1. Ceza Dairesi 2021/6991 E. , 2021/14245 K.
(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, nitelikli yağma ve cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 07/04/2011 tarihli ve 2011/255 değişik iş sayılı içtima kararı ile 10 yıl 6 ay 20 gün hapis cezasına hükümlü ... hakkında Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 08/05/2020 tarihli ve 2020/7-2203 ilamat sayılı müddetnameye yönelik itirazın reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 17/07/2020 tarihli ve 2008/52 Esas, 2009/41 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 29/07/2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, adı geçen hükümlünün .... Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 07/04/2011 tarihli ve 2011/255 değişik iş sayılı kararı ile içtima edilen 10 yıl 6 ay 20 gün hapis cezasının infazı hakkında, ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 08/05/2020 tarihinde 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu'nun 108/1. maddesi gereğince cezasının 2/3 oranında kapalı ceza infaz kurumunda çektirilmesine ilişkin yapılan hesaplamaya göre müddetname düzenlenmesi sonrasında, hükümlünün müddetnameye karşı yaptığı itirazının usul ve yasaya aykırılık bulunmaması sebebiyle reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 17/07/2020 tarihli ve 2008/52 Esas, 2009/41 sayılı ek kararına yönelik itirazın mercii .... Ağır Ceza Mahkemesinin 29/07/2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararı ile reddine karar verilmiş ise de;
Hükümlü hakkında çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, nitelikli yağma ve cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyetine dair .... Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 17/12/2009 tarihli ve 2008/103 Esas, 2009/310 sayılı kararının temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay ... Ceza Dairesinin 01/03/2011 tarihli ve 2011/519 Esas, 2011/1097 Karar sayılı ilâmı ile onandığı, infaza konu ilâmdaki suç tarihinin 2003 yılı olması itibariyle infaz rejiminin tespitinde lehe yasanın belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu,
647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 19/1. maddesinde, 'Ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına hükümlüler 25 yıllarını; müebbet ağır hapis cezasına hükümlüler 20 yıllarını; diğer şahsi hürriyeti bağlayıcı cezalara mahkum edilmiş olanlar hükümlülük süresinin 1/2'sini; çekmiş olup da Tüzüğe göre iyi halli hükümlü niteliğinde bulundukları takdirde, talepleri olmasa dahi şahsi şartla salıverilirler.' şeklinde ve anılan Kanun'un Ek-2. maddesinde, ''Hükümlülerin yarı açık
veya açık cezaevlerine seçilmelerine karar verme işlemi, Adalet Bakanlığınca her yılın Ocak ayı içerisinde tespit edilerek Cumhuriyet Savcılıklarına bildirilen şartla salıverilme tarihine göre yapılır. Bakanlıkça bildirilen bu tarih aşılmamak ve kapalı kurumlarda çalışanlara öncelik tanınmak kaydıyla; 9, 10 ve 11 inci maddeler gereğince tabi tutulacakları müşahadeleri sonucu yarı açık veya açık müesseselere naklolunan hükümlülerin; anılan müesseselerde kaldıkları her ay için 6 gün, 19 uncu maddenin 1, 2 ve 3 üncü fıkralarına göre tespit edilecek şartla salıverilme tarihlerinden indirilmek suretiyle şartla salıverilme işlemi yapılır.'' şeklinde düzenlemelerin yer aldığı,
Hükümlünün .... Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 07/04/2011 tarihli ve 2011/255 değişik iş sayılı içtima kararına konu 10 yıl 6 ay 20 gün hapis cezasını, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 647 sayılı Kanun'un 19/1 ve ek-2. maddeleri gereğince 1/2 ve ayda 6 gün hesabıyla infaz etmesi gerektiği, bu durumda hükümlü hakkında düzenlenen müddetname hesabının hukuka aykırı olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25/02/2021 gün ve 94660652-105-01-16646-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
I) Hükümlü ... hakkındaki dosya kapsamından;
Hükümlünün ... Ağır Ceza Mahkemesinin 17.12.2009 tarihli, 2008/103 Esas, 2009/310 Karar sayılı kararı ile 01.06.2005 tarihinden önce işlemiş olduğu nitelikli yağma suçundan 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a,c,d,g,h, 168/1-3, 62. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezasıyla, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı TCK’nin 109/2,3-a,b, 62. maddeleri uyarınca 3 yıl 4 ay hapis cezasıyla, suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak suçundan 5237 sayılı TCK’nin 220/1,3, 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği,
Hükümlü hakkındaki mahkumiyet kararlarının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 01.03.2011 tarihli, 2011/519 Esas, 2011/1097 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
... Cumhuriyet Başsavcılığı İlamat ve İnfaz Bürosunun 06.04.2011 tarihli ve 2011/1-1990 sayılı yazıları ile hükümlü hakkında verilen ve kesinleşen cezaların toplanmasına karar verilmesinin talep edilmesi üzerine .... Ağır Ceza Mahkemesinin 07.04.2011 tarihli, 2011/255 değişik iş sayılı kararı ile nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak suçlarından verilen ve kesinleşen cezalarının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 99. maddesi uyarınca 10 yıl 6 ay 20 gün hapis cezası olarak toplanmasına karar verildiği,
06.05.2020 tarihinde cezaevine giren hükümlü hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108/1. maddesine göre 1/3 indirim oranı esas alınarak düzenlenen 08.05.2020 tarihli müddetnamede koşullu salıverilme tarihinin 11.12.2025, bihakkın tahliye tarihinin ise 18.06.2029 olarak tespit edildiği,
Hükümlünün hakkında düzenlenen müddetnameye 2005 yılından önce işlemiş olduğu nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen cezalarının infazının 2/3 oranı üzerinden değil 2/5 oranı üzerinden yapılması gerektiği gerekçesiyle itiraz ettiği,
Dilekçesinin itiraz konusunda karar verilmek üzere Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından infaza konu mahkumiyet hükümlerini veren ... Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği,
... Ağır Ceza Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli, 2008/52 Esas, 2009/41 Karar sayılı ek kararı ile “.....hükümlü hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08.05.2020 tarih ve 2020/7-2203 sayılı müddetnamenin usul ve yasaya uygun olduğu, herhangi bir aykırılığın olmadığı” gerekçesiyle hükümlünün müddetnameye yapmış olduğu itirazın reddine karar verildiği, verilen bu kararın 22.07.2020 tarihinde hükümlüye tebliğ edildiği,
Hükümlünün 24.07.2020 tarihli dilekçesiyle karara karşı yasal süresi içerisinde itiraz ettiği itirazı inceleyen itiraz mercii olan .... Ağır Ceza Mahkemesinin 29.07.2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararı ile “... Ağır Ceza Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli, 2008/52 Esas, 2009/41 Karar sayılı ek kararının usul ve yasaya uygun olduğu” gerekçesiyle itirazın kesin olarak reddine karar verildiği,
Hükümlü vekilinin 14.08.2020 havale tarihli dilekçesi ile “ hükümlünün işlediği suçların suç tarihinin 2003 yılı olmasına rağmen müddetnamenin 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 108/1. maddesine göre düzenlenmesinin doğru olmadığını, cezalarının infazının 2/3 oranı değil 2/5 oranı esas alınarak yeni bir müddetname düzenlenmesi ve denetimli serbestlikle tahliyesine karar verilmesi için itiraz mercii olan .... Ağır Ceza Mahkemesince verilen 29.07.2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararına” karşı kanun yararına bozma yoluna gidilmesini talep ettiği,
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25/02/2021 gün ve 94660652-105-01-16646-2020-Kyb sayılı yazısı ile hükümlünün ... Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 07/04/2011 tarihli ve 2011/255 değişik iş sayılı içtima kararına konu 10 yıl 6 ay 20 gün hapis cezasını, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 647 sayılı Kanun'un 19/1 ve ek-2. maddeleri gereğince 1/2 ve ayda 6 gün hesabıyla infaz etmesi gerektiği, bu durumda hükümlü hakkında düzenlenen müddetname hesabının hukuka aykırı olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle ... Ağır Ceza Mahkemesinin 29.07.2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararı aleyhine kanun yararına bozma isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır.
II) HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
Müdetnamenin düzenlediği 08.05.2020 ve müddetnameye yapılan itirazın reddine karar verildiği 17.07.2020 tarihten önce 14.04.2020 tarihinde kabul edilen 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 41. maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duruksama başlıklı 98. madde hükmününe göre;
(1) a) Mahkûmiyet hükmünün yorumunda duraksama olursa veya sonradan yürürlüğe giren kanun hükmünün Türk Ceza Kanunu'nun 7 nci maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirse, hükmü veren mahkemeden,
b) Çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa ya da cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği ileri sürülürse, infaz hâkimliğinden,
Duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için karar istenir.
(2) Birinci fıkra uyarınca yapılan başvurular cezanın infazım ertelemez. Ancak, mahkeme veya infaz hâkimliği olayın özelliğine göre infazın ertelenmesine veya durdurulmasına karar verebilir.
30.07.1999 tarihinde kabul edilen, 01.08.1999 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve suç tarihinde yürürlükte bulunan 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu'nun 1. maddesine göre; doğrudan veya dolaylı biçimde bir kurumun, kuruluşun veya teşebbüsün yönetim ve denetimini ele geçirmek, kamu hizmetlerinde, basın ve yayın kuruluşları üzerinde, ihale, imtiyaz ve ruhsat işlemlerinde nüfuz ve denetim elde etmek, ekonomik faaliyetlerde kartel ve tröst yaratmak, madde ve eşyanın azalmasını ve darlığını, fiyatların düşmesini veya artmasını temin etmek, kendilerine veya başkalarına haksız çıkar sağlamak, seçimlerde oy elde etmek veya seçimleri engellemek maksadıyla tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak (...) suretiyle yıldırma veya korkutma veya sindirme gücünü kullanarak suç işlemek için örgüt kuranlara veya örgütü yönetenlere veya örgüt adına faaliyette bulunanlara veya bilerek hizmet yüklenenlere sadece bu nedenle üç yıldan altı yıla kadar; örgüte üye olanlara iki yıldan dört yıla kadar ağır hapis cezası verilir.
Suç faili, memur veya kamu hizmetiyle görevli kimse ise yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza, yarıdan bir katına kadar artırılır.
Örgüt mensuplarınca veya örgüt adına örgüt üyesi olmayanlar tarafından birinci fıkrada gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere işlenen suçların ve 01/03/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 296. maddesinde öngörülen cürmün cezaları üçte birden yarıya kadar artırılır.
4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç örgütleriyle Mücadele Kanunu'nun 13. maddesine göre; “Bu kanun kapsamına giren suçlardan tutuklananlar ile mahkum olanlar hakkında Terörle Mücadele Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri hükümleri uygulanır”
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 18.07.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5532 sayılı Kanun ile değiştirilmeden önceki 17/1 maddesine göre; bu Kanun kapsamına giren suçlardan mahkum olanlardan, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezası alanlar 36 yıllarını, müebbet ağır hapis cezasına hükümlüler 30 yıllarını, diğer şahsi hürriyeti bağlayıcı cezalara mahkum edilmiş olanlar hükümlülük süresinin 3/4'ünü çekmiş olup da iyi halli hükümlü niteliğinde bulundukları takdirde talepleri olmaksızın şartla salıverilirler,
Bu hükümlüler hakkında, 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 10. maddesinin bir ve ikinci fıkraları ile ek 2. maddesi hükümleri uygulanmaz.
5532 sayılı Kanun ile değişik 17. maddeye göre “Bu Kanun kapsamına giren suçlardan mahkum olanlar hakkında, koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması bakımından 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107. maddesinin dördüncü fıkrası ile 108. maddesi hükümleri uygulanır.”
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 14.04.2020 tarihinde kabul edilen ve 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile değiştirilmeden önceki 107/4. maddesine göre; ' Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkumiyet hâlinde; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına mahkum edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile değişik 107/4. maddesine göre; suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde; .... süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının üçte ikisini infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler.
14.04.2020 tarihinde kabul edilen ve 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 49. maddesi ile değiştirilmeden önceki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un mükerrirlere ve bazı suç faillerine özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbiri
başlıklı 108/1. maddesine göre; tekerrür halinde işlenen suçtan dolayı mahkum olunan; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının, müebbet hapis cezasının otuzüç yılının, süreli hapis cezasının dörtte üçünün infaz kurumunda iyi halli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 7242 sayılı Kanun'un 49. maddesi ile değişik 108/1. maddesine göre; tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan; ..... süreli hapis cezasının üçte ikisinin İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir. Ancak, koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanır şeklindeki mevcut yasal düzenlemelere göre somut olay değerlendirildiğinde;
Hükümlü ...’ın suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve örgüt faaliyeti kapsamında işlediği nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine karar verildiği,
5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesine göre suçun işlendiği zamanda yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanun hükümlerinin farklı olması halinde hükümlünün lehine olan kanunun uygulanacağı ve infaz olunacağı, aynı maddenin 3. fıkrasına göre infaz rejimine ilişkin hükümlerin derhal uygulanacağı fakat koşullu salıverilmenin, infaz rejimine ilişkin hükümlerin derhal uygulanmasının istisnaları arasında sayıldığı dikkate alındığında; koşullu salıverme ile ilgili olarak da lehe infaz kanununun tespit edilmesi gerektiği; suç tarihinde yürürlükte bulunan 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu'nun 13. maddesinde bu Kanun kapsamına giren suçlardan mahkum olanlar hakkında Terörle Mücadele Kanunu'nun 17. maddesi hükmünün uygulanacağı yönünde atıf bulunduğu, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 18.07.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5532 sayılı Kanun ile değiştirilmeden önceki 17/1. maddesine göre 647 sayılı Kanun'un 19. maddesinin bir ve ikinci fıkraları ile ek 2. maddesi hükümlerinin uygulanmayacağı ve koşullu salıverilme için hükümlülük süresinin dörtte üçünün iyi halli olarak çekilmesi gerektiği, bu durumda 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5532 sayılı Kanun ile değiştirilmeden önceki 17/1. maddesi hükümleri ile sonradan yürürlüğe giren 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107/4. maddesi hükümleri arasında yapılacak lehe kanun değerlendirmesinde, Terörle Mücadele Kanunu'nun 17/1 maddesine nazaran 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile değişik 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107/4. maddesine göre koşullu salıverilme için cezaevinde iyi halli olarak geçirilmesi gereken sürenin daha az olması koşullu salıverilme için hükümlülük süresinin üçte ikisinin iyi halli olarak geçirilmesinin öngörülmesi nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun hükümlerinin hükümlü lehine olup, hükümlünün suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve örgüt faaliyeti kapsamında işlediği nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kesinleşen cezalarının infazının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 107/4. maddesi uyarınca (2/3) oranı esas alınarak yapılması gerektiği anlaşılmakla;
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 08.05.2020 tarihli ve 2020/7-2203 sayılı müddetnamenin usul ve yasaya uygun olması nedeniyle bu müddetnameye hükümlünün yaptığı itirazın reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli, 2008/52 Esas, 2009/41 Karar sayılı ek kararında ve bu karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 29.07.2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden hükümlü hakkında hükmedilen cezaların suç tarihi dikkate alınarak 647 sayılı Kanun'un 19 ve ek 2. maddeleri uyarınca infaz edilmesi gerektiği gerekçesiyle yapılan kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
III) SONUÇ VE KARAR:
Açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmediğinden .... Ağır Ceza Mahkemesinin 29.07.2020 tarihli ve 2020/442 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan ve haklı nedenlere dayanmayan kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19/11/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.