16. Ceza Dairesi 2019/8858 E. , 2020/2935 K.
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Anayasayı ihlal, Yasama organına karşı suç, Hükümete karşı suç, Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Silahlı terör örgütüne yardım etme, Silahlı tehdit, Haberleşmenin engellenmesi, Nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs, Nitelikli kasten öldürme, Kasten öldürmeye teşebbüs etme
Hüküm : 1-)Sanık ... hakkında;
a-)Anayasayı ihlal suçundan;
TCK’nın 309/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
b-)Yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı tehdit ve kasten yaralama suçlarından ayrı ayrı karar verilmesine yer olmadığına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
c-)Haberleşmenin engellenmesi suçundan;
TCK’nın 37/1, 124/3 maddesi yollamasıyla 124/2, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
2-)Sanık ... hakkında;
a-)Anayasayı ihlal suçundan;
TCK’nın 309/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
b-)Yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahlı terör örgütüne üye olma ve silahlı tehdit suçlarından ayrı ayrı karar verilmesine yer olmadığına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
c-)Haberleşmenin engellenmesi suçundan;
TCK’nın 37/1, 124/3 maddesi yollamasıyla 124/2, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
d-)Nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs suçundan;
CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca verilen beraat hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
3-)Sanık ... hakkında; a-)Anayasayı ihlal suçundan;
TCK’nın 309/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
b-)Yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahlı terör örgütüne üye olma silahlı tehdit ve 7 kez kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından ayrı ayrı karar verilmesine yer olmadığına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
c-)Haberleşmenin engellenmesi suçundan;
TCK’nın 37/1, 124/3 maddesi yollamasıyla 124/2, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
d-)Nitelikli kasten öldürme suçundan;
TCK’nın 37. maddesi yollamasıyla 82/1-h, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
e-) ..., ... ve ...’e yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan; ayrı ayrı CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca verilen beraat hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
4-)Sanık ... hakkında;
Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç ve silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından ayrı ayrı CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
5-)Sanık ... hakkında;
a-)Yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç ve Anayasayı ihlal suçlarından ayrı ayrı CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
b-)Silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan;
TCK’nın 220/7. maddesi delaletiyle 314/2, 220/7-son cümle, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
6-)Sanıklar ..., ve ... hakkında;
Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç ve silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından ayrı ayrı CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
7-)Sanıklar ..., hakkında;
a-)Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç ve silahla tehdit suçlarından ayrı ayrı CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
b-) Haberleşmenin engellenmesi suçundan;
TCK’nın 37/1, 124/3 maddesi yollamasıyla 124/2, TCK’nın 62, 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmünün kaldırılarak CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat
c-)Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan;
TCK’nın 220/6 maddesi yollamasıyla 314/2, 220/6-2. cümle, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmünün kaldırılarak CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat,
8-)Sanık ... hakkında;
Kasten öldürmeye teşebbüs (9 kez) suçundan karar verilmesine yer olmadığına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İlk Derece Mahkemesinin hüküm fıkrası ile Bölge Adliye Mahkemesinin karar başlığında sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin suç adının “silahlı terör örgütüne yardım etme” yerine “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında haberleşmenin engellenmesi suçuna yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin kararı, verilen cezanın tür ve süresine göre CMK'nın 286/2-a maddesi gereğince, yine sanık ... hakkında yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahla tehdit, silahlı terör örgütüne üye olmak ve kasten yaralama, sanık ... hakkında yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahla tehdit ve silahlı terör örgütüne üye olmak, sanık ... hakkında yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahla tehdit, silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken sehven karar verilmesine yer olmadığına dair verilen İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararı CMK'nın 286/2-g maddesi gereğince temyiz edilemez nitelikte olduklarından;
Ayrıca Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, silahlı terör örgütüne üye olmak, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, sanık ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs (7 kez), sanık ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs (9 kez), nitelikli kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs ve haberleşmenin engellenmesi suçlarına ilişkin olarak, katılan ... Bakanlığının tüm suçlar yönünden, katılan ... Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığının, hükümete karşı suç ve Anayasayı ihlal suçları dışında kalan tüm suçlar açısından, katılan TBMM'nin yasama organına karşı suç dışında kalan diğer tüm suçlardan, katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ...’nin, maktul ...'ye yönelik nitelikli kasten öldürme suçu dışında kalan diğer tüm suçlar yönünden, suçların niteliği itibariyle suçtan doğrudan doğruya zarar görmedikleri ve bu nedenle de davaya katılma haklarının bulunmadığı ve davaya katılmalarına ilişkin verilen kararlar da hukuki değerden yoksun olup hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden;
Sanıklar ..., ... ve ... ve müdafileri ile katılanlar ..., ..., Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı, TBMM, ..., ..., ..., ..., ..., ... vekillerinin bu suçlara yönelik temyiz istemlerinin CMK'nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf aşaması ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, sanıkların savunmaları ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;
Mahkeme kabulüne esas alınan somut olay;
Sanıklar ..., ... ve ...’nın yüzbaşı rütbesiyle Kara Harp Akademisinde subay öğrenci olarak, albay ... ...'ın Kara Harp Akademisinde Başhoca, binbaşı ...’nin ise öğretim elemanı olarak görev yaptıkları, 15.07.2016 tarihinde sanıklar ..., ... ve ...’ın da aralarında bulunduğu öğrenci subaylara saat 14.15 sıralarında Faruk Gürler anfisinde içtima olacağının bildirildiği, subay öğrencilerin anfide toplanmasına müteakip albay ... ... ile binbaşı ...’nin anfiye geldikleri, albay ... ... yaptığı konuşmada “TSK'den emir geldiğini ve ismini okuyacağı askeri personelin darbe sırasında görev verilen birliklere takviye amacıyla gideceklerini” söylediği, daha sonra da öğrenci subayların isimlerini okuyarak hangi öğretim görevlisinin sorumluluğuna gireceklerini bildirdiği, sanıklar ..., ... ve ...’nın da aralarında bulunduğu bir grup öğrenci subaydan binbaşı ...’nin sorumlu olduğu, öğrenci subayların toplantı sonrasında dağıldıkları, binbaşı ...’nin saat 15.30-16.00 sıralarında, sanıklar ..., ... ve ...’ın da içerisinde olduğu sorumluluğu altına verilen öğrenci subayları toplayarak onlara hitaben “l. Ordu Komutanlığının bulunduğu Selimiye kışlasında görevlendirildiklerini” bildirdiği, görevlendirmenin sözlü olarak yapıldığı, saat 20:29 sıralarında sanık ...’i ... ’nin aradığı, peşinden sanıklar ... ve ... 'nin, ... 'ye ait araç ile albay ... ... ve binbaşı ...’yi lojmadan alarak Selimiye kışlasına gitmek üzere harp akademilerinden çıkış yaptıkları, sanık ...’in saat 20:35 sıralarında lojmanda bulunan sanıklardan ...’ı da arayarak Selimiye kışlasına gitmek üzere yola çıkıldığı bilgisini verdiği, sanık ...’ın kendisine ait Honda Civic marka aracıyla yanında ..., ... ve ... olduğu halde Selimiye kışlasına doğru yola çıktıkları, sanık ...’nın da yine saat 20:30 sularında Selimiye Kışlasına gitme yönünde aldığı emir üzerine yüzbaşı ... ve ... ile birlikte ... 'e ait araç ile Selimiye Kışlasına doğru yola çıktıkları,
Sanıklardan ...’ın, ..., ... ve ... ile birlikte Selimiye kışlasına ulaşmaları üzerine birlikte harekat merkezine geçtikleri, harekat merkezinde bulunan Tuğgeneral ...’in, sanık ... ile ..., ... ve ...’a “darbe girişimi kapsamında yayınlanan sözde sıkıyönetim bildirgesinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı emrine alınan l. Ordu Komutanı ...’ın, Fenerbahçe Orduevinde bulunan konutundan enterne edilmesi” emrini verdiği, sanık ...’ın, albay ... ...’ı arayıp (saat 22:28 olduğunun değerlendirildiği) görüşmesine müteakip Honda Civic marka sivil araçla Fenerbahçe Orduevine doğru yola çıktıkları, ancak konuta ulaşmalarından yaklaşık 15-20 dakika kadar önce l. Ordu Komutanı ...’ın konuttan ayrıldığı, sanık ... ile ..., ... ve ...’ın Fenerbahçe Orduevine ulaştıklarında konut nizamiyesinde görevli er olan tanık ... ile muhatap oldukları, ...’dan kapıyı açmasını istedikleri, tanık ... içeriden bilgi almadan kapıyı açamayacağını söylediği, içeriden bilgi gelmeyince sanık ... ve yanındakilerin ısrar etmesi ve üsluplarının sertleşmesi üzerine tanık ...’ın içeri aldığı, sanık ... ile ... ve ....’ın konutun açık olan mutfak kapısından silahlı vaziyette ve refakatçi olmaksızın(yani askeri teamüllere aykırı olarak) içeri girdikleri, ilk olarak mutfakta bulunan ve konutta görevli er tanık ... ile karşılaştıkları, telaşlı bir halde ona l. Ordu Komutanı ...’ın nerede olduğunu sordukları, bu sırada sesleri duyan konutta görevli sivil memur tanık ...’ın mutfak kısmına geldiği, gelen ekipteki askerlerden birinin tanık ...’a yine telaşlı bir şekilde 1. Ordu Komutanının yerini sorduğu, tanık ...’ın da 1. Ordu Komutanının konuttan ayrıldığını söylediği, bunun üzerine kendilerine verilen görev kapsamında l. Ordu Komutanı ...’ın yerini öğrenmek amacıyla, konutta bulunan l.Ordu Komutanı ...’ın eşi ile görüşmek istedikleri, konutta misafir bulunduğunun bildirilmesi üzerine bu sefer de sert bir şekilde “çok acele hanım efendiyle görüşmem lazım 1. Ordu'dan bilgi getirdim diyorum sana” şeklinde söyledikleri, ısrarlarına rağmen l. Ordu Komutanı ...’ın eşi ile görüştürülmeyen aralarında sanık ...’ın da bulunduğu ekibin, telefonla görüşme yaptıktan sonra konuttan ayrıldıkları,
Sanıklardan ...’ın, Selimiye Kışlasından ayrılıp Fenerbahçe Orduevine gitmesinden sonra sanık ...'in, ... , albay ... ... ve binbaşı ... ile birlikte Selimiye kışlasına intikal ettikleri, burada kendilerini tuğgeneral ...’in karşıladığı, albay ... ... ve binbaşı ...’nin, tuğgeneral ... ile birlikte harekat merkezine geçtikleri, sanık ... ile ... ’nin ise bekledikleri, sanıklardan ...’nın da akabinde yüzbaşı ... ve ... ile birlikte Selimiye kışlasına geldikleri, daha sonradan Fenerbahçe Orduevine giden ekipte yer alan sanık ...’ın da Selimiye kışlasına döndüğü ve tuğgeneral ...’e, 1. Ordu komutanı ...’ın enterne edilmesi yönünde verilen emre ilişkin bilgi verdikleri, peşinden albay ... ...’ın sanıklar ... ve ...’nın da aralarında bulunduğu askerlere verdiği harita birleştirilmesi görevinin ifa edildiği, Yurtta Sulh isimli Whatsapp grubunda yayının engellenmesi yönündeki yazışmalar ve alınan talimatlar sonrasında albay ... ...’ın, sanıklar ..., ... ve ...’ın yanına çağırdığı, sanıklara 'Sıkıyönetim ilan edildi, bu ilana istinaden CNN Türk’e gideceksiniz, yayını keserek orada çalışanları boşaltacaksınız' şeklinde beyanlarda bulunduğu, ayrıca görevin ifası amacıyla yanlarına er almaları emrini verdiği,
Sanık ...’nın olay tarihi olan 15.07.2016 tarihinde karargah bölüğü nöbetçi astsubayı olduğu, saat 21:30 sularında çağrılması üzerine harekat merkezine gittiği, harekat merkezinde bölüğünü alarak kışla emniyetini alması yönünde talimat aldığı, karargah bölüğü askerlerini kaldırarak üniformalarını giymelerini istediği, askerlerin üniformalarını giydiği, askerlerin silahlıktan rastgele silahlar aldığı, silahlar içerisinde mühimmat bulunmadığı, 90-100 civarındaki eri ordu komutanının giriş yaptığı kapının önüne beşer metre arayla dizdiği, saat 22:30 sıralarında 2 adet zırhlı personel taşıyıcının giriş kapısının önüne toplanmaya başlayan halka ait olduğu anlaşılan bir kaç aracı ezerek geldiği, kapının kapalı olduğu, olay yerine piyade yüzbaşı ... kapının anahtarı ile birlikte gelerek kapıyı açtığı ve zırhlı personel taşıyıcıları içeri aldığı, daha sonra halkın içeri girmesini önlemek amacıyla kapının tekrar kilitlendiği, anahtarın sanık ...’a teslim edildiği, ordu katında bulunan sistem odasına anahtarı teslim eden sanık ..., zırhlı
personel taşıyıcıların sivil araçları ezmesi olayını sanık ... ve ...’ın da içerisinde bulunduğu erlerin yanına giderek anlattığı,
Sanıklar ..., ... ve ...'ın, CNN Türk yayının kesilerek binanın boşaltılması talimatını alması üzerine Selimiye Kışlasında 1 nolu bölge olarak tabir edilen bölgeye gittikleri, burada sanıklar ..., ... ve ...’un silahlarını aldıkları, silahlarda mühimmat bulunmaması nedeniyle askerlere mühimmat sordukları, nöbetçi askerlerde olabileceğinin askerlerce bildirilmesi üzerine içlerinden birinin nöbetçi askerlerin bulunduğu yere gidip döndüğü, daha sonra sanıklar ..., ... ve ...'ın mühimmatların bulunduğu doldur-boşalt istasyonuna gittikleri, doldur-boşalt istasyonunda sanıklardan astsubay ...’ın nöbetçi olduğu, sanıklar ..., ... ve ...’ın, doldur-boşalt istasyonuna gelmelerinden önceki aşamada sanık ...’ın mutad nitelikte bir takım mühimmat dağıtımını yaptığı, nizamiye bölgesine gidip hareketliliği de gören sanığın dinlenme odasına giderek darbeyi 15 Temmuz 2016 günü saat 23.30 sıralarında öğrendiği ve görev mahalline döndüğü, sanık ...’ın bulunduğu bölgeye sanıklar ..., ... ve ...’ın gelerek sanık ... ile görüştükleri, akabinde sanıklar ..., ... ve ...’nın silahları aldıkları yere dönerek burada erlere hitaben “beş tane erin lazım olduğunu” söyledikleri, ancak erlerden ses çıkmayınca bu kez de “yok mu vatanını milletini seven beş tane cengaver” diye bağırdıkları, bir kısım askerlerin bu şekilde doğrudan seçilerek hep birlikte araçla doldur-boşalt istasyonuna gidildiği, sanıklardan ...’ın, araçtan inerek sanık ...’ın bulunduğu doldur-boşalt istasyonuna geçtiği, sanık ...’ın, darbe girişimini bildiği halde mutad uygulamanın aksine yetkisi olmaksızın askerlere mühimmat dağıtımını sağladığı ve silahları atışa hazır hale getirir 'tetik kırma' işlemlerini de yapmak suretiyle yardımcı olduğu, sanık ...’nın, erler mühimmat alırken “aslanlarım koçlarım hadi alın mühimmatlarınızı gideceğiz” şeklinde erleri yönlendirdiği, CNN Türk binasına gidecek bir kısım askerlerin ise olay tarihinde nöbetçi olup Nurullah isimli binbaşının talimatı ve ... isimli yüzbaşının yönlendirmesiyle bu sırada belirlendiği, CNN Türk binasına gidecek asker sanıkların, sanık ... tarafından kullanılan transit araca binerek helikopter pistine gittikleri, araçtan indirilen erlerin sıraya geçmesi talimatının verildiği, askeri eğitimleri ve atış yapıp yapmadıkları hususlarının sorulduğu, sanık ...’nın askerlere “silahın kemerini elinize dolayın” dediği ayrıca şeklen gösterip tatbik ettirdiği, sanık ...’nın, bu sırada askeri personele hitaben “bir binaya gireceğiz, iki-üç kişiyi alıp çıkacağız, gittiğimizde üstünüze doğru gelenlerin ayağına sıkın, daha da yaklaşırsa üstüne doğru sıkmaya devam edin” şeklinde söylediği, sanıklardan ...’ın atışın serbest olduğuna yönelik konuşmayı duymasına müteakip atış yapmadığını, sanık ...’in ise atış yaptığını bildirmesi üzerine kıyafetlerini değiştirdikleri, pistte bir takım hareket tarzlarının gösterildiği kısa bir eğitim verildiği, akabinde beklenilmeye geçildiği, bir müddet bekledikten sonra helikopterin piste geldiği, sanıkların helikoptere bindikleri, helikopterin havalandığı, sanıkların havalanmasından sonra cadde üzerinde polislerin bulunduğunun görüldüğü, sanık ...’ın telefonla uğraşması üzerine sanık ...’nın telefonu elinden aldığı ve diğer askerlerin telefonlarını da topladığı, helikopter ise CNN Türk binasının açık otopark kısmına saat 03:17(olay yerini gören kamera saatine göre) sularında indiği,
Helikopterde bulunan sanıkların indikleri, sanıklardan ...’nın kendilerine karşı koyulmasını önlemek amacıyla helikopterin pervanesi altından çıktıktan sonra havaya ateş ettiği, binanın kuzey kapısına doğru yöneldikleri, ilerledikleri sırada “Genelkurmay yönetime el koymuştur, asker yönetime el koymuştur” şeklinde bağırdıkları, kuzey kapısında güvenlik görevlileri ... ve ...’ın bulunduğu, ...’nun bir insan geçebilecek kadar açık olan kapının önünde durduğu, kollu bariyerin kapatıldığını gören sanık ...’nın güvenlik görevlilerine tabancasını doğrulttuğu ve “açın kapıyı vururuz açmazsanız öldürürüz” dediği, sanıkların “kapıyı aç” ve “yat” komutlarının artması üzerine güvenlikçilerin ne yapacakları hususunu sanıklara sordukları, ...’na kapıyı açması (kapıyı açtığı), ...’na yere yatması komutunu verdikleri, ...’ın yere yattığı, bu sırada olay yerinde ... ve ...’ın da bulunduğu, sanık ...’nın askerlere dönerek “komutları dinlemeyen olursa vurun” şeklinde söylediği, ... ile askerler arasında bu bölgede kısa bir konuşma geçtiği, bu konuşmada askerlerin “Biz buraya el koyup yayını kesmeye geldik” dedikleri, kapının açılmasına müteakip sanıkların ilerledikleri, askerlerin Kanal D'nin B Stüdyosu denen kısma kadar ilerledikleri, burada grubun ikiye ayrıldığı, sanıklar ... ve ..., ..., ..., ..., ..., ...’ın bir grubu, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’nın ikinci gurubu oluşturdukları, sanıklar ... ve ...’ın başında bulunduğu grup Kanal D ve CNN Türk’ün bulunduğu kısma, sanık ...’nın başında bulunduğu grup Hürriyet’in bulunduğu kısma yöneldikleri,
Sanık ...’nın başında bulunduğu grup önlerine ... ve sanıklara “sakin olun sizi arka kapıdan içeri sokarım” diyen ...’ı da alarak Hürriyet binasına doğru ilerledikleri, bu sırada kendilerini takip etmesi söylenen ve kısa bir mesafe takip eden ...’na askerlerden birinin dönerek “sen gelme” demesi üzerine ...’nun geri döndüğü ve kuzey kapısında ... ile birlikte görevine devam ettiği, sanık ...’nın başında bulunduğu grubun Hürriyet binasının ön tarafına geldikleri, kapı ve kepenklerin kapalı olduğu (telsizden silah sesi ve yere yat komutları gelmesi üzerine güvenlikçiler ... ve ... tarafından kapatıldığı), sanık ...’nın ...’a “kapıyı aç” dediği, ...’un binanın akıllı bina olduğunu camların kurşun geçirmez arkasındaki kepengin de zırhlı olduğunu ve dışarıdan müdahale edilemeyeceğini bildirdiği, sanık ...’nın cama doğru ateş etmek üzere silahını uzattığı, bunun üzerine ...’un geri çekildiği ve eliyle işaret ederek “eğer ateş edecekseniz askerler aşağı doğru insin, camlar kurşun geçirmez, seken kurşunlardan yaralanmasınlar” dediği, bunun üzerine silahını indirerek geri döndüğü, ...’ın içerden kapıyı açtırabileceğini söylediği, sanık ...’nın ‘Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz orospu çocukları yatın yere' dediği, sanık ...’nın ...’ın yaklaştığını görünce sinirlendiği, havaya ateş etmesine müteakip silahı ...’a doğrulttuğu, “bu kapıyı açmazsanız sizi vururum” dediği, sanık ...’nın G3 tüfeğini ...’un sırtıma dayayıp yere yatırdığı, ...’ı da yere yatırdıkları, sanık ...’nın iki üç defa ısrarla dönüp silahı ...’ın kafasına doğru uzatıp “bu kapı açılmazsa sizin kafanıza sıkar sizi burada öldürürüm” dediği, sanık ...’nın, ...’a ateş ihtimalinin güçlendiği düşüncesine kapılan ...’un, telsizden anons yaparak kapının açılmasını istediği, güvenlikçiler ... ve ... ’nin durumun vahameti karşısında kapıları açtığı, kapının açılmasını müteakip ... ve ... ’nin askerlerle karşılaştıkları, sanık ...’nın başında olduğu sanıkların silah doğrultmak suretiyle ... ve ... ’yi yere yatırdığı, sanık ...’nın sanık askerlere “kıpırdarlarsa vurun” dediği, sanık askerlerin de “emredersiniz komutanım” diye karşılık verdiği, bir kısım sanıkların tüfeklerini etrafa doğrultarak içeriye girdiği, daha sonra ..., ..., ... ve ...’ı elleri başlarına koydurarak bina içerisine lobi kısmına götürdükleri, sanıklar binanın içinde “herkes insin, inin vururuz” diye bağırmaya başladıkları, bina personelini lobiye toplamaya başladıkları, personellerin elleri hava kaldırarak çalışma alanlarından dışarı çıktıkları, gazete personeli olan ...’in, üçüncü katta bulunduğu sırada sanıklarla güvenlikçiler arasındaki münakaşayı duyması üzerine cep telefonuyla fotoğraf çekmeye çalıştığı, sanıkların “çekme çekme” diye bağırarak tüfekleri doğrulttukları, bu sırada ...'in aşağı inerek sanık ... ile görüşmeye başladığı, bu sırada sanıkların silahlarını bina personeline doğrultmuş oldukları, ...’in sanık ...’dan silahların indirilmesini istediği, yaptıklarına yetkisinin olmadığını bildirmesi üzerine sanık ...’nın “darbe oldu binaya el koyuyoruz” dediği, ...’in sanık ...’ya Cumhurbaşkanının, Başbakanın, bazı komutanların açıklamalar yaptığını, bu girişimin, bu kalkışmanın zaten yanlış ve başarısız olduğunu, kendilerinin de buna katkı vermemesi gerektiğini, burada bırakmalarının en doğrusunun olacağını bildirdiği, sanık ...’nın “komutanlarımdan böyle emir aldım” şeklinde cevap verdiği, ...’in emri kimden aldığını sorması üzerine “Kimden aldığımın önemi yok ama işte böyle olacak” dediği, bu sırada sanık erlerden birinin gelerek daha önce verilen talimatın ifasına ilişkin olarak “Yayın nerede, yayını keselim komutanım” dediği, sanık ...’nın ...’e “burada nerede yayın yapılıyor” diye sorduğu, ...’in Hürriyet binasında yayın yapılmadığını ve gazete çıkarıldığını söylediği, ayrıca “sizde bi darbe yapıyorsunuz, hani bırakın biz haberciliğimizi yapalım” dediği, sanık ...’nın ... ile görüşürken sürekli elinde tabanca bulunduğu, sanık ...’nın yanında bulunan sanık erlere katlarda bulunan şahısların indirilmesi talimatını verdiği, ...’in faaliyetlerinin engellenmemesi yönündeki itirazlarına rağmen sanık ...’nın bu talebi reddederek, binanın boşaltılması talimatını yinelediği, bina personelini ... ve güvenlik görevlilerinin de içerisinde bulunduğu lobi kısmına topladığı, sanıkların silahlarını zaman zaman bina personeline doğrulttukları, sanık ...’nın yanında bulunan sanık erlere ‘yanlış bir hareket görürseniz acımayın vurun’ dediği, bu sırada daha önce aldıkları ihbar doğrultusunda Hürriyet binası önüne gelen polis memurlarının zırhlı bir araç ile bekledikleri, polis memurları tarafından anons yapılmaya başlandığı ve polis memurlarınca ‘sivilleri bırakın’ şeklinde anons yapıldığı, sanık ...’nın telefon görüşmesi gerçekleştirmesi sonrasında talimatı doğrultusunda içeride bulunanların sanık erler tarafından bina dışarısına yönlendirildiği, binanın boşaltılması sonrasında sanık ...’nın sanık erleri binanın dışarısına çıkarttığı, bu sırada polisler dışında vatandaşlarında olaydan haberdar olması neticesinde Doğan Medya Center etrafına gelmiş olduğu, ...’ın güvenlik müdürü olarak Hürriyet kısmını kontrol etmek amacıyla halkın arasından geçerek Hürriyet binasının önüne doğru ilerlediği, sanıkların içerisindeki bir grubun (... tarafından üç kişi olduğu bildirilen) “Gel buraya dur” şeklinde seslendiği, ancak ...’ın çalılık alana ilerlemesi neticesinde arkasından 2 el ateş ettikleri, ... bu durum karşısında çalılık alana geçtiği,
Polisler tarafından “teslim olun” şeklinde anons yapıldığı, sanık ...’nın yanındaki sanık erlere kurma kolunu çektirdiği, sanık ... polis memurlarına ‘mühimmatımız var çatışırız’ şeklinde bağırdığı ve polis memurlarına ve toplanan halka ateş açtığı, yanındaki sanık erlere siper alarak sürünüp ilerlemeleri emrini verdiği, bir miktar ilerledikten sonra polis memurlarının karşılık vermesi neticesinde Hürriyet binası içerisine girdikleri, akabinde sanık ...’nın bir kısım çalışanı otoparka kadar götürmesi amacıyla sanık ...’ı görevlendirdiği, sanık ... çalışanları otoparka götürdüğü, üzerine ateş edilmesi sonrasında 3 el ateş ettiği, yaşanan olaylar neticesinde darbe girişimini engellemek amacıyla Doğan Medya Center’a gelen ...'nin yaşamını yitirdiği,
Sanıklar ..., ... ve ... aralarında sürekli irtibatı sağladıkları, sanıkların mevcut asker sayısıyla amaçlarına ulaşamayacaklarını anladıkları için irtibat kurdukları üstlerinden personel takviyesi istemiş oldukları (sanık ...’in ‘ Silahlarımızı vermeyeceğiz, bize takvive kuvvet gelecek, kalabalıkla birlikte burayı boşaltın’ şeklindeki tutanağa yansıyan beyan kabulü, iletişim kayıtları, sanığın savcılık ifadesi; ... yönünden ... savcılık savunmasında, “... gece boyunca bina içerisinde telefon ile birileri ile konuşuyordu ve sürekli komutanım destek ekip gelmiyor mu diye bağırıyordu” beyanı ve iletişim kayıtları), binbaşı ...’ün komutasındaki 17 askerin Topkule kışlasından saat 04:00 sıralarında helikopter ile kalktığı ve kısa bir süre sonra Doğan Medya Center mevkiine geldikleri, ancak polis memurlarınca helikopterin inmesini önlemek amacıyla helikoptere ateş edildiği, helikopterden de karşı atış yapıldığı ancak helikopterin yoğun ateş altında kalması neticesinde inemeden Doğan Medya Center mevkiinden uzaklaştığı, ‘Yurtta Sulh’ isimli WhatsApp grubunda binbaşı ... tarafından yazılan mesajlar incelendiğinde; saat 04:00’da “17 kişi Cnn e takviye için helikopterde kalkmak üzereyiz”, saat 04:14’te “Cnn son yaklaşmada yoğun atış aldık, vurulanlar var”, saat 04:15’te “66 da hemen araç sağlık ekibi” şeklindeki mesajların bulunduğunun görüldüğü,
Sanık ... ve yanındaki sanık erlere polis memurlarının yoğun atışı ve gaz bombası atılması üzerine sanıkların Hürriyet binasının içerisine kaçtıkları, sanık ...'nın polis memurlarına ateş açmaya yeniden başladığı, sanık ...’nın giriş kapısını kapaması için emir verdiği sanık ...’nın kapıyı kapattığı, sanık ...’nın kimse gelmesin diyerek sanık ...’i alt kata gönderdiği, akabinde sanık ...’yı da alt kata gönderdiği, sanık ...’nın polislerle karşılaştığı, polislerin teslim olmalarını istediği, bunun üzerine sanık ...’nın yanına giderek durumu anlattığı, sanık ...’nın telefon görüşmesi yaptığı ve akabinde diğer erlerin yanından ayrılarak otomasyon odasına girerek saklanmaya başladığı, bodrum kata gaz bombası atılması üzerine sanık erlerin üst kata çıktıkları bir müddet bekledikten sonra sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...’in polis memurlarınca teslim alındığı,
Sanık ...’nın otomasyon odasında saklandığı, güvenlik görevlisi ... eşliğinde hareket eden ve içerisinde polis memurları ... ve ...'in de bulunduğu grubun güvenlik kameralarının izlendiği otomasyon odasına yöneldikleri, ...’un otomasyon odasında sanık ...’yı görmesi üzerine hemen dışarı çıkarak tuvaletlerin bulunduğu kısma yöneldiği, ...’in “polis teslim ol” çağrısı yaptığı, sanık ...’nın tüfeği ile dışarı çıktığı, polis memurlarına doğru döndüğü sırada ...’in güvenlik amacıyla sanık ...’nın göbeğinden aşağı olmak üzere 3-4 el ateş ederek sanığı ayağından yaraladığı, akabinde sanığın iki el ateş ettiği (atış yönü aşağıda değerlendirilecektir), teslim ol çağrısına rağmen teslim olmadığı, bu sırada ... ... ile telefon görüşmesi yaptığı, teslim olmaması üzerine gaz bombası atıldığı, bir müddet sonra ...’nın teslim olduğu,
Kanal D nin B Stüdyosu denen kısım civarında iki gruba ayrılan sanıklardan ... ve ...’ın başında olduğu ve içerisinde diğer sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'ın bulunduğu grup; CNN Türk ve Kanal D’nin bulunduğu binanın girişine doğru harekete geçtiği, bu sırada orada bulunan ...’a hitaben sanık ...’in “Sıkıyönetim ilan edildi, yayını kesmeye geldik” şeklinde beyanda bulunduğu, bina önünde sanıklardan ...’in “Yayını kesin bu darbedir herkes dışarı çıksın” şeklinde sözler söylediği, bu sırada bina girişinde ... (genel yayın yönetmeni), ... (haber spikeri), ... (kameraman) ve ...’ın (güvenlik müdürü) bulunduğu, ...’in ne amaçla geldiklerini sorması üzerine sanık ...’in “yayını kesmek için emir aldıklarını ve bu amaçla geldiklerini” söyleyerek binanın boşaltılmasını istediği, ...’in “kimden emir aldınız” şeklindeki sorusunu cevapsız bırakarak X-Ray cihazının bulunduğu kısma yöneldikleri, ... tarafından sanıklara yaptıklarının kanunsuz olduğunu bildirildiği, sanıkların bir kısmının merdivenden yukarı çıkarken geri geri gittikleri, silahların aşağı istikamete ...’in de arasında bulunduğu gruba doğrultulduğu ve arkalarından gelmemeleri ve yaklaşmamaları yönünde bağırıldığı, sanık ...
Şeker'in, ... ’ın kamera çekimi yaptığını fark etmesi üzerine merdivenlerden aşağı ... ’a doğru yürüdüğü, ancak araya ...’in girmesi üzerine sanık ...’in ...’i itekleyerek aşağı inmeye çalıştığı, akabinde sanık ...’in, ...’e yayın odasının yerini sorduğu, ... yayın odasının 3. katta olmasına rağmen oyalamak amacıyla 1. katta olduğunu söylediği, sanıkların 1. katta yayın odasını aradıkları, ...’ın (Kanal D genel yayın yönetmeni) 1. katta askerler ile diyalog kurduğu, ...’ın da bu kata çıktığı ve kamera çekimi yaptığı, ...’ın sanık ...’e “ne amaçla geldiklerini” sorduğu, sanık ...’in “ordu komutanın emri var” dediği, ...’ın ordu komutanından kastının 1. ordu komutanı ise 1. ordu komutanının darbeye karşı olduğunu açıkladığını bildirdiğinde sanık ... “karıştırma çekil” şeklinde cevap verdiği ve “senden mi emir alacağım” şeklinde sözler sarf ettiği, ... sanıkların yanına gelerek sanık erlere de sesini duyurabilmek amacı ile kendisinin güvenlik müdürü olduğunu, Cumhurbaşkanının ve komutanların açıklama yaptıklarını bildirmesine rağmen sanık ... ise sanık erlere ‘Dinlemek yok’ şeklinde emir verdiği, 1. katta yayın odası arayan sanıkların bir müddet sonra yukarı kata çıkmaya yöneldikleri, bu sırada ...’ın çekim yaptığını fark etmeleri neticesinde sanıklardan bir kısmının ...’ı aşağı kata indirmeye yeltendiği, ancak sanıkların ikinci kata çıkmaya başlaması ile son kalan sanık erin de ...’ın yanından uzaklaştığı, aşağı indirilemeyen ...’ın asansöre bindiği, sanıkların Kanal D’nin yönetim katı olan ikinci kata çıktıkları, sanıkların ...’a “boşaltın çabuk burayı, yayını durdurun” dedikleri, yine bu katta da yayın odası aradıkları, kısa bir süre sonra sanıkların bir kısmının üst kata (3. kata) yöneldikleri sırada ...’ın 2. kat asansöründen indiği, ...’ın kamera ile çekim yaptığının görülmesi üzerine ilk önce sanık ...’ın gelerek kamerayı tuttuğu, elini attığı yerde efekt mikrofonu olduğu bu parçanın yerinden çıktığı, akabinde sanık ...’in gelerek ...’ın elindeki kamerayı diğer sanık ... ile birlikte almaya çalıştıkları, sanık ...’in kamerayı almak amacıyla kamerayı şiddetli bir şekilde çektiği, ...’ın kamerayı vermemekte direttiği, bu sırada olay mahallinde olan sanık ...’in tüfeğini ...’ın sırt kısmına doğrulttuğu, kameranın alınması için yaşanan arbedede sanık ... ...’a tüfeğin dipçiğini kaldırarak “Ver yoksa vururum” şeklinde tehditte bulunduğu, ...’ın “vuruyorsan vur vermeyeceğim” demesi üzerine akabinde boğazına sarılıp ittirdiği, sanık ... ise ...’ın arkasından boğazına sarılarak direncini kırmaya yönelik olarak dengesini bozduğu, sanıklar ... ve ..., ...’a fiziki müdahalede bulundukları, olayın büyümesini önlemeye çalışan ...’ın, ...’dan hafıza kartını alarak sanık ...’e verdiği, sanık ...’in hafıza kartını ön cebine koyduğu, sanık ... 2. kat merdivenlerine sanıklar ... ve ...’ü bırakarak kimseyi yukarı çıkarmamaları emrini verdiği, diğer sanıkların Kanal D Haber Merkezi ve CNN Türk stüdyosunun bulunduğu 3. kata çıktıkları, sanıkların yayını kesin şeklinde bağırdıkları, yine sanıkların ...’a yayını kesin, elektriği kesin, stüdyoyu boşaltın
dedikleri, darbe girişimi üzerine saat 02:30 sularında Kanal D-CNN Türk ortak yayını binaya askerlerin girmesi sonrasında ... (Kanal D yayın yönetmeni) ve ... (yayın operatörü) tarafından sonlandırıldığı, sanık ... Kanal D yayının verildiği odaya girerek ... ve ...’a “Yayını kesin ve binayı terk edin’”demesi üzerine haber yayını kesilerek 03:55’de dizi yayınına başlandığı,
Olaylar sırasında sanık ...'ın G-3 piyade tüfeği bir el havaya ateş açtığı, sanıklar CNN Türk canlı yayının yapıldığı üçüncü kata çıktıklarında çalışanlar haber merkezi girişine set çekerek sanıklara engel olmaya çalıştığı, CNN Türk Genel Müdürü ... tarafından ...’e (spiker) canlı yayına devam etmesi bildirilerek reji odasının kitlendiği, ... asansör ile 3. kata çıkarak sanıkların üzerine yürüyüp “Çıkın buradan burası bizim evimiz şerefsizler” şeklinde tepki gösterdiği, sanık ...’ın, ...’e silah doğrultarak “Çık buradan vururuz seni” diyerek tehditte bulunduğu, yine sanık ...’ın da ...’e “aşağı in vururuz” dediği, buna müteakiben sanık erler tarafından da ...’e silah doğrultulduğu, sakinleştirilmeye çalışılan ...’in merdiven kısmından 2. kata (Kanal D katı) indirildiği, 2. katta da ...’in darbe girişimine tepkisini göstermeye devam ederek 'çıkın buradan, burası bizim evimiz şerefsizler, bu yaptığınızdan utanacaksınız, çocuklarınıza ne anlatacaksınız” dediği, ...'in çalışanların çabası ile asansöre bindirildirilerek giriş kata götürüldüğü, ... polisler tarafından operasyon yapılması halinde erlerde can kaybı olabileceği düşüncesiyle giriş kapısını açarak darbe girişimini engellemeye gelen ancak içeri giremediği için dışarıda beklemek zorunda kalan halkı binaya giriş yapmasını sağladığı,
...’ın sanıklarla ilk karşılaştığı sırada sanıkların ...’a yönelik silah doğrultarak bağırarak binanın boşaltılmasını istedikleri, ... tarafından sanıklara yaptıklarının yanlış olduğu, darbenin yasadışı bir faaliyet olduğu hususlarının bildirilmesine rağmen sanıkların aldıkları emrin yerine getirileceğinin söylendiği, ... tarafından sanıklara yaptıklarının kanunsuz olduğunu, kanunsuz emri uygulamak zorunda olmadıklarının söylendiği ve ayrıca “Benim de sizin yaşınızda oğlum var. Çok gençsiniz yanlış yapıyorsunuz. Bu girişiminizden vazgeçin ”, ...'un (editör) ise sanıklara “kalkışmanın bastırıldığını, yaptıklarının hukuksuzluk olduğu” şeklinde söylemelerine rağmen sanıklar, “emir aldıklarını ve yayını kesmek zorunda olduklarını” bildirdikleri, ... sanıklara kanunsuz emri uygulamama haklarının olduğunu, normalde binayı terk etmeyeceğini ancak ellerinde silah olması ve savunmasız olmaları nedeni ile mecburen binayı terk edeceklerini bildirdiği, ayrıca ... personeline de katı boşaltarak binayı terk etmelerini, binayı en son kendisinin terk edeceğini söylediği, sanık ...’ın aralarında bulunduğu sanıklar, rejiye gelerek yönetmen olarak görev yapan ...’a rejiyi boşaltmalarını ve binayı terk etmelerini söyledikleri, ...’da rejiyi boşaltırken canlı yayında olan ...’e (spiker) askerlerin rejide olduğunu ve rejiyi boşalttıklarını kulaklıkla bildirdiği, ... canlı yayında askerlerin geldiğini bildirerek yayına devam ettiği ancak bu sırada stüdyoya sanık ... girerek ...’e “hadi artık” diyerek ayrılmasını istediği, bunun üzerine ...’ün canlı yayını terk etmek zorunda kaldığı, ... ayrılmadan önce ...’a telsiz mikrofonu verip yayının devam etmesi adına aktif olan tüm mikrofonların sesini açıp stüdyoyu gören genel kamerayı da çıkışa vererek canlı yayın görüntüsünü bu noktada sabitleyerek rejiyi terk ettiği, sanıkların canlı yayının kesildiği kanaati oluşsa da ...'ın telsiz mikrofon aracılığı ile yayına devam etmiş olduğu,Polis ekipleri CNN Türk ve Kanal D binasına girdiklerinde sanıkların merdivenleri kapatmaları nedeni ile ilk aşamada üst katlara çıkamadığı, vatandaşların yukarıda anlatılan şekilde binaya giriş yapmaları üzerine polis ekipleri vatandaşların askerlere zarar verilebileceklerini öngörerek müdahale ettikleri sırada çıkan arbedede polis memuru ...’in yere düşerek ayağından yaralandığı, polis memurları ... ve ... ikinci kata çıktıklarında sanıklara teslim olmaları konusunda uyarıda bulunduğu, sanık ...’in ise ‘Silahlarımızı vermeyeceğiz, bize takvive kuvvet gelecek, kalabalıkla birlikte burayı boşaltın’ şeklinde cevap verdiği, polis memurları sanıkların silahlarına sarılarak ellerinden silahları aldığı, er olan sanıkların direnmediği ancak sanık ...'in silahını vermemek için direndiği, sanık ...’in elinden silahı alınmak istendiği sırada polis memuru ...'ın elinden yaralandığı, polis memurları ve vatandaşlarımızın gayretleri sonucu sanıkların etkisiz hale getirildiği,
Şeklinde olduğu anlaşılmaktadır.
Ayrıntıları Dairenin 18.03.2020 tarih ve 2019/9560 Esas 2020/2034 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere;
Genel olarak:15 Temmuz 2016 günü, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasal düzeninin cebren değiştirilmesi amacıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmış FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubu olan ve/veya bu örgütsel faaliyeti destekleyen 8.000'in üzerinde askeri personelin katılımıyla gerçekleştirilen darbe teşebbüsünde üstleri tarafından kullanılan erlerin de bulunduğu bir vakıa olmasına ve suç tanımında belirtilen amaçları gerçekleştirmeye yönelik bir fiil işlenmesi hususunda iştirak iradeleri bulunan sanıklar hakkında Türk Ceza Kanununun 309. maddesinde düzenlenen Anayasayı ihlal suçu yönünden aynı Kanunun 37-39. maddeleri gereğince iştirakın her şeklinin uygulanmasının mümkün bulunmasına nazaran:
a- Sıfat, konum ve rütbeleri ne olursa olsun;
Örgütsel koordinasyon veya iştirak iradesi gereğince ve iş bölümü doğrultusunda bulundukları mahal ve konumlarına uygun, amaca hizmet eden ve katkı sunan icrai harekette bulunanların, icra aşamasına geçerek amaç suç yönünden somutlaştığında ve elverişliliğinde tartışma bulunmayan bu fiil üzerinde müşterek hâkimiyet kurdukları tespit edildiğinde TCK'nın 37. maddesi kapsamında 'doğrudan fail',
b-Doğrudan kanuni tanımda öngörülen cebir ve şiddet içeren icrai hareket niteliğinde olmayan, somut zarar tehlikesinin gerçekleşmesini sağlayacak biçimde -faillerle birlikte- fiil üzerinde müşterek hâkimiyet kurmalarını temin edecek fonksiyonel bir mahiyet taşımayan, darbenin icrasını kolaylaştırmaya yönelen hareketleri gerçekleştiren sanıkların eylemlerinin, 5237 sayılı TCK’nın 309/1 ve 39/2-c maddeleri kapsamında Anayasayı ihlale teşebbüs suçuna yardım eden olarak sorumlu tutulmaları,
c-Anılan kalkışma Anayasal düzeni doğrudan ortadan kaldırma neticesine yönelmiş, örgütün ülke genelindeki organik bütünlüğünden ve etkinliğinden istifade edilerek planlanıp uygulanmış, neticesi ve başarısı eş zamanlı, senkronize hareketlere bağlı hukuki anlamda tek bir fiil olarak kabul edildiğinden, ülke genelinde gerçekleştirilmek istenen amaca matuf cebri/icrai fiilin, sanığın bulunduğu mahalde de doğrudan doğruya ya da araç suçlar yönünden icrasına başlanıp başlanmadığı saptanmalı,
-Hatanın kaçınılamaz olup olmadığı tespit edilirken, olağan dönemlerde de aranan, failin bilgi düzeyi, gördüğü eğitim, yaşı, rütbe ve görevi, içinde bulunduğu sosyal ve kültürel çevre koşulları gibi kriterlerin, siyasi tarihi itibariyle darbe geleneğinin demokrasi kültüründen daha baskın olduğu ülkede suç tarihi itibariyle yaşanan kalkışmanın olağanüstü şartları nazara alınarak değerlendirilmesi, mevcut irade ve bilgisini, eylemin haksızlığını algılama, davranışlarını bu algılama doğrultusunda yönlendirme ve böylece haksızlığı tercih etmeme bakımından kendisinden beklenebilen tercih ve tutum noktasında kullanıp kullanmadığı ex ante bir değerlendirme ile belirlenmeli,
-Bu değerlendirmeler yapılırken, askeri hiyerarşinin en altında yer alan erler ile rütbeli personelin “ast” kavramına bağlanan hukuki sonuçlar bakımından aynı değerlendirmelere tabi tutulamayacağı da gözetilmek suretiyle;
aa-Sanığın, işlediği fiilin bir haksızlık teşkil ettiğini bilmesine rağmen, bu fiili müşahhas olayda hukuka aykırı olmaktan çıkaran bir maddi sebebin varlığı hususunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kanaatine varıldığında bir hukuka uygunluk sebebi olarak “Yetkili amir tarafından verilen ve yerine getirilmesi görev gereği zorunlu olan, hizmete ilişkin emrin ifası(TCK madde 24) nın maddi şartlarında kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kabul edilirek, hatanın TCK'nın 30/3 maddesi delaletiyle 30/1 maddesi kapsamında kastı kaldıracağından 5271 sayılı CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince beraatine,
bb- Sanığın, işlediği fiilin bir haksızlık teşkil ettiğini bilmesine rağmen, esasen hukuk düzeninde kabul edilmeyen “konusu suç teşkil eden emrin ifası” nın, askeri hiyararşi içinde mutlak itaat ve emrin muhtevasını sorgulayamama ilkelerinin sonucu olarak bağlayıcı olduğu hususunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kanaatine varıldığında hukuka uygunluk nedenlerinin varlığında kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kabul edilerek, kaçınılmaz izin yanılgısı kusuru tamamen ortadan kaldıracağından TCK'nın 30/4 maddesi delaletiyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/3-d maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında, 15 temmuz darbe girişimi ve mahkeme kabulüne esas alınan somut olay değerlendirildiğinde;
1-)Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç ve hükümete karşı suç, sanık ... hakkında; Anayasayı ihlal, yasama organına karşı suç ve hükümete karşı suç, sanık ... hakkında; yasama organına karşı suç ve hükümete karşı suç suçlarından yerel mahkemece ayrı ayrı verilen beraat hükümleri ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında; Anayasayı ihlal, sanık ... hakkında ayrıca nitelikli kasten öldürme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanıklar ..., ... ve ...’nın üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs amacına yönelik olarak vahamet arz eden eylemleri gerçekleştirdiği, sanıklar... ve ...’nın sübutu kabul olunan eylemlerinin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ve ülke genelindeki organik bütünlüğe göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, sanık ...’nın ayrıca ...’yi öldürdüğü sabit görülmüş, sanıklar ..., ... ve ...’nın suçlarının sübutu kabul edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... yönünden ise, yüklenen suçlar açısından kusurluluğu tamamen ortadan kaldıran nedenlerin somut olayda gerçekleştiği ve kasıtlarının bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; katılanlar Cumhurbaşkanlığı, TBMM vekilleri ile sanıklar ..., ... ve ... ve müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
a-) İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan duruşmada SEGBİS vasıtasıyla kaydedilen savunmalarına ilişkin SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen bilirkişiye ödenen ücretin yargılama gideri olarak hakkında mahkumiyet hükmü kurulan sanıklara yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
b-) Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanıklar hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
c-)Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında, TCK'nın 30/4. maddesi yollamasıyla CMK'nın 223/3-d maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar Cumhurbaşkanlığı, TBMM vekilleri ile sanıklar ..., ... ve ... ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK'nın 303/1. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün TCK’nın 58/9. maddesinin uygulandığı bölümlerinden 'yollamasıyla 58/6. maddesi' ibaresinin çıkarılması ve hüküm fıkrasının “IX ORTAK HÜKÜMLER 8-a” bölümündeki; “..., ..., ..., ..., ..., ...,..., ..., ..., ..., ..., ...” ve “4.710,00 TL bilirkişi segbis çözüm ücreti ve 1.400,00 TL görüntü çözüm/düzenleme ücreti olan toplam 6.110,00 TL” ibaresinin çıkartılarak yerine “görüntü çözüm/düzenleme ücreti 1.400,00 TL” ibaresinin eklenmesi, hükmün 8-b bölümündeki; “a bendinde yazılı sanıklardan ayrı ayrı eşit olarak tahsiline,” ibaresinin hükümden çıkarılması, hükmün “VI-C ve VII-C” bölümlerinde yer alan; “sanıkların suç işleme kastı bulunmadığından müsnet suçlardan CMK 223/2-c maddesi gereğince ayrı ayrı beraatlaerine” ibarelerinin kaldırılarak yerlerine; “sanıklar hakkında açılan kamu davalarına ilişkin olarak ayrı ayrı TCK'nın 30/4. maddesi yollamasıyla CMK'nın 223/3-d maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-)Sanık ... hakkında Anayasayı ihlal suçundan verilen beraat, silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan ise kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Sanıklar ..., ... ve ...'ın, darbeci üstlerinden aldıkları CNN Türk yayının kesilerek binanın boşaltılması emri üzerine diğer sanık er ve erbaşları yanlarına aldıkları, erlerin silahlarında mühimmat bulunmaması nedeniyle mühimmat almak üzere sanık ... 'ın nöbetçi astsubayı olduğu doldur-boşalt istasyonuna gittikleri, sanığın da askerlere mühimmat dağıtımını sağladığının anlaşılması karşısında; sanığa ait HTS kayıtları içeriği itibariyle, hakkında soruşturma/kovuşturma yürütülmüş olan başkaca kişilerle irtibatının bulunup bulunmadığı, devam eden soruşturmalar çerçevesinde de araştırma yapılarak sanığın diğer örgüt üyeleri ile irtibatının olup olmadığı, ayrıca diğer sanıklar yanından ayrıldıktan sonra üstlerine bilgi verip vermediği ve bu aşamadan sonra kışla içindeki tavırlarının ne olduğunun tespiti ile sübutun kabulü halinde eylemin TCK'nın 309 ve 39. maddeleri kapsamında Anayasayı ihlal suçuna yardım suçunu oluşturacağı nazara alınarak, tüm delillerin bir bütün olarak değerlendirilip tartışılması sonucunda sanığın hukuki durumunun tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafii ile katılan Cumhurbaşkanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.