1. Ceza Dairesi 2021/10236 E. , 2021/12396 K.
Yağma ve kasten adam öldürmek suçlarından hükümlü ...’in, cezalarının 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73. maddesi uyarınca içtima ettirilerek altı ay geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/10/2002 tarihli ve 1998/191 Esas, 2002/366 Karar sayılı kararının infazı sırasında, hükümlünün 25/05/2004 tarihinden geçerli olmak üzere şartla tahliyesine ilişkin Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 17/05/2004 tarihli ve 2004/10631 değişik iş sayılı kararını müteakip, hükümlünün deneme süresi içerisinde 12/08/2004 tarihinde işlemiş olduğu kasıtlı suçlardan mahkum olduğunun ihbar edilmesi sebebiyle, şartla tahliye kararının geri alınarak ikinci suçun işlendiği 12/08/2004 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 23/05/2034 tarihi arasındaki sürenin aynen infazına dair Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/06/2010 tarihli ve 2010/191 değişik iş sayılı kararını takiben, infaz savcılığı tarafından 15/04/2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında uyarlama yapılarak karar verilmesi talebinde bulunulması üzerine, talebin kabulü ile hükümlünün şartla tahliye edilmesine ilişkin Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 17/05/2004 tarihli ve 2004/10631 değişik iş sayılı kararının kaldırılmasına ve denetim süresi içinde işlediği suçlar olan 5 ay, 9 yıl 2 ay, 10 ay, 7 ay 23 gün, 7 ay 23 gün, 11 ay 20 gün, 11 ay 20 gün ve 3 ay hapis cezalarının 2 katı olan 10.102 günlük sürenin aynen çektirilmesine dair Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2020 tarihli ve 1998/191 Esas, 2002/366 Karar sayılı ek kararı ile ilgili olarak;
15/04/2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değişik 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 107. maddesinin 6. fıkrasında koşullu salıverilen hükümlünün tâbi tutulacağı denetim süresi, 12. fıkrasında koşullu salıverilme kararının geri alınmasının şartları, 13. fıkrasında ise geri alınacak sürenin hesaplanma yöntemi yeniden düzenlemiş olup, değişiklik öncesi koşullu salıverilmenin geri alınması ile ilgili düzenlemeden, çok farklı bir sistemin benimsendiği,
17/08/2016 tarihinde yürürlüğe giren 671 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 32. maddesiyle eklenen 09/11/2016 tarihli ve 6757 sayılı Kanunla değiştirilerek kabul edilen geçici 6. maddesi ile yapılan değişiklik uyarınca kabul edilen, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 107/6.maddesinde, 'Koşullu salıverilen hükümlünün tâbi tutulacağı denetim süresi, yukarıdaki fıkralara göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı kadardır. Ancak süreli hapislerde hakederek tahliye tarihini geçemez.' şeklinde,
Aynı Kanun'un 107/12. maddesinde, 'Koşullu salıverilen hükümlünün, denetim süresinde hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde koşullu salıverilme kararı geri alınır.' şeklinde belirtildiği üzere, koşullu salıverilen hükümlünün denetim süresinin, anılan maddenin diğer fıkralarına göre belirlenecek infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı olacağı nazara alındığında,
17/08/2016 tarihinden sonra şartla tahliye edilen hükümlülerin, 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile 5275 sayılı Kanun'un 107. maddenin 13. fıkrasının (a) bendinde yer alan 'kalan cezasının aynen' ibaresi 'Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin' şeklinde değiştirilmesi üzerine deneme süresi içerisinde işlenen suçların tespitinin özellik arz ettiği, 671 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği tahliye edildikten sonra haklarında belirlenen denetim süresinin infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı kadar olduğu durumlarda, hükümlü hakkında tespit edilen denetim süresine göre, denetim süresi içerisinde işlenen suçlar hakkında, suç tarihinden başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği, belirlenen denetim süresinden sonra ve bihakkın tahliye tarihinden önce işlenen suçlar yönünden ise denetim süresi içerisinde işlenmemeleri sebebiyle hesaplamaya dahil edilmemeleri gerektiği,
Diğer önemli bir hususun ise; denetim süresi içerisinde işlenen ancak mahkumiyet kararında suç tarihinin gün, ay ve yıl olarak net bir şekilde tespit edilmeyen suçlar yönünden olduğu, suç tarihinin yalnızca yıl olarak (2006 gibi), ay ve yıl olarak (2006 nisan ayı gibi) veya belirli yıllar arası olarak (2006-2008 yılları) belirtilmesi durumunda, aynen infazı gereken sürenin sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı olduğu nazara alındığında, suç tarihinin net olarak tespit edilmesi için Mahkemesinden talepte bulunulması, gerekirse Mahkemesince suç tarihinin tespitine yönelik verilecek bir ek karar doğrultusunda belirlenen tarihe göre hesaplamanın yapılması gerektiği,
7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile yapılan düzenlemeler uyarınca koşullu salıverilmenin geri alınması hâlinde aynen infazı gereken süreye ilişkin hesaplamanın nasıl yapılması gerektiğine örnek vermek gerekirse; koşullu salıverilme tarihi 01/01/2010, hak ederek tahliye tarihi 01/01/2020 olan bir hükümlünün 01/01/2011 tarihinde işlediği suçtan aldığı 6 ay hapis cezasının iki katı olan 12 aylık sürenin aynen infazına karar verilmesi gerektiği, hükümlünün 01/01/2019 tarihinde işlediği suçtan verilen 10yıl hapis asının ik katı süre her ne kadar 20 yıl ise de 7242 sayılı Kanun'un aynen infaz edilecek süreyi suç tarihinden başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek şartlarına bağladığı nazara alınarak bu sürenin suç tarihi olan 01/01/2019 ile hak ederek tahliye tarihi olan 01/01/2020 tarihleri arasındaki 1 yıllık sürenin aynen infazına karar verilebileceği, bu durumda deneme süresinde işlenen suçlardan alınan hapis cezalarının iki katı süre 22 yıl olsa da toplamda yalnızca 2 yıllık sürenin aynen infaz edileceği,
Yukarıda verilen örnekten de anlaşılacağı üzere, 7242 sayılı Kanun döneminde koşullu salıverilmenin geri alınması durumunda, deneme süresinde işlenen suçlardan verilen hapis cezalarının iki katı sürenin soyut biçimde aynen infazına karar verilmesinin yanlış hesaplamalara yol açacağı, her somut olayda deneme süresinde işlenen her bir suç için kendi suç tarihinden başlayarak hak ederek tahliye tarihini geçmemek üzere iki katı sürenin ayrı ayrı hesaplanarak ne kadar sürenin aynen infaz edileceğinin kararda açıkça gösterilmesinin, yanlış hesaplamaların ve infazda oluşabilecek tereddütlerin önüne geçilmesi bakımında büyük önem arzettiği,
Bu bilgiler ışığında, somut olayda,
Hükümlü müdafii tarafından 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile 5275 sayılı Kanun'un 107.maddenin 13.fıkrasının (a) bendinde yapılan değişiklik nedeniyle Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/06/2010 tarihli ve 2010/191 Değişik İş sayılı kararının yeni düzenleme gereğince hükümlü lehine değerlendirilmesi talebi üzerine, Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2020 tarihli ve 1998/191 Esas, 2002/366 Karar sayılı ek kararıyla hükümlünün deneme süresi içerisinde işlediği suçlardan aldığı 5 ay, 9 yıl 2 ay, 10 ay, 7 ay 23 gün, 7 ay 23 gün, 11 ay 20 gün, 11 ay 20 gün ve 3 ay hapis cezalarının 2 katı olan 10.102 günlük sürenin hakederek tahliye tarihini geçmemek şartıyla infazına ve Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 17/05/2004 tarihli ve 2004/10631 Değişik İş sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de,
Mahkemesince yalnızca deneme süresi içinde işlenen suçlardan verilen hapis cezalarının iki katı sürenin hak ederek tahliye tarihini geçmemek üzere aynen infazına karar verilmekle yetinildiği ancak somut olarak aynen infaz edilecek sürenin belirtilmediği, 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile 5275 sayılı Kanun'un 107. maddenin 13. fıkrasının (a) bendinde yer alan 'kalan cezasının aynen' ibaresi 'Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin' şeklinde değiştirilmiş olup, kanunî değişiklikle öngörülen hususun, hükümlünün deneme süresi içerisinde işlediği suçun/suçların koşullu salıverme tarihinden başlamak üzere değerlendirilmesi olmayıp her bir suç için işlendiği tarihten itibaren bihakkın tahliye tarihine kadar değerlendirilerek 5275 sayılı Kanun'un 107/13. maddesi gereği aynen infazına karar verilecek sürenin hesaplanması olduğu nazara alındığında,
25/05/2004 tarihinde şartla tahliye edilen hükümlünün, 12/08/2004 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm edilmesi üzerine, 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile değiştirilmeden önceki 5275 sayılı Kanun'un 107. maddenin 13. maddesi uyarınca sonraki suçu işlediği 12/08/2004 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 23/05/2034 tarihi arasındaki sürenin aynen infazına karar verildiği,
7242 sayılı Kanun'un 48. maddesi ile 5275 sayılı Kanun'un 107. maddenin 13. fıkrasının (a) bendinde yer alan 'kalan cezasının aynen' ibaresi 'Sonraki suçu işlediği tarihten itibaren başlamak ve hak ederek tahliye tarihini geçmemek koşuluyla sonraki işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin' şeklinde değiştirilmesi üzerine yeni durumun hükümlünün lehine olup olmadığının değerlendirilmesi konusunda uyarlama yargılması talep edilmesi üzerine, Mahkemesince öncelikle, hükümlünün deneme süresinde işlediği her bir suçun iki katı sürenin suç tarihlerinden başlayarak bihakkın tahliye tarihini geçmeyecek şekilde aşağıda gösterildiği gibi hesaplanması gerektiği, nitekim yapılacak hesaplamada,
a-Hükümlünün 12/08/2004 tarihinde işlediği resmi belgede sahtecilik suçundan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/07/2006 tarihli ve 2004/442 Esas, 2006/322 Karar sayılı kararıyla 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın iki katı olan 20 ay süreyi kapsayan 12/08/2004-12/04/2006 tarihleri arasındaki süre,
b-12/09/2004 tarihinde işlediği dolandırıcılık suçundan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/07/2006 tarihli ve 2004/442 Esas, 2006/322 Karar sayılı kararıyla 7 ay 23 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın iki katı olan 14 ay 26 günlük süreyi kapsayan 12/09/2004-08/12/2005 tarihleri arasındaki süre,
c-29/09/2004 tarihinde işlediği dolandırıcılık suçundan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/07/2006 tarihli ve 2004/442 Esas, 2006/322 Karar sayılı kararıyla 7 ay 23 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezaların toplamının iki katı olan 14 ay 26 günlük süreyi kapsayan 29/09/2004-25/12/2005 tarihleri arasındaki süre,
d-01/10/2004 tarihinde işlediği dolandırıcılık suçundan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/07/2006 tarihli ve 2004/442 Esas, 2006/322 Karar sayılı kararıyla 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın toplamının iki katı olan 22 ay 40 günlük süreyi kapsayan 01/10/2004-10/09/2006 tarihleri arasındaki süre,
e-29/10/2004 tarihinde işlediği dolandırıcılık suçundan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/07/2006 tarihli ve 2004/442 Esas, 2006/322 Karar sayılı kararıyla 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın toplamının iki katı olan 22 ay 40 günlük süreyi kapsayan 29/10/2004-08/10/2006 tarihleri arasındaki süre,
f-08/10/2004 tarihinde işlediği yağma suçundan Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/09/2007 tarihli ve 2004/449 Esas, 2007/204 Karar sayılı kararıyla 9 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, bu cezanın toplamının iki katı olan 18 yıl 4 aylık süreyi kapsayan 08/10/2004-08/02/2023 tarihleri arasındaki süre,
g-Hükümlünün infaz dosyası kapsamında ve adli sicil kaydında bulunmayan ve 10.102 günlük sürenin aynen çektirilmesine dair Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2020 tarihli kararında da belirtilmeyen 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, hükümlünün böyle bir cezasının bulunması halinde, bu cezanın toplamının iki katı olan 10 aylık süreyi kapsayan, suç tarihi ile suç tarihine 10 aylık sürenin eklenmesi sonucunda bulunan tarih arasındaki süre,
h-Hükümlünün infaz dosyası kapsamında ve adli sicil kaydında bulunmayan ve 10.102 günlük sürenin aynen çektirilmesine dair Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2020 tarihli kararında da belirtilmeyen 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle, hükümlünün böyle bir cezasının bulunması halinde, bu cezanın toplamının iki katı olan 6 aylık süreyi kapsayan, suç tarihi ile suç tarihine 6 aylık sürenin eklenmesi sonucunda bulunan tarih arasındaki süre,
i-Ayrıca Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2020 tarihli kararında belirtilmemiş olsa bile, hükümlünün Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/10/2005 tarihli ve 2004/486 Esas, 2005/251 Karar sayılı kararı ile suç tarihi 08/10/2004 olan ve denetim süresi içerisinde işlenen 8 yıl 4 ay mahkumiyeti bulunduğu anlaşıldığından, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 18/09/2007 tarihli ve 214-181 sayılı ve 17/04/2004 tarihli ve 32-97 sayılı kararlarında belirtildiği üzere infaza ilişkin hususların kazanılmış hak teşkil etmeyeceği cihetle, bu cezanın toplamının iki katı olan 16 yıl 8 aylık süreyi kapsayan 08/10/2004-08/06/2021 tarihleri arasındaki süre ile birlikte, toplamda 34 yıl 120 ay 132 günlük sürenin, deneme süresinde işlenen ilk suç tarihi ile hak ederek tahliye tarihi arasındaki süreyi geçmemek üzere aynen infazına karar verilmesi gerektiği,
İlk suçun işlendiği tarih olan 12/08/2004 ile hak ederek tahliye tarihi olan 23/05/2034 tarihleri arasındaki sürenin 29 yıl 9 ay 11 günlük sürenin hükümlünün fiilen infaz etmesi gereken süre olduğu için yukarıda yapılan hesaplamaya gerek bulunmadığı düşünülebilirse de, anılan suçlardan verilen hapis cezalarının çeşitli sebeplerle infazının durdurulması durumunda deneme süresinde işlenen diğer suçlardan verilen hapis cezaları yönünden infaza devam edilmesi gerekeceğinden, her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin işlendiği tarihten başlayarak hak ederek tahliye tarihini geçmemek üzere somut olarak kararda gösterilmesinin büyük önem taşıdığı,
Buna karşın Mahkemesince, 7242 sayılı Kanun'un 48. maddesinin öngördüğü şekilde hükümlünün deneme süresi içerisinde işlediği her bir suç için verilen hapis cezasının iki katı sürenin işlendikleri tarihten itibaren bihakkın tahliye tarihini geçmemek koşuluyla ayrı ayrı aynen infazına karar verilen sürelerin kararda somut olarak gösterilmesi gerektiği gözetilmeden, yalnızca hükümlünün deneme süresinde işlediği suçlar için verilen hapis cezası miktarları yazılıp anılan hapis cezalarının iki katı sürenin bihakkın tahliye tarihini geçmemek üzere aynen infazına karar verilmekle yetinilerek aynen infazı gereken sürelerin kaç yıl olduğu açıkça gösterilmeden infazda tereddüt oluşturacak biçimde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25/05/2021 gün ve 94660652-105-34-2068-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/04/2020 tarihli ve 1998/191 Esas, 2002/366 Karar sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/09/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.