4. Ceza Dairesi 2021/17992 E. , 2021/24645 K.
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme ile 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından açılan davalara ilişkin zamanaşımı süresince hüküm kurulabileceği belirlenerek, dosya görüşüldü:
A- Sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına ve 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik temyizde;
1- Sanık ... müdafisinin 23/12/2015 havale tarihli dilekçesi hakkında Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/574 değişik iş numaralı kararıyla itirazın reddine karar verildiği anlaşılmakla, bu sebep yönünden tebliğnamedeki iade düşüncesine iştirak edilmeyerek, yapılan incelemede;
Sanık ...’ün suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma eylemine ilişkin verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yalnızca itiraz yolu açık olup, yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafisinin tebliğnameye kısmen uygun olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen beraat kararlarının gerekçesine yönelik bulunmayan temyizde sanıkların hukuki yararının bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanıklar ... ve ... müdafisinin tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
B- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan karar verilmesine yer olmadığı, sanık ... ... hakkındaki kamu davasının ayrılmasına ve ... Akaryakıt şirketini sattığını savunduğu şüpheli ... hakkında suç duyurusunda bulunulmasına, ... plakalı araç hakkında ayrılan dosyada karar verilmesine ve sanıklar ..., ... ile ... hakkındaki kamu davasının ayrılmasına ilişkin kararların temyizinde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/1. maddesi gereğince, ceza mahkemelerinde verilen beraat, ceza verilmesine yer olmadığına, mahkumiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşme kararlarının hüküm niteliğinde olduğu, 1412 sayılı CMUK'nın 305. maddesi gereğince ceza mahkemelerince verilen hüküm niteliğindeki kararların temyiz edilebileceği nazara alınarak, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan karar verilmesine yer olmadığı, sanık ... ... hakkındaki kamu davasının ayrılmasına ve ... Akaryakıt şirketini sattığını savunduğu şüpheli ... hakkında suç duyurusunda bulunulmasına, ... plakalı araç hakkında ayrılan dosyada karar verilmesine, ve sanıklar ..., ... ile ... hakkındaki kamu davasının ayrılmasına ilişkin kararların, 5271 sayılı CMK'nın 223. maddesindeki hüküm niteliğindeki kararlardan olmaması nedeniyle temyizlerinin olanaklı bulunmadığı anlaşılmakla, tebliğnameye uygun olarak, katılanlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekillerinin, temyiz istemleri hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
C- Sanık ... müdafisinin 11/02/2016 havale tarihli dilekçesiyle temyizden feragat ettiği anlaşıldığından, tebliğnameye uygun olarak, sanık ... müdafisinin temyiz istemi hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA
D- 5607 sayılı Yasaya Muhalefet suçuna ilişkin kurulan hükümlere yönelik Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun temyizine ilişkin, 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlere yönelik Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın temyizine ilişkin ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme suçları yönünden kurulan hükümlere yönelik Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun temyizine yönelik;
İlgili suçlardan doğrudan zarar görmedikleri ve bu nedenle davaya katılma hakkı bulunmadığı halde mahkemece Kanuna aykırı gerekçeyle kamu davasına katılan olarak kabullerinin, bu niteliği ve dolayısıyla kanun yoluna başvurma hak ve yetkisini kazandırmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekillerinin, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
E- Sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... hakkında 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen beraat kararına ilişkin temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanıklar ... ve ...’ye yükletilen suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
2- Sanık ... hakkında verilen beraat hükmünün de usul ve Kanuna uygun olduğu ,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafisi, sanık ... katılanlar Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı vekillerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
F- Sanık ...’nın 13. olay, 14. olay, sanık ...’nin 1.olay, 2. olay, 4. olay, 8. olay, sanık ...’in 12. olay, 27. olay, sanık ...’ın 28. olay, sanık ...’ın 23. olay kapsamındaki eylemlerine ilişkin 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen beraat hükümlerine ilişkin, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... hakkında 5015 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında 5607 sayılı Yasaya muhalefet ve 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından verilen beraat hükümlerine ve sanık ... hakkında verilen düşme hükmüne yönelik temyize gelince;
Sanıklara atılı suçlara ilişkin yasa maddelerinde öngörülen cezaların üst sınırı uyarınca, 5237 sayılı TCK. nın 66/1-e. ve 67/2. maddelerine göre, suçların tabi bulunduğu 8 yıllık olağan dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından katılanlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnamaye kısmen uygun olarak, başkaca yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e. 67/4. ve CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca, sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
G- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin ve sanıklar ... (3. olay, 5. olay, 6. olay, 7. olay, 10. olay, 15. olay, 16. olay, 18. olay, 24. olay), sanık ... (11. olay, 21. olay, 24. olay, 25. olay, 26. olay, 18. olay), sanık ... (6. olay, 7. olay, 9. olay, 10. olay, 18. olay) sanık ... (22. olay ), sanık ... (19. ve 20. olay ), sanık ... (15. olay), sanık ... (17. olay) kapsamında 5015 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 5015 sayılı Kanuna aykırılık suçundan beraat kararı verilen sanıkların belirtilen eylemleri yönünden TCK’nın 67/2-a-d, maddesi dikkate alınarak dava zamanaşımı süresinin inceleme tarihi itibariyle gerçekleşmediğinin kabulüyle, yapılan incelemede;
a- 5015 sayılı Kanuna aykırılık suçundan belirtilen eylemlere ilişkin beraat kararı verilen sanıklar yönünden;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 02/06/2021 tarih, 2016/934 esas, 2021/241 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda suça iştirakte, faillik ve şeriklik ayrımı öngörülmüş, azmettirme ve yardım etme şeriklik kavramı içinde değerlendirilmiştir.
“Türk Ceza Kanunu’nun 37. maddesinde;
(1) Suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur.
(2) Suçun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur. Kusur yeteneği olmayanları suçun işlenmesinde araç olarak kullanan kişinin cezası, üçte birden yarısına kadar artırılır.' şeklindeki hüküm ile maddenin birinci fıkrasında müşterek faillik, ikinci fıkrasında ise dolaylı faillik düzenlenmiştir.
Kanunda suç olarak tanımlanan fiilin, birden fazla suç ortağı tarafından iştirak hâlinde gerçekleştirilmesi durumunda TCK’nın 37/1. maddesinde düzenlenen müşterek faillik söz konusu olacaktır.
Öğretideki görüşler de dikkate alındığında müşterek faillik için iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir:
1- Failler arasında birlikte suç işleme kararı bulunmalıdır.
2- Suçun işlenişi üzerinde birlikte hâkimiyet kurulmalıdır.
Müşterek faillikte, birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde ortak hâkimiyet kurulduğu için her bir suç ortağı 'fail' konumundadır. Fiil üzerinde ortak hâkimiyetin kurulup kurulmadığının belirlenmesinde, suç ortaklarının suçun icrasında üstlendikleri rolleri ve katkılarının taşıdığı önem göz önünde bulundurulmalıdır.
Kişinin eyleminin, bir suça katılma aşamasına ulaşıp ulaşmadığı, ulaşmışsa da suça katılma düzeyinin belirlenmesi için, eylemin bir aşamasındaki durumun değil, eylemin yapılması için verilen kararın, bu kararın icra ediliş biçiminin, olay öncesi, sırası ve sonraki davranışların da dikkate alınıp, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Zira 'yardım etme'yi müşterek faillikten ayıran en önemli unsur, kişinin suçun işlenişi sırasında fiil üzerinde ortak hâkimiyetinin bulunmamasıdır.”
Bu açıklamalar ışığında, dosya kapsamına göre, akaryakıt istasyon sahibi ve/veya yöneticisi olan bir kısım sanıklar tarafından kaçak akaryakıt satışının yapılabilmesi amacıyla istasyonlarda çeşitli sistemlerin kurdurulduğu ve bu sistemlerin kullanılması suretiyle kaçak akaryakıtın satışa arz edildiğinin anlaşılması karşısında, mahkemece sanıklar ...’nın 3. olay, 5. olay, 6. olay, 7. olay, 10. olay, 15. olay, 16. olay, 18. olay, 24. olay kapsamında, sanık ...’n 11. olay, 18. olay, 21. olay, 24. olay, 25. olay, 26. olay kapsamında, sanık ...’nın 6. olay, 7. olay, 9. olay, 10. olay, 18. olay kapsamında, sanık ...’in 22. olay kapsamında, sanık ...’ın 19. ve 20. olay kapsamında, sanık ...’un 15. olay kapsamında ve sanık ...’ın 17. olay kapsamında kaçak akaryakıt satışını sağlamak amacıyla sistem kurup kurmadıkları, sistemin kurulumuna yardımcı olup olmadıkları, bu sistemin çalıştırılması için tarif etme, yönlendirmede bulunup bulunmadıklarının her bir sanık ve eylem yönünden ayrı ayrı delillere dayalı olarak tespit edilmesi, ayrıca sanık ... tarafından, her türlü akaryakıt ve LPG cihazlarının, parçalarının alım ve satımı, imalatı ve ihracatı, tamirat ve montaj işlerini yapmak için ... Akaryakıt, LPG ekipmanları Limited Şirketi’nin kurulmuş olması, sanıklar ... ve ...’nın bu şirkette çalışması, sanıklar ..., ... ve ...’nın Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan akaryakıt sayaçlarının tamir, bakım ve ayarlarının yapımına dair yetki belgesi almış olması, sanıklar ..., ..., ...’un akaryakıt istasyonlarında tamir, bakım işlerinde çalışıyor olması hususları da dikkate alınıp, iletişim tespit tutanaklarında bu sanıklar ile istasyon sahip, yönetici ve/veya çalışanı olan sanıklar arasında geçen sistemin çalıştırılmasına yönelik tarif etme, yönlendirme şeklindeki konuşma içeriklerinin, kaçak akaryakıtın satışının sağlanmasına yönelik olup olmadığı yönünden gerektiğinde bilirkişiden rapor alınması suretiyle eylemlerinin tespiti ve sanıkların bu eylemleriyle, kaçak akaryakıtı satışa arz ettiği tespit edilen istasyon sahip, yönetici ve/veya çalışanları olan sanıkların eylemlerine TCK’nın 37. ve 39. maddeleri kapsamında iştirak edip etmediklerinin belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle beraat kararları verilmesi,
b- 5015 sayılı Kanuna muhalefet suçundan hakkında mahkumiyet hükmü kurulan sanıklar yönünden;
1- Sanık ...’in davaya konu edilen eylemine ilişkin, Niğde 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/291 esas, 2011/25 karar sayılı dosyası kapsamında yargılama yapıldığı ve eylemi sabit görülen sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, ilgili dava dosyasının onaylı bir suretinin denetime olanak verecek biçimde dosya içerisine alınarak anılan dosyadaki eylem ile bu dosyadaki eylemlerin aynı olup olmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde saptanması ve sonucuna göre, mükerrer dava açıldığının belirlenmesi durumunda 5271 sayılı CMK'nın 223/7. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- UYAP kayıtlarında yapılan incelemede; sanık ... hakkında Antalya 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/589 esas, 2018/284 karar sayılı dosyası, sanık ... hakkında Akşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/429 esas, 2016/240 karar sayılı dosyası, sanık ...’un Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/1059 esas, 2011/868 karar sayılı dosyası, sanık ... hakkında Çifteler Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2012/54 esas, 2012/138 karar sayılı dosyası, sanık ... hakkında yargılaması devam eden Sarayönü Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/2 esas sayılı dosyasına konu eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanıkların eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
3- Suç tarihi ve ele geçen eşyaların niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/11 ve 3/12. maddeleri kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/11 ve 3/12. maddeleri ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen 'Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.' şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 5015 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın ilgili hükümleri (5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 veyahut aynı Yasanın 3/12. maddesi) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de Yerel Mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi, sanık ... müdafisi, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanıklar ..., ... ve ... müdafileri, sanıklar ..., ... ve ... müdafisi, sanıklar ... ve ... müdafisi, sanıklar ..., ... ve ... müdafisi, sanık ... müdafileri ile katılanlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekillerinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.