20. Ceza Dairesi 2020/1142 E. , 2020/3511 K.
İtiraz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
İtiraz Edilen Daire Kararı : Dairemizin 02/04/2019 tarih, 2015/16409 esas ve 2019/2033 sayılı kararı
İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/11/2013 tarih, 2013/164 esas ve 2013/358 karar
İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER:
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıklar ... ve ... hakkında Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan yargılama sonucu 26/11/2013 tarihinde 2013/164 esas ve 2013/358 sayılı karar ile mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Hükümler, sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce 02/04/2019 tarihinde 2015/16409 esas ve 2019/2033 sayılı karar ile sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlerin düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yazısında özetle; 'sanıklar ... ve ... hakkında, kesinleşen Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13.02.2014 tarihli 2013/555 esas ve 2014/91 karar sayılı hükmüne konu suç ile inceleme konusu Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 26.11.2013 tarihli 2013/164 esas ve 2013/358 karar sayılı hükmüne konu suç nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği,
İnceleme konusu Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2013/164 esas sayılı dosya içeriğine göre; Adana ilinde ikamet eden sanık ... ve itiraz dışı sanık ...'nın, 14.01.2013 tarihinden itibaren kendilerine satmak amacıyla esrar temin etmesi için Kırıkhan ilçesinde ikamet eden itiraz dışı sanık ... ile irtibat hâlinde oldukları, dosya içindeki iletişimin tespiti tutanaklarına göre; sanıklar ... ve ...'nın 15.01.2013 tarihinde adı geçenden esrar satın almak amacıyla Kırıkhan ilçesine gittikleri, ancak sanık ... ile birlikte hareket eden itiraz dışı sanık ...'in sanık ...'a telefonda söylediği 'Bu arkadaş dedi ki, bizim şirkete adamakıllı şeyler lazım' sözlerinden de anlaşılacağı üzere sanıkların esrarı beğenmemeleri nedeniyle bu tarihte esrar almadan Adana'ya geri döndükleri, Kırıkhan'daki sanıkların ise Adana'da bulunan sanıklara esrar temini için arayışa girdikleri ve her iki tarafın 19.01.2013 tarihine kadar irtibat hâlinde oldukları, 19.01.2013 tarihinde sanık ...'nın esrarı hazırlayarak sanık ...'yi Kırıkhan'a çağırması üzerine aynı tarihte akşam üzeri sanıklar ... ve ...'nın satmak amacıyla esrar satın almak için Adana ilinden Kırıkhan ilçesine gittikleri, iletişim tespit tutanakları içeriği ve dosya kapsamına göre olay günü Adana'da kalan sanık ...'ın da bu sanıklarla fikir ve eylem işbirliği içerisinde hareket ettiği, sanıklar Ömer Topçeri ve ...'nın temin edilen esrarı beğenip parasını verdikleri ve suç konusu esrarın Adana iline nakledilmesi için itiraz dışı sanık ...'e teslim edildiği, sanık ...'in ise uyuşturucu maddeyi naklederken kolluk görevlilerince yakalandığı ve aracında net 22.165 gram esrar ele geçirildiği, bu olay nedeniyle Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan 08.04.2013 tarihinde iddianame düzenlendiği, yapılan yargılama sonucunda Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 26.11.2013 tarihinde 2013/164 esas ve 2013/358 karar sayı ile itiraza konu sanıklar ... ve ...'nin TCK'nın 188/3, 62/1, 52/2, 53 ve 54. maddeleri uyarınca 5 yıl 10 ay hapis ve 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, bu hükümlerin sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 20. Ceza Dairesi'nin 02.04.2019 tarihinde 2015/16409 esas ve 2019/2033 karar sayı ile hükümlerin düzeltilerek onanmasına karar verildiği,
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2013/555 esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden yapılan incelemesinde; sanıklar ... ve ...'nin birlikte 17.01.2013 ve 19.01.2013 tarihlerinde alıcı kolluk görevlilerine esrar verdikleri, sanık ...'ın ayrıca 22.01.2013 ve 13.02.2013 tarihlerinde de alıcı kolluk görevlilerine esrar verdiği, bu eylemleri nedeniyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nca her iki sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan 22.11.2013 tarihinde iddianame düzenlendiği, yapılan yargılama sonucunda Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 13.02.2014 tarihinde 2013/555 Esas ve 2014/91 Karar sayı ile sanık ...'ın TCK'nın 188/3, 43/1,62/1,52/2 ve 53. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 6.240 TL adli para cezasıyla, sanık ...'nin ise TCK'nın 188/3, 43/1, 62/1, 52/2 ve 53. maddeleri uyarınca 5 yıl 8 ay 22 gün hapis ve 5.200 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, bu hükümlerin sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 9. Ceza Dairesince 05.05.2016 tarihinde 2016/616 esas ve 2016/4299 karar sayı ile 'Kolluk görevlilerinin sanıklardan ilk defa uyuşturucu madde almaları üzerine 'satmak için uyuşturucu madde bulundurma' suçunun ve faillerinin belirlendiği, sanıkların sonraki alımlara konu uyuşturucu maddeyi önceki alımlardan sonra temin ettiğine ilişkin delil bulunmadığından satmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmanın temadi ettiği ve sonraki alımların TCK'nın 43. maddesi anlamından ayrı bir suç oluşturmayacağı' gerekçesiyle sanıklar hakkında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılarak sonuç cezaların sanık ... açısınndan 5 yıl hapis ve 5.000 TL adli para cezası, sanık ... açısından ise 4 yıl 7 ay hapis ve 4.160 TL adli para cezasına indirilmesi suretiyle hükümlerin düzeltilerek onanmasına karar verildiği ve hükmün bu şekilde kesinleştiği,
Somut olayda; Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2013/555 esas sayılı dosyasına konu olayda; alıcı görevlilerin, sanıklar ... ve ...'den 17.01.2013 ve 19.01.2013 tarihinde birer paket, sanık ...'dan ayrıca 22.01.2013 ve 13.02.2013 tarihinde birer paket esrar aldıkları, inceleme konusu dosyaya konu olayda ise; sanık ...'nin, itiraza konu olmayan diğer sanık ... ile birlikte, 14.01.2013 tarihinden itibaren esrar satın almak için irtibat hâlinde oldukları ...'nın çağırması üzerine 19.01.2013 tarihinde akşam vakitlerde Kırıkhan ilçesine esrar satın almaya gittiği, orada esrarı görüp beğendikten sonra parasını verdiği, ancak satın alınan esrarın Adana iline nakledilirken kolluk görevlilerince ele geçirildiği, dosya içindeki iletişimin tespiti tutanakları ve dosya içeriğine göre sanık ...'nin bu esrarı sanık ...'la Adana ilinde satmak amacıyla satın aldığı, öte yandan iletişimin tespit tutanakları ve dosya içeriğine göre, sanık ...'nin Kırıkhan'a 15.01.2013 tarihli gelişinde kendisine gösterilen esrarı beğenmediğinden almadığının anlaşıldığı, alıcı görevlilerin sanıklar ... ve ...'den birden fazla kez esrar almalarına ilişkin olarak, sanıkların hareketlerinin bütünüyle 'uyuşturucu maddeyi satışa arzetme' suçunu oluşturması nedeniyle bu eylemlerin kendi aralarında zincirleme suça konu olmayacağı hususunda tereddüt bulunmadığı, ancak sanıkların alıcı görevlilere 19.01.2013 tarihinde uyuşturucu madde vermelerinden sonra eylemlerinin devamlılığını sağlamak amacıyla aynı tarihte sanık ...'ın Kırıkhan'a esrar satın almaya gitmesi ve 20.01.2013 tarihinde sanıklara teslim edilmek üzere Adana'ya getirilmekte iken esrarın yolda ele geçirilmesi nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında her iki dosyaya konu iki suçun zincirleme suçu oluşturduğunun kabulü gerektiği, sanıklar ... ve ...'nin, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi ve Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan yargılamalara konu suçlarının işlendiği tarihler arasındaki zaman aralığı nedeniyle eylemler arasında fiili kesintinin, iddianamelerin düzenleme tarihleri itibarıyla de hukuki kesintinin oluşmadığı, suçun mağdurunun toplumu oluşturan herkes olması ve sanıkların her iki davaya konu suçları aynı suç işleme kararı altında işlediklerinin anlaşılması karşısında, suçların zincirleme suç kapsamında kaldığı ve bu itibarla iki kez cezalandırılmalarının usul ve kanuna aykırı olduğunun değerlendirildiği, belirtilen nedenlerle, sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlerin mahiyeti göz önünde bulundurulduğunda, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yargılamaya konu suçla ilgili olarak; Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce düzeltilerek onanamak suretiyle kesinleşen Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13.02.2014 tarihli 2013/555 Esas ve 2014/91 Karar sayılı hükmüne konu eylem de göz önüne alınarak zincirleme suç hükmünün uygulanması suretiyle hüküm kurulması, kesinleşen hükümdeki cezanın sonuç cezadan indirilmesi suretiyle sanıklar hakkındaki cezanın belirlenmesi ve sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin bozulmasına karar verilmesi gerektiği kanaatiyle Yargıtay 20. Ceza Dairesi'nin 02.04.2019 tarihinde 2015/16409 esas ve 2019/2033 sayılı düzeltilerek onama kararına itiraz edildiği belirtilmiştir.
C)CUMHURİYET BAŞSAVCISININ İTİRAZIYLA İLGİLİ YASA HÜKÜMLERİ:
1- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesi:
(1) Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, resen veya istem üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kurulu'na itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz.
(2) (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 6352 sayılı Kanun'la eklenen fıkra) İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir.
(3) (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 6352 sayılı Kanun'la eklenen fıkra) Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderir.
2- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 5. maddesi (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 6352 sayılı Kanun'la eklenen):
(1) Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308 inci maddesinde yapılan değişiklikler, bu Kanunun yayımı tarihinde Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda bulunan ve henüz karara bağlanmamış dosyalar hakkında da uygulanır.
D) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden sanıklar ... ve ... hakkındaki itirazlarının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
E) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1-) Sanıklar ... ve ... yönünden yerinde görülen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazlarının kabulüne,
2-Dairemizin 02/04/2019 tarih, 2015/16409 esas ve 2019/2033 sayılı kararı düzeltilerek onama kararının sanıklar ... ve ... yönünden KALDIRILMASINA,
3-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
A-)UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamada Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2013/555 esas sayılı dosyasına göre, sanıklar ... ve ...'nin 17.01.2013 ve 19.01.2013 tarihinde birer paket, sanık ...'ın ayrıca 22.01.2013 ve 13.02.2013 tarihinde birer paket olmak üzere gizli soruşturmacılara esrar satışına ilişkin eylemleri nedeni ile 'uyuşturucu madde ticareti yapma' suçundan 22/11/2013 tarihli iddianame ile açılan kamu davası üzerine Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan yargılama sonucu 13/02/2014 tarihli, 2013/555 esas ve 2014/91 karar sayısı ile sanık ... hakkında 5 yıl 8 ay 22 gün hapis ve 5.200 TL adli para cezasına ve sanık ... hakkında 6 yıl 3 ay hapis ve 6.260 TL adli para cezasına hükmedildiği ve söz konusu kararın, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin 05/05/2016 tarihli 2016/616 esas ve 2016/4299 sayılı ilamı ile; sanıklar hakkında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin hükümlerden çıkartılarak, sonuç cezalarının sanık ... açısından 5 yıl hapis ve 5.000 TL adli para cezasına, sanık ... açısından 4 yıl 7 ay hapis ve 4.160 TL adli para cezasına indirilmesi suretiyle düzeltilerek onanmasına karar verildiği ve hükmün bu haliyle kesinleştiği; temyize konu dosya yönünden ise sanıklar ... ve ... hakkında, 20/01/2013 tarihli eylemler nedeni ile “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan, 13/02/2013 tarihinde iddianame düzenlendiği, bu haliyle belirtilen suç tarihleri arasında hukuki kesintinin oluşmadığı anlaşıldığından; Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce verilen kararla onanarak kesinleşen Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13/02/2014 tarih, 2013/555 esas ve 2014/91 karar sayılı dosyası aslının yada onaylı suretinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine alınıp incelenerek; sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip, eylemlerin tek suç, iki ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışılıp değerlendirildikten sonra sanıklar ... ve ...'ın hukukî durumunun belirlenmesi, belirtilen suçların zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi durumunda; ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK'nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması”, aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına' karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
B-)Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan, uyuşturucu maddelerin 5237 sayılı TCK'nın 54/4 üncü maddesi yerine, fıkrası belirtilmeden TCK'nın 54. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi
C-) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafii ve sanık ...'ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, 29/06/2020 tarihinde, oy birliği ile karar verildi.