olarak 3.000 TL, sonra da 2.000 TL'nin gasp edilmesi eylemleri nedeniyle iki kez “nitelikli yağma” suçundan mahkumiyetlerine dair hükmün incelenmesinde;
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve sanık ... hakkında da duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunmalar doğrultusunda yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu'nun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Oluş ve dosya içeriğine göre özetle; diş hekimi olan katılan ....'in, olay tarihinden önce, doktor arkadaşlarıyla bulunduğu bir ortamda, arkadaşı olan ....’nun, katılana bir tokat attığı, bu durumu bir diğer arkadaşı sanık ... ...’ye anlattığı, ...’in de, katılana “sen elini bulaştırma, bu sana yakışmaz, ben gereğini yaparım” dediği, birkaç gün sonra ...’in isteği ile bir zeytinlik alana gittikleri, gittikleri yerde sanık... ve tanımadığı bir şahsın arasında, katılana tokat atan ...’ın boynunu bükmüş bir vaziyette dururken gördüğü, sanık ...’in, katılana, ...’ı kastederek “istiyorsan git bir tokat at” dediği, katılanın ise, “böyle birşey yapmayacağını” belirterek, ...’e şahısların kim olduğunu sorduğunda, “bu adamlar,...dışından bu iş için geldi” dediği, sanık ...’in de, “biz dışardan geldik, işimizi gördük, biz paramızı alır gideriz, yanımda bulunan adamların masrafı var, masrafımızı vereceksin” dediği, bu olaydan bir gün sonra sanık ...’in, katılanı cep telefonundan aradığında, sanığa telefon numarasını nereden bulduğunu sorması üzerine “istersen bürodan arayayım, istersen evinden arayayım, bütün numaraların var zaten ben de, benim mesleğim bu ya” şeklinde cevap verdiği, akabinde yaklaşık bir ayı aşkın süre içerisinde, sanıklardan gerek ...’in, gerekse de ...’in katılanı baskı altına aldıkları ve...'nun ellerinde olduğunu söyledikleri, sanık ...’in telefon görüşmeleri sırasında, katılana “ben mi geleyim yoksa yanınıza, onu mu istiyorsunuz - bir daha telefon açmayacam - bulandırmayın beni iyice ya - benim işimi bugün çözün benim sabrımı zorlamayın – bak yemin olsun and olsun birisinin façasını bozmuşum, faça bozulmuş, beş sene yargılandım - şimdi Kadir'e de başlarım, sana da başlarım, aklınızı başınıza toplayın- ” gibi sözlerle tehdit ettiği, katılanın, kendisine yöneltilen sözlü ve fiili tehditler nedeniyle örgütsel faaliyetlerini bildiği sanıkların istediklerini vermediği takdirde kendisinin ve yakınlarının vücut bütünlüğüne saldırı gerçekleştirileceği korkusuyla sanık ....'e verilmek üzere sanık ....’ye önce 3.000 TL, iki gün sonra da, ..'in, katılana “para yetmiyor, adamlar para istiyor” demesi üzerine 2.000 TL'yi daha sanık..'e verdiği sabit kabul edilen olayda;
Taraflar arasındaki telefon görüşmelerinden; sanıklar ... ve.. arasındaki, 06.06.2008, saat 19:24:14'te yapılan görüşmede,...’in “tamam bir 15 Milyar para istediğimiz kıvama getirmeye çalışıyorum anladın mı”, ..’in “anladım abi farkındayım ben zaten” şeklindeki ve yine sanıklar ... ve ... arasındaki, 18.06.2008, saat 18:07:50 ile sanık ... ve katılan ... arasındaki, aynı gün, saat 18:21:29'da yapılan görüşmelerden çıkan sonuca göre; sanıkların, katılandan neticeten 6.000 TL para istedikleri, dolayısıyla sanıkların özgülenen amacının 6.000 TL paranın alınması olduğu ve katılanın önce 3.000 TL, iki gün sonra da 2.000 TL'yi, sanıklar ...ve ...'e vermesi üzerine de adı geçen iki sanığın eylemlerini sonlandırdıklarının anlaşılması karşısında; örgüt lideri olması nedeniyle sanık ...'nin TCK'nın 220/5, sanıklar ... ve ...'nin de TCK'nın 37/1. maddesi yollaması ile sanıkların eylemlerinin tek yağma suçunun oluştuğu gözetilmeden, haklarında katılan ...'e yönelik iki kez nitelikli yağma suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi,
c-) Sanıklar ..., ... ve... hakkında, yakınan ...'a yönelik “dolandırıcılık” suçundan mahkumiyetlerine dair hükmün incelenmesinde;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte birtakım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Oluş ve dosya içeriğine göre; sanık ...’nin, 2008 yılı Ağustos ayı içersinde yakınan...'ın yanına giderek, “cezaevinde bulunan ağabeyi ...’ın, kendisine 5.000 TL borcu olduğuna” dair yalan söyleyerek, yakınandan 500 TL nakit ve 4.500 TL meblağlı senet aldığı, sonrasında da sanık..’in, yanında diğer sanık ... ve başkaca kişiler olduğu halde yakınanın yanına giderek “senedin günü geçti” deyip, yakınandan senetteki borçtan düşülmek üzere 2.000 TL para aldıkları somut olayda; sanıkların eylemlerinin basit yalan kapsamında kaldığı, zira, yakınan, cezaevindeki abisi ...'a, sanık ...'e borcu olup olmadığını sorarak basit bir araştırma ile gerçeği öğrenebileceği gözetildiğinde sanıkların “dolandırıcılık” suçundan beraatleri yerine, yazılı şekilde hükümlülüklerine karar verilmesi,
d-) Sanık ... hakkında, 10.04.2008 tarihinde meydana gelen silahla tehdit suçu sırasında, ruhsatsız taşınması yasak silah ile ateş etmesi nedeniyle “6136 sayılı Yasaya aykırılık” ile aynı sanık hakkında,... Asliye Ceza Mahkemesi'ne açılan ve Mahkeme dosyası ile birleştirilen dosyada, sanığın, araçta, 'ruhsatsız silah bulundurması' nedeniyle, “6136 sayılı Yasaya aykırılık” suçundan iki kez mahkumiyetine dair hükümlerin incelenmesinde;
Sanık ...’in, 10.04.2008 tarihinde, yakınan ...’in gazinosunda meydana gelen olayda, silahla ateş eden iki kişiden birisi olduğu ve olay yerinden toplanan mermilerin çapları 7,65 ve 9 mm olması nedeniyle iki farklı tabancadan atıldıkları ile bu olaydan sonra 13.04.2008 tarihinde, ...Karayolu üzerindeki ...Köyü mevkiinde meydana gelen tek taraflı yaralamalı trafik kazasının akabinde, .. plakalı araçta ele geçen ve 6136 sayılı Yasa kapsamında olduğu ekspertiz raporu ile tespit edilen bir adet ... seri nolu tabanca, şarjörü ve mermilerinin, sanık ... tarafından bulundurulduğu, ayrıca yine 27.03.2009 tarihli ekspertiz raporu ile de; yakınan ....’e ait gazinoda ateş edilmesi sonrası elde edilen 9 mm. çapındaki kovanların, sanık ...’in bulundurduğu .. seri nolu tabancadan ateş edildiği sabit olmakla; 10.04.2008 tarihli, yakınan ...’in gazinosunda silahla ateş edilmesi ve boş kovanların ele geçirilmesi nedeniyle 30.05.2008 tarihinde düzenlenen iddianame ile ...Asliye Ceza Mahkemesi’ne, 13.04.2008 tarihinde, araçta bulundurduğu ruhsatsız tabanca nedeniyle de ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 23.06.2009 tarihli iddianamesiyle de ... Asliye Ceza Mahkemesine açılan ve daha sonra bu Mahkemeler tarafından dosyaların ... Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/214 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilerek yürütülen dava neticesinde, Mahkemece, sanık... hakkında hem 10.04.2008 tarihinde yakınan ...’in gazinosunda meydana gelen silahla ateş edilmesi hem de 13.04.2008 tarihinde araçta bulundurduğu ruhsatsız tabanca nedeniyle 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan iki kez 13/1 maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun mütemadi suçlardan olduğu ve hukuki kesintiyi oluşturan iddianamenin düzenlendiği tarihe kadar gerçekleştirilen eylemlerin tek suç, bu tarihten sonra gerçekleştirilen eylemlerin ise ayrı suç oluşturacağı, hukuki kesintiye kadar ayrı ayrı tabanca ve mermi bulundurma eylemlerinin ise, TCK’nın 44. maddesi delaletiyle 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı gözetilerek, sanığın 13.04.2008 tarihinde araçta bulundurduğu tabanca ile 10.04.2008 tarihinde yakınan ....’e ait gazinoda ateş etme eyleminde ruhsatsız tabanca kullanması eylemlerinin, üç günlük süre zarfında hukuki kesintiyi oluşturan iddianame düzenlenmediği için, eylemlerinin bir bütün halinde, aynı silahı kullanmışsa zaten tek suç, şayet Mahkeme’nin kabul ettiği üzere “bu gazino olayında sanık tarafından, 13.04.2008 tarihinde, araçta ele geçirilen silah dışında başkaca bir silah kullanıldığına” dair kanıtların neler olduğu denetime olanak verecek biçimde gösterilmek kaydıyla farklı tabanca ve mermi kullanmışsa da, TCK’nın 44. maddesi delaletiyle 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesinde düzenlenen tek bir suçu oluşturacağı ve kastının yoğunluğu dikkate alınarak da alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle cezalandırılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi;
e-) Sanık... hakkında verilen tüm mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık ... savunmanının temyiz dilekçeleri ile birlikte dosyaya sunmuş olduğu, ... Devlet Hastanesi'nin 03.05.2005 tarihli raporda “psikotik depresyon”, ... Üniversitesi'nin 06.08.2013 – 03.09.2013 – 20.09.2013 – 11.10.2013 – 15.11.2013 tarihli muayene evraklarında, “F-20 Şizofreni”; ... Devlet Hastanesi'nin 07.07.2015 tarih, 3423 sayılı raporunda da “kronik psikoz tedavi ile çalışma olanağı vermeyen, %87 ağır engelli” tanısı konulduğuna dair sağlık kurulu raporları bir arada değerlendirildiğinde; CMK’nın 74. maddesindeki usule uygun olarak gözlem altına alınarak suçları işlediği tarihte mevcut bir hastalığının bulunup bulunmadığı, işlediği fiillerin anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinde bir azalma olup olmadığı, 5237 sayılı Yasanın 32/1-2. maddeleri kapsamında akıl hastalığı bulup bulunmadığı saptanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik soruşturma ile sanık ... ... hakkında yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı, sanık ... savunmanı ve sanık ... savunmanının temyiz dilekçelerinde, sanık ... savunmanı Av. ... ve sanık ... savunmanı Av. ....’ın temyiz dilekçeleri ile duruşmada ileri sürdükleri itiraz ve savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... yönünden, diğer yönleri incelenmeyen, sanık ... hakkında ise, 6136 sayılı yasaya aykırılık suçu yönünden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkının korunması ile hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak
BOZULMASINA, ilişkin oybirliği ile alınan karar 16.12.2015 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcısı 'ın katıldığı oturumda, sanıklar ... ve ... savunmanlarının yokluklarında açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı.