10. Ceza Dairesi 2020/17812 E. , 2022/8547 K.
Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/01/2019 tarihli ve 2018/472 esas, 2019/22 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 02/10/2020 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 24/06/2017, 22/05/2018, 29/05/2018 ve 19/06/2018 tarihlerinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından yapılan soruşturma sonucunda, Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 13/09/2018 tarihli ve 2018/8307 soruşturma, 2018/1729 esas, 2018/1389 sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 43/1 ve 53. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesine TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca doğrudan kamu davası açıldığı,
2- Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 17/01/2019 tarihli ve 2018/472 esas, 2019/22 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 43/1 ve 62. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın istinaf edilmeden kesinleştiği,
3- Öncesinde,
a-) Sanığın 31/10/2013 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2013 tarihli ve 2013/8592 soruşturma, 2013/3056 esas, 2013/1759 sayılı iddianamesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle Karaman 3. Sulh Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
b-) Dosyanın devredildiği Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/01/2015 tarihli ve 2014/967 esas, 2015/69 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 6545 sayılı Kanun’un 85/2. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 10/02/2015 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
4- Yine inceleme konusu suçun işlenmesinden önce,
a-) Sanığın 17/02/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Karaman Cumhuriyet Başsavcılığınca, 27/03/2015 tarihli ve 2015/2456 soruşturma, 2015/37 sayılı karar ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve bir yıl süre ile denetimli serbestlik ve tedavi tedbirinin uygulanmasına karar verildiği, kararda itiraz kanun yolu, 15 günlük itiraz süresi ve itiraz merciinin gösterildiği, kararın şüphelinin doğrudan MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, 15/04/2015 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, kararın tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden 30/03/2015 tarihinde Karaman Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
b-) Karaman Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, infaz işlemleri devam ederken şüphelinin 25/10/2015 tarihinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlemesi nedeniyle Karaman Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararının kaldırılarak 02/11/2015 tarihli ve 2015/2456 soruşturma, 2015/2676 esas, 2015/2554 sayılı iddianame ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1-4 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
c-) Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/05/2016 tarihli ve 2015/1100 esas, 2016/522 karar sayılı kararı ile; sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanık müdafiinin kararı temyiz ettiği,
d-) Dairemizin 29/06/2022 tarihli ve 2021/12090 esas 2022/8546 sayılı kararı ile, “17/02/2015 tarihli eylemin Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/01/2015 tarihli ve 2014/967 esas, 2015/69 sayılı kararı ile verilen zorunlu hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ihlali sayılacağı, düşme kararı verilmesi gerektiği, kabule göre de; kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın usulüne uygun şekilde tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediğinden durma kararı verilmesi gerektiği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ...'ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 43/1 ve 62. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/01/2019 tarihli ve 2018/472 esas, 2019/22 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan açılan kamu davası üzerine, Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/01/2015 tarihli kararıyla anılan suçtan mahkûmiyetine, 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 85. maddesi ile eklenen geçici 7/2. maddesi yollaması ile 5237 sayılı Kanun’un 191. maddesi kapsamında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süre ile denetime tâbi tutulmasına dair hükmün 10/02/2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin içerisinde 24/06/2017, 19/06/2018, 23/05/2018 ve 29/05/2018 tarihlerinde tekrar aynı suçları işlediğinden bahisle hakkında 17/01/2019 tarihli kararıyla sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ise de, benzer bir konuya ilişkin Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 07/10/2019 tarihli ve 2019/2219 esas, 2019/6135 karar sayılı ilâmında da '6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi gereğince TCK’nın 191. maddesi kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu kararın 25/03/2015 tarihinde kesinleşmesinden sonra 5 yıllık denetim süresi içinde işlendiği iddia edilen 20/09/2016 tarihli ikinci suçun, 6545 sayılı Kanunla değişik TCK’nın '6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi gereğince TCK’nın 191. maddesi kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu kararın 25/03/2015 tarihinde kesinleşmesinden sonra 5 yıllık denetim süresi içinde işlendiği iddia edilen.... ikinci suçtan dolayı kendisine dava açılmış olan Elazığ 3. Asliye Ceza Mahkemesince, ilk suça ilişkin olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı veren Bursa 2. Çocuk Mahkemesine birleştirme talepli ihbarda bulunularak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen ilk suça ilişkin davanın derdest hale gelmesi sağlandıktan sonra, ikinci suça ilişkin davanın ilk suça ilişkin dava ile
birleştirilmesine karar verilmelidir... ikinci suç bakımından mahkûmiyete yeterli delil bulunduğu ve bu suçun ilk suçtan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde işlendiği tespit edilirse, ilk suça ilişkin hükmün açıklanmasına karar verilmelidir. Bu durumda ikinci suç bakımından 6545 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapma yasağı bulunduğundan bu suç sadece ilk suçtan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ihlali sayılacaktır.' şeklinde belirtildiği,
Somut olayda da Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/01/2015 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararının, 6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi gereğince 5237 sayılı Kanun'un 191. maddesi kapsamında verilmiş bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğu cihetle, bu kararın 10/02/2015 tarihinde kesinleşmesinden sonra 5 yıllık denetim süresi içinde işlendiği iddia edilen ikinci suçtan dolayı kendisine dava açılmış olan Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesince, ilk suça ilişkin olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı veren Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesine birleştirme talepli ihbarda bulunularak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen ilk suça ilişkin davanın derdest hale gelmesi sağlandıktan sonra, ikinci suça ilişkin davanın ilk suça ilişkin dava ile birleştirilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/01/2019 tarihli ve 2018/472 esas, 2019/22 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Dosyanın hukuki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2021/12090 esas sayılı dosyası ile birlikte yapılan incelemesinde;
Sanık ...'ün kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan yargılama sonucunda, Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/01/2019 tarihli ve 2018/472 esas, 2019/22 sayılı kararı ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 43/1 ve 62. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sonucunda, şüpheli hakkında 5237 sayılı TCK’nın 191/2-3.maddesi uyarınca “kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve erteleme süresi içerisinde asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanması” kararı verilmesini takiben, TCK’nın 191/4.maddesinde yazılan durumlardan birinin gerçekleşmesi nedeniyle, erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılmasından sonra, şüphelinin yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlemesi halinde TCK’nın 191/6.maddesi uyarınca yeniden kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemeyeceğinden ikinci suç nedeniyle doğrudan kamu davası açılacağı tartışmasızdır.
Somut olayda;
Sanığın 31/10/2013 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Karaman Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2013 tarihli ve 2013/8592 soruşturma, 2013/3056 esas, 2013/1759 sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasında, Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/01/2015 tarihli ve 2014/967 esas, 2015/69 sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 6545 sayılı Kanun’un 85/2. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ve bu karar 10/02/2015 tarihinde itiraz edilmeden kesinleşmiş ise de,
Sanığın 17/02/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Karaman Cumhuriyet Başsavcılığınca 27/03/2015 tarihinde verilen kamu davasının
açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılarak 02/11/2015 tarihli iddianame ile açılan kamu davasında Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/05/2016 tarihli ve 2015/1100 esas, 2016/522 karar sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanık müdafiinin kararı temyiz ettiği, Dairemizin 29/06/2022 tarihli ve 2021/12090 esas, 2022/8546 sayılı kararı ile, “17/02/2015 tarihli eylemin Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/01/2015 tarihli ve 2014/967 esas, 2015/69 sayılı kararı ile verilen zorunlu hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ihlali sayılacağı, düşme kararı verilmesi gerektiği, kabule göre de; kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın usulüne uygun şekilde tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediğinden durma kararı verilmesi gerektiği” gerekçesiyle “hükmün bozulmasına” karar verildiği ve bu bozma kararından sonra Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesince “düşme kararı” verilmesi gerekeceği, Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesince verilecek kararın, Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesindeki incelemeye konu davayı doğrudan etkileyeceğinin anlaşılması karşısında, mahkemece, Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/1100 esas ve 2016/522 karar sayılı dosyasının bozma sonrası alacağı esas numarası tespit edilerek davanın sonucunun beklenmesi, yargılama sonucunda kanun yararına bozma kararı doğrultusunda düşme kararı verilmesi ve düşme kararının kesinleşmesi halinde, Karaman 5. Asliye Ceza Mahkemesindeki davaya konu ihlal kabul edilen 25/10/2015 tarihli eylem ile işbu davaya konu 24/06/2017, 22/05/2018, 29/05/2018 ve 19/06/2018 tarihli eylemler nedeniyle tek bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi gerekeceğinden CMK’nın 223/8. maddesi gereğince “durma kararı” verilerek “25/10/2015 tarihli eylem ile 24/06/2017, 22/05/2018, 29/05/2018 ve 19/06/2018 tarihli eylemler nedeniyle tek bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi için dosyanın Karaman Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından kanun yararına bozma istemi değişik gerekçe ile yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlerle, kanun yararına bozma istemi değişik gerekçe ile yerinde görüldüğünden; Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/01/2019 tarihli ve 2018/472 esas, 2019/22 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,
29/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.