Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2019/21447 E. , 2021/8809 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/21447
Karar No : 2021/8809
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ... - Av. ... - Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... İnş. Gıd. Güb. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E:.., K:... sayılı kararın, iptale ilişkin kısmının usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava, Giresun ili, Merkez, ... Mahallesi, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği yapılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı Giresun Belediye Meclisi kararı ile bu karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen rapor ve dosyanın birlikte incelenmesinden, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planına ilişkin olarak; dava konusu parselde, ticaret alanlarında yapılabilecek tüm yapıların tek başına ya da konut kullanımları ile birlikte yapılabileceği, dolayısıyla dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile davaya konu taşınmazın kullanım amacı bağlamında, 03/12/2015 tarihli imar planlarına göre parsel malikinin de kamunun zararına bir durumun oluşmadığı, ticaret+konut alanı kullanım kararının planın bütünüyle uyumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yönünden; 03/12/2015 tarihli planlarda ticaret alanında kalan taşınmazın itirazlar üzerine 09/02/2016 tarihli plan değişiklikleri ile A-5 konut alanı olarak planlandığı, 09/02/2016 tarihli imar planlarına karşı davacı tarafından açılan davada verilen iptal kararı gereği taşınmazın dava konusu imar planlarında ticaret+konut alanına çevrildiği, yapılaşma şartlarının E:2,00 Yençok:30,50 metre olarak belirlendiği ve yapı yaklaşma mesafelerinin değiştirildiği, yapılaşma koşulları her ne kadar iptal edilen 09/02/2016 tarihli plan değişikliğine göre artırılmış gibi görünse de, 03/12/2015 tarihli imar planlarına (E:2,80 Yençok:45,50 metre) göre düşürülmüş olduğu, ancak dava konusu plan değişikliğine ait açıklama raporunda yapılaşma koşullarının hangi ölçütler baz alınarak belirlendiği hakkında herhangi bir açıklamada bulunulmadığı, bu durumun Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesine aykırılık teşkil ettiği, 03/12/2015 tarihli planların yapılaşma koşullarına dönülmemesi nedeniyle yargı kararının gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, çevredeki diğer yapılaşma koşulları bakımından incelendiğinde; çevrede daha düşük yoğunluklar bulunmakla birlikte, dava konusu parselin hem ülkeler arası hem şehirler arası hem de kent içi ulaşımın sağlandığı önemli bir aks olan Karadeniz Sahil Yoluna cepheli olması nedeniyle çevresindeki diğer taşınmazlara göre özel bir konuma sahip olduğu, kaldı ki aynı yol güzergahı üzerindeki ticaret+konut alanlarının sahip olduğu koşulların da altında kalacak şekilde azaltıldığı, yapılaşma koşullarının veya arazi kullanım biçimlerinin değiştirilmesine ilişkin bir zorunluluğun bilimsel ve teknik olarak ortaya koyulmadığı, yapı yaklaşma mesafelerine ilişkin olarak ise dava konusu belediye meclisi kararında doğu cephesinden 2 metre, karayolu cephesinden 8 metre yapı yaklaşma mesafesi bırakılmasına karar verilmiş olmasına rağmen onaylanan 1/1.000 ölçekli uygulama imar planı paftasında taşınmazın doğu cephesinde 8 metre, diğer cephelerinde 5 metre yapı yaklaşma mesafesi bırakıldığı, bu nedenle meclis kararı ve plan paftaları arasında uyumsuzluk bulunduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti:İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Temyize konu kararın iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği savunulmaktadır.
SAVUNMALARIN ÖZETİ : Davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ:Temyize konu kararın 1/1.000 ölçekli uygulama imar planının yapı yaklaşma mesafelerine ilişkin kısmı yönünden onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Kararın 1/1.000 ölçekli uygulama imar planında öngörülen yoğunluk ve yükseklik koşullarına ilişkin kısmına gelince; Giresun Belediye Meclisinin ... tarih ve ... sayılı kararı ile onaylanan imar planlarının iptali istemiyle davacı tarafından açılan davada dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen... İdare Mahkemesinin .. tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile istinaf başvurusunun gerekçe eklenmek suretiyle reddine karar verildiği, bu karara karşı temyiz isteminde bulunulması üzerine Danıştay Altıncı Dairesinin 24/06/2021 tarih ve E:2018/6418, K:2021/8808 sayılı kararıyla anılan kararın onanmasına karar verildiği görülmektedir.
Dava konusu taşınmaz için hangi emsal ve yükseklik koşullarının getirileceğini belirlemenin yargı merciinin görev ve yetkileri dışında olduğu hususu dikkate alındığında, belediye meclisinin ... tarih ve ... sayılı kararı ile onaylanan imar planlarının iptali istemiyle açılan davada verilen kararın, taşınmazın emsal ve yükseklik değerlerinin ne şekilde belirlenmesi gerektiğine yönelik bir değerlendirme içermediği, anılan kararda taşınmazın kullanım kararının ticaret alanı olarak belirlenmesinin taşınmazın konumu ve niteliği itibariyle konut alanına göre daha uygun olduğu değerlendirmesinde bulunulduğu, bu bakımdan, davalı idarenin anılan davada verilen kararı uygularken emsal değerini ve yükseklik koşullarını dava konusu taşınmazı bulunduğu çevredeki taşınmazlar ve taşınmazın konumu gözeterek değerlendirmeye ve uygun yapılaşma koşullarını belirlemeye yetkili olduğu, taşınmazın 03/12/2015 tarihinde onaylanan planlarda belirlenen yapılaşma koşullarıyla planlanmamasının yukarıda bahsi geçen iptal kararının uygulanmadığı anlamına gelmeyeceği, aksi yönde verilen temyize konu kararın isabetli olmadığı sonucuna ulaşıldığından 1/1.000 ölçekli uygulama imar planının dava konusu taşınmazın emsal ve yükseklik değerlerine ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava konusu parsel, 2008 yılında yapılan planlarda ayrık nizam 5 kat yapılaşma koşullarında konut alanında kalmakta iken Giresun Belediye Meclisinin 03/12/2015 tarihli kararıyla onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planında kullanım kararı ticaret alanı, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ise E:2,80, Hmax:45,50 metre yapılaşma koşullarında ticaret alanı olarak değiştirilmiş, anılan değişikliğe askıda süresi içerisinde yapılan itirazlar neticesinde Giresun Belediye Meclisinin ... tarih ve ... sayılı kararı ile onaylanan 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarında taşınmazın kullanım kararı tekrar A-5 konut alanı olarak belirlenmiştir. Anılan planın iptali istemiyle davacı tarafından açılan davada, dava konusu parselin karadeniz sahil yoluna cepheli olduğu, bu yolun hem ülkeler arası hem şehirlerarası hem de kent içi ulaşımın sağlandığı önemli bir güzergâh olduğu, parselin ticaret alanı olarak planlı olmasının, yalnızca kent sakinlerine değil, aynı zamanda bu yolu kullanan tüm kişilere hizmet edeceği ticaret alanı olarak planlanması halinde ilave nüfus yoğunluğu getirmeyeceği ve ticaret alanı kullanımının dava konusu taşınmaz bakımından tamamen bireysel kullanım kararı içeren konut alanına göre daha uygun olduğu, taşınmazın konut alanına çevrilmesi için gerekli koşulların oluşmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile dava konusu belediye meclisi kararında taşınmazın konut alanı olarak planlandığının belirtilmesine rağmen, plan paftalarında ticaret alanı olarak işaretlendiği, bu nedenle belediye meclisi kararı ile plan paftası arasında uyumsuzluk bulunduğu gerekçesi eklenmek suretiyle reddine karar verilmiş, bu karara karşı temyiz isteminde bulunulması üzerine Danıştay Altıncı Dairesinin 24/06/2021 tarih ve E:2018/6418, K:2021/8808 sayılı kararıyla anılan kararın onanmasına karar verilmiştir.
Bahsi geçen davada verilen ... tarih ve E:... sayılı yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararın uygulanması amacıyla dava konusu ... tarih ve ... sayılı belediye meclisi kararı tesis edilmiş, taşınmaz dava konusu 1/5.000 ölçekli nazım imar planında ticaret+konut alanı, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ise E:2,00, Hmax:30,50 metre yapılaşma koşullarında ticaret+konut alanı olarak planlanmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan halinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Kararın 1/1.000 ölçekli uygulama imar planının yapı yaklaşma mesafelerine ilişkin kısmı yönünden;
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının anılan kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Kararın 1/1.000 ölçekli uygulama imar planında öngörülen yoğunluk ve yükseklik koşullarına ilişkin kısmına gelince;
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu edilen taşınmaz için hangi emsal ve yükseklik koşullarının getirileceğini belirlemenin yargı merciinin görev ve yetkileri dışında olduğu hususu dikkate alındığında, belediye meclisinin ... tarih ve ... sayılı kararı ile onaylanan imar planlarının iptali istemiyle açılan davada verilen kararın, taşınmazın emsal ve yükseklik değerlerinin ne şekilde belirlenmesi gerektiğine yönelik bir değerlendirme içermediği, anılan kararda taşınmazın kullanım kararının ticaret alanı olarak belirlenmesinin taşınmazın konumu ve niteliği itibariyle konut alanına göre daha uygun olduğu değerlendirmesinde bulunulduğu, bu bakımdan, davalı idarenin anılan davada verilen kararı uygularken emsal değerini ve yükseklik koşullarını dava konusu taşınmazı bulunduğu çevredeki taşınmazlar ve taşınmazın konumu gözeterek değerlendirmeye ve uygun yapılaşma koşullarını belirlemeye yetkili olduğu, taşınmazın 03/12/2015 tarihinde onaylanan planlarda belirlenen yapılaşma koşullarıyla planlanmamasının yukarıda bahsi geçen iptal kararının uygulanmadığı anlamına gelmeyeceği sonucuna ulaşıldığından aksi yönde verilen temyize konu kararda isabet görülmemiştir.
Öte yandan, dava konusu belediye meclisi kararının taşınmazın yapı yaklaşma mesafelerine ilişkin kısmı hukuka aykırı bulunmuş olup bu kısma yönelik iptal kararı uygulanırken davalı idarenin, ticaret+konut alanı kullanımlı taşınmaz için getirilen E:2,00, Hmax:30,50 olan yapılaşma koşullarını ve mevzuatta bu koşullara uygun yapı yaklaşma mesafelerini belirlemesi gerektiği açıktır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı temyiz isteminin kararın 1/1.000 ölçekli uygulama imar planında öngörülen yoğunluk ve yükseklik koşullarına ilişkin kısmının kabulü ile temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının anılan kısmının BOZULMASINA,
2. Davalı idarenin temyiz isteminin kararın 1/1.000 ölçekli uygulama imar planının yapı yaklaşma mesafelerine ilişkin kısmının reddine, kararın anılan kısmının ONANMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 24/06/2021 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.