Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2019/11037 E. , 2020/11586 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/11037
Karar No : 2020/11586
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- (DAVACI) … İnşaat ve Mühendislik A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ….
KARŞI TARAF : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
2- …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhlerine olan kısımlarının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … da, …. parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan yapının haksız ve hukuka aykırı olarak yıkıldığından bahisle uğranıldığı öne sürülen, bina bedeli için 1.000.000,00-TL ve yıkım bedeli için 79.146,26-TL olmak üzere toplam 1.079.146,26-TL maddi zararın, bina bedeli için yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden, yıkım bedeli için de ödeme tarihi olan 15/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesince verilen …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; İdarenin hukuki sorumluluğundan söz edebilmek için, ortada bir zararın bulunması ve bunun idareye yüklenebilen bir işlem veya eylemden doğması ve zararla idari faaliyet arasında illiyet bağı bulunması gerektiği, uyuşmazlıkta, davacı şirketin maliki olduğu taşınmazın, … onay tarihli … Geri Görünüm ve Etkileme Bölgeleri Revizyon İmar Planında 'Kavacık Mesire Alanı' olarak ayrıldığı, davalı idare görevlilerince 09/09/2008 tarihinde yapılan denetimde, söz konusu parsel üzerinde bulunan ve tapuda kayıtlı olan 'kargir ev'in yerine çelik konstrüksiyon ve betonarme karkas sistemle 5 katlı yeni bir bina yapıldığının tespit edildiği, inşaat mahallinde inşaatla ilgili bilgilerin (ruhsat, yapı müteahhidi vs.) yer alması gereken tabelanın bulunmadığının görülmesi üzerine, davalı idarenin 09/10/2008 tarih ve 759444 sayılı yazısıyla ilçe belediyesi olan … Belediye Başkanlığına durum bildirilerek, taşınmazın imar dosyasının tetkiki sonucu yasal işlemlerin yapılarak 5 gün içerisinde idareye bilgi verilmesinin istenildiği, … Belediye Başkanlığınca cevap verilmemesi üzerine, 21/10/2008 tarih ve 364 sayılı yapı tatil tutanağının düzenlendiği, söz konusu tutanağa istinaden de ruhsatsız yapının yıkımı ve idari para cezası verilmesine ilişkin …. tarih ve …. sayılı …. Büyükşehir Belediye Encümeni kararının alındığı, uyuşmazlıkta, davacı şirkete ait taşınmaz üzerinde 5 katlı ruhsatsız bir yapının inşa edildiği hususunun tutulan tutanaklar ile sabit olduğu, encümen kararına dayanak olan yapı tatil tutanağının iptali istemiyle açılmış bir davanın bulunmadığı ve söz konusu yapı tatil tutanağının kesinleştiği, her ne kadar … tarih ve …. sayılı … Büyükşehir Belediye Encümeni kararının yıkıma yönelik kısmı, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile iptal edilmiş ise de, mahkemenin iptal kararının gerekçesinin, 5216 sayılı Kanunda ilçe belediyesinin işlem tesis etmesi için öngörülen 3 aylık süre geçmeden, Büyükşehir Belediyesince işlem tesis edilmesine ilişkin olduğundan, anılan Mahkeme kararı ile davacıya ait ruhsatsız yapının hukuken korunabilir bir statüye kavuşmadığı, davalı idarece ilçe belediyesine ….tarihinde bildirimde bulunulduğu ve bu tarihten yaklaşık 10 ay sonra 03/08/2009 tarihinde yıkım işleminin gerçekleştirildiği, yıkımın gerçekleştiği tarih itibarıyla ilçe belediyesince ruhsatsız yapı ile ilgili tesis edilmiş herhangi bir işlemin de bulunmadığı, ayrıca, yıkım tarihinde kararın uygulanmasını engelleyici bir yargı kararının olmadığı, yıkıma konu yapının bulunduğu alanın imar planında ''Mesire Alanı'' içerisinde kalması nedeniyle, ruhsata bağlanamayacağı ve ruhsatsız bir yapı inşaa etmek suretiyle zararın doğmasına davacının sebebiyet verdiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, davalı idarenin yıkım işleminden dolayı herhangi bir tazminat sorumluluğunun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinafa konu İdare Mahkemesi kararının; bina bedeline ilişkin 1.000.000,00-TL'sinin yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden işleyecek faiziyle tazmini isteminin reddine ilişkin kısmının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca bu kısma yönelik istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; İdare Mahkemesi kararının, yıkım bedeli için 79.146,26-TL'nin ödeme tarihi olan 15/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmini istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısmının ise, 2577 sayılı Kanunun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca kaldırılmasına; dava konusu tazminat isteminin dayanağı olan yıkım işleminin Mahkeme kararı ile iptal edildiği ve kararın kesinleştiği görüldüğünden, hukuka aykırılığı yargı kararı ile belirlenen işlem nedeniyle uğranılan zarar niteliğinde bulunan ve davacı tarafından 15/10/2009 tarihli banka dekontu ile ödendiği sabit olan yıkım bedeline yönelik tazminat talebinin kabulünün gerektiği belirtilerek, bu kısma yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, 79.146,26-TL'nin dava açma tarihi olan 09/09/2016 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
1- Davacı tarafından; İstanbul Büyükşehir Belediye Encümeninin yıkıma ilişkin işleminin yargı kararıyla hukuka aykırı bulunarak iptal edildiği ve bu kararın kesinleştiği, bu nedenle, anılan işlem nedeniyle uğranılan zararlardan bina bedeli olan 1.000.000,00-TL'nin yıkım tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmin edilmesi gerektiği, yıkım işleminin hukuka uygunluk denetiminin yeniden yapılması suretiyle, talebinin reddine karar verilmesinin kesin hüküm ilkesine aykırı olduğu, öte yandan, istinaf başvurusunun kısmen kabulüne ve yıkım bedeli olarak ödenen tutarın tazminine karar verilmiş ise de bu tutarın davalı idareye ödendiği tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmini gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz işletilmesin hukuka aykırı olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
2- Davalı idare tarafından; yıkım işleminin icra edildiği tarihte, işlemin icrasına engel olabilecek herhangi bir yargı kararının bulunmadığı, işleme karşı açılan davada yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verildiğinden yargı kararının uygulandığı, bu nedenle, idareye atfedilecek bir kusurun bulunmadığı belirtilerek, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI:
1- Davacı tarafından; Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kısmında bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığı belirtilerek, davalının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
2- Davalı tarafından; Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesinin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmında bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Davacının temyiz isteminin reddi ile temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının, bina bedeli 1.000.000,00-TL'nin yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden işleyecek faiziyle tazminine yönelik kısmının onanması, davalının temyiz isteminin ise kabulü ile yıkım bedeli …-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazminine yönelik kısmının ise bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
İstanbul İli, Beykoz İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … da, … parsel sayılı taşınmazda, davalı idare görevlilerince 09/09/2008 tarihinde yapılan denetimde, söz konusu parsel üzerinde bulunan ve tapuda kayıtlı olan 'kargir ev'in yerine çelik konstrüksiyon ve betonarme karkas sistemle 5 katlı yeni bir bina yapıldığı tespit edilmiş, davalı idarenin 09/10/2008 tarih ve ... sayılı yazısıyla … Belediye Başkanlığına durum bildirilerek, taşınmazın imar dosyasının tetkiki sonucu yasal işlemlerin yapılarak 5 gün içerisinde idareye bilgi verilmesi istenilmiştir. … Belediye Başkanlığınca cevap verilmemesi üzerine, … tarih ve … sayılı yapı tatil tutanağı düzenlenmiş, söz konusu tutanağa istinaden de ruhsatsız yapının yıkımı ve idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı … Büyükşehir Belediye Encümeni kararı alınmış ve yapı 03/08/2009 tarihinde yıkılmıştır.
Yapının yıkımı ve idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı … Büyükşehir Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle açılan davada, …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile encümen kararının yıkıma ilişkin kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiş, söz konusu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Ondördüncü Dairesinin 12/12/2011 tarih ve E:2011/6658, K:2011/4479 sayılı kararı ile İdare Mahkemesi kararı bozulmuş, …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararı ile bozma kararına uyularak işlemin iptaline karar verilmiştir. Bu kararın Danıştay Ondördüncü Dairesinin 15/10/2015 tarih ve E:2014/883, K:2015/7543 sayılı kararı ile onanması ve karar düzeltme isteminin de 22/06/2016 tarih ve E:2016/61, K:2016/5116 sayılı karar ile reddedilerek kesinleşmesi üzerine, davacı tarafından, hukuka aykırı işlem nedeniyle uğranıldığı öne sürülen bina bedeli için 1.000.000,00-TL ve yıkım bedeli için 79.146,26-TL olmak üzere toplam 1.079.146,26-TL maddi zararın, bina bedeli için yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden, yıkım bedeli için de ödeme tarihi olan 15/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde; idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında; idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmış, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise; idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları, idari dava türleri arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının, bina bedeli için 1.000.000,00-TL'nin yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden işleyecek yasal faiziyle tazminine yönelik kısmının incelenmesinden;
Bölge İdare Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Temyize konu İstinaf Mahkemesi kararının; bina bedeli 1.000.000,00-TL'nin yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden işleyecek faiziyle birlikte tazmini istemi yönünden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının, yıkım bedeli için 79.146,26-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine yönelik kısmının incelenmesine gelince;
Dosyanın incelenmesinden; İstanbul İli, Beykoz İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … da, … parsel sayılı taşınmazın, 02/12/2005 onay tarihli Boğaziçi Geri Görünüm ve Etkileme Bölgeleri Revizyon İmar Planında 'Kavacık Mesire Alanı' olarak ayrıldığı, davalı idare görevlilerince 09/09/2008 tarihinde yapılan denetimde, söz konusu parsel üzerinde bulunan ve tapuda kayıtlı olan 'kargir ev'in yerine çelik konstrüksiyon ve betonarme karkas sistemle 5 katlı yeni bir bina yapıldığının tespit edildiği, inşaat mahallinde inşaatla ilgili bilgilerin (ruhsat, yapı müteahhidi vs.) yer alması gereken tabelanın bulunmadığının görülmesi üzerine, davalı idarenin 09/10/2008 tarih ve ... sayılı yazısıyla ilçe belediyesi olan Beykoz Belediye Başkanlığına durum bildirilerek, taşınmazın imar dosyasının tetkiki sonucu yasal işlemlerin yapılarak 5 gün içerisinde idareye bilgi verilmesinin istenildiği, Beykoz Belediye Başkanlığınca cevap verilmemesi üzerine, … tarih ve … sayılı yapı tatil tutanağının düzenlendiği, söz konusu tutanağa istinaden de ruhsatsız yapının yıkımı ve idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı … Büyükşehir Belediye Encümeni kararının alındığı, anılan encümen kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesinin .... tarih ve E:… sayılı kararı ile yürütmenin durdurulması isteminin reddedildiği, bu karara yapılan itirazın … Bölge İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı kararı ile reddine karar verilmesi üzerine de, ruhsatsız yapının yıkım işlemlerine başlanıldığı ve … tarihinde yıkımın gerçekleştirildiği, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile encümen kararının yıkıma ilişkin kısmı yönünden davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın davacı tarafından temyiz edildiği, Danıştay Ondördüncü Dairesinin 12/12/2011 tarih ve E:2011/6658, K:2011/4479 sayılı kararı ile bu kararın bozulduğu, … İdare Mahkemesinin, … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile bozma kararına uyularak, '5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununun 11. maddesi uyarınca, büyükşehir belediyeleri tarafından yapılan denetim sonucunda belirlenen ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların, gerekli işlem yapılmak üzere ilgili belediyeye bildirileceği, belirlenen imara aykırı uygulamanın, ilgili belediye tarafından üç ay içinde giderilmesi gerektiği, imara aykırılık ilgili belediye tarafından giderilmez ise 3194 sayılı İmar Kanununun 32. ve 42. maddelerinde belirtilen yetkilerin büyükşehir belediyeleri tarafından kullanılacağı, davalı büyükşehir belediyesi tarafından ise üç aylık süre beklenmeden yıkım kararı alındığı' gerekçesiyle encümen kararının yıkıma ilişkin kısmının iptaline karar verildiği, anılan kararın Danıştay Ondördüncü Dairesinin 15/10/2015 tarih ve E:2014/883, K:2015/7543 sayılı kararı ile onanması ve karar düzeltme isteminin de 22/06/2016 tarih ve E:2016/61, K:2016/5116 sayılı karar ile reddedilerek kesinleşmesi üzerine, davacı tarafından, hukuka aykırı işlem nedeniyle uğranıldığı öne sürülen bina bedeli için 1.000.000,00-TL ve yıkım bedeli için 79.146,26-TL olmak üzere toplam 1.079.146,26-TL maddi zararın, bina bedeli için yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden, yıkım bedeli için de ödeme tarihi olan 15/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmini istemiyle bakılan dava açılmıştır.
Uyuşmazlıkta; davacı şirkete ait taşınmazın, 02/12/2005 onay tarihli Boğaziçi Geri Görünüm ve Etkileme Bölgeleri Revizyon İmar Planında 'Mesire Alanı' olarak ayrıldığı, davalı idare görevlilerince yapılan denetim sonucunda, düzenlenen 21/10/2008 tarih ve 364 sayılı yapı tatil tutanağı ile taşınmazda ruhsatsız olarak bodrum+zemin+5 normal katlı yapı inşa edildiğinin tespit edildiği ve bu tespit uyarınca … Büyükşehir Belediye Encümeninin … tarih ve …. sayılı kararı ile yapının yıkımına karar verildiği, anılan işlem yargı kararıyla iptal edilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise de; yargı kararının gerekçesi değerlendirildiğinde, yapının hukuken korunabilir bir statüye kavuşmadığı ve yürürlükteki imar planı uyarınca ruhsata bağlanma imkanının olmadığı, öte yandan, yıkım işleminin uygulandığı tarihte, uygulanmasını engelleyen bir yargı kararının da bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda; idarenin tazminatı gerektiren hukuki sorumluluğu için ortada bir zararın bulunması ve bunun idareye yüklenebilen bir işlem veya eylemden doğması, yani zararla idari faaliyet arasında illiyet bağı bulunması gerektiği, davacının ise ruhsatsız yapı inşaa etmek suretiyle zararın doğmasına kendisinin sebebiyet verdiği göz önüne alındığında, davalı idarenin yıkım işleminden dolayı herhangi bir tazminat sorumluluğunun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla; İdare Mahkemesi kararının yıkım bedeli için 79.146,26-TL'nin ödeme tarihi olan 15/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmini istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısmına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne ve bu tutarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bu kısmında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne, davacının temyiz isteminin ise reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Mahkeme kararının bina bedeli için 1.000.000,00-TL'nin, yıkım tarihi olan 03/08/2009 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısmına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, İdare Mahkemesi kararının yıkım bedeli için 79.146,26-TL'nin ödeme tarihi olan 15/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemi yönünden davanın reddine yönelik kısmına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kısmen kaldırılmasına ve bu tutarın dava tarihi olan 09/09/2016 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin kısmının ise BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 26/11/2020 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.