T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/85 Esas
KARAR NO : 2022/61 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 23/01/2018
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26.07.2017 tarihinde müvekkili ...'in, sevk ve idaresindeki motosikleti ile ... Mahallesi ... Caddesi üzerinden ikametine doğru seyir halinde iken, ... Caddesi üzerindeki ...'nin önüne geldiğinde yolun sağ tarafından park halinde bulunan ... plakalı araç sürücüsü ...'ın aniden aracın sol kapısını açması sonucu müvekkili ... plakalı aracın kapısına çarptığını ve ağır yaralandığını, olay üzerine müvekkilinin ... Devlet Hastanesi’ne kaldırıldığını ve yapılan ilk müdahelede El bileği, önkolun iki kemiği ve el bileğinin sekiz küçük kemiğiyle yaptığı eklemin ağır hasar gördüğünü, kaza dolayısıyla özellikle sol kolunda ağır hasar meydana gelen müvekkilinin vücudundaki diğer yaralanma ve ve kırıkların da henüz iyileşmemiş olduğunu, kolunda şekil bozukluğu meydana geldiğini, müvekkilin kaza sırasında yaralanması neticesinde daimi sakat kaldığını, ... ve ... Şaftları Kırıkları nedeniyle zaruri ihtiyaçlarını dahi yerine getirmekte sıkıntı yaşadığını, ailesinin geçimini sağlayamadığını, kaza nedeniyle sakat kalan müvekkilinin fizik ve diğer tedavisinin sürdüğünü, kaza nedeniyle yaralanması neticesinde oluşan sakatlık oranının ise yargılama sürecinde alınacak Sağlık Kurulu raporuna göre belirleneceğini, söz konusu kazadan sonra müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet veren ... plakalı araç sürücüsü ...'ın müvekkili ağır yaralı olarak hastaneye götürmesi nedeniyle kaza tespit tutanağının tanzim edilemediğini, ...'ın beyanından da açıkça anlaşılacağı üzere söz konusu kazanın yolun sağ tarafından park halinde bulunan ... plakalı araç sürücüsü ...'ın aniden aracın sol kapısını açması sonucu meydana geldiği ve bu nedenle söz konusu kazanın meydana gelmesinde ... plakalı araç sürücüsü ...'ın tam ve tek kusurlu olduğu, müvekkilin yaralanmasına sebep olan aracın kaza tarihi itibarıyla davalı ... şirketine ... numaralı Karayolları Motorlu Araç Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunmakta olduğunu, bu nedenle davalı tarafın meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, eldeki dava ikame edilmeden önce davalı ... şirketine ön başvuru yapıldığını, davalı ... şirketinin yasal süre içinde taraflarına olumlu ya da olumsuz cevap vermediğini, müvekkilinin kaza tarihinde 30 yaşında olduğunu, 3 çocuk babası olduğunu, müvekkilinin kaza tarihinde ve sonrasında sigortalı olarak herhangi bir işte çalışmadığını, geçimini günlük yevmiyeli işlerde çalışarak sağladığını, hesaplamaya esas alınacak ücretin asgari ücret olması gerektiğini, müvekkilinin sakatlığı nedeniyle mağduriyetinin devam ettiğini, müvekkilinin maruz kaldığı kaza nedeniyle genç yaşta daimi olarak sakat kaldığını, bakiye ömrü boyunca artık eskisi gibi ihtiyaçlarını karşılayamayacak ve eskisine oranla daha fazla efor sarfetmek zorunda kalacağından ekonomik geleceğinin sarsıldığını, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla; davalı ... şirketinin söz konusu tazminattan sorumlu olduğunun kabulüyle 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, belirsiz olarak ikame edilen davada şimdilik 3.500,00-TL daimi maluliyet(sakatlık) tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazminine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartının yerine getirilmediğini ve müvekkilinin temerrüte düşürülmediğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, müvekkili şirketin tarafından tazminat hesabı yapmaya yarayacak evrakların eksiksiz olarak taraflarına iletilmediğini, yapılan başvuruda tazminat hesabına esas olacak, özürlü sağlık kurulu raporu, kusur durumunu gösteren rapor ve gelir belgesi sunulmadığını, kazaya karışan plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, bedeni zarar halinde maddi tazminat taleplerinin şahıs başına sınırlı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinden müvekkili sigorta şirketinin sorumlu olmadığını, dava dilekçesinde yazıldığının aksine, trafik kaza raporunda müvekkile poliçe ile bağlı aracın asli kusurlu olmadığının tespit edildiği, Karayolları Trafik Kanunu gereğince asli kusurlu olan tarafın davacı taraf olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile, müvekkil şirkete sigorta poliçesi ile bağlı aracın kusurlu olduğunun tespiti halinde tazminat hesabı için davacı tarafın ger.çek gelirinin tespit edilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde gelir ile ilgili hiçbir delile dayanılmadığı, davacının gelirinin tespitinde SGK kayıtlarının ve vergi kayıtlarının esas alınması gerektiğini, dosyaya özürlülük oranını gösterir bir raporun sunulmadığını, kaza tarihinden itibaren 18 ay geçtikten sonra davacının kalıcı maluliyetinin, diğer itirazlarının saklı kalması koşuluyla, Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından incelenmesi gerektiğini, öncelikle dava şartının yerine getirilmemesi sebebiyle davanın dava şartı sebebiyle reddine, esas incelemesine geçilmesi halinde davanın esastan reddine, yargılama gideri ve yasal vekalet ücretinin davacıya yükletitilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller; Sigorta Poliçesi ve Hasar dosyası, ... plaka sayılı aracın Trafik sicil kayıtları, SGK Hizmet Dökümü, Epikriz, Film ve Grafiler, Hastane evrakları, Ekspertiz Raporu, Fatura, kaza tespit tutanağı, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ...soruşturma numaralı dosya, Talimat Keşfi Raporu, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi Kusur Raporu, İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesi Maluliyet Raporu, Aktüer Bilirkişi Raporu .. Cumhuriyet Başsavcılığı'nın... soruşturma 2017/6198 karara numaralı dosyasının incelenmesinde; Müştekinin ..., Şüphelinin ... olduğu, suç tarihinin 26.07.2017 tarihi, Suçun; Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma olduğu, Şüpheli hakkında Kamu Adına Kovuşturma Yapılmasına Yer Olmadığına dair karar verilmiştir.
Mahkememizce, ... Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak dava konusu kazaya ilişkin kroki hazırlanması için Trafik Polisi Bilirkişi marifeti ile keşif yapılmasına karar verilmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ...Talimat sayılı dosyasından Polis Memuru Trafik Bilirkişi ...'ın hazırlamış olduğu 09.09.2019 tarihli Talimat Keşif Raporu alınmıştır.
Kaza yerinin ... ilçesi ... mahallesi ... Caddesi üzeri ... önünde meydana geldiği ...caddesinin 9 (dokuz) metre genişliğinde düz eğimsiz ve asfalt kaplamalı olduğu yol kenarında 1.5 metre genişliğinde yaya kaldırımının bulunduğu, görüşe engel bir durumunun bulunmadığı, cadde kenarın da herhangi bir trafik işaret ve levhanın bulunmadığı tespit edilerek, Kaza yerinin krokisi ve 5 adet kaza yerine ait fotoğraf rapora eklenmiştir.
İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi'nden alınan 21.10.2019 tarihli Kusur Raporunda; '...Dava dışı sürücü ...'ın % 75 (yüzde yetmiş beş) oranına kusurlu olduğu,Davacı sürücü ...'in % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur ...' şeklinde görüş bildirilmiştir.
İstanbul Trafik İhtisas Dairesi Kusur Raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Kusur Raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
Davacının maluliyet oranı tespit edilmek üzere dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu'na tevdi edilmiş olup İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu'nca düzenlenen 22.01.2020 tarihli ve 670 karar sayılı Maluliyet Raporu'nda; '... oğlu, 02/09/87 doğumlu ...’in 26/07/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik'e göre; Kas-İskelet Sistemi Arızaları-Üst Ekstremiteye Ait Sorunlarda Özürlülük Oranlar- Şekil 2.9: Dirsek pronasyon ve supinasyon kaybına bağlı üst ekstremite özürlülük yüzdesi %1 (bir) olduğu, Tablo 2.3’ e göre; A) Kişinin tüm vücut engellilik oranı: %1 (yüzde) olduğu, B) İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği ...' hususunda görüş bildirilmiştir.
Davacı vekilince Maluliyet Bilirkişi Raporuna dair itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizce taraflar arasında uyuşmazlıkla ilgili olarak bu konuda uzman olduğu anlaşılan Aktüer Bilirkişi ...'na tevdii ile Bilirkişi Raporu aldırılmıştır. Aktüer Bilirkişi ...'nun hazırlamış olduğu 21.10.2020 havale tarihli Bilirkişi Raporuna göre özetle; '...Davalı ... tarafından ... plakalı araç için tanzim olunan ZMMS Poliçesinin tanzim tarihi 30/06/2017 olmakla; 01/06/2015 tarihli Genel Şartlar'ın yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra, 20/03/2020 tarihli Resmi Gazete' de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartların yürürlüğe girdiği 01/04/2020 tarihinden önce olduğu, Buna göre; Yasal Mevzuat, Güncel İstinaf Mahkemeleri Kararları ve Güncel Yargıtay İlamları gereğince, 01/06/2015 - 01/04/2020 tarihleri arasında düzenlenen Poliçe dönemine giren trafik kazasına bağlı bedensel zararlarda 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Matorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları uygulanacağından işbu Genel Şartlar'ın nolu ekinde belirlenen kriterlere göre hesaplama yapıldığı, Davalı ... şirketine ZMMS olan ... plakalı araç sürücüsü ...' ın olaydaki %75 kusur oranı esas alınarak hesaplama yapıldığı, Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının hesaplamaya esas alınacak ücretinin asgari ücret olduğunu beyan ile buna göre hesaplama yapılmasını talep ettiğinden 6100 sayılı HMK m.26' ya göre taleple bağlı kalınarak davacının talebi doğrultusunda asgari ücret (aktüeryal hesaplama ilkeleri uyarınca hesap tarihinde uygulanan AGİ' li net asgari ücret) esas alınarak hesaplama yapıldığı, Davacının aktif çalışmasının bulunmadığı pasif devresi, hesap tarihinde uygulanan Asgari Geçim İndirimi (AGİ) tenzil edilmiş net asgari ücret (2020 yılı için aylık AGP siz net asgari ücret 2.103,97 TL dir.) esas alınarak hesaplandığı, Davacının geçici iş göremezlik halinde kaldığı olay tarihinden itibaren 4 aylık süre boyunca %100 oranında malul sayıldığının; devam eden dönemde ise %1 oranında sürekli malul kaldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, Hesaplamaya konu kazada Davacı ...' ya, SGK tarafından sigorta dalından, Davalı ... şirketine rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığı anlaşıldığından peşin sermaye değeri tenzili yapılamadığı, Davacı ...' nın meslekte kazanma gücü/efor kaybına ait toplam maddi zararının 12.533,39 TL olduğu,...' hususlarında görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi Raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilmiştir. İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu'nun Mahkememize hitaplı 27.11.2020 tarihli ve 15621 sayılı Raporunda;
'...1- ... oğlu, 02/09/87 doğumlu ...’in 26/07/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
2-İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört ) aya kadar uzayabileceği,
3-03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Malüliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünü içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri ve meslek grupları bölümünü içermediğinden, sadece çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine ilişkin olduğu (hangi hastalık ve arızaların beden çalışma gücünün en az %60’ının kaybına neden olacağı), bu nedenle bu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği ...' hususunda görüş bildirilmiştir.
Davalı ... vekilince ATK Maluliyet Raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Davacı ... vekilince ATK Maluliyet Raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
ATK İkinci İhtisas Kurulu'nun raporlarına yapılan itirazlar gereği dosyanın ATK Üst Kurulu'na tevdine karar verilmiş olup, İstanbul ATK 2. Üst Kurulu'nca düzenlenen 02.09.2021 tarihli ve 1424 karar sayılı Maluliyet Raporu'nda; '...... hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; ... oğlu, 02/09/87 doğumlu ...’in 26/07/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle: A-)30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında; Kas-İskelet Sistemi Arızaları, Üst Ekstremiteye Ait Sorunlarda Özürlülük Oranlar, Şekil 2.9 Dirsek pronasyon ve supinasyon kaybına bağlı üst ekstremite özürlülüğünün %1 (yüzdebir) olduğu, Tablo 2.3’e göre kişinin tüm vücut engellilik oranının %1 (yüzdebir) olduğu,
B-) 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
C-)Özürlülük/Engellilik kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, bu nedenle aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği,
D-)İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği ...' hususunda görüş bildirilmiştir.
Taraf vekillerince ATK raporuna dair beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizce dosya Aktüer Bilirkişi ...'na tevdii ile Bilirkişi Ek Raporu aldırılmıştır. Aktüer Bilirkişi ...'nun hazırlamış olduğu 10.01.2022 dilekçe tarihli Bilirkişi Ek Raporuna göre özetle;
'...Anayasa Mahkemesi' nin 09/10/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 Esas 2019/40 Karar sayılı iptal kararında; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartlar' ın Karayolları Trafik Kanunu' ndan çıkartılmasına karar verildiği, dolayısıyla artık 01/06/2015 tarihli Genel Şartlar' ın uygulama alanı bulunmadığından kök rapordaki hesaplama yöntemlerinden dönülerek AYM iptal kararı doğrultusunda Yargıtay' ın yerleşik içtihatlarında kabul ettiği hesaplama ilkelerine göre işbu ek raporda hesaplama yapıldığı, Buna göre kök raporda hesap tarihinde uygulanan ücret esas alınarak yapılan hesaplama yönteminden dönülerek işbu ek raporda her yıl için uygulanan asgari ücretler esas alınarak hesaplama yapıldığı, Yargıtay 17. HD. 2020/2598 E. sayılı dosyasından verdiği 2021/34 K. nolu ve 14/01/2021 günlü ilamında özetle denilmekle işbu ek raporda da davacının yaşam süresinin TRH 2010 Tablosu esas alınarak belirlendiği ve hesaplamada Anayasa Mahkemesi' nin 09/10/2020 Resmi Gazete' de yayınlanan iptal kararı doğrultusunda, Yargıtay ın yerleşik içtihatlarında kabul ettiği Prograsif Rant Hesaplama yöntemleri uygulandığı,
Dava konusu olay tarihi 26/07/2017 olmakla, 01/06/2015 - 20/02/2019 tarihleri arasında meydana geldiğinden maluliyet tespitinin hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği, 25.12.2021 tarihli ve 31700 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7349 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun' un 3/b maddesi ile Asgari Geçim İndirimi kaldırılmış olup, davacının (60) yaşından sonrasına isabet eden emeklilik/pasif devresi de, bilinen son net asgari ücretin (2022 yılı için; 4.253,40 TL (aylık net asgari ücret) x 12 ay = 51.040,80 TL (yıllık net asgari ücret)) esas alınarak hesaplama yapıldığı, Davacı ...' nın meslekte kazanma gücü / efor kaybına ait toplam maddi zararının 20.169,85 TL olduğu,...' hususlarında görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi Raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi Ek Raporuna karşı davalı vekilince beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Davacı vekili 28/01/2022 tarihli talep arttırım dilekçesi ile: fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydı ile işbu dilekçeyle müvekkili adına talep edilen daimi sakatlık zararına ilişkin olarak maddi tazminat tutarının HMK 107/2 maddesi uyarınca 16.669,85 TL arttırarak toplamda 20.169,85 TL olmak üzere talep ettiklerini, temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini beyan etmiştir.
Talep arttırım dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi Ek Raporu hüküm kurmaya uygun bulunmuştur.
GEREKÇE;
Taraflar arasındaki ihtilaf; Dava şartının yerine getirilip getirilmediği, davacının yaralanmasının ve iş gücü kaybına uğramasından dolayı davalı tarafın tazminat ödeme sorumluluğunun bulunup bulunmadığı sürekli işgörmezlik oranın ne kadar olduğu,tazminat talep edilip edilemeyeceği ve miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Tüm dosya kapsamından; 26.07.2017 tarihinde saat 15.00 sularında dava dışı sürücü ... sevk ve idaresindeki ... plakalı otomobil ile olay mahallinde yolun sağında durduğu / park ettiği, araçtan inerken kontrolsüzce sol ön kapıyı açarken aynı yönde seyreden ve arkadan gelen davacı sürücü ... yönetimindeki bisiklet ile çarpışması neticesinde kaza meydana geldiği, meydana gelen kazadan dolayı davacının malul olduğu ve sakatlık tazminatı talebini kazaya sebep olan ... plakalı aracın sigortacısı şirkete yönlendirdiği, kazanın ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesinde, 9 mt genişliğinde, iki yönlü taşıt trafiğine açık, düz ve eğimsiz caddede meydana geldiği, dava dışı sürücünün arkadan gelen taşıt trafiğini etkin bir şekilde kontrol edip aracının sol ön kapısını açması gerekirken davacının yönetimindeki bisikletin geliyor olmasına rağmen, kısa mesafede sol ön kapıyı açarak bisikletin önünün kapatması ile kazanın meydana geldiği, dikkatsiz, kontrolsüz ve kurallara aykırı tavrı ile asli derecede kusurlu olduğu, davacının sağdaki araçların kapılarının açılabileceğini öngörerek mümkün olduğunca otomobillerden uzaklaşarak seyrini sürdüreceği yerde mevcut hızını koruduğu dolayısıyla tali kusurlu olduğu, dava dışı sürücü ...'ın %75 kusurlu olduğu, davacı sürücü ...'in %25 kusurlu olduğu, Davalı ... tarafından ... plakalı araç için tanzim olunan ZMMS poliçesinin tanzim tarihi 30.06.2017 tarihi olduğu, Anayasa Mahkemesi'nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 17.07.2020 tarihli iptal kararında, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartlar'ın Karayolları Trafik Kanunu'ndan çıkartılmasına karar verildiği, dolayısıyla 01.06.2015 tarihli Genel Şartlar'ın uygulama alanı bulunmadığından Anayasa Mahkemesi İptal Kararı doğrultusunda Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında kabul ettiği hesaplama ilkelerine göre hesaplama yapıldığı, 02.09.1987 doğumlu davacının, olay tarihi olan 26.07.2017 tarihinde 30 yaşında olduğu, muhtemel bakiye ömrünün 44 yıl olduğu ve muhtemelen 74 yaşına kadar yaşayacak olduğu, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında kabul ettiği Prograsif Rant Hesaplama Yöntemlerine göre hesaplama yapılacağı, buna göre, davacının işlemiş devre kazançları artırma ve iskonto işlemi yapılmadan, bilinmeyen devre kazançları ise, her yıl için ayrı %10 arttırılıp, %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle hesaplanacağı, yaşam tablosu olarak, güncel Yargıtay içtihatlarına göre TRH - 2010 Erkek Tablosu esas alınacağı, davacının olay tarihinden itibaren 4 aylık geçici iş göremezlik süresi boyunca %100 oranında malul sayıldığı, devam eden dönemde ise %1 oranında sürekli malul kaldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, Maluliyet tespitinde esas alınacak yönetmeliğin belirlenmesi hususu; Olay tarihinin 11.10.2008 tarihinden evvel ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü 11.10.2008- 01.09.2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 - 01.06.2015 tarihleri arasında ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği 01.06.2015 - 20.02.2019 tarihleri arasında ise Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği, 20.02.2019 tarihinden sonra ise Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkara alınarak yapılması gerektiği, Buna göre, dava konusu olay tarihinin 26.07.2017 olduğu, bu sebeple dosyada mübrez Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri esas alınarak düzenlenen 27.05.2020 tarihli ATK raporu esas alınarak tespit edilen %1 maluliyet oranı göz önüne alınarak hesaplama yapıldığı, Hükme esas alınan Bilirkişi Ek Raporundaki hesaplamaya göre davacının toplam efor kaybına ilişkin maddi zararının 20.169,85-TL olduğu, Hesaplamaya konu kazada davacıya SGK'ca peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığından peşin sermaye değeri tenzilinin yapılmadığı, Davacının meslekte kazanma gücü / efor kaybına ilişkin toplam maddi zararının 20.169,85-TL olduğu, kaza yılı olan 2017 yılı Hazine Müsteşarlığı'nın 'sakatlanma ve ölüm için kişi başına' belirlediği teminat limitinin 330.000,00-TL olduğu, poliçe limiti dahilinde olduğu, 25.12.2021 tarihli ve 31700 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7349 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 3/b maddesi ile Asgari Geçim İndiriminin kaldırıldığı, davacının 60 yaşından sonrasına isabet eden emeklilik / pasif devresi de, bilinen son net asgari ücretin 2022 yılı 4.253,40-TL x 12 ay: 51.040,80-TL (yıllık net asgari ücret) esas alınarak hesaplama yapıldığı, dolayısıyla davacının davasının kabulü ile, 20.169,85-TL'nin 11.12.2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-)Davacının davasının KABULÜ ile,
20.169,85-TL'nin 11.12.2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.377,80-TL nispi karar harcından peşin ve tamamlama olarak yatırılan toplam 344,46-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.033,34-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru, 5,20-TL vekalet harcı, 344,46-TL peşin ve tamamlama harcı, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti, 2.975,00-TL Adli Tıp Faturası ve 452,25-TL posta giderinden ibaret toplam 6.062,81-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf Mahkemesi) nezdinde İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı. 31/01/2022
Katip ...
✍e-imzalı
Hakim ...
✍e-imzalı