Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2021/4313 E. , 2021/4648 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/4313
Karar No : 2021/4648
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Van ili, Gürpınar ilçesi, ... İlköğretim Okulu Sınıf Öğretmeni ve ...-Sen ... Şube Başkanı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-(a) maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle açılan davada; bozma kararına uyulmak suretiyle davanın reddi yolunda verilen ve Danıştay Onikinci Dairesinin 03/12/2008 tarih ve E:2006/5929, K:2008/6833 sayılı kararıyla onanması üzerine süresi içerisinde karar düzeltme yoluna başvurulmadığından kesinleşen ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı davacı tarafından, ... Mahkemesine başvurulması sonucunda, ... Mahkemesinin ... tarih ve ... başvuru numaralı kararı uyarınca, anılan karar ile İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşmenin 10'uncu maddesinin ihlal edildiğine karar verilmesi üzerine, 10/01/2020 tarihinde kayda giren dilekçe ile yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulü ile anılan karar kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:...sayılı kararla; 'olayda, davacının başvurusu sonucunda, ... Mahkemesinin ... tarih ve ... başvuru numaralı kararında, İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşmenin 10'uncu maddesi ile güvence altına alınan ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin gerekli ve yeterli gerekçelerin bulunmadığı ve ... TV programında sarf edilen sözlerin kısıtlanmasını gerektiren koşulların bulunmadığı gerekçesiyle davacının ifade özgürlüğünün ihlal edildiğinin belirtildiği; bilindiği üzere; disiplin hukukunun en temel ve tartışılmaz ilkelerinden birinin, disiplin suçu teşkil ettiği iddia olunan fiilin sabit ve kuşkuya yer vermeksizin ispatlanmış olması gerektiği; bu ilkenin; tek taraflı irade beyanı ile kamu gücü yetkilerine istinaden kişilerin hukuksal durumunda değişiklik yapabilme kudretine sahip olan idare karşısında birey ve topluluklara hukuksal güvence sağlanması gerektiğini ifade eden hukuk devleti ilkesinin (Disiplin Hukukunda uygulama alanı bulan) ayrılmaz bir parçası olduğu, bundan dolayıdır ki, disiplin mevzuatında disiplin soruşturmasının süreciyle ilgili usûl kurallarına yer verilerek disiplin suçu işlendiği yolunda öne sürülen hususların ortaya konması ve ispatlanması gereğine işaret edildiği; disiplin yaptırımı uygulanacak kişiye isnat edilen fiilin; gerektiğinde başvurulabilecek tanık, keşif, bilirkişi ve diğer kanıtlarla ispatlanması ve maddî gerçekliğinin ortaya konulması gerektiği, bu durumda, davacının 11/01//2002 tarihinde saat 20:00 sıralarında ... –Sen ... Şube Başkanı sıfatıyla telefon bağlantısı ile katıldığı ve konuşmasının bir bölümünde 'Kürtçenin seçmeli ders olarak okutulması' gerektiğine ilişkin beyanının ifade özgürlüğü kapsamında sarf edildiği, anılan sözlerin demokratik bir toplumda ulusal güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu güvenliğinin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesini ihlal edecek veyahut terör örgütlerini destekleyici veya övücü nitelikte bulunmadığı; dolayısıyla 'İdeolojik veya siyasi amaçlarla kurumların huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak' fiilini işlemediği sabit olan davacının Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı; diğer yandan; 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125'inci maddesinin son fıkrasında yer verilen, 'İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.' hükmü uyarınca, açıklanan gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal hakların hesaplanarak ilk iptal davasının açıldığı 24/05/2002 tarihi esas alınarak her bir ödemenin yapılması gerektiği maaş günlerinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazmini gerektiği gerekçesiyle davacının yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulüne, dava konusu işlemin (Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararı) iptaline, işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların hesaplanarak (ilk iptal davasının açıldığı 24/05/2002 tarihi esas alınarak her bir ödemenin yapılması gerektiği maaş günlerinden itibaren) işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırı bir yön bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı, Van ili, Gürpınar ilçesi, ... İlköğretim Okulu Sınıf Öğretmeni ve aynı zamanda ...-Sen ... Şube Başkanı olarak görev yapmakta iken, yasa dışı bir örgütün stratejisi doğrultusunda hareket eden ... TV adlı televizyon kanalındaki bir programa, izinli olduğu 11/01/2002 tarihinde saat 20:00 sıralarında ...-Sen ... Şube Başkanı sıfatıyla telefon bağlantısı ile katılmış ve konuşmasının bir bölümünde 'Kürtçenin seçmeli ders olarak okutulması' hususu ile ilgili olarak, bu yöndeki faaliyetleri sendikanın desteklediğini ifade etttiğinden bahisle hakkında açılan soruşturma neticesinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-(a) maddesi uyarınca 'İdeolojik veya siyasi amaçlarla kurumların huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak.' fiilini işlediği değerlendirilerek Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı işlemi ile Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmıştır.
Ayrıca, anılan bu fiilden dolayı davacı hakkında adli soruşturma açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, ... Asliye Ceza Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile 'Kanunun cürüm saydığı fiili övmek' suçundan açılan kamu davasında suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından, 657 sayılı Yasa'nın 125/E-(a) maddesi hükmü uyarınca, Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline ve yoksun kalınan parasal hakların dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verildiği; bu kararın Danıştay Onikinci Dairesinin 13/12/2005 tarih ve E:2003/1399, K:2005/4523 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararına uyularak ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği; bu kararın da Danıştay Onikinci Dairesinin 03/12/2008 tarih ve E:2006/5929, K:2008/6833 sayılı kararıyla onanması ve bu onama kararına karşı süresi içerisinde karar düzeltme yoluna başvurulmaması nedeniyle kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bu karara karşı davacı tarafından ... Mahkemesine başvurulması sonucunda, ... Mahkemesinin ...tarih ve ... başvuru numaralı kararı ile; ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıda; İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşmenin 10'uncu maddesi ile güvence altına alınan ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin gerekli ve yeterli gerekçelerin bulunmadığı ve ... TV programında sarf edilen sözlerin kısıtlanmasını gerektiren koşulların bulunmadığı gerekçesiyle davacının ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, ... İdare Mahkemesine 10/01/2020 tarihinde verilen dilekçe ile 'Hakkında açılan ceza davasında beraat kararı verildiği ve bu kararın temyiz incelenmesi sonucu kesinleştiği ve aynı zamanda ... Mahkemesinin, kendisinin ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdiği' iddialarıyla ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, yargılamanın yenilenmesi yoluyla kaldırılarak dava konusu işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesiyle eklenen Geçici 8. maddesinde, bu Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümlerin, 2576 sayılı Kanun'un, bu Kanunla değişik 3. maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları tarihten sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı, 2577 sayılı Kanun'un 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesiyle değişik 45. maddesinin 1. bendinde ise, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği kurala bağlanmıştır.
Anılan Kanun'un Geçici 8. maddesinde belirtilen bölge idare mahkemeleri İstanbul, Bursa, İzmir, Ankara, Konya, Samsun, Erzurum ve Gaziantep illerinde kurulmuş olup, anılan Bölge İdare Mahkemeleri, Adalet Bakanlığı tarafından 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bölge Adliye Mahkemeleri ve Bölge İdare Mahkemeleri'nin Tüm Yurtta Göreve Başlayacakları Tarihe İlişkin Kararı uyarınca 20/07/2016 tarihinde göreve başlamışlardır.
2577 sayılı Kanun'un, yargılamanın yenilmesi talep edilen İdare Mahkemesi kararının verildiği tarihte yürürlükte olan ve 6352 sayılı Yasa ile değişik “İtiraz” başlıklı 45. maddesinde sayılan uyuşmazlıklarla ilgili olarak, idare ve vergi mahkemelerince verilen nihai kararlar ile tek hakimle verilen nihai kararlara, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemelerin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine itiraz edilebileceği hüküm altına alınmış olup, 46. maddesinde ise, itiraz yolu öngörülmeyen idare mahkemelerinin nihai kararlarının Danıştay'da temyiz edileceği belirtilmiştir.
Öte yandan; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 'Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar' başlıklı 49. maddesi, 1. fıkrasında, 'Temyiz incelemesi sonunda Danıştay;
a) Kararı hukuka uygun bulursa onar. Kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onar.
b) Kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onar.
2. fıkrasında Temyiz incelemesi sonunda Danıştay;
a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması, sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozar.
3. fıkrasında kararların kısmen onanması ve kısmen bozulması hâllerinde kesinleşen kısım Danıştay kararında belirtilir.
4. fıkrasında Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır.' kuralına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıdaki açıklamalar ve yürürlükteki mevzuat göz önüne alındığında; yargılamanın yenilmesi talep edilen ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, istinaf kanun yolunun uygulanmasına başlandığı 20/07/2016 tarihi öncesinde verilmiş olması ve 2577 sayılı Kanun'a göre temyize tabi bir karar olması nedeniyle, bu karara karşı yargılamanın yenilenmesi isteminde bulunulması üzerine verilen ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının da, ilk kararın verildiği tarihte yürürlükte olan kanun yollarına ilişkin hükümlere, dolayısıyla temyiz kanun yolu incelemesine tabi olması gerektiğinden, doğrudan temyize tabi olduğu ve temyiz incelemesinin de yine doğrudan Danıştay'da yapılacak olması karşısında; Bölge İdare Mahkemesince görevsizlik kararı verilerek, dosyanın, Danıştay'a gönderilmesi gerekirken, davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinde usul kurallarına uygunluk görülmemiştir.
Nitekim; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/01/2021 tarih ve E:2020/916, K:2021/67 sayılı kararı da bu yöndedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle yargılamanın yenilenmesi isteminin kabulü ile dava konusu işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların hesaplanarak ilk iptal davasının açıldığı 24/05/2002 tarihi esas alınarak her bir ödemenin yapılması gerektiği maaş günlerinden itibaren yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 29/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.