3. Ceza Dairesi 2021/7941 E. , 2021/10825 K.
I- TALEP:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.06.2021 tarih ve... sayılı yazısı ile; 'Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 12/02/2021 tarihli ve 2021/626 soruşturma, 2021/236 esas, 2021/78 sayılı iddianamenin iadesine dair... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/02/2020 tarihli ve 2021/25 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/03/2021 tarihli ve 2021/96 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre,... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 12/02/2021 tarihli iddianamenin, şüphelinin kendi beyanına göre Yüksekova Kardeşköy Mahallesinde doğduğu,anne ve babasının Türk vatandaşı olduğu ve doğumunun evlilik içinde gerçekleştiği, ancak nüfusa kaydedilmediği, doğumdan başlayarak Türk vatandaşlığı kazanan şüphelinin Türk nüfusuna kaydının sağlanması gerekirken yabancı kimlik numarası verilerek kaydının sağlanmadığı gerekçesiyle iadesine karar verilmiş ise de;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanununun 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, 5271 sayılı Kanununun 170/2. maddesinde yer alan “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek diğer deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verileceği, 5271 sayılı Kanunu'nun 174. maddesinde sayılan iade sebepleri arasında belirtilen hususun sayılmadığı, kaldı ki, şüphelinin vatandaş olduğu ve Türkiye Cumhuriyeti nüfusuna kaydı gerektiği düşünülüyorsa bunun mahkemece kovuşturma aşamasında sağlanabileceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 18/05/2021 gün ve 94660652-105-73-7510-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden gönderilen ihbar ile mevcut evrak, 23.06.2021 tarih ve 31520 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.07.2021 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 22.06.2021 tarihli ve 196 sayılı kararının II/1-a maddesi gereğince Yargıtay 16. Ceza Dairesi numarasının 3. Ceza Dairesi olarak değiştirilmesine müteakip devralınmıştır.
II-OLAY ;
03.11.2020 tarihinde, aralarında şüpheli ile birlikte iki erkek şahsın bulunduğu üç şahıs, Irak'ta bulunan KDP görevlileri tarafından Habur Kara Hudut Kapısı Şube Müdürlüğü görevlilerine, adli ve idari işlemlerinin yapılması için kimliksiz, pasaportsuz ve doktor raporu alınmadan, saat 17.00 sıralarında teslim edilmiştir.
Kimlik tespiti yapılan şahıs sıfatı ile kendisine okutturulup, doğruluğu anlaşıldıktan sonra imzasının alındığı ve beyanına göre tespitin yapıldığı işaretlenen, saat 18.00' de tanzim edilen kimlik tespit tutanağında özetle; ...'ın, 01.01.1985... doğumlu olduğu, baba adının..., ana adının ise Cazı olduğu, devamlı ikamet adresinin ve kullandığı telefon numarasının belirtilerek, bekar olduğu, kimlik numarası ve nüfus cüzdanı bilgilerinin ise bulunmadığı belirtilerek kimlik tespiti yapılmıştır.
Cumhuriyet savcısı ile yapılan görüşmeye dair tanzim edilen bila tarihli tutanakta, Cumhuriyet savcısınca, beyanına göre kimlik tespiti yapılan ve nüfusa kaydı olmayan, örgütten kaçarak teslim olduğunu söyleyen Zeliha Tutak isimli şahısla ilgili olarak, Hudut Kapısı görevlilerinden teslim alınması, İl Nüfus Müdürlüğü ile gerekli yazışmanın yapılması, 48 saat süre ile gözaltına alınması ve yeterli süre olmaması durumunda uzatma talebinde bulunması, müdafi huzurunda şüpheli sıfatı ile ifadesinin alınması, ülke çapında gerekli araştırmaların yapılması, açık kaynak araştırma tutanağı tanzim edilmesi, üst aramasında ele geçen cep telefonunu rızaen teslim ediyorsa muhafaza altına alınması ve dijital materyaller hakkında inceleme için talepte bulunulması, rızaen teslim etmiyorsa el koyma yapılarak, inceleme talebinde bulunulması, kan örneği alınarak ... Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce gerekli mukayesenin yapılması için mahkeme kararı alınması, şüphelinin parmak ve avuç içi izlerinin alınması, şüpheliye örgütsel faaliyetleri ile ilgili olarak terör örgütü içerisinde bildiği/tanıdığı şahıslar ile alakalı teşhis albümü gösterilerek fotoğraftan teşhis yaptırılarak tutanağa bağlanması ve mevcutlu olarak hazır edilmesi talimatlarının verildiği belirtilmiştir.
Yakalama tutanağı ve saat 21:15'te tanzim edilen teslim ve tesellüm tutanaklarında beyanlarına göre kimlik tespitlerinin yapıldığı belirtilen şahıslardan, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan iki ayrı arama kararının bulunduğu belirlenen Aslan Guyi kod adlı Fırat Yaman ile başkaca suçlardan hakkında üç ayrı arama kararı bulunduğu belirlenen Ali Keskin kod adlı iki erkek şahsın, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık/kimlik numaralarını ve nüfus bilgilerini beyan ettikleri ve sistemlerden UYAP ve KİHBİ sorgulamalarının yapıldığı fakat; beyanına göre... Uludere nüfusuna kayıtlı... ve Cazı kızı, 1985 Irak doğumlu olduğu belirtilen Destan Fırat Kod adlı şüpheli Zeliha Durak'ın nüfusa kaydının olmadığı, kimlik bilgileri olmadığı için sistemlerden sorgulanamadığı belirtilmiştir.
Bu kapsamda, süreçte tanzim edilen tutanak içeriklerinden özetle; kendi isteği ile eşi ile birlikte örgütten kaçarak teslim olduğunu beyan eden; kimliksiz ve pasaportsuz, doktor raporu alınmadan güvenlik görevlilerine teslim edilen; adli ve idari işlemler yapılmak üzere teslim alınmasına müteakip 17.20 sıralarında gözaltına alındığı bilgisi verilen ayrıca haber verme tutanağında, yakını olarak akrabası olduğu ve süreçte kimlik tespit ve üst arama tutaklarında şüphelinin kullandığı yazılı olan cep telefonu numarasını kullandığı belirtilen M.Y isimli şahsa haber verildiği; yapılan üst aramasında rızası ile teslim ettiği belirtilen cep telefonu ele geçen; yakalama, adli muayenesi için götürüldüğü hastane kayıtlarında ve saat 21.15'te tanzim edilen teslim tesellüm tutanaklarında Irak; saat 18.00 de tanzim edilen kimlik tespit tutanağında, şüpheli ve sanık hakları formunda, üst arama tutanağında, haber verme tutanağında, teslim alma tutanağında, rızaen teslim ve muhafaza altına alma tutanaklarında...; gözaltı uzatma tebliğ tutanaklarında ise Yüksekova doğumlu olduğu belirtilerek, beyanına göre alınan kimlik bilgilerinden nüfusa kaydının olmadığı tespit edilen Destan Fırat Kod adlı şüpheli Zeliha Durak hakkında,... Cumhuriyet Başsavcılığınca silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 2020/5032 soruşturma sayısına kayden soruşturma başlatıldığı anlaşılmıştır.
Şüpheli, gözaltında bulunduğu süreçte müdafiileri ile görüştürülmüştür.
Nüfus kayıt müracaatında bulunan sıfatı ile kendisinin ayrıca süreçte eşi olduğunu beyan ettiği ve teslim edilen kişilerden Fırat Yaman'ın imzasının bulunduğu, 05.11.2020 tarihli tutanakta özetle; beyanına göre...-Cazı kızı, 1985 Yüksekova doğumlu, nüfus kaydı olmayan şüphelinin, nüfus kayıt işlemleri amacıyla görevliler eşliğinde... Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğüne götürüldüğü, nüfus kayıt müracaatının tamamlanması sonrasında kendisine nüfus kayıt işlemleri ile ilgili takip etmesi gereken işlemler hakkında gerekli bilginin verildiği, şahsın başvurudan sonra hazırlaması gereken evrakları kendisinin, avukatı aracılığıyla ve Irak ülkesinde evlendiğini beyan ettiği 03.11.2020 günü Irak KDP görevlisi tarafından görevlilere teslim edilen ve PKK/KCK terör örgütünden kendiliğinden kaçtığını beyan eden Fırat Yaman aracılığıyla takip edeceğini beyan etmesi üzerine şahsın, adli tahkikat işlemleri için Şube Müdürlüğü nezaretine intikal ettirildiği ve şüphelinin nüfus kayıt müracaatının tamamlandığı, 05.11.2020 tarihli 'Saklı Nüfus Başvuru ve Mülakat Formu' ile beyanına göre hazırlanan 5 Kasım 2020 tarihli nüfus kayıt örneğininde tutanak ekine eklendiği belirtilmiştir. Ekler incelendiğinde saklı nüfus başvuru ve mülakat formunda şüphelinin vatandaşlık durumunun incelenerek gereğinin yapılmasını talep ettiği, aile bireylerinden babasının vefat ettiğini, annesinin ve kardeşlerinin Irak'ta yaşadıklarını, eşinin Fırat Yaman olduğunu, kendisinin 21 yıl, Irak Cumhuriyetinde yaşadığını beyan ettiği, nüfus kayıt örneğinin ise Memet Tuzak adlı şahsa ait olduğu ve şüphelinin şahsın nüfus kaydında bulunmadığı görülmüştür.
Gözaltı süresinin dolması nedeni ile uzatılmasına yönelik yapılan istem kapsamında, ... Sulh Ceza Hakimliğinin 05.11.2020 tarih, 2020/2377 değişik iş sayılı kararı ile hazır edilerek yapılan kimlik tespitinde..., Cazı kızı 1985 Yüksekova doğumlu olduğunu beyan ettiği, nüfus kaydının ise bulunmadığı belirtilen şüphelinin gözaltı süresinin birinci kez 48 saat süre ile uzatılmasına karar verilmiştir.
Şırnak Sulh Ceza Hakimliğinin 05.11.2020 tarih, 2020/2373 değişik iş sayılı kararı ile şüphelinin terör örgütü tarafından gerçekleştirilen eylemlere katılıp katılmadığının tespiti için DNA mukayesesinde kullanılmak üzere kan örneğinin alınmasına, kan örnekleri üzerinde moleküler genetik inceleme yapılmasına izin verilmesine, bu hususta ... Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün görevlendirilmesine karar verilmiştir.
Müdafii eşliğinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirterek verdiği, 06.11.2020 tarihli kolluk ifadesinde kimlik bilgilerinin beyanına göre alındığının, nüfusa kayıtlı olmadığının, beyanına göre Memet ve Cazı kızı, 1985 Yüksekova doğumlu ve bekar olduğunun belirtildiği görülen şüphelinin öz geçmişinde özetle, Türkçe konuştuğunu, okuyup yazabildiğini, 20.04.1985 tarihinde Kardeşköy mahallesinde doğduğunu, babasının Memet Tuzak olduğunu ve hayvancılık ve tarım işleri ile ilgilendiğini, 2006 yılında Mahmur kampında hastalıklarından dolayı vefat ettiğini, annesinin Cazı Tuzak olduğunu ve ev hanımı olmakla halen Mahmur kampında yaşadığını, aynı anne ve babadan 4'ü erkek 4'ü kız olmak üzere 8 kardeş olduklarını, 1993 yılında ikamet ettikleri köyün boşaltılması üzerine Şeladız şehrine gittiklerini, bir süre burada kaldıktan sonra Ertuş, Ninova ve son olarak Mahmur kampına yerleştiklerini, en büyük abisi İdris'in Irak ülkesinde trafik kazasında vefat ettiğini, diğer abisi olan Selim'in 1990’lı yıllarda örgüte katıldığını ve halen örgüt içerisinde faaliyet yürüttüğünü, en son 2012 yılında Kandil alanında gördüğünü, 3 kız kardeşinin evli olmakla Irak'ta yaşadıklarını, Yüksekova ilçesinde akrabalarının olduğunu, 1993 yılı içerisinde Irak ülkesine gittiklerinde kendisi ile birlikte iki kız ve bir erkek kardeşinin anne ve babasınca nüfusa kaydettirilmediğinden, nüfusa kaydının olmadığını, Fırat Yaman ile Duhok şehrinde resmi olarak evlendiklerini ancak Irak ülkesinde de herhangi bir resmi kaydının olmadığını, 4 aylık hamile olduğunu, Türk güvenlik güçleri ve Fırat’ın ailesinin teslim olmaları yönünde kendilerini ikna ettiklerini fakat COVİD-19 yüzünden gelemediklerini, 03.11.2020 tarihinde ise Habur sınır kapısından Türk güvenlik güçlerine teslim edildiklerini beyan etmiştir.
01.07.1993 tarihinde vefat eden Memet Tuzak'a ait nüfus kaydında; ölüm bilgisinde 'Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğünün 2011/794 sayılı ve Yüksekova Kaymakamlığının 18.01.2012 tarihli oluruna istinaden' bilgisinin, Cazı Tuzak'ın ise 'ölüm tespiti 00.00.2019', 'adı geçenin kaydı, genel müdürlük makamının 09.05.2019 tarihli, 63259 sayılı olurlarına göre; ölüm tespiti sonucunda ölmüş olduğu halde ölüm yeri ve ölüm tarihi tespit edilemediğinden, bu kayıt üzerinde işlem yapılamaz ve bu açıklama ölümün hukuki sonuçlarını doğurmaz.' bilgilerinin, Meryem, İdris, Selim ve Eşref adlı dört çocuğu olduğunun, İdris'in 01.07.2004 tarihinde vefat ettiğinin ve 'Yüksekova ilçe emn.müd. 22.03.2011/170 sayılı tahkikat yazısına ve kaymakamlık mak. 23.03.2011/370 sayılı oluruna istinaden tescil edildiğinin, Hakkari- Yüksekova ilçesi tarafından 2011/129 no ile tescil edildiğinin' belirtildiği görülmüştür.
06.11.2020 tarihli teşhis ve yer gösterme tutanaklarında, şüphelinin nüfus kaydının olmadığı ve beyanına göre kimlik bilgilerinin yazıldığı belirtilmiştir.
PKK/KCK terör örgütü üyesi olmak, silahlı terör örgütü adına eylem ve faaliyetlerde bulunmak suçlarından düzenlenen bila tarihli kolluk fezlekesinde, şüphelinin nüfus kaydının olmadığı, beyanına göre kimlik tespitinin yapıldığı belirtilmiştir.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığında, 07.11.2020 tarihinde, müdafii eşliğinde, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini beyanla, şüpheli sıfatı ile vermiş olduğu ifade tutanağında, şüphelinin kimlik bilgileri... ve ...kızı, 1985 Yüksekova doğumlu olduğu, irtibat numarası olarak kayın validesine ait numara yazılmak sureti ile belirtilmiştir. Şüpheli beyanında kimlik bilgilerinin doğru ve kendisine ait olduğunu, örgüte katılmadan önce Hakkari ilinde Pirinçeke köyünde yaşadığını, 1993 yılında köyleri boşaltılınca ailesi ile Irak'a gittiklerini beyan etmiştir.
Tutuklama istemi ile sevk edildiği... Sulh Ceza Hakimliğinde, müdafii eşliğinde 07.11.2020 tarihinde yapılan sorgusunda, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini beyanla önceki ifadelerini doğrulayan ve atılı suçtan tutuklanmasına karar verilen şüphelinin kimlik bilgileri beyanına göre alınmış ve... ve ...kızı, 20.04.1985 Yüksekova doğumlu olarak 2020/139 sorgu sayılı zapta kimlik bilgileri yazılmıştır. Tutuklama müzekkeresinde ise doğum yerinin Irak olarak belirtilmiştir.
Süreçte yapılan araştırmalarda şüphelinin; sosyal medya hesabının bulunmadığı, İl Jandarma Komutanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü kayıtlarında hakkında bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, ancak Hendek olayları sürecine yönelik olarak hendek veya barikatta bulunup bulunmadığına dair ise somut bir tespitin yapılamadığı bildirilmiştir.
05.01.2021 tarihli dilekçesi ile sanık müdafii, etkin pişmanlıkta bulunan şüphelinin Irak'ta Fırat Yaman ile evlendiğini ve hamile olduğunu belirterek tahliyesini talep etmiştir. Dilekçesi ekinde sunduğu, Silopi Noterliğinin kaşesinin bulunduğu ve Arapça ve Türkçe yazının bulunduğu görülen evrakta, Türkçe olarak 'Irak Adalet Bakanlığı Dohuk İstinaf Mahkemesi Semel Aile Mahkemesinin', 'Yabancılar için nikah akdi' başlıklı, içeriğinde özetle hakim Zirek Mohammed Sedik Abdulkerim tarafından kimlik bilgileri yazılı olmayan Fırat Ubeyit Resul ile Zeliha Muhammet Salıh adlı kişilerin 11.03.2020 tarihinde nikahlandırıldıkları, ertelenmiş borcu olan koca ve eşe sorulduğunda evliliklerinin devam ettiğini bildirdiklerinin 30.08.2020 tarihinde kayıt altına alındığının yazılı olduğu, erkek olan şahsın ve kadın olan şahsın ayrı ayrı Dohuk ili ikameli Türk kimlikli olduklarının belirtildiği görülmüştür.
10.11.2020 tarihli Ceza İnfaz Kurumu yazısı ve eki belgelerde şüphelinin gebe olduğu belirtilmiştir.
08.01.2021 tarih, 2021/67 değişik iş sayılı... Sulh Ceza Hakimliğinin kararı ile şüpheli yurt dışına çıkış yasağı adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilerek tahliye edilmiştir. Aynı tarihte Cumhuriyet savcısınca karara itirazda bulunulduğuna dair evrak görülmüş ise de bu konuda verilen bir karara dosya içeriğinde rastlanılmamıştır.
... Bölge Kriminal Polis Labaratuvarı Müdürlüğünün 18.12.2020 tarihli raporunda, geçmişte meydana gelen terör olaylarında şüphelinin DNA profili ile uyumlu bir kayda rastlanmadığı bildirilmiştir. 25.01.2021 tarihli müzekkere ile de şüpheliden alınan numunelerin imhası kolluktan istenilmiştir.
Doğum yerinin Irak ve doğum tarihinin 01.01.1985 olarak işlendiği kimlik bilgilerine çıkartılan 01.02.2021 tarihli adli sicil ve arşiv kaydında, şüphelinin adli sicil ve arşiv kaydının olmadığı belirtilmiştir.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığının, 01.02.2021 tarih, 2020/5032 soruşturma, 2021/56 nolu iddianamesi ile şüpheli ...'ın, PKK silahlı terör örgütüne kendi isteğiyle dahil olup, örgütün hiyerarşisine organik bağ ile bağlanarak üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği anlaşıldığından TCK'nın 314/2, 221/1, 58/9, 63, 53/1 ve TMK'nın 3, 5/1 maddelerince cezalandırılması istenilmiştir. Mahkeme Başkanınca 02.02.2021 tarihinde kaleme havalesi yapıldığı görülen iddianamenin başlık kısmında, şüphelinin kimlik bilgisi, '...,... Kızı Cazi'den olma, 01.01.1985 doğumlu, Irak ili, ilçesi, köy/mahallesi, cilt, aile sıra no, sıra no'da nüfusa kayıtlı' olarak ve ayrıntılı ikamet adresi yazılarak, müdafiinin ad ve soyadı, suç tarihi ve yeri, gözaltı ve tutuklulukta kaldığı süreler, tahliye tarihi ve sevk maddeleri ile deliller yazılarak belirtilmiştir. İddianame anlatımında açıkça yazılmasına rağmen suç adı ise başlık kısmında belirtilmemiştir.
Şırnak 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 05.02.2020 tarih, 2021/7 iddianame değerlendirme numaralı kararı ile özetle belirtildiği şekilde:
'İddianamede, şüphelinin kimliğinin gösterilmesi gerekir. Kimliği belirsiz kişi hakkında dava açılamaz. Kimliğin eksik, kapalı ya da çelişkili olarak belirlenmesi, karışıklığa, hatta ilgisi bulunmayan bir başka kişinin hümlülüğüne yol açabilir. Özellikle isim benzerlikleri gözönüne alınarak, şüphelinin ad ve soyadı, baba ve ana adı, doğum tarihi, oturduğu yer ve mesleği gösterilmelidir. Şüphelinin açık kimliği bilinmiyorsa, dava açılmamalıdır. Bu durum genellikle gaip ve kaçak şüpheli hakkında söz konusu olur. İddianameye şüpheliyi, diğerlerinden ayırdeden özelikleri olabildiğince yazmak gerekir.
Şüphelinin kimliği, iddianamenin şekli unsurlarındandır. Şüphelinin kimliğinin iddianameye yazılmış olması tek başına bir anlam ifade etmez. Kimlik bilgilerin soruşturmada elde edilen bilgilerle ve gerçek durumla uyumlu olması gerekir. Şüphelinin kimliği olarak yazılan bilgi gerçekle örtüşmüyorsa, soruşturmada elde edilen bilgilere göre belirlenen şüpheli dışında bir kişiye dava açılmış ise, şeklen iddianamenin üzerinde kimlik bilgisi yazılı olmasının bir anlamı yoktur. Önemli olan bu bilgilerin doğru olarak yazılmış olmasıdır. Mahkememizce benimsenen Yargıtay 18'inci Ceza Dairesinin 15.02.2016 tarih, 2015/13083 esas ve 2016/2678 karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.
Buna göre;
CMK 170/3-a maddesi gereği iddianamede şüphelinin kimliğinin gösterilmesi gerektiği, dosya kapsamında şüphelinin kimliğine ilişkin resmi kayıtların bulunmadığı gibi kimlik tespitinin beyanına göre yapıldığı ve şüphelinin nüfusa kayıtlı olmadığının anlaşıldığı, söz konusu kişinin... ve ...kızı olduğuna dair delillere yer verilmediği gibi, bu noktada araştırma yapılmadığı, yine şüpheli müdafi tarafından ibraz edilen yabancılar için nikah akdi isimli belgenin gerçek olup olmadığının yetkili makamlarca teyidinin yapılmadığı görülmekle şüphelinin kimlik bilgilerinin tereddütsüz bir biçimde ortaya konulmayarak CMK 170/3-a maddesine muhalefet edildiği,
Yine yüklenen suça yer verilmeyerek CMK 170/3-h maddesine muhalefet edildiği'
Belirtilerek, CMK’nın 170/3-a-h maddelerince iddianamenin iadesine, itiraz kanun yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.
Bahse konu iade kararına itiraz edildiğine dair bir bilgi ve belge dosya içeriğinde bulunmamaktadır.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, 12.02.2021 tarih, 2021/626 soruşturma ve 2021/78 iddianame numaralı iddianame ile bu kez, iddianame başlığında kimlik bilgisi olarak şüpheli ...'ın belirtildiği şekilde, 'Mehmet kızı, Cazi'den olma, 01.01.1985 doğumlu, Irak ili, ilçesi, köy/mahallesi, cilt, aile sıra no, sıra no'da nüfusa kayıtlı' olduğu, önceki iddianameden farklı olarak ayrı bir ikamet adresi ile kullandığı belirtilen gsm hattı belirtilerek kimlik bilgilerine ve suç adının 'Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma' suçu olarak belirtilmesi sureti ile müdafiinin ad ve soyadı, suç tarihi ve yeri, gözaltı ve tutuklulukta kaldığı süreler ile tahliye tarihi, sevk maddeleri ve deliller de yazılmak sureti ile iade edilen iddianame ile aynı anlatımda bulunularak, şüphelinin TCK'nın 314/2, 221/1, 58/9, 63, 53/1 ve TMK'nın 3 ve 5/1 maddelerince cezalandırılması istenilmiştir.
İddianame başlığında şüpheli hakkında belirtilen bir kimlik numarası yazılı değildir. UYAP sisteminde '99246578268' numarasının kimlik numarası olarak işlendiği ancak sorgulanamadığı, rapor tanziminde uyarı verdiği görülmüştür.
18.02.2021 tarihli müzekkere ile... 3. Ağır Ceza Mahkemesi,... İlçe Nüfus Müdürlüğünden, yabancı kimlik numaralı şüphelinin, nüfus kaydına ilişkin tüm belgelerin gönderilmesini istemiştir.
19.02.2021 tarihli, Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğünün yazısı ile '99246578268' yabancı kimlik numaralı ... ile ilgili tetkikte, herhangi bir adres kaydının olmadığı, Emniyet müdürlüğünce sözlü olarak Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile saklı nüfus dosyasının oluşturulduğu bildirilerek, 05.11.2020 tarihli şüphelinin anne ve babasının kimlik bilgilerini beyanla saklı nüfus kaydı oluşturulması talebine dair dilekçesi, bu kapsamda daha önce de belirtilen saklı nüfus başvuru ve mülakat formunun birer örneği gönderilmiştir.
Şırnak 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 22.02.2020 tarih, 2021/25 iddianame değerlendirme nolu kararı ile özetle belirtildiği şekilde bu kez:
'Mahkememizce benimsenen Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2020/5241 esas ve 2021/307 karar sayılı ilamında;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21.04.2015 tarih ve 2014/10-623 Esas, 2015/117 sayılı kararında da yabancı uyruklu olup, yakalandığında üzerinde herhangi bir kimlik belgesi çıkmayan sanığın nüfus ve adli sicil kayıtları ile ilgili hiçbir araştırma yapılmadan sadece beyan edilen kimlik bilgilerine dayanılarak hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır denilmiştir.
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 91'nci maddesinde geçici koruma 'Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen yabancılara geçici koruma sağlanabilir.' şeklinde hüküm altına alınmış, bu kişilerin Türkiye'ye kabulü, Türkiye'de kalışı, hak ve yükümlülüklerinin Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir.
6458 sayılı Kanunun 91'nci maddesi uyarınca çıkartılan Geçici Koruma Yönetmeliği'nin (Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi: 13.10.2014 No: 2014/6883 Dayandığı Kanunun Tarihi: 4/4/2013 No: 6458 Yayımlandığı Resmi Gazetenin Tarihi: 22/10/2014 No: 29153) 21'nci maddesinde; bu Yönetmelik kapsamındaki yabancıların kayıtları sırasında kimliğine ilişkin belge sunamayan yabancının, aksi ispat edilinceye kadar beyanının esas alınacağı, fotoğraf, parmak izi ya da kimlik tespitine elverişli diğer biometrik verilerin esas alınıp merkezi veri tabanına kaydedileceği, mevcut biometrik verilerle eşleştirileceği, kayıt altına alınan yabancıların bilgilerinin derhal Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne bildirileceği, yabancıların kayıt bilgilerinin doğum, ölüm, evlilik, boşanma, gönüllü geri dönüş gibi hallerde güncelleneceği, adres kayıt sistemine kaydedilecekleri düzenlemeleri getirilmiş, 22'nci maddesinde ise; kayıt işlemleri tamamlananlara, valilikler tarafından geçici koruma kimlik belgesi düzenleneceği, geçici koruma kimlik belgesi verilenlere, 25/04/2006 tarihli ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu kapsamında yabancı kimlik numarası verileceği belirtilmiştir.
6458 sayılı Kanunun 121. maddesine dayanılarak çıkartılan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik 17 Mart 2016 tarih ve 29656 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Soyadı Nizamnamesinin 15. maddesinde; 'evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğan çocuklar babalarının soyadını taşırlar...' ve Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 22. maddesinde; 'Evlilik içinde veya herhangi bir nedenle evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde Türk babadan olan veya Türk anadan doğan çocuklar doğumlarından başlayarak Türk vatandaşlığını kazanırlar. Bu çocuklar babanın soyadını alır ve aile kütüklerinde babalarının hanesine yazılırlar.' hükümlerine yer verilmiştir.
Buna göre;
Şüphelinin beyanına göre 20.04.1985 tarihinde Yüksekova Kardeşköy Mahallesinde doğduğu, anne ve babasının Türk vatandaşı olduğu ve doğumunun evlilik içinde gerçekleştiği ancak nüfusa kaydedilmediği anlaşılmakla doğumdan başlayarak Türk vatandaşlığı kazanan şüphelinin Türk nüfusuna kaydının sağlanması gerekirken yabancı kimlik numarası verilerek kaydının sağlanması doğru görülmemiş olup,
Ayrıca, mahkememizin 05.02.2020 tarih ve 2021/17 sayılı İddianamenin İadesi kararında belirtilmiş olan eksik hususlar giderilmeden yeniden iddianame düzenlendiği anlaşılmakla,
5271 sayılı CMK'nın 170/3-a maddesine aykırı düzenlenen iddianamenin iadesine...'
İtiraz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, 01.03.2021 tarihli yazısı ile özetle:
'5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanunun 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukuki nitelendirilmesinin Cumhuriyet savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek delillerle birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, iade kararında dayanak kabul edilen şüpheli beyanının, şüpheli hakkındaki nüfus kayıtlarının düzenlenmesi ve şüphelinin soybağının kurulması hususunda tek başına yeterli delil olarak kabul edilemeyeceği, 4721 sayılı Medeni Kanununun 282. vd. maddelerinde soybağının nasıl kurulacağı hususunun düzenlendiği ve soybağına ilişkin davalarda; Hukuk Muhakemeleri Kanununun uygulanacağı hususunun belirtildiği, herhangi bir ülke ile vatandaşlık bağı olmayan şüphelinin alınan beyanında Türk Vatandaşı anne ve babadan doğduğunu beyan etmiş ise de hukuki durumu itibariyle bir ülke ile vatandaşlık bağı ile bağlı olmadığı için vatansız ve taabiyetsiz statüsünde olduğu, vatansız kişinin uluslararası hukuki tanımının “Vatansız kişi, hiçbir Devlet tarafından hukukunun işleyişi çerçevesinde vatandaş olarak sayılmayan kişi” şeklinde olduğu, diğer bir ifadeyle; vatansız bir kişinin, hiçbir ülkenin uyruğuna sahip olmadığı anlamına geldiği, kişilerin vatansız olarak dünyaya gelebileceği gibi daha sonraki dönemlerde de vatansız duruma düşebileceği, kişilerin doğdukları ülkeden taşındığında da vatansızlık durumunun ortaya çıkabileceği, ülkenin yalnızca doğumu temel alarak vatandaşlık kazanmasına izin vermemesi ve menşe ülkenin, ebeveynlerin aile bağları vasıtasıyla çocuklarının vatandaşlık kazanmasına olanak sağlaması durumunda; yabancı ülkede doğan bir çocuğun vatansız kalma riskiyle karşılaşabileceği, bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne vatandaşlık bağı olmayan şüpheli hakkında, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 91 inci maddesine dayanılarak hazırlanan Geçici Koruma Yönetmeliği hükümleri kıyasen uygulanarak hukuki durumu değerlendirilmesi gerektiği, iade gerekçesinde belirtilen 'şüphelinin Türk nüfusuna kaydının sağlanması' hususunun hukuki bir temelinin olmadığından iade sebebi olarak değerlendirilmeyeceği, Cumhuriyet Başsavcılığının iade gerekçesinde belirtilen nüfus kayıt işlemi husuna yönelik herhangi bir görev ve sorumluluğu da bulunmadığı'
Belirtilerek, kararın kaldırılarak iddianamenin kabulüne karar verilmesi hususunda itirazda bulunmuştur.
01.03.2021 tarihli karar ile itirazı yerinde görmeyen... 3. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyayı itirazı incelemek üzere itiraz merciine göndermiştir.
İtiraz merciine sunulan 02.03.2021 tarihli mütalaasında Cumhuriyet savcısı, itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, itiraz mercii olarak verdiği 10.03.2021 tarih, 2021/96 değişik iş sayılı karar ile itirazın, oy birliği ile kesin olarak reddine karar verilmiştir. Mercii kararı özetle şöyledir:
'...Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2020/5241 esas ve 2021/307 karar sayılı ilamında belirttiği üzere sadece beyan edilen kimlik bilgilerine dayanılarak hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğu, şüphelinin kimlik bilgilerinin doğru olarak gösterilmesi gerektiği, mevcut dosyada şüphelinin beyanına göre anne ve babasının Türk vatandaşı olduğu ve doğumunun evlilik içinde gerçekleştiği, şüphelinin doğumla Türk vatandaşlığını kazandığı ancak şüphelinin nüfusa kayıtlı olmadığı, yabancı kimlik numarası ile kaydının sağlanmasının doğru olmadığı, Türk nüfusuna kaydının gerçekleştikten sonra iddianame düzenlenmesi gerektiği kabulü karşısında,... Cumhuriyet Başsavcılığınca; şüphelinin beyanı sonucu oluşturulan saklı nüfus başvuru belgesine göre düzenlenen iddianamenin CMK'nun 170/3-a maddesine aykırı olduğu, bu nedenle izah edilen eksikliğin varlığı nedeniyle... Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verme zorunluluğu hasıl olmuştur.'
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, 18.03.2021 tarihli yazı ile iade kararına yönelik ileri sürülen itiraz nedenlerini tekrarla, vatandaşlık bağı ile bağlı olmadığı için vatansız ve taabiyetsiz statüsünde olan şüpheli hakkında, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 91. maddesine dayanılarak hazırlanan Geçici Koruma Yönetmeliği hükümleri kıyasen uygulanarak hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinden iade kararının yerinde olmadığı, bu kapsamda yapılan itirazın ise herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesince kesin olarak reddedildiğinden, merciinin kesin kararının kanun yararına bozulması hususunda, Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne ihbar ve görüşte bulunulmuştur.
III-KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
PKK/KCK silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan nüfusa kaydı bulunmayan şüpheli hakkında düzenlenen iddianamenin, kolluk marifetiyle nüfus müdürlüğüne saklı kayıt başvurusunda bulunulması yeterli görülmeden iade edilmesine dair verilen karar ile bu karara karşı yapılan itirazın reddine dair verilen mercii kararında hukuka aykırılık bulunup bulunmadığına ilişkindir.
IV-HUKUKİ MEVZUAT;
A-)5271 SAYILI CMK'NIN
Fizik kimliğin tespiti
CMK'nın 81. maddesi
(Değişik madde: 25.05.2005-5353 S.K./5.mad)
(1) Üst sınırı iki yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması halinde, Cumhuriyet savcısının emriyle fotoğrafı, beden ölçüleri, parmak ve avuç içi izi, bedeninde yer almış olup teşhisini kolaylaştıracak diğer özellikleri ile sesi ve görüntüleri kayda alınarak, soruşturma ve kovuşturma işlemlerine ilişkin dosyaya konulur.
(2) Kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz süresinin dolması, itirazın reddi, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilip kesinleşmesi hallerinde söz konusu kayıtlar Cumhuriyet savcısının huzurunda derhal yok edilir ve bu husus tutanağa geçirilir.
İfade ve sorgunun tarzı
Madde 147 – (1) Şüphelinin veya sanığın ifadesinin alınmasında veya sorguya çekilmesinde aşağıdaki hususlara uyulur:
a) Şüpheli veya sanığın kimliği saptanır. Şüpheli veya sanık, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür.
....
Kamu davasını açma görevi
Madde 170 – (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.
(3) Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede;
a) Şüphelinin kimliği, ... Gösterilir.
...
İddianamenin iadesi
Madde 174 – (Değişik: 25.5.2005 - 5353/27 md.)
(1) Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170 inci maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) (Değişik:17.10.2019-7188/20 md.) Suçun sübutuna doğrudan etki edecek mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c) (Değişik:17.10.2019-7188/20 md.) Önödemeye veya uzlaştırmaya ya da seri muhakeme usulüne tabi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaştırma ya da seri muhakeme usulü uygulanmaksızın düzenlenen,
d) (Ek:17.10.2019-7188/20 md.) Soruşturma veya kovuşturma yapılması izne veya talebe bağlı olan suçlarda izin alınmaksızın veya talep olmaksızın düzenlenen,
İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.
(2)Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.
(3)En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır.
(4)Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez.
(5)İade kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.
Hükmün konusu ve suçu değerlendirmede mahkemenin yetkisi
Madde 225 – (1) Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.
(2) Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.
B-) 2559 sayılı POLİS VAZİFE VE SALȂHİYET KANUNU
Durdurma ve kimlik sorma
Madde 4/A- (Ek: 2.6.2007-5681/1 md.)
...
Belgesinin bulunmaması, açıklamada bulunmaktan kaçınması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması dolayısıyla ya da sair surette kimliği belirlenemeyen kişi tutularak durumdan derhal Cumhuriyet savcısı haberdar edilir. Bu kişi, kimliği açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar gözaltına alınır ve gerekirse tutuklanır. Gözaltına ve tutuklamaya karar verme yetkisi ve usûlü bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.
Kimliğinin tespiti amacıyla tutulan kişiye, kimliği tespit edildikten sonra ve talepte bulunması halinde, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilir. Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son verilir.
Nüfusa kayıtlı olmadığı için kimliği tespit edilemeyen kişilerin nüfusa kayıtlarının temini için gerekli işlemler yapıldıktan sonra, 5 inci maddeye göre fotoğraf ve parmak izi tespit edilerek kayda alınır.
Kimliği tespit edilemeyen kişinin yabancı olduğunun anlaşılması halinde, 5682 sayılı Pasaport Kanunu ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.
E-)09.05.2020 TARİHLİ RESMİ GAZETEDE YAYIMLANAN NÜFUS HİZMETLERİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİ
Tanımlar
MADDE 4- (1) Bu Yönetmelikte geçen; ...
jj) Saklı nüfus: On sekiz yaşını tamamlayıncaya kadar herhangi bir nedenle aile kütüklerine kayıt edilmemiş olan ve yabancı bir devletle vatandaşlık bağı bulunmayan kişiyi,..ifade eder.
Saklı Nüfus
Başvuru makamı ve işlemler
MADDE 17- (1) On sekiz yaşını tamamlayıncaya kadar herhangi bir nedenle aile kütüklerine kaydedilmemiş olan ve yabancı bir devletle vatandaşlık bağı bulunmayan kişiler; ana veya baba, bunların ölmüş olması halinde, varsa kardeşleri ile hısımlığını gösterir tıbbi rapor ibraz etmeleri durumunda aile kütüklerine tescil edilerek Türk vatandaşlığını kazanır.
(2) Saklı nüfus oldukları iddiasıyla aile kütüklerine tescil için başvuru makamı illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklardır.
(3) Saklı nüfusun tespitine ve tesciline ilişkin usul ve esaslar Genel Müdürlük tarafından belirlenir.
V- HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Soruşturma evresinin asıl yetkilisi olan Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez ceza yargılamasının temel amacı olan maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için soruşturmaya başlayacaktır.
CMK’nın 160/1 maddesinde yer alan “bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hal” ifadesinden anlaşılacağı üzere belli bir suç şüphesine karşı soruşturmaya başlanılabilmesinin maddi koşulu, o suça ilişkin başlangıç şüphesinin var olmasıdır.Başlangıç şüphesinin bulunup bulunmadığını değerlendirme yetkisi, Cumhuriyet savcısına aittir (Veli Özbek, Nihat M. Kanbur, Koray Doğan, Pınar Bacaksız, İlker Tepe, Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayınlar, ..., 2011, sayfa 186 ve devamı).
Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı iddianame düzenler.
5271 sayılı CMK’nın 170. maddesinin 3. fıkrasında iddianamede bulunması gereken hususlar düzenlenmiştir. CMK'nın 170/3-a maddesine göre görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede; 'şüphelinin kimliği gösterilir'. Fakat gerek madde lafzında, gerekse gerekçede, iddianamenin şekli unsurları içerisinde gösterilen şüphelinin kimliğine yönelik olarak hangi hususları içermesi gerektiği belirtilmemiştir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nüfus bilgilerinin tespit edilmesine ilişkin görevin ilk soruşturmayı yürüten yetkili makamlara ait olduğunu belirtmiştir.(Halise Demirel-Türkiye Başvuru no: 39324/98)
Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir( CMK madde 225/1).
Şüphelinin kimliğinin tereddüde neden olmayacak biçimde tespiti gerektiğinde kuşku yoktur. Kimliği belirsiz kişi hakkında dava açılamaz. Kimliğin eksik, kapalı ya da çelişkili olarak belirlenmesi karışıklığa hatta ilgisi bulunmayan bir başka kişinin hükümlülüğüne yol açabilir.
Açık kimliği bilinemeyen şüpheli hakkında iddianame düzenlenip düzenlenemeyeceği öğretide tartışılan bir durumdur. Bir görüş şüphelinin ferden ve fiziken belirlenmesini iddianame tanziminde yeterli saymamakta, karşı görüş ise yeterli saymaktadır.
CMK 170/3-a da görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede şüphelinin kimliğinin gösterilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Böylece şüphelinin ve sanığın belli olması gerekmektedir... Öğretide kişinin birey olarak belli olduğu, ancak kimliğinin bilinemediği hallerde de iddianamenin düzenlenebilmesi gerektiği savunulmaktadır. Bu takdirde öngörülen husus, kişiye geçici bir kimlik verilerek davanın açılmasıdır. (Centel/ Zafer 129.)
Şüpheli veya sanık, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür( CMK madde147/1-a).
CMK'nın 81. maddesi gereğince Cumhuriyet savcısı belirli suçlardan dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması halinde, fotoğrafı, beden ölçüleri, parmak ve avuç içi izi, bedeninde yer almış olup teşhisini kolaylaştıracak diğer özellikleri ile sesi ve görüntülerini kayda aldırıp soruşturma ve kovuşturma işlemlerine ilişkin dosyaya ekletebilir.
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 17.03.2016 tarih... K sayılı kararında, Suriye'deki durum nedeniyle diplomatik faaliyetlerinin durdurulması ve adli yardımlaşma taleplerine de ara verildiği gözetilerek, tutuklu bulunan ve bu sebeple parmak izi ve fotoğraf kaydı yapılan şüphelinin, tutuklu olması nedeniyle savunmasının alınabileceği ve kovuşturma işlemlerine başlanabileceği gözetilmeksizin iade kararı verilmesinde isabet bulunmadığı belirtilmiştir.
Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 01.07.2009 tarih,... K sayılı kararında ise, iddianamede şüphelinin kimliğinin gösterilmesi gerekliliğin, öncelikle nüfus kaydında bulunan kimlik bilgilerine göre yerine getirilmesini gerektirdiği ancak; bunun nüfus kaydının iddianameye her durumda mutlaka eklenmesi suretiyle yerine getirileceği şeklinde anlaşılmaması gerektiği, CMK'nın 170/3-a maddesinde sayılan ve iddianamede bulunması gerekli olan şüphelinin kimliğinin, şüphelinin kim olduğunun belirlenmesi ve bir başkasından ayrılmasını sağlamaya yarayacak kimlik bilgilerine ilişkin olduğu, Anayasanın 141/4. maddesinin 'davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması yargının görevidir' hükmü ile somut olay nazara alındığında, nüfus kaydı dışında kimliği belirlemeye yeterli diğer belgelerle de şüphelinin kimliğinin ortaya konulabileceği belirtilerek, şüphelinin kimlik bilgilerinin evlilik cüzdanı örneği ve vukuatlı nüfus kayıt örneğine dayalı olarak belirlenip iddianamede gösterilmesi, yabancı uyruklu şüphelinin de bu bilgileri beyanı ile doğrulaması karşısında; uyruğu olduğu devletten temin edilmiş nüfus kaydının iddianameye mutlaka eklenmesinde zorunluluk bulunmadığına karar verilmiştir.
Yargıtay 13. Ceza Dairesinin, 2013/7840 E.,2013/21608 K. sayılı kararında, iddianamenin iadesi kararı üzerine yeniden düzenlenen iddianamenin, önceki yakalama ve mahkeme kararlarındaki kimliğine dair bilgilerin şüphelinin beyanı esas alınarak yapılmış olması ve şüphelinin kimliğini doğrulayacak belgenin bulunmaması yine isminin gerçek kimliği olup olmadığının adli, idari makamlarından araştırılmamasında isabet görülmediği belirtilmiştir.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin, 2015/13083 E, 2016/2678 K sayılı kararında, şüphelinin kimlik bilgilerinin, ad soyad, anne-baba adı ve doğum tarihi ile uyruğunun belirtildiği iddianameye konu dosya içerisinde mevcut İlçe Emniyet Müdürlüğünün yazısında şüphelinin kimlik ve pasaport bilgilerine yer verildiği, dolayısıyla iddianamedeki şüpheliye ait kimlik bilgilerinin, gerçek duruma uygun olarak düzenlendiği anlaşıldığından itirazın kabulünün hukuka uygun bulunduğu belirtilmiştir.
Yerleşik uygulamaya göre şüphelinin adli sicil kayıtlarına ilişkin belgelerin soruşturma evrakına eklenmemesi iddianamenin iadesi sebepleri arasında sayılmamıştır. Açık kimlik bilgileri tespit edilmiş fakat adresi tespit edilemeyen veyahut adresi bulunmayan şüpheli hakkında iddianame düzenlenebilir.
Diğer yönden; iade nedenleri arasında sayılmayan sebeplerden dolayı iddianame iade edilemez. İddianamenin iadesi kararı kesinleşmişse, CMK'nın 174/4. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısı kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir.
Kesinleşen iddianamenin iadesi kararında belirtilen iade sebeplerinin gereğine tevessül edilmeden tanzim edilecek iddianamelerin tekrar iadesi gerekeceğinden, bu halde ilk kararda belirtilmeyen bir sebeple iade (tekrar iade) yasağı uygulanmayacaktır.
Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içerisinde, Türk vatandaşı olduklarına dair nüfus kayıtları bulunan ana ve babadan doğduğunu fakat 1993'lü yıllarda köylerinin boşaltılması nedeni ile göç ederek yerleştikleri Irak'ta, PKK/KCK silahlı terör örgütüne zorla katılarak uzun süre örgütte kod adları verilerek faaliyetlerde bulunduğunu ancak; örgütten kaçarak, rızası ile güvenlik güçlerine teslim edildiğini, bir kısım kardeşleriyle birlikte nüfusa kaydının ise yapılmadığını beyan eden, teslimi ve yakalamasının yapılması sırasında üzerinde kimlik bulunmayan ayrıca hakkında örgüt üyeliği suçundan arama kararları bulunan, eşi olduğunu belirttiği, kimliksiz teslimi ve yakalaması yapılan fakat tutanaklarda vatandaşlık numarasıyla kimlik bilgilerini beyan ettiği görülen şahısla birlikte teslim ve teminlerini müteakip başlatılan soruşturmada, gözaltına alınıp tutuklandığı ancak; gebeliği ve etkin pişmanlıkta bulunmasına nazaran adli kontrolle tahliyesine karar verildiği, araştırmalara esas kan numunesinin alındığı, ifade tutanaklarında kayın validesinin ayrıca kendisinin kullandığı belirtilen telefonların irtibat numarası olarak belirtildiği, yakını olarak bildirilen kişiye gözaltına alındığı haberi verilen, kolluk marifetiyle nüfus müdürlüğüne saklı kayıt başvurusunda bulundurulan, etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini beyanla ifadeler vererek, teşhislerde bulunan, müdafiinin nikah akdinin tercümesine dair belgeyi sunduğu ve dosya içeriğinde yer alan bazı belgelerde fotoğrafının bulunduğu, UYAP sisteminde eşgal bilgilerinin işlenmediği görülen şüphelinin, beyanına dayalı tespit edilen kimlik bilgilerine istinaden düzenlenen iddianamenin, şüphelinin kimliğine ilişkin resmi kayıtların bulunmadığı, nüfusa kayıtlı olmadığının anlaşıldığı,... ve ...kızı olduğuna dair delillere yer verilmediği, bu noktada araştırma yapılmadığı, ibraz edilen yabancılar için nikah akdi isimli belgenin gerçek olup olmadığının yetkili makamlarca teyidinin yapılmadığı, kimlik bilgilerinin tereddütsüz bir biçimde ortaya konulmadığından iadesine dair... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.02.2020 tarih, 2021/7 iddianame değerlendirme numaralı kararının itiraz edilmeden kesinleştiği de nazara alınarak;
Kesinleşen iade kararı kapsamında yapılacak olan araştırmada, nüfus bilgilerinin tespit edilmesine ilişkin görevin ilk soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığına ait olduğu gözetilerek, Türk vatandaşlığına yönelik saklı nüfus kaydında bulundurulan şüpheli hakkında, işlemlerin neticesi beklenilmeden veya akibeti sorulmadan, belge içeriklerinde yer alan fotoğraf haricinde, fizik tespitine dair belgelerde bulundurulmadan, bu kez aynı eyleme yönelik iade edilen iddianame anlatımıyla fakat yabancı bir devletle vatandaşlık bağı bulunup bulunmadığı, vatansız statüsünde olup olmadığına dair tespit veya anlatıma yer verilmeden, şüpheli beyanı ve tanzim edilen bir kısım tutanaklarla çelişecek şekilde, kimlik bilgilerinin ... no'da nüfusa kayıtlı' olduğu belirtilerek, iddianamede belirtilmeyen ancak; UYAP sisteminde taraf bilgilerinde TC kimlik no'su olarak işlenmesine rağmen, denetiminin yapılamadığı, denetime açık bir şekilde dayanak belgelerinde bulundurulmadığı görülen, iade kararında yabancı kimlik numarası olduğu belirtilen numaranın işlenmesi sureti ile düzenlenen iddianamenin iadesine dair verilen kararda ve bu karara yönelik itirazın reddine dair verilen merci kararında, kesinleşen iade kararı gereğinin eksiksiz ve hatasız şekilde yerine getirilmemesi sebebi ile isabetsizlik görülmediğinden, istemin reddine karar verilmiştir.
V-SONUÇ: Açıklanan nedenlerle,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.06.2021 tarih ve... nolu kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, usuli işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.12.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.