Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2021/1203 E. , 2021/743 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1203
Karar No : 2021/743
DAVACI : ...
DAVALI : ... Kurulu
DAVANIN KONUSU : Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve ... sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan yeniden inceleme talebinin, aynı Dairenin ... tarihli ve ... sayılı kararı ile usulden reddi üzerine, davacının Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu'na yaptığı itirazın usulden reddine ilişkin Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu'nun ... tarihli ve ... sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ: Davanın görev yönünden reddi ve dava dosyasının ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesi uyarınca dosya incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT:
6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu'nun ''Yeniden İnceleme, İtiraz ve Yargı Yolu'' başlıklı 33. maddesinin beşinci fıkrasında, Genel Kurulun veya dairelerin, meslekten çıkarma cezasına ilişkin kesinleşmiş kararlarına karşı yargı mercilerine başvurulabileceği; diğer kararlarının yargı denetimi dışında olduğu, meslekten çıkarma kararlarına karşı açılan iptal davalarının ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görüleceği, bu davaların, acele işlerden sayılacağı hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin 1/a bendinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları idari dava türleri arasında sayılmış olup, aynı Kanun'un 14. maddesinin 3/d bendinde; dava dilekçesinin dava konusu edilen işlemin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği; 15. maddesinin (1/b) bendinde ise, dava konusu edilen işlemin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem niteliğinin bulunmaması durumunda davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden; Hakimler ve Savcılar Kurulu eski ... olan davacı hakkında yapılan şikayet üzerine, Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesinin ... tarihli ve ... sayılı inceleme izni, Kurul Başkanının 01/06/2016 tarihli oluru, Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin ... tarih ve ... karar nolu soruşturma izni ve Kurul Başkanının 17/05/2019 tarihli oluru ile yapılan soruşturma sonucu hazırlanan 20/09/2019 tarihli İnceleme ve Soruşturma Raporunda davacıya isnad olunan fiilerin sübut bulduğu kanaatiyle 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 69. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası uygulanması teklif edildiği, Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararı ile soruşturma konusu eylemlerinden ötürü yapılacak işleme esas olmak üzere davacının yazılı savunmasının istenmesine karar verildiği, davacı tarafından sunulan 24/03/2020 tarihli dilekçe ile yazılı savunma yapıldığı ve yeniden inceleme yapılarak verilen kararın iptali istenildiği, Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararı ile Dairenin ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararının tek başına hukuki sonuç doğuran kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı gerekçesiyle davacının yeniden inceleme talebi usulden reddedildiği, bu defa, davacı tarafından 05/11/2020 tarihli başvuru ile Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararının incelenerek kaldırılması talebiyle Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu'na başvurulduğu, Genel Kurul'un ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararı ile davacının itiraz talebinin usulden reddine karar verildiği ve bu kararın iptaline karar verilmesi talebiyle dava açıldığı anlaşılmıştır.
Öğreti ve uygulamada; ilk inceleme hususlarından biri olarak öngörülen kesin ve yürütülebilir işlem kavramı icrai işlem kavramı ile birlikte değerlendirilmekte ve kamu gücü ve kudretinin üçüncü kişiler üzerinde ayrıca başka bir işlemin varlığına gerek olmaksızın doğrudan doğruya çeşitli hukuki sonuçlar doğurmak suretiyle etkisini gösterdiği işlemlerin icrai nitelikte oldukları belirtilmektedir. İlgililer hakkında hukuksal bir etki göstermeyen danışma kararları, görüş belirten kararlar, uygulama ve hazırlık işlemleri, bildirici ve iç düzen işlemleri gibi işlemlerin icrai nitelikte olmadıkları ve idari davaya konu edilemeyecekleri kabul edilmektedir. Bu kapsamda bir idari kararın alınmasından önce tesis edilen, karar almaya yetkili makamı bağlamayan, bilgilendirici, aydınlatıcı ve yönlendirici özelliği haiz, asıl işlemin hazırlık sürecinde geçirilmesi gereken bir aşamayı ifade eden, idari işlemi meydana getiren iradenin bir parçasını oluşturmayan işlemlerin ilgililerin hukuksal durumlarında etki yaratacak nitelikte bulunmadıkları ve idari davaya konu olamayacakları açıktır.
Olayda, Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararı ile davacı hakkında verilen 'Müsnet eylemler nedeniyle kovuşturma izni verilmesi, düzenlenecek iddianame ile birlikte ... Ağır Ceza Mahkemesine verilmek üzere soruşturma evrakının 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 89'uncu maddesi uyarınca, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi; soruşturma konusu eylemlerden dolayı disiplin yönünden yapılacak işleme esas olmak üzere 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 71. maddesi gereğince yazılı savunmasının istenmesi, savunmasını yapmak üzere kararın tebliğinden itibaren on günlük süre verilmesi' kararının, disiplin soruşturması sonucunda verilecek icrai nitelikte idari kararın alınmasından önce tesis edilen ve asıl işlemin hazırlık sürecinde geçirilmesi gereken 'savunma isteminde bulunulması' aşamasını ifade eden bir karar olduğu, dolayısıyla bu karara yönelik yapılan itirazın reddine dair karara karşı yapılan itirazın Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu'nun ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararı ile usulden reddine ilişkin dava konusu kararın da idari davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülebilir nitelikte işlemlerden olmadığı sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davanın İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ... TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davanın açılışı sırasında tahsil edilmeyen ... TL başvuru harcının davacıdan tahsili için müzekkere yazılmasına,
3. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 22/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY
Dava, Hakimler ve Savcılar Kurulu eski ... olan davacının yapmış olduğu itirazın Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu'nun ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararı ile usulden reddine ilişkin kararın iptaline karar verilmesi talebiyle açılmıştır.
Dava konusu olayda; Hakimler ve Savcılar Kurulu eski ... olan davacı hakkında yapılan şikayet üzerine yapılan soruşturma sonucu hazırlanan 20/09/2019 tarihli İnceleme ve Soruşturma Raporunda davacıya isnad olunan fiilerin sübut bulduğu kanaatiyle 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 69. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası uygulanması teklif edilmiştir. Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararı ile soruşturma konusu eylemlerinden ötürü yapılacak işleme esas olmak üzere davacının yazılı savunması istenmiş, davacı tarafından sunulan 24/03/2020 tarihli dilekçe ile yazılı savunma yapılmış ve yeniden inceleme yapılarak verilen kararının iptali istenilmiştir. Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararı ile Dairenin ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararının tek başına hukuki sonuç doğuran kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı gerekçesiyle davacının yeniden inceleme talebi usulden reddedilmiş, bu defa, davacı tarafından 05/11/2020 tarihli başvuru ile Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararının incelenerek kaldırılması talebiyle Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu'na başvurulmuştur. Genel Kurul'un ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararı ile davacının itiraz talebinin usulden reddine karar verilmiştir.
2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 703 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname ile değişik 24. maddesinde; Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak, Cumhurbaşkanı kararlarına, Cumhurbaşkanınca çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri dışındaki düzenleyici işlemlere, Bakanlıklar ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere, Danıştay İdari Dairesince veya İdari İşler Kurulunca verilen kararlar üzerine uygulanan eylem ve işlemlere, birden çok idare veya vergi mahkemesinin yetki alanına giren işlere, Danıştay Yüksek Disiplin Kurulu kararları ile bu Kurulun görev alanı ile ilgili Danıştay Başkanlığı işlemlerine karşı açılacak iptal ve tam yargı davalarını karara bağlayacağı düzenlenmiştir.
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un 5. maddesinde; idare mahkemelerinin, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştay'da çözümlenecek olanlar dışındaki iptal ve tam yargı davalarını çözümleyeceği düzenlenmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından dava açılabileceği; 'Dilekçeler üzerine ilk inceleme' başlıklı 14. maddesinin 3/d bendinde dava dilekçesinin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği; 'İlk inceleme üzerine verilecek karar' başlıklı 15. maddesinin 1/b bendinde ise idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem bulunmaması durumunda davanın reddedileceği hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15/1-a maddesinde, idari yargının görevli olduğu konularda görevli veya yetkili olmayan mahkemeye açılan davanın görev veya yetki yönünden reddedilerek, dava dosyasının görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verileceği belirtilmiştir.
6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu'nun ''Yeniden İnceleme, İtiraz ve Yargı Yolu'' başlıklı 33. maddesinin beşinci fıkrasında, Genel Kurulun veya dairelerin, meslekten çıkarma cezasına ilişkin kesinleşmiş kararlarına karşı yargı mercilerine başvurulabileceği; diğer kararlarının yargı denetimi dışında olduğu, meslekten çıkarma kararlarına karşı açılan iptal davalarının ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görüleceği, bu davaların, acele işlerden sayılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen kurallardan, Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak inceleyeceği uyuşmazlıkların 2575 sayılı Kanunda ve 6087 sayılı Kanunda belirlendiği ve bunlar dışındaki bütün uyuşmazlıkların idare mahkemelerinin görevinde bulunduğu, 6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu'nun 33/5. Maddesi uyarınca Genel Kurulun veya dairelerin, meslekten çıkarma cezasına ilişkin kesinleşmiş kararlarına karşı yargı mercilerine başvurulabileceği, idari yargı mercilerince ancak idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken 'idari işlemlerin' hukuki denetiminin yapılabilceği anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla, '2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 71. Maddesi gereğince ilgililerin yazılı savunmalarının istenmesine, savunmalarını yapmak üzere kararın tebliğinden itibaren on günlük süre verilmesine' kararından ibaret olan ... Dairenin ... tarihli ve E:..., K:... sayılı kararına karşı davacının yeniden inceleme talebinin, 'tek başına hukuki sonuç doğuran kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı' gerekçesiyle usulden reddine ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu ... Dairesi'nin ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararına karşı davacı tarafından yapılan itirazın usulden reddine dair dava konusu Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu'nun ... tarihli ve E:... , K:... sayılı kararın, 6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu'nun 33/5. maddesi kapsamında meslekten çıkarma cezasına ilişkin kesinleşmiş karar niteliğinde olmadığı ve ilk derece mahkemesi olarak Danıştay'da görülebilecek bir uyuşmazlık bulunmadığından ve dava konusu uyuşmazlığın çözümünde ... İdare Mahkemesinin görevli olduğundan dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesi gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyorum.