6. Ceza Dairesi 2014/10304 E. , 2015/41684 K.
Ağır Ceza Mahkemesi (CMK 250. Madde İle Görevli)
SUÇ : Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, yağma, tefecilik, tehdit, kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çalışma hürriyetini tahdit, dolandırıcılık, kredi kartının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat, düşme
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanıklar ..... tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; Sanık ..ve savunmanı Av. .. ile sanık ... ve savunmanı Av. ....'nın duruşma gününden usulen haberdar edildikleri halde duruşmaya gelmedikleri ve bir mazeret de bildirmedikleri anlaşılmakla adı geçen sanıklar yönünden duruşmasız yapılan inceleme sonunda,başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre tayin edilen günde yapılan duruşma sonunda dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık ....'ın yokluğunda verilen 19.07.2013 tarihli kararın usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmediği anlaşıldığından, temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık M.. T.. hakkında, suç işleme amacıyla örgüt kurma, yakınan ... ile katılanlar... ve mağdur ....'a yönelik tehdit, katılanlar .... ve mağdur .... Y..'na yönelik kasten yaralama, katılanlar ... ve yakınan ....'a yönelik kişi hürriyetinden yoksun kılma, katılan ....'e yönelik çalışma hürriyetini tahdit, mağdur ... yönelik dolandırıcılık; sanık .... hakkında, suç işleme amacıyla kurulan örgütü yönetmek, yakınan .... ile katılanlar .. ve mağdur ....'a yönelik tehdit, katılanlar ..., mağdur....'na yönelik kasten yaralama, katılanlar ... ve yakınan ....'a yönelik kişi hürriyetinden yoksun kılma, katılan ...'e yönelik çalışma hürriyetini tahdit, mağdur ... yönelik dolandırıcılık, mağdurlar .... ve katılan ....'a yönelik tefecilik ve tehdit; sanık .... hakkında, suç işleme amacıyla kurulan örgüte üye olma, katılan ... ve mağdur ....'na yönelik kasten yaralama, katılan ....'e yönelik kişi hürriyetinden yoksun kılma ve çalışma hürriyetini tahdit, katılan ..'a yönelik kişi hürriyetinden yoksun kılma suçları yönünden hükmolunan cezaların miktarına göre, sanıklar savunmanlarının duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK'nın 318. maddesi gereğince REDDİNE,
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar ve belgeler ile sanıklar .. ve ....'in, katılanlar .... ve ....'a yönelik yağma; sanıklar .... ve ..'ın, katılanlar ... .... ve yakınan ....'a yönelik yağma; sanık ....'ın, katılan ....'ya yönelik yağma eylemleri nedeniyle duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunmalar doğrultusunda yapılan incelemede;
I- Sanık .... hakkında, yakınan ...'a yönelik yağma; sanık .... hakkında, katılan ....'a yönelik yağma ile kişi hürriyetinden yoksun kılma; sanık .. .. hakkında, mağdurlar ...,.... ve katılan ....'a yönelik tefecilik ve mağdurlar .... ve ..
. yönelik yağma; sanıklar .... ve .... hakkında, katılan ....'a yönelik kredi kartının kötüye kullanılması; sanık .... hakkında, mağdurlar .. ve .....'ya yönelik tehdit suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; katılan.... vekili ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak ONANMASINA,
.II- Sanık .... hakkında, suç işlemek amacıyla örgüt kurma; sanıklar .... ve.... hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgütü yönetmek; sanıklar ..., ..... ve .... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma; sanıklar .... ve ... hakkında, yakınan ...., mağdur .... ve katılan ....'a yönelik tehdit; sanıklar .... ve ... hakkında, katılan ....'a yönelik yağma; sanıklar .... ve .... hakkında, katılan ...'a yönelik kasten yaralama, tehdit, kişi hürriyetinden yoksun kılma; sanıklar ... ve .... hakkında, mağdur ....'na yönelik yaralama; sanıklar .... hakkında, katılan ....'e yönelik kişi hürriyetinden yoksun kılma; sanıklar .. ve.... hakkında, katılan ...'e yönelik yağma ve çalışma hürriyetini tahdit; sanıklar ... ... ... ve .... hakkında, katılan ....'a yönelik yağma ve kişi hürriyetinden yoksun kılma; sanıklar .... ve ... hakkında, katılan ....'a yönelik yağma ve kişi hürriyetinden yoksun kılma; sanık .... hakkında, katılan.....'a yönelik kredi kartının kötüye kullanılması; sanıklar .. ve... hakkında, katılan ....'a yönelik tehdit, suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Katılanlar..e yönelik yağma suçunun konutta;... ve ...'a yönelik yağma suçunun ise işyerinde işlendiğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 149/1-d bendi ile uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması, aleyhe temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul veyasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit” olarak alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2.maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar.... ve savunmanları, sanıklar ....,.. .... savunmanları, sanıklar ... ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine, “sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III- Sanıklar .. ve .... hakkında, katılan ...'a yönelik kasten yaralama; sanıklar ... hakkında, katılan ....'e yönelik çalışma hürriyetini tahdit; sanık .... hakkında, katılan ...'e yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma; sanık ... hakkında, katılan ...'e yönelik yağma; sanıklar .... ve ... hakkında, mağdur .. yönelik dolandırıcılık; sanıklar .... ve .... hakkında, mağdur ...'ya (..) yönelik çalışma hürriyetini tahdit; sanık .. hakkında, katılan ..'ya yönelik yağma ile mağdurlar .. ve..'ya yönelik tehdit; sanıklar.... ve .. hakkında, mağdur ....'ya yönelik çalışma hürriyetini tahdit; sanıklar ... ve .... hakkında, katılan ...'a yönelik yağma; sanık ... hakkında, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma; sanık.... hakkında, mağdur ...'a yönelik tefecilik; sanıklar .... ve... ... hakkında, mağdur....'na yönelik tefecilik; sanıklar .... hakkında, katılan....'a yönelik tefecilik suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; katılan ....'ya yönelik yağma suçunun, sanık ... tarafından; mağdurlar ... ve .... ile katılan ....'a yönelik tefecilik suçunun, sanıklar.... ve .... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Katılan ..'ın ayağından silah ile basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralanması eyleminde, yaralanmanın neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış nitelikli hali olmadığı ve TCK'nın 86/1. maddesi kapsamında kaldığı anlaşıldığından, bu durumda yağma suçunun unsuru olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
2- a) Katılan ....'in olaydan önce sanıkların işlettiği B. Bar'da bir süre konsamatrislik yaptığı, ancak çalışanların tavırlarını beğenmediği için ayrılıp Kuyucak ilçesindeki bir birahanede çalışmaya başladığı, olay günü katılanın kaldığı otele gelen sanıklar .... ve ....'in, “Sen neden başka mekanlarda çalışıyorsun. Başka mekanlarda çalışırsan seni bacağından vurur, öldürürüz.” diyerek tehdit ettikleri, sanıklar ... ve ....'in suçlamaları kabul etmedikleri gibi katılanın da hiçbir aşamada bu sanıklarla ilgili iddiada bulunmadığının anlaşılması karşısında, adı geçen sanıkların atılı suça hangi eylemleri ile iştirak ettiklerine dair delillerin nelerden ibaret olduğunun karar yerinde tartışmasız bırakılması,
b) Katılan ....'in, sanıklar .... ve .. tarafından zorla ....'e ait eve götürülüp bir süre tutulduğu olayda, sanık ..'nin kişi hürriyetinden yoksun kılma eylemine ne şekilde katıldığına dair delillerin nelerden ibaret olduğunun karar yerinde tartışmasız bırakılması,
c) Katılan ....'in 750 TL parasının yağmalanması olayında, örgüt üyesi olan ve evinde yağma suçu işlenen sanık Resul'un, suça katıldığı sabit olduğu halde mahkumiyeti yerine, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek beraatine kararı verilmesi,
3- Mağdur.. sanıkları daha önceden tanıdığı, 2009 yılı Eylül ayında sanıklar .... ve .... ile buluştuğu;..n, “Bana 2000 TL para ver. Bir tanıdığım paraya sıkıştığı için hayvanlarını satıyor. Hayvanları satıp sana 4000 TL veririm.” dediği, mağdurun bunu kabul edip parayı verdiği, bu olaydan sonra sanıklar .. ve ..'in telefonla arayarak, “.. polisler yakaladı. Ancak o senin adını vermiyor.” diyerek 2000 TL avukat parası istedikleri, 15.09.2009 tarihinde mağdurun sanıklar .. ve ... ile parkta buluştuğu, bu sefer 4000 TL avukat parası istedikleri, mağdurun karakola gidip şikayetçi olmak istemesi üzerine, sanık Sezayi'nin “ İsmail'in telefonu elimde, senin de mesajların var. Bunları emniyete verirsem seni de suç ortağı olarak yakalarlar.” dediği, mağdurun kötü bir mesajı olmadığını belirtmesi üzerine, sanık ..'in masanın ayağına vurarak, “Biz bu parayı almayı biliriz. Hiç mi korkmuyorsun, senin kardeşin ve annen yok mu, annen pazara gitmiyor mu?” dediği, sanık Sezayi'nin ise, “... bana, .. ve ailesini vur, diyerek talimat verdi.” diye söylediğinin anlaşılması karşısında, sanıkların eylemlerinin bir bütün halinde yağmaya teşebbüs suçunu oluşturacağı düşünülmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
4- Mağdurlar .... (C.) ve ....'nın sanıkların işlettiği B. Bar ve E. Bar'da bir süre garson olarak çalıştıkları, sonrasında olaylar olduğu için ayrılıp başka işyerlerinde çalışmaya başladıkları, sanıklar .. ve ....'nin mağdurları, “Bizim mekandan başka yerde çalışamazsın. Çalıştırmayız, ..yi terk et.” diyerek tehdit ettikleri, sanıkların bu eylemlerini suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde ve suç örgütünün oluşturduğu korkutucu güçten yararlanarak işlediklerinin anlaşılması karşısında, eylemlerinin TCK'nın 119/1-c, d kapsamında olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
5- Katılan ....'ya yönelik yağma suçunda, 5237 sayılı TCK'nın 149/1. maddesinin uygulama koşulları oluşmayan (d) bendi ile hüküm kurulması,
6- Mağdur ..'nın arkadaşları ile B. Bar'a gidip alkol aldığı ve hesabın 1300 TL geldiği, ..'ın itirazı üzerine sanık ....'ın gelerek “ 15 gün sonra hesabı ödersin.” dediği, paranın ödenmemesi üzerine sanık ....'ın mağdur . ve annesi .'ı tehdit ettiği, mağdur ...'ın ilk ifadesinde, “2009 Mayıs ya da Haziran ayında görsem tanıyacağım üç kişi evime geldi. Oğlum .ın borcu olduğunu, ödemediği takdirde vuracaklarını söylediler. Ben fenalaşır gibi olunca, biz sadece paramızı istiyoruz, deyip gittiler. Bu olaydan birkaç gün sonra yine üç kişi eve geldi. İçlerinden birinde tabanca vardı. Parayı isteyip gittiler. Sonrasında diğer oğlum paranın bir kısmını ödedi.” dediği ve kendisine gösterilen fotoğraflardan sanık ...'ı, “Benimle konuşan ve silah gösteren bu kişiydi.” diyerek teşhis ettiği, mağdur....'nın ayrıldığı eşi ...ise yargılama aşamasındaki beyanında, “2009 Nisan ya da Mayıs ayı başında evde olduğum sırada kapı çaldı. Gelen kişi eşim Hasan'ı sordu. Evde olmadığını söyleyince, abim aşağıda sizi bekliyor, dedi. Aşağı indim. Gri lüks bir arabada üç kişi vardı. Adını .. olarak belirten kişi eşimin borcu olduğunu söyledi. Ben borcun miktarını sorunca üç beş milyar civarında deyip yuvarladı. Sonra gittiler. Akşam eşim gelince olanları anlattım. Bana adamları tanıdığını, ancak borcu olmadığını söyledi. Ertesi gün aynı şahıslar tekrar gelip eşimi sorunca, ben eşime durumu anlattığımı, borcu kabul etmediğini söyledim. Bana, akşama kadar bekleriz, borcunu ödesin yoksa onu öldürürüz, vururuz, dediler.” diye söylediğinin anlaşılması karşısında; sanık..'ın, tehdit suçundan mahkumiyeti yerine, delillerin tayin ve takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
7- Sanık... hakkında suç işleme amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan kurulan hükümde, örgüt adına suç işlediğine ve örgüt üyesi olduğuna dair delillerin nelerden ibaret olduğunun karar yerinde tartışmasız bırakılması,
8- Olay tarihinde katılan ....'ın eğlenmek için E. Bar'a gittiği, hesabın 300 TL geldiği, katılanın hesaba itiraz ettiği, önce kredi kartından para çekmek için sanık Savaş ile bankamatiğe gittikleri, hesapta para olmadığı için çekemedikleri, sonra tekrar bara geldiklerinde, sanıklar .... ve ....'ın katılanı dövüp, üstünü ve ceplerini arayarak 150.-TL parasını aldıklarının anlaşılması karşısında, sanıkların eylemlerinin alacağın tahsili amacıyla kasten yaralama suçunu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
9- 5237 sayılı Yasanın 61. maddesiyle cezanın belirlenmesinde, izlenmesi gereken yöntem açık ve denetime imkan tanıyacak bir biçimde ortaya konulmuştur.
Buna göre somut olayda, ilgili suç tanımında belirtilen cezanın alt ve üst sınırı arasında ceza tayin edilirken cezanın belirlenmesine ilişkin madde hükmündeki
ölçütler dikkate alınacaktır. Bu düzenleme ile soyut gerekçelerle cezanın alt ve üst sınırdan belirlenmesi şeklindeki yanlış uygulamanın önüne geçilmek istenmiştir. Bu açıklamalar ışığında bir suçtan dolayı TCK’nun 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin birinci fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlar göz önünde bulundurulacak ve somut gerekçeler de belirtilmek suretiyle kanundaki cezanın alt ve üst sınırı arasında takdir hakkı kullanılacaktır. Ayrıca temel ceza belirlenirken aynı Yasanın 3. maddesinin 1.fıkrasındaki “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığı ile orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” şeklindeki hüküm de gözetilmek zorundadır. Hakimin temel cezayı belirlerken değindiği gerekçesi, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçları, işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksirine dayalı kusurunun ağırlığı, failin güttüğü amaç ve saik ile dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin isabetle değerlendirildiğini gösterir biçimde yerinde ve yeterli olmalıdır. Ceza hukukunun temel ilkelerinden olan cezanın şahsileştirilmesi kuralının da amacı ceza ve sanık arasında uygun dengeyi sağlamaktır. İki sınır arasında cezayı belirleme hakime ait ise de, bu yetkinin kullanılmasında adalet ve nesafet kurallarına bağlı kalınması ve bu bağlamda; suçun işleniş şekli, önemi, sebepleri, kanun ve nizamlara muhalefet derecesi, kastın yoğunluğu, sanığın sosyal durumu, geçmişi, topluma kazandırılması hususlarının göz önünde tutulmasının yanında, bu konudaki gerekçenin dosya ile uyumlu olması da zorunludur. Yukarıda adı geçen sanıklar .... ve .... hakkında mağdurlar ... ve katılan ....'a karşı tefecilik suçundan kurulan hükümde temel ceza belirlenirken, eksik ve yerinde olmayan gerekçe ile işlenen fiilin ağırlığıyla orantısız olacak şekilde en üst sınırdan ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar .... ve savunmanları, sanıklar ...., .. .... savunmanları, sanık ... ve O yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan.... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca hükmolunan cezanın süresi ve miktarı bakımından sanıklar .., .. ... ve ..ın
mağdur .. yönelik kurulan hükümde kazanılmış haklarının korunmasına, ilişkin oybirliğiyle alınan karar 17.06.2015 günü Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Sibel Dalkılıç'ın katıldığı oturumda, sanık savunmanı Av. ...'ın yüzüne açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı.