6. Ceza Dairesi 2013/18134 E. , 2014/10597 K.
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yağma, Özgürlüğü kısıtlama, tehdit, Konut dokunulmazlığını bozmaya kalkışma, Konut dokunulmazlığını bozma, hakaret, 6136 sayılı Yasaya muhalefet, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kurulan suç örgütüne üye olmak, suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte yardım etmek
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanıklar ..., ..., ..., ..., ... savunmanları tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre sanık ... yönünden tayin edilen günde yapılan duruşma sonunda dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü;
Hükmedilen cezaların süresine göre, duruşmalı incelenmesi olanaklı bulunmadığı için sanıklar ..., ..., ..., ... savunmanlarının duruşmalı inceleme istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve 421.maddeleri gereğince REDDİNE,
Yakınan ...'ı istemi dışında alıkoyan sanıklar ... ve ... hakkında da özgürlüğü kısıtlama eylemi nedeniyle zamanaşımı içinde yerinde işlem yapılması olanaklı görülmüş,
I-Sanık ... hakkında yakınanlar ... ve ...'a yönelik yağma; sanıklar ..., ..., ... hakkında yakınan ...'ye yönelik özgürlüğü kısıtlama, sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ...'a yönelik özgürlüğü kısıtlama; sanık ... hakkında yakınan ...'e yönelik hakaret; sanıklar ... ve ... hakkında 6136 sayılı yasaya aykırılık; sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma; sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte yardım etme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde:
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve sanık ... hakkında yakınanlar ... ve ...'a yönelik yağma suçu için kurulan hüküm yönünden duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunmalar doğrultusunda yapılan değerlendirilmede;
Örgüt üyelerinin yakınan ...'ye yönelik eylemde silah kullanması nedeniyle örgütün silahlı olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmakla; suç örgütünü kurup yönetme ve örgüte üye olmak suçlarında sanıklar hakkında TCK’nın 220/3. maddesinin uygulanmaması; sanık ...'un yakınanlar ... ve ...'yi ayrı ayrı tehdit edip ayrı ayrı iki ayrı senet imzalatması şeklinde gerçekleşen eylemlerinin iki ayrı yağma suçunu oluşturduğunun düşünülmemesi; yakınanlar ... ve ...'a yönelik yağma suçunu silahla, birden fazla kişi ile birlikte, suç örgütünün korkutucu gücü kullanılarak, işyerinde işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanık ... hakkında, 5237 sayılı Yasanın 149. maddesinin 1. fıkrasının (c) ve (f) bentlerinin yanı sıra (d) ve ( a ) bendleri ile de uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi; sanık ...'nın yakınan ...'nin özgürlüğü'nün kısıtlanması eyleminde kendisinin işletmeciliğini yaptığı iş yerinin kullanılmasını sağlaması ve içeri girmek isteyen kişilere engel olmak için kapı önünde beklemek suretiyle suça doğrudan katıldığı halde, 5237 sayılı Yasanın 37. maddesi yerine yazılı şekilde uygulama yapılması; sanıklar ... ve ...'ın yakınan ...'a yönelik özgürlüğü kısıtlama suçunun birden fazla kişi ile birlikte, yakınanın zorla araca bindirilmesi ile tamamlandığı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK'nun 109/3-b maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi ve eylemin kalkışma aşamasında kaldığının kabulü ile eksik ceza tayini; sanık ...'un yakınan ...'ye yönelik özgürlüğü kısıtlama eylemlerini aynı suç işleme kastıyla farklı tarihlerde gerçekleştirdiği ve zincirleme suç oluşturan eylemleri nedeni ile 5237 sayılı TCK’nun 43/1. maddesinin uygulanması suretiyle cezasından artırıma gidilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı biçimde uygulama yapılması, o yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz dilekçesi içeriğine göre de karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanıklara yükletilen dava konusu eylemlerin yasada öngörülen suç tiplerine uygun olarak nitelendirildiği,
İddiaya, savunmalara ve toplanıp karar yerinde gösterilen yeterli kanıtlara göre belirtilen suçların sanıklar tarafından işlendiği,
Soruşturma aşamalarında ileri sürülen iddia, itiraz ve savunmaların incelenip tartışıldığı ve kanıtlara uygun olarak değerlendirildiği,
Yasal ve takdiri arttırıcı ve indirici nedenlerin gözetildiği,
Duruşma sonunda oluşan vicdani kanı ve uygulama maddeleri uyarınca cezaların doğru olarak belirlendiği,
Anlaşıldığından, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... savunmanları ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ...'ın temyiz dilekçelerinde ve sanık ... savunmanı Av. ...'in duruşmada ileri sürdüğü tüm itiraz ve savunmaların reddiyle, eleştiriler dışında usul ve yasaya uygun bulunan ve sanık ...'un yakınanlar ... ve ...'a yönelik yağma suçu yönünden duruşmalı temyiz incelemesi yapılan hükmün eleştiriler dışında ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında 6136 sayılı yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Oluş ve dosya içeriğine göre sanığın evinde yapılan aramada ele geçirilen silahı örgüt suçu kapsamında bulundurduğuna veya bu amaçla suç işlemek için kullandığına ilişkin delil bulunmadığı ve suç örgütünden bağımsız olarak işlendiği gözetilmeden, 5237 sayılı TCK'nun 58/9. maddesi ile uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık ... hakkında yakınan ...'ye yönelik konut dokunulmazlığını bozmaya kalkışma ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma; sanıklar ..., ... ve ... hakkında yakınanlar ... ve ...'a yönelik yağma; sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...'un yakınan ...'ye yönelik konut dokunulmazlığını bozma; sanıklar ... ve ...'ın ...'ye yönelik tehdit; sanık ... hakkında yakınan ...'e yönelik tehdit; sanıklar ... ve ... hakkında ...'e yönelik tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelemesine gelince ;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Mahkemenin, 22.01.2013 tarihinde karar vererek dosyadan el çekmesinden sonra anılan hükmü 28.01.2013 tarihinde sanık ... savunmanı tarafından temyiz edildiği, adı geçen sanığın 01.02.2013 tarihinde ölmesi nedeniyle Mahkemenin, 20.02.2013 günlü davanın düşürülmesine ilişkin ek kararının yok hükmünde olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
UYAP'tan alınan sanığa ait nüfus kaydına göre, sanığın hükümden sonra 01.02.2013 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 64/1. maddesinin uygulama olanağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Oluş ve dosya içeriğine göre; yakınan ...'in ...ve ... ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı, adı geçenlerin inşaatın yapımı için sanık ... ile anlaştığı, inşaata başlayan sanığın bir süre sonra ... ve ...'dan para alamaması nedeni ile inşaatı durdurup zararının karşılanması için adı geçen yakınanı tehdit edip 250 bin liralık senedi zorla imzalattığının anlaşılması karşısında; yakınan ile sanık arasında her hangi bir hukuki ilişkinin bulunmadığı, hukuki ilişkinin yakınan ile tanıklar ... ve ... arasında kurulduğu, sanığın zararının karşılanması için yakınandan hukuken bir talepte bulunamayacağı ve toplanan kanıtlara göre adı geçen sanığın eyleminin yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kanıtların takdirinde ve suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-...'nun yakınan ...'e 10.750.TL borç para verdiği, karşılığında 14.000.-TL tutarında senet aldığı, yakınanın borcunun 10.000.-TL'sini ödediği, kalan borcu işlerinin iyi gitmemesi nedeni ile ödeyememesi üzerine ...'nun senedi sanıklar ... ve ...'e vererek tahsil etmelerini istediği, borç ilişkisinde hukuki taraf olmayan sanıkların ise senet borcunun vade tarihinde ödenmediğinden bahisle 30.000.-TL olarak yakınandan tahsil etmek için silahla tehdit etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemin yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
4-Oluş ve dosya içeriğine göre; yakınan ...'nin diğer yakınan ... ile ticari ilişkisi nedeni ile 74.500.-TL borçlu olduğu ve borcu karşılığında değişen miktarlarda çok sayıda senet verdiği, ...'ın alacağını alamayınca sanık ...'den yardım istediği, sanık ... tahsil amacıyla kendisine geçen senetler ile ilgili olarak arsa satımı karşılığı aldığını iddia ettiği, sanık ... diğer sanıklar ... ve sanık ... ile birlikte yakınan ...'nin iş yerine giderek “senetlerin bize geçti ödemeyi bize yapacaksın, ödemezsen biz gereğini yaparız” şeklinde adı geçen yakınan üzerinde ilk baskıyı kurmaya başladıkları, kısa bir süre sonrada sanık ...'ın yanında kimliği belirlenemeyen bir şahıs ile birlikte adı geçen yakınanın iş yerine geldiği ve söz konusu senetlerin fotokopisini gösterip 15.000.-TL vermesini istediği, maddi durumu iyi olmayan yakınanın ödeme yapamadığı, sanık ...'un da sık sık yakınandan borcunu ödemesi konusunda telefon ile ihtarda bulunduğu ve borcu ödememesi durumunda “öldürmekle” tehdit ettiği, yakınan ...'nin bir miktar ödemede bulunduğu, sanıklar ... ve ... 31.08.2009 günü her iki yakınanı zorla sanık ...'in iş yerine götürüp yakınana ...'un ayrıca yumruk ile vurmak suretiyle zorla 45.000.- TL lik bir adet, yakınan ...'a ait 25.000.-TL ve 20.000.-TL bedelli iki adet ve ilk alacak miktarından fazla olarak toplam 90.000.-TL'lik senetleri ayrı ayrı imzalattırıp mevcut ellerinde bulundurdukları senetleri de iade etmedikleri, yakınan ...'nin imzası bulunan senedin sanık ...'un yakalandığında üstünden çıktığı, sanıklar ..., ..., ... ve ...'un bu defa adı geçen yakınanlardan tehdit ve zorla aldıkları senetlerin tahsili için öldürmekle tehdit ettikleri, yakınan ...'un toplam 45.000.-TL bedelli iki senedi sanık ...'e ödeyerek sanıkların tehditlerinden kurtulduğu ancak ekonomik durumu iyi olmayan yakınan ... karşılıksız çek keşide etme suçundan 15.09.2009 -12.01.2009 tarihleri arası ceza evine girdiği, zaman içerisinde ancak 2.750.-TL ödeyebilen yakınan ...'yi 02.02.2010 günü paranın tahsili amacıyla sanıklar ..., ... ve kimliği tespit edilemeyen kişiler ile birlikte zorla araca bindirip sanık ...'nın işlettiği kafeteryaya götürüp “ sen s... gibi adamsın sende para yok, bize para bul yoksa seni top ederiz” diyerek tehdit edip kasten yaraladıkları, daha sonra araca bindirip silahla öldürmekle tehdit ettikleri, 16.02.2010 günü suç örgütü lideri olan sanık ...'un verdiği talimatlar doğrultusunda, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'un yakınan ...'nin evine gidip ölümle tehdit ettikleri ve sanıklardan ... ve ...'un yakınanın evinin içine girmek suretiyle adı geçen yakınanı dışarı çıkartmak istedikleri, ancak olay yerine kolluğun gelmesi üzerine kaçtıkları, sanık ...'un geçen süre içerisinde yakınan ...'yi zorla imzalattırılan senedin ödenmesi amacıyla sürekli ölümle tehdit ettiği, sanık ...'un kurduğu ve yönettiği suç örgütünün yakınan ...'nin diğer yakınan ...'a olan borcu tahsil etmek için başlattıkları eylemlerinde, her iki yakınanın özgürlüklerini kısıtlayıp, silahla ve öldürmekle tehdit edip, ellerinde haksız yere bulundurdukları senetleri iade etmeden, yakınanları kasten yaralayıp yeni borç ilişkisi doğuran senetleri baskı ve cebir ile imzalattıktan sonra bu senetlerinde tahsili amacıyla yakınanları ölümle tehdit edip farklı mal varlıklarına yönelik olarak para tahsilatı yaptıkları, ayrıca zorla imzalattırılan senetlerin ödenmesi aşamasında yakınan ...'yi zorla kaçırıp alıkoyma, tehdit etme ve konut dokunulmazlığını bozma şeklinde eylemlerini gerçekleştirdiklerinin anlaşılması karşısında;
A-Hukuki ilişkinin tarafı olmayan sanıklar ..., ... ve ...'un, yakınan ...'nin asıl borçlu ve yakınan ...'ın ciranta sıfatıyla imzaladıkları senetlerdeki borcun ödenmemesi üzerine toplam borç miktarından fazla yenilenen senetleri adı geçen yakınanlara eski senetleri iade etmeden ayrı ayrı tehdit edip zorla ayrı ayrı senet imzalatıp para tahsil etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemlerinin iki ayrı yağma suçunu oluşdurduğunun düşünülmemesi,
B-Sanıklar ..., ... ve ...'in yakınanlar ... ve ...'a yönelik yağma suçunu silahla, birden fazla kişi ile birlikte, suç örgütünün korkutucu gücü kullanılarak, iş yerinde işlediklerinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı Yasanın 149. maddesinin 1. fıkrasının (c) ve (f) bentlerinin yanı sıra ( d ) ve ( a ) bendleri ile de uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi;
C-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...'un yakınan ...'ye yönelik yukarıda anlatılan eylemlerinin bir bütün halinde yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden; sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan; Sanıklar ... ve ... hakkında tehdit ve konut dokunulmazlığını bozma; sanıklar ..., ... ve ... hakkında ayrıca konut dokunulmazlığını ihlal suçundan hüküm kurulması,
D-Kabul ve Uygulamaya göre de;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...'un yakınan ... yönelik, konut dokunulmazlığını bozma suçunun tamamlandığı gözetilmeden sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 35.maddesi ile uygulama yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... savunmanları ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve O yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... hakkında, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'in kazanılmış haklarının korunmasına, ilişkin oybirliğiyle alınan karar 28.05.2014 gününde Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ...'nun katıldığı oturumda, sanık ... savunmanı Av. ...'in yokluğunda açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı.