22. Hukuk Dairesi 2018/11061 E. , 2018/22573 K.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Başvurucu ... tarafından sunulan dilekçe ile; ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2017/3339 esas, 2017/2136 karar sayılı ilâmı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2017/3158 esas, 2018/694 karar sayılı ilâmı ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2018/266 esas, 2018/410 karar sayılı ilâmı ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2018/244 esas, 2018/500 karar sayılı ilâmı arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi talep edilmiştir.
Başvurucu ... dilekçesinde özetle; tarih ve sayıları yazılan ve ekte sunulan dava dilekçelerinde özetle, müvekkilinin davalı şirketten emekli olarak ayrıldığını, davalı işyerinin ... işletmesinde çalışmaya başladığını, davalı ...’ta kadrolu çalışanlar için çalışma usulünün haftada beş gün işbaşı, iki gün de hafta tatili olarak çalışma şeklinde olduğunu, ... Kanunu’nun 56. maddesinde yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz denildiğini, yıllık ücretli izin süresine denk gelen hafta tatili sürelerinin yıllık izinden sayılmaması gerektiğini, davalı şirketin bu yasaya açıkça aykırı uygulama yaptığını, davacının haftada iki gün tatil hakkı mevcut olmasına rağmen, yıllık ücretli izin hakkının kullanılması sırasında haftada bir gün hafta tatili kabul edilerek bir günün yıllık izin hakkına mahsup edilmediğini, diğer hafta tatili gününün ise hafta tatilinden sayılarak davacıya hakkından daha az yıllık izin kullandırıldığını, bu yıllık izin alacağı ile ilgili husus öne sürülerek davalı şirkete ... 1. ... Mahkemesinin 2007/476 esas, 2012/125 karar sayılı dosyası ile açılan davanın kabul edildiğini ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 27/06/2014 tarih, 2012/23093 esas, 2014/22123 karar sayılı dosyasıyla onandığı belirtilerek, yıllık ücretli izin alacağının davalıdan tahsilinin talep edildiğini,
... 1. ... Mahkemesi tarafından taleplerinin yerinde bulunarak davanın kabul edildiğini ve kararın davalı vekili tarafından istinaf edildiğini, ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2018/1093 esas, 2018/611 karar sayılı kararı ile özetle “Davalı işveren ile bağıtlanan ...'in 21. maddesinde, genel çalışma süresinin 5 gün çalışma, 2 gün tatil esasına göre, Pazar günü hafta tatili, Cumartesi günü yardımcı tatil günü olarak düzenlendiği, yine 52. maddesinde yıllık ücretli izin hesabında cumartesi günlerinin ... günü kabul edildiği şeklindeki açık düzenleme birlikte değerlendirildiğinde, davacının ... hükümleri uyarınca açıkça akdi tatil günü olarak belirlenen cumartesi günlerinin yıllık izin süresinden sayılacağının düzenlendiği görülmektedir. Yerel Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz” olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını kaldırarak davayı reddettiğini,
... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 22.03.2018 tarihli ekte sunulan 2018/266 esas, 2018/410 karar sayılı kararı ile davanın kabulüne dair verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiğini, sadece ... 8. Hukuk Dairesinin kararlarının bile birbiriyle çeliştiğini, maddi hata dilekçesi verilmek suretiyle ilgili çelişkinin giderilmesini istediklerini ancak bugüne kadar bir karar verilmediğini, halen ... Bölge Adliye Mahkemesinin 7. ve 8. Hukuk Dairelerinde mevcut dosyaları bulunduğunu, ... bu durumun ivedilikle çözülmemesi halinde mağduriyetin büyük ve kesin karar olmaları sebebiyle telafisi imkansız zararlar ile karşı karşıya kalacaklarını, yine aynı konuya ilişkin ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2017/3339 esas, 2017/2136 karar sayılı kararında ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2017/3146 esas, 2018/691 karar sayılı kararlarında da davanın kabulüne karşı yapılan istinaf başvurusunun reddedildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararları arasında ortaya çıkan uyuşmazlığın giderilmesini talep etmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 06.07.2018 tarih ve 2018/9 sayılı kararı ile “İlgilinin talep dilekçesinde belirtilen kararların kesin nitelik taşıması nedeniyle temyiz incelemesi yapılarak düzeltilmesi olanağının bulunmadığından, kararlar arasında meydana gelen içtihat farklılığının giderilmesi amacıyla ... Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesinin 2017/3339 Esas 2017/2136 sayılı kararı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 2017/3158 Esas 2018/694 sayılı kararı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 2018/266 Esas 2018/410 sayılı kararı ile aynı hukuki sorun hakkında verilmiş olan ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 05/04/2018 tarih ve 2018/244 Esas 2018/500 sayılı kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlığın bulunduğuna, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri hakkındaki Kanunun 35/3 maddesine göre 'Res'en veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk ve ceza dairesinin ya da, Cumhuriyet Başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi kanununa göre, istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesini istemek, (3) numaralı bende göre yapılacak istemler, Ceza davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, Hukuk davalarında ise ilgili Hukuk dairesine iletilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı uyuşmazlık bulunduğuna kanaat getirmesi durumunda ilgili ceza dairesinden bir karar verilmesini talep eder. Uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak dairece bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.' şeklindeki yasal düzenleme dikkate alındığında Başkanlar Kurulumuzun bu konuda yetkisinin görüşümüzü ekleyip Yargıtay'dan bu konuda karar verilmesini istemekten ibaret olduğundan talebin oy birliği ile kabulü” gerektiği gerekçesiyle ... Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesinin 2017/3339 Esas 2017/2136 sayılı kararı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 2017/3158 Esas 2018/694 sayılı kararı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 2018/266 Esas 2018/410 sayılı kararı ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 05/04/2018 tarih ve 2018/244 Esas 2018/500 sayılı kararları arasındaki “yıllık ücret izin hesabında cumartesi günlerinin ... günü kabul edilip edilmeyeceği yönündeki” kesin nitelikteki kararları arasında uyuşmazlığın giderilmesinin gerekip gerekmediği hususunun takdir edilerek ifası için, ilgili bilgi ve belgelerin eklenerek kararın bir suretinin Yargıtay 22. Hukuk Dairesine karar verilmiştir
... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince aynen “Davalı işveren ile bağıtlanan ...' in 21. maddesinde, genel çalışma süresinin 5 gün çalışma, 2 gün tatil esasına göre, Pazar günü hafta tatili, Cumartesi günü yardımcı tatil günü olarak düzenlendiği, yine 52. Maddesinde yıllık ücretli izin hesabında cumartesi günlerinin ... günü kabul edildiği şeklindeki açık düzenleme birlikte değerlendirildiğinde, davacının ... hükümleri uyarınca açıkça tatil günü olarak belirlenen cumartesi günlerinin yıllık izin süresinden sayılacağının düzenlendiği görülmektedir. Yerel Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nun 353/1-b.2 maddesi gereğince İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddi yönünde yeniden hüküm kurulmuştur” gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak kesin olarak davanın reddine karar verilmişti
Başvurucunun dilekçesinde ve ... Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu kararında belirtildiği üzere, ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2017/3339-2017/2136 E.K. sayılı; ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2017/3158-2018/694 E.K. sayılı, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2018/266-2018/410 E.K. sayılı kararları ile başvuru konusu uyuşmazlık ile aynı nitelikteki uyuşmazlık sebebiyle açılan dava sonucunda özetle, ... A.Ş. işletmesinde hafta tatilinin iki gün olması sebebiyle yıllık izin hakkının kullanımı sırasında bu süreye rastlayan iki günlük hafta tatili sürelerinin yıllık izin hakkından sayılamayacağı gerekçesiyle ilk derece mahkemelerince davaların kabulüne dair verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvuruları kesin olarak esastan reddedilmiştir
Bölge Adliye Mahkemesinin benzer olaylarda kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi isteminin hukuki dayanağı 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 35. maddesinde yer alan düzenlemedir.
Söz konusu maddenin birinci fıkrasının üçüncü bendinde yer alan düzenlemeye göre “Re'sen veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk veya ceza dairesinin ya da Cumhuriyet başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi Kanununa göre istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların, benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesini istemek” bölge adliye mahkemesi ceza daireleri başkanlar kurulu ve hukuk daireleri başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmıştır.
5235 sayılı Kanun’un 35. maddesinin 2. fıkrasına göre ise “(3) numaralı bende göre yapılacak istemler, ceza davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, hukuk davalarında ise ilgili hukuk dairesine iletilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı uyuşmazlık bulunduğuna kanaat getirmesi durumunda ilgili ceza dairesinden bir karar verilmesini talep eder. Uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak dairece bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.”
Bölge adliye mahkemesinin benzer olaylarda kesin nitelikteki kararları arasında uyuşmazlık bulunması durumunda, 5235 sayılı Kanun’un 35. maddesinde belirtilenler tarafından yapılacak gerekçeli başvuru sonrasında, mevcut başvuru hukuk daireleri başkanlar kurulunca değerlendirilerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesi istenilecektir.
Bu noktada kanun yolu kavramı ve hukukumuzdaki kanun yollarına ... olarak değinmek faydalı olacaktır.
Mahkemece tesis edilen nihai kararın hatalı olduğu iddiasıyla bu kararın bir üst mahkemece denetlenmesi, tekrar incelenmesi ve değiştirilmesi amacıyla başvurulan hukuki kurum kanun yolu olarak tanımlanabilir.
Medeni usul hukukumuzda kanun yolları, olağan kanun yolları ve olağanüstü kanun yolları olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Mahkemece tesis edilen nihai kararın kesinleşmesine engel olan ve kanunda belirtilen süre ve usûle uygun olarak başvurulan kanun yolları, olağan kanun yolları olarak ifade edilebilir. Olağan kanun yolları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, hukukumuzda istinaf ve temyiz olmak üzere iki olağan kanun yolu mevcuttur.
Olağanüstü kanun yolları ise kesinleşmiş hükümler yönünden söz konusu olan kanun yollarıdır. Burada misâl olarak yargılamanın iadesi yolu zikredilebilir.
Belirtmek gerekir ki, bölge adliye mahkemesinin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi istemi bir kanun yolu değildir. Bu itibarla, söz konusu hukuki kurumun, başvuru konusu bölge adliye mahkemesi kararlarının kesin olma niteliğine ve bu kararların hukuki sonuçlarına herhangi bir etkisi söz konusu olmayacaktır.
Bu açıklamalara göre, bölge adliye mahkemesi başkanlar kurulu tarafından uyuşmazlığın giderilmesi istemi Yargıtay ilgili hukuk dairesine iletildikten sonra benzer nitelikteki davalar ve bölge adliye mahkemesi kararları için yeniden uyuşmazlığın giderilmesi yoluna başvurulmasında herhangi bir hukuki yarar bulunmamaktadır.
İnceleme konusu uyuşmazlıkta, ... Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından, ... A.Ş. işletmesinde “yıllık ücret izin hesabında cumartesi günlerinin ... günü kabul edilip edilmeyeceği yönündeki” çelişkinin giderilmesine dair talep Dairemize iletilmiş ise de, ... Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunca 2018/4 sayılı karar ile aynı konuya ilişkin talep Dairemize daha önce iletilmiş ve Dairemizin 2018/9873 esas, 2018/22569 karar sayılı ilâmı ile “... A.Ş. işletmesinde uygulanan toplu ... sözleşmesi hükümleri gereği işçilerin yıllık ücretli izin haklarını kullandıkları süre içerisindeki cumartesi günlerinin işgünü olarak sayılması gerektiğine ve uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine” karar verilmiştir.
Tüm bu hususlar karşısında, mevcut başvuru yönünden uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
VI-SONUÇ
... Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu tarafından iletilen mevcut talep yönünden uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığına, 18.10.2018 günü oybirliği ile karar verildi.